Öneri Formu
Hadis Id, No:
23611, N000831
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُؤَمَّلُ بْنُ هِشَامٍ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ ابْنُ عُلَيَّةَ عَنْ سَعِيدٍ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ يُونُسَ بْنِ جُبَيْرٍ عَنْ حِطَّانَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ صَلَّى بِنَا أَبُو مُوسَى فَلَمَّا كَانَ فِى الْقَعْدَةِ دَخَلَ رَجُلٌ مِنَ الْقَوْمِ فَقَالَ أُقِرَّتِ الصَّلاَةُ بِالْبِرِّ وَالزَّكَاةِ . فَلَمَّا سَلَّمَ أَبُو مُوسَى أَقْبَلَ عَلَى الْقَوْمِ فَقَالَ أَيُّكُمُ الْقَائِلُ هَذِهِ الْكَلِمَةَ فَأَرَمَّ الْقَوْمُ . قَالَ يَا حِطَّانُ لَعَلَّكَ قُلْتَهَا قَالَ لاَ وَقَدْ خَشِيتُ أَنْ تَبْكَعَنِى بِهَا فَقَالَ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم كَانَ يُعَلِّمُنَا صَلاَتَنَا وَسُنَّتَنَا فَقَالَ « إِنَّمَا الإِمَامُ لِيُؤْتَمَّ بِهِ فَإِذَا كَبَّرَ فَكَبِّرُوا وَإِذَا قَالَ ( غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلاَ الضَّالِّينَ ) فَقُولُوا آمِينَ يُجِبْكُمُ اللَّهُ وَإِذَا رَكَعَ فَارْكَعُوا وَإِذَا رَفَعَ فَقَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ فَقُولُوا رَبَّنَا لَكَ الْحَمْدُ يَسْمَعِ اللَّهُ لَكُمْ وَإِذَا سَجَدَ فَاسْجُدُوا وَإِذَا رَفَعَ فَارْفَعُوا فَإِنَّ الإِمَامَ يَسْجُدُ قَبْلَكُمْ وَيَرْفَعُ قَبْلَكُمْ » . قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « فَتِلْكَ بِتِلْكَ » .
Tercemesi:
Bize Muemmel b. Hişam, ona İsmail b. Uleyye, ona Said, ona Katâde, ona Yunus b. Cübeyr, ona Hittân b. Abdullah’ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: Ebu Musa bize namaz kıldırdı. O sırada birileri içeri girdi ve: Namaz birr (iyilik) ve zekât ile birlikte zikredildi, dedi. Ebu Musa selam verdikten sonra cemaate dönerek: Şu sözü hanginiz söyledi, dedi. Oradakiler ses çıkarmayıp sustu. Ebu Musa: Ey Hittân, bu sözü muhtemelen sen söylemiş olmalısın, dedi. Hittân: Hayır, bununla birlikte bundan dolayı beni azarlayacağından da korktum, dedi. Ebu Musa dedi ki: Rasulullah (sav) bizlere nasıl namaz kılacağımızı da, sünnetimizi de öğretirdi. Ve: “İmam ancak ona uyulsun diyedir. Bu sebeple o tekbir getirdiği vakit siz de tekbir getirin. O: Gazaba uğramışların ve yolunu sapıtmış kimselerin yoluna değil” dediği zaman siz de âmin deyin. Allah da sizin duanıza icabet edecektir (kabul edecektir). Rükûa vardığı zaman siz de rükûa varın, başını kaldırdığı ve: Semiallahu limen hamideh: Allah kendisine hamd edeni(n hamdini) işitmiştir, dediği vakit siz de: Rabbenâ leke’l-hamd: Rabbimiz, hamd sana mahsusutur, deyin. Allah sizin dediğinizi duyacaktır. İmam secdeye vardığı vakit siz de secde edin. Kalktığı zaman siz de kalkın. Şüphesiz imam sizden önce secdeye varır ve sizden önce başını kaldırır.” Ayrıca Rasulullah (sav): “İşte bu ona karşılıktır” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, İmâmet 38, /2140
Senetler:
1. Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Eş'arî (Abdullah b. Kays b. Süleym)
2. Hıttan b. Abdullah er-Rakkâşî (Hıttan b. Abdullah)
