Öneri Formu
Hadis Id, No:
34892, MU000203
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ عُرْوَةَ بْنِ الزُّبَيْرِ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَبْدٍ الْقَارِىِّ أَنَّهُ سَمِعَ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ وَهُوَ عَلَى الْمِنْبَرِ يُعَلِّمُ النَّاسَ التَّشَهُّدَ يَقُولُ قُولُوا التَّحِيَّاتُ لِلَّهِ الزَّاكِيَاتُ لِلَّهِ الطَّيِّبَاتُ الصَّلَوَاتُ لِلَّهِ السَّلاَمُ عَلَيْكَ أَيُّهَا النَّبِىُّ وَرَحْمَةُ اللَّهِ وَبَرَكَاتُهُ السَّلاَمُ عَلَيْنَا وَعَلَى عِبَادِ اللَّهِ الصَّالِحِينَ أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَأَشْهَدُ أَنَّ مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ .
Tercemesi:
Bana Yahya, ona Malik, ona İbn Şihâb, ona Urve b. ez-Zübeyr, ona Abdurrahman b. Abdülkârî’nin rivayet ettiğine göre o, Ömer b. el-Hattâb’ı minber üzerinde insanlara teşehhüd getirmeyi öğretirken, şunları söylediğini dinlediğini söylemiştir: (Teşehhüde oturduğunuz vakit): Ettehiyyâtu lillâhi ez-zâkiyâtu lillâhi, et-tayyibâtu es-selavâtu lillâhi es-selamu aleyke eyyuhe’n-nebiyyu ve rahmetullahi ve berekâtuh esselamu aleynâ ve alâ ibadillahi’s-salihin, eşhedu en lâ ilahe illallah ve eşhedu enne Muhammeden abduhû ve Rasuluh: Bütün güzel övgüler, tertemiz niyazlar, pek hoş ibadetler, her türlü dua ve niyaz yalnız Allah’adır, selam sana olsun ey Nebi, Allah’ın rahmeti ve bereketleri de. Selam bizlere ve Allah’ın salih kullarına. Allah’tan başka hiçbir ilah olmadığına da şahitlik ederim, Muhammed’in onun kulu ve Rasulü olduğuna da şahitlik ederim.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Salât 203, 1/30
Senetler:
()
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Tahiyyat
Öneri Formu
Hadis Id, No:
34894, MU000205
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ الْقَاسِمِ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَائِشَةَ زَوْجِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّهَا كَانَتْ تَقُولُ إِذَا تَشَهَّدَتِ التَّحِيَّاتُ الطَّيِّبَاتُ الصَّلَوَاتُ الزَّاكِيَاتُ لِلَّهِ أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَحْدَهُ لاَ شَرِيكَ لَهُ وَأَنَّ مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ . السَّلاَمُ عَلَيْكَ أَيُّهَا النَّبِىُّ وَرَحْمَةُ اللَّهِ وَبَرَكَاتُهُ . السَّلاَمُ عَلَيْنَا وَعَلَى عِبَادِ اللَّهِ الصَّالِحِينَ السَّلاَمُ عَلَيْكُمْ .