3. Ebu Gallab Yunus b. Cübeyr el-Bahilî (Yunus b. Cübeyr)
4. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
5. Ebu Nadr Said b. Ebu Arûbe el-Adevî (Saîd b. Mihrân)
6. Ebu Bişr İsmail b. Uleyye el-Esedî (İsmail b. İbrahim b. Miksem)
7. Ebu Hişam Müemmel b. Hişam el-Yeşküri (Müemmel b. Hişam)
Konular:
Dua, duaya amin demek
Hz. Peygamber, öğreticiliği
KTB, DUA
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Namaz, imama uymak
Namaz, Ruku' ve secdede söylenecek ve okunacak şeyler
Sahabe, Hz. Peygamber'den sonraki durumları
وَحَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنِ ابْنِ أُكَيْمَةَ اللَّيْثِىِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم انْصَرَفَ مِنْ صَلاَةٍ جَهَرَ فِيهَا بِالْقِرَاءَةِ فَقَالَ هَلْ قَرَأَ مَعِى مِنْكُمْ أَحَدٌ آنِفًا. فَقَالَ رَجُلٌ نَعَمْ أَنَا يَا رَسُولَ اللَّهِ . قَالَ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِنِّى أَقُولُ مَا لِى أُنَازَعُ الْقُرْآنَ. فَانْتَهَى النَّاسُ عَنِ الْقِرَاءَةِ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِيمَا جَهَرَ فِيهِ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِالْقِرَاءَةِ حِينَ سَمِعُوا ذَلِكَ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
34882, MU000193
Hadis:
وَحَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنِ ابْنِ أُكَيْمَةَ اللَّيْثِىِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم انْصَرَفَ مِنْ صَلاَةٍ جَهَرَ فِيهَا بِالْقِرَاءَةِ فَقَالَ هَلْ قَرَأَ مَعِى مِنْكُمْ أَحَدٌ آنِفًا. فَقَالَ رَجُلٌ نَعَمْ أَنَا يَا رَسُولَ اللَّهِ . قَالَ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِنِّى أَقُولُ مَا لِى أُنَازَعُ الْقُرْآنَ. فَانْتَهَى النَّاسُ عَنِ الْقِرَاءَةِ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِيمَا جَهَرَ فِيهِ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِالْقِرَاءَةِ حِينَ سَمِعُوا ذَلِكَ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم .
Tercemesi:
Bana Yahya, ona Malik, ona İbn Şihâb, ona İbn Ukeyme el-Leysî, ona da Ebu Hureyre’nin rivayetine göre Rasulullah (sav) açıktan okunan bir namazı bitirdikten sonra: “Az önce sizden herhangi bir kimse benimle birlikte okudu mu,” dedi. Bir adam: Evet ben, ey Allah’ın Rasulü dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav): “Ben de, bana ne oluyor, Kur’ân hususunda benimle çekişiliyor dedim” dedi. İnsanlar Rasulullah’tan (sav) bu söylediklerini işittikten sonra Rasulullah’ın (sav) açıktan okuduğu namazlarda onunla (sav) birlikte Kur’ân okumaktan vazgeçtiler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Salât 193, 1/28
Senetler:
()
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, imama uyanın kıraati
Öneri Formu
Hadis Id, No:
34896, MU000207
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ أَنَّهُ سَأَلَ ابْنَ شِهَابٍ وَنَافِعًا مَوْلَى ابْنِ عُمَرَ عَنْ رَجُلٍ دَخَلَ مَعَ الإِمَامِ فِى الصَّلاَةِ وَقَدْ سَبَقَهُ الإِمَامُ بِرَكْعَةٍ أَيَتَشَهَّدُ مَعَهُ فِى الرَّكْعَتَيْنِ وَالأَرْبَعِ وَإِنْ كَانَ ذَلِكَ لَهُ وِتْرًا فَقَالاَ لِيَتَشَهَّدْ مَعَهُ . قَالَ مَالِكٌ وَهُوَ الأَمْرُ عِنْدَنَا .