Tercemesi:
O bana, ona Malik, ona Abdurrahman b. el-Kâsım, ona babası, ona da Nebi’nin (sav) zevcesi Âişe’nin rivayet ettiğine göre teşehhüdde bulunduğu zaman şöyle derdi: Ettehiyyâtu, ettayyibâtu, essalavâtu, ez-zâkiyâtu lillâhi eşhedu en lâ ilahe illallah vahdehû lâ şerîke leh ve enne Muhammeden abduhû ve rasûluh, esselamu aleyke eyyuhe’n-nebiyyu ve rahmetullahi ve berekâtuh, esselamu aleynâ ve alâ ibâdillahi’s-sâlihîn, esselamu aleykum: Bütün güzel övgüler, tertemiz ibadetler, ak, pak dua ve niyazlar Allah’a mahsustur. Allah’tan başka hiçbir ilah olmadığına, onun bir tek ve ortaksız olduğuna Muhammed’in onun kulu ve Rasulü olduğuna şehadet ederim. Selam sana ey Nebi! Allah’ın rahmeti ve bereketleri de üzerine olsun. Selam bizlere ve Allah’ın salih kullarına! Esselamu aleykum.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Salât 205, 1/30
Senetler:
()
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Tahiyyat
Namaz, Teşehhüdün önemi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
34893, MU000204
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ نَافِعٍ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عُمَرَ كَانَ يَتَشَهَّدُ فَيَقُولُ بِاسْمِ اللَّهِ التَّحِيَّاتُ لِلَّهِ الصَّلَوَاتُ لِلَّهِ الزَّاكِيَاتُ لِلَّهِ السَّلاَمُ عَلَى النَّبِىِّ وَرَحْمَةُ اللَّهِ وَبَرَكَاتُهُ السَّلاَمُ عَلَيْنَا وَعَلَى عِبَادِ اللَّهِ الصَّالِحِينَ شَهِدْتُ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ شَهِدْتُ أَنَّ مُحَمَّدًا رَسُولُ اللَّهِ . يَقُولُ هَذَا فِى الرَّكْعَتَيْنِ الأُولَيَيْنِ وَيَدْعُو إِذَا قَضَى تَشَهُّدَهُ بِمَا بَدَا لَهُ فَإِذَا جَلَسَ فِى آخِرِ صَلاَتِهِ تَشَهَّدَ كَذَلِكَ أَيْضًا إِلاَّ أَنَّهُ يُقَدِّمُ التَّشَهُّدَ ثُمَّ يَدْعُو بِمَا بَدَا لَهُ فَإِذَا قَضَى تَشَهُّدَهُ وَأَرَادَ أَنْ يُسَلِّمَ قَالَ السَّلاَمُ عَلَى النَّبِىِّ وَرَحْمَةُ اللَّهِ وَبَرَكَاتُهُ . السَّلاَمُ عَلَيْنَا وَعَلَى عِبَادِ اللَّهِ الصَّالِحِينَ السَّلاَمُ عَلَيْكُمْ عَنْ يَمِينِهِ ثُمَّ يَرُدُّ عَلَى الإِمَامِ فَإِنْ سَلَّمَ عَلَيْهِ أَحَدٌ عَنْ يَسَارِهِ رَدَّ عَلَيْهِ .
Tercemesi:
O bana, ona Malik, ona Nâfi‘in rivayet ettiğine göre, Abdullah b. Ömer teşehhüdde şöyle derdi: Bismillahi, ettehiyyâtu lillâhi, essalavâtu lillâhi, ezzâkiyâtu lillahi, esselâmu ale’n-nebiyyi ve rahmetullahi ve berekâtuh, esselamu aleynâ ve alâ ibadillahi’s-salihin, şehidtu en lâ ilahe illallah, şehidtu enne Muhammeden rasulullah: Bütün güzel övgüler Allah’a mahsustur, bütün güzel dualar yalnız ona yapılır. Tertemiz dua ve niyazlar yalnız Allah’a yapılır. Nebi’ye selam olsun, Allah’ın rahmet ve bereketleri de onun üzerine olsun. Bizlere ve Allah’ın salih kullarına da selam olsun, Allah’tan başka hiçbir ilah olmadığına da şahitlik ettim, Muhammed’in Allah’ın Rasulü olduğuna da şahitlik ettim.