Tercemesi:
O bana, onun Malik’ten rivayet ettiğine göre (Mâlik), İbn Şihâb’a ve İbn Ömer’in azatlısı Nâfi‘e: İmam bir rekât kıldıktan sonra, namazda imama uyan bir kimsenin, ikinci rekâtın sonunda ve dördüncü rekâtın sonunda –kendisinin kıldığı rekât sayısı tek olmakla birlikte- teşehhüd okur mu, diye sordu. Her ikisi de, imamla birlikte teşehhüd okusun, dedi. Malik: bize göre de durum böyledir, dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Salât 207, 1/30
Senetler:
()
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, imama uyanın yapması gerekenler
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عَمْرِو بْنِ عَلْقَمَةَ عَنْ مَلِيحِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ السَّعْدِىِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّهُ قَالَ الَّذِى يَرْفَعُ رَأْسَهُ وَيَخْفِضُهُ قَبْلَ الإِمَامِ فَإِنَّمَا نَاصِيَتُهُ بِيَدِ شَيْطَانٍ . قال مالكٌ فيمَنْ سَهاَ فرفع رأسَهُ قبل الإمامِ في ركوعٍ أو سجودٍ إن السنّةَ في ذلك أنْ يَرجِعَ راكعاً أو سجداً وﻻينتظرُ الإمامَ و ذلك خطأٌ ممّنْ فعله لأنّ رسول الله صلّى الله عليه و سلّم قال إنما جُعِلَ الإمامُ لِيُئوْتَمَّ به فلا تختلفوا عليه وقال أبوا هريرة الذي يرفع رأسَه و يَخْفِضُهُ قبل الإمامِ إنما ناصيتُهُ بيدِ شيطانٍ.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
34897, MU000208
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عَمْرِو بْنِ عَلْقَمَةَ عَنْ مَلِيحِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ السَّعْدِىِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّهُ قَالَ الَّذِى يَرْفَعُ رَأْسَهُ وَيَخْفِضُهُ قَبْلَ الإِمَامِ فَإِنَّمَا نَاصِيَتُهُ بِيَدِ شَيْطَانٍ . قال مالكٌ فيمَنْ سَهاَ فرفع رأسَهُ قبل الإمامِ في ركوعٍ أو سجودٍ إن السنّةَ في ذلك أنْ يَرجِعَ راكعاً أو سجداً وﻻينتظرُ الإمامَ و ذلك خطأٌ ممّنْ فعله لأنّ رسول الله صلّى الله عليه و سلّم قال إنما جُعِلَ الإمامُ لِيُئوْتَمَّ به فلا تختلفوا عليه وقال أبوا هريرة الذي يرفع رأسَه و يَخْفِضُهُ قبل الإمامِ إنما ناصيتُهُ بيدِ شيطانٍ.
Tercemesi:
Bize Yahya, ona Malik, ona Muhammed b. Amr b. Alkame, ona Muleyh b. Abdullah es-Sa‘dî’nin rivayet ettiğine göre Ebu Hureyre şöyle demiştir: İmamdan önce başını kaldıran ve başını eğen bir kimsenin alnı ancak şeytanın elinde demektir.
Malik, yanılarak rükû ya da sücûtta imamdan önce başını kaldıran kişi hakkında şöyle demiştir: Bu hususta sünnet, imamı beklemeksizin tekrar rükû ya da secde haline dönmesidir. Çünkü böyle bir işi kim yaparsa hata işlemiş olur. Zira Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Şüphesiz imam ancak kendisine uyulsun diye imam yapılmıştır. Dolayısıyla ona muhalefet etmeyiniz.”
Ebu Hureyre de şöyle demiştir: Başını imamdan önce kaldıran ve indiren kimsenin alnı ancak şeytanın elindedir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Salât 208, 1/31
Senetler:
()
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, imama uyanın yapması gerekenler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35163, MU000306
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم رَكِبَ فَرَسًا فَصُرِعَ فَجُحِشَ شِقُّهُ الأَيْمَنُ فَصَلَّى صَلاَةً مِنَ الصَّلَوَاتِ وَهُوَ قَاعِدٌ وَصَلَّيْنَا وَرَاءَهُ قُعُودًا فَلَمَّا انْصَرَفَ قَالَ إِنَّمَا جُعِلَ الإِمَامُ لِيُؤْتَمَّ بِهِ فَإِذَا صَلَّى قَائِمًا فَصَلُّوا قِيَامًا وَإِذَا رَكَعَ فَارْكَعُوا وَإِذَا رَفَعَ فَارْفَعُوا وَإِذَا قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ فَقُولُوا رَبَّنَا وَلَكَ الْحَمْدُ وَإِذَا صَلَّى جَالِسًا فَصَلُّوا جُلُوسًا أَجْمَعُونَ .
Tercemesi:
Bana Yahya, ona Malik, ona İbn Şihab, ona da Enes b. Malik’in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) bir ata binmiş, at onu yere düşürmüş, sağ böğrü zedelenmiş idi. Namazlardan birisini oturarak kıldırdı. Biz de onun arkasında oturarak kıldık. Namazı bitirince şöyle buyurdu: “Şüphesiz imam kendisine uyulsun diye imam yapılmıştır. Bu sebeple o, ayakta namaz kılacak olursa, siz de ayakta namaz kılın. O rükûa varınca siz de rükûa varın, rükûdan kalkınca siz de kalkın, o, Semiallahu limen hamideh: Allah kendisine hamd edeni(n hamdini) işitmiştir, dediği vakit siz de: Rabbenâ leke’l-hamd: Rabbimiz, hamd sana mahsustur, deyiniz. İmam oturarak namaz kılarsa siz de birlikte oturarak namaz kılınız.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Salatu'l-cemaa 306, 1/45
Senetler:
()
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, imama uymak
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَرَجَ فِى مَرَضِهِ فَأَتَى فَوَجَدَ أَبَا بَكْرٍ وَهُوَ قَائِمٌ يُصَلِّى بِالنَّاسِ فَاسْتَأْخَرَ أَبُو بَكْرٍ فَأَشَارَ إِلَيْهِ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنْ كَمَا أَنْتَ فَجَلَسَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِلَى جَنْبِ أَبِى بَكْرٍ فَكَانَ أَبُو بَكْرٍ يُصَلِّى بِصَلاَةِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَهُوَ جَالِسٌ وَكَانَ النَّاسُ يُصَلُّونَ بِصَلاَةِ أَبِى بَكْرٍ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35165, MU000308
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَرَجَ فِى مَرَضِهِ فَأَتَى فَوَجَدَ أَبَا بَكْرٍ وَهُوَ قَائِمٌ يُصَلِّى بِالنَّاسِ فَاسْتَأْخَرَ أَبُو بَكْرٍ فَأَشَارَ إِلَيْهِ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنْ كَمَا أَنْتَ فَجَلَسَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِلَى جَنْبِ أَبِى بَكْرٍ فَكَانَ أَبُو بَكْرٍ يُصَلِّى بِصَلاَةِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَهُوَ جَالِسٌ وَكَانَ النَّاسُ يُصَلُّونَ بِصَلاَةِ أَبِى بَكْرٍ .
Tercemesi:
O bana, ona Malik, ona Hişam b. Urve, ona da babasının rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) vefatı ile neticelenen hastalığı sırasında dışarı çıktı. (Mescide gelince) Ebu Bekir’in cemaate namaz kıldırmakta olduğunu gördü. Ebu Bekir geri çekilmek isteyince Rasulullah (sav) ona: “Olduğun gibi kal!” diye işaret etti, sonra Rasulullah (sav) Ebu Bekir’in yanına oturdu. Böylelikle Ebu Bekr, oturarak namaz kılan Rasulullah’ın (sav) namazına, cemaat de Ebu Bekir’in namazına uyarak namaz kılıyorlardı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Salatu'l-cemaa 308, 1/46
Senetler:
()
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, imama uymak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
39980, DM001291
Hadis:
أَخْبَرَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عَبْدِ الْمَجِيدِ حَدَّثَنَا مَالِكٌ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ أَنَسٍ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- رَكِبَ فَرَساً فَصُرِعَ عَنْهُ فَجُحِشَ شِقُّهُ الأَيْمَنُ ، فَصَلَّى صَلاَةً مِنَ الصَّلَوَاتِ وَهُوَ جَالِسٌ فَصَلَّيْنَا مَعَهُ جُلُوساً ، فَلَمَّا انْصَرَفَ قَالَ :« إِنَّمَا جُعِلَ الإِمَامُ لِيُؤْتَمَّ بِهِ فَلاَ تَخْتَلِفُوا عَلَيْهِ ، فَإِذَا صَلَّى قَائِماً فَصَلُّوا قِيَاماً ، وَإِذَا رَكَعَ فَارْكَعُوا ، وَإِذَا رَفَعَ فَارْفَعُوا ، وَإِذَا قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ فَقُولُوا رَبَّنَا وَلَكَ الْحَمْدُ ، وَإِنْ صَلَّى قَاعِداً فَصَلُّوا قُعُوداً أَجْمَعُونَ ».
Tercemesi:
Bize Ubeydullah b. Abdülmecid, ona Malik, ona İbn Şihâb, ona da Enes’in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) bir ata binmiş, attan düştüğü için de sağ böğrü zedelenmişti. Bundan dolayı o, namazlardan birisini oturarak kıldı. Biz de onunla birlikte oturarak namaz kıldık. Namazı bitirince: “İmam ancak kendisine uyulsun diye imamdır. Dolayısıyla ona muhalefet etmeyiniz. O ayakta namaz kılarsa siz de ayakta namaz kılınız. O rükûa varınca siz de rükûa varın, (rükûdan) kalkınca siz de kalkın. O, Semiallahu limen hamideh: Allah kendisine hamd edeni(n hamdini) işitmiştir, dediği vakit siz de: Rabbenâ leke’l-hamd: Rabbimiz, hamd sana mahsustur, deyin. Oturarak namazı kıldırırsa hep birlikte oturarak namaz kılın” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Salât 44, 2/798
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
3. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
4. Ebu Ali Ubeydullah b. Abdulmecid el-Hanefî (Ubeydullah b. Abdulmecid)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, imama uymak
Namaz, oturarak ya da uzanarak namaz kılmak
Namaz, rüku'dan kalkınca ne denileceği
Öneri Formu
Hadis Id, No:
39982, DM001293
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو مَعْمَرٍ : إِسْمَاعِيلُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ عَنْ عَبْدِ الْعَزِيزِ بْنِ أَبِى حَازِمٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ سَهْلِ بْنِ سَعْدٍ قَالَ : رَأَيْتُ النَّبِىَّ -صلى الله عليه وسلم- جَلَسَ عَلَى الْمِنْبَرِ فَكَبَّرَ وَكَبَّرَ النَّاسُ خَلْفَهُ ، ثُمَّ رَكَعَ وَهُوَ عَلَى الْمِنْبَرِ ، ثُمَّ رَفَعَ رَأْسَهُ فَنَزَلَ الْقَهْقَرَى فَسَجَدَ فِى أَصْلِ الْمِنْبَرِ ، ثُمَّ عَادَ حَتَّى فَرَغَ مِنْ آخِرِ صَلاَتِهِ. قَالَ أَبُو مُحَمَّدٍ : فِى ذَلِكَ رُخْصَةٌ لِلإِمَامِ أَنْ يَكُونَ أَرْفَعَ مِنْ أَصْحَابِهِ ، وَقَدْرُ هَذَا الْعَمَلِ فِى الصَّلاَةِ أَيْضاً.
Tercemesi:
Bize Ebu Ma‘mer, ona İsmail b. İbrahim, ona Abdülaziz b. Ebu Hâzim, ona babası, ona da Sehl b. Sa‘d’ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: Nebi’yi (sav) gördüm. Minber üzerine oturdu. O, tekbir aldı, arkasında cemaat de tekbir aldı, sonra minberin üzerinde olduğu halde rükûa vardı. Sonra başını kaldırıp gerisin geri indi ve minberin dibinde secde yaptı, sonra tekrar yerine döndü, sonra namazını bitirinceye kadar böyle yaptı.
Ebu Muhammed (ed-Dârimî) dedi ki: İşte bundan, imamın cemaatinden daha yüksek bir yerde olacağına ve aynı şekilde namazda bu kadar bir iş (amel) yapabileceğine bir ruhsat olduğu anlaşılmaktadır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Salât 45, 2/801
Senetler:
1. Sehl b. Sa'd es-Sâidi (Sehl b. Sa'd b. Malik b. Halid b. Sa'lebe)
2. Ebû Hazim Seleme b. Dînar (Seleme b. Dînar)
3. Ebu Temmam Abdülaziz b. Ebu Hâzım el-Mahzûmî (Abdülaziz b. Seleme b. Dinar)
4. Ebu Ma'mer İsmail b. İbrahim el-Hüzelî (İsmail b. İbrahim b. Ma'mer b. Hasan)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, cemaatle
Namaz, imama uymak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
40044, DM001356
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو الْوَلِيدِ الطَّيَالِسِىُّ حَدَّثَنَا زَائِدَةُ حَدَّثَنَا الْمُخْتَارُ بْنُ فُلْفُلٍ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ : أَنَّ النَّبِىَّ -صلى الله عليه وسلم- حَثَّهُمْ عَلَى الصَّلاَةِ ، وَنَهَاهُمْ أَنْ يَسْبِقُوهُ إِذَا كَانَ يَؤُمُّهُمْ بِالرُّكُوعِ وَالسُّجُودِ وَأَنْ يَنْصَرِفُوا قَبْلَ انْصِرَافِهِ مِنَ الصَّلاَةِ ، وَقَالَ :« إِنِّى أَرَاكُمْ مِنْ خَلْفِى وَأَمَامِى ».
Tercemesi:
Bize Ebu’l-Velid et-Tayâlisî, ona Zâide, ona el-Muhtar b. Fulful, ona da Enes b. Malik’in rivayet ettiğine göre Nebi (sav) onlara namaz kılmayı teşvik etmiş fakat, eğer kendilerine imamlık ediyorsa kendisinden önce rükû ve sücut yapmalarını ve kendisi namazdan ayrılmadan namazdan ayrılmalarını yasaklamış ve: “Ben sizi arkamdan da önümden de görürüm” buyurmuştur.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Salât 72, 2/832
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Muhtar b. Fülfül el-Kuraşi (Muhtar b. Fülfül)
3. Zâide b. Kudame es-Sekafî (Zâide b. Kudame)
4. Ebu Velid Hişam b. Abdülmelik el-Bahilî (Hişam b. Abdülmelik)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, imama uyanın yapması gerekenler