O bu teşehhüdü ilk iki rekâtın sonunda yapar ve teşehhüdünü bitirdikten sonra uygun gördüğü gibi dua ederdi. Namazının sonunda oturdu mu, aynı şekilde teşehhüd okurdu. Şu kadar var ki o, teşehhüdü öne alır, sonra da uygun gördüğü gibi dua ederdi. Teşehhüdünü tamamlayıp selam verince: Esselamu ale’n-nebiyyi ve rahmetullahi ve berekatuh, esselamu aleynâ ve alâ ibadillahi’s-salihin: Selam olsun o Nebi’ye, Allah’ın rahmet ve bereketleri de. Selam bizlere ve Allah’ın salih kullarına, der, sonra sağına: Esselamu aleykum, diye selam verdikten sonra imamın selamını alır. Şayet sol tarafından bir kimse ona selam vermişse onun da selamını alırdı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Salât 204, 1/30
Senetler:
()
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Tahiyyat
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ الْمُنْكَدِرِ عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنْ رَجُلٍ عِنْدَهُ رِضًا أَنَّهُ أَخْبَرَهُ أَنَّ عَائِشَةَ زَوْجَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَخْبَرَتْهُ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ مَا مِنِ امْرِئٍ تَكُونُ لَهُ صَلاَةٌ بِلَيْلٍ يَغْلِبُهُ عَلَيْهَا نَوْمٌ إِلاَّ كَتَبَ اللَّهُ لَهُ أَجْرَ صَلاَتِهِ وَكَانَ نَوْمُهُ عَلَيْهِ صَدَقَةً.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35089, MU000255
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ الْمُنْكَدِرِ عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنْ رَجُلٍ عِنْدَهُ رِضًا أَنَّهُ أَخْبَرَهُ أَنَّ عَائِشَةَ زَوْجَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَخْبَرَتْهُ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ مَا مِنِ امْرِئٍ تَكُونُ لَهُ صَلاَةٌ بِلَيْلٍ يَغْلِبُهُ عَلَيْهَا نَوْمٌ إِلاَّ كَتَبَ اللَّهُ لَهُ أَجْرَ صَلاَتِهِ وَكَانَ نَوْمُهُ عَلَيْهِ صَدَقَةً.
Tercemesi:
Bana Yahya, ona Malik, ona Muhammed b. el-Münkedir, ona Said b. Cübeyr, ona nezdinde razı olduğu bir adam kendisine şunu haber vermiştir: Nebi’nin (sav) zevcesi Âişe’nin ona haber verdiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Gece namaz kılmayı alışkanlık haline getirmiş bir kimse bir gün uykusuna yenik düşerek teheccüde kalkamazsa, mutlaka Allah ona namazının ecrini yazmakla birlikte uyuması da ona bir sadaka sayılır.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Salâtu'l-leyl 255, 1/39
Senetler:
()
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Teheccüt namazı
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ أَبِى النَّضْرِ مَوْلَى عُمَرَ بْنِ عُبَيْدِ اللَّهِ عَنْ أَبِى سَلَمَةَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ عَائِشَةَ زَوْجِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّهَا قَالَتْ كُنْتُ أَنَامُ بَيْنَ يَدَىْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَرِجْلاَىَ فِى قِبْلَتِهِ فَإِذَا سَجَدَ غَمَزَنِى فَقَبَضْتُ رِجْلَىَّ فَإِذَا قَامَ بَسَطْتُهُمَا . قَالَتْ وَالْبُيُوتُ يَوْمَئِذٍ لَيْسَ فِيهَا مَصَابِيحُ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35090, MU000256
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ أَبِى النَّضْرِ مَوْلَى عُمَرَ بْنِ عُبَيْدِ اللَّهِ عَنْ أَبِى سَلَمَةَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ عَائِشَةَ زَوْجِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّهَا قَالَتْ كُنْتُ أَنَامُ بَيْنَ يَدَىْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَرِجْلاَىَ فِى قِبْلَتِهِ فَإِذَا سَجَدَ غَمَزَنِى فَقَبَضْتُ رِجْلَىَّ فَإِذَا قَامَ بَسَطْتُهُمَا . قَالَتْ وَالْبُيُوتُ يَوْمَئِذٍ لَيْسَ فِيهَا مَصَابِيحُ .
Tercemesi:
O bana, ona Malik, ona Ömer b. Ubeydullah’ın azatlısı Ebu’n-Nadr, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Nebi’nin (sav) zevcesi Âişe’nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: Rasulullah’ın (sav) önünde ayaklarım da kıblesinde olduğu halde uzanıp yatıyordum. Secdeye vardığı zaman eliyle bana dokunurdu. Ben de ayaklarımı kendime doğru çekerdim. O kalkınca onları uzatırdım. (Aişe) şunu da söyledi: O günlerde, evlerde kandil yanmazdı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Salâtu'l-leyl 256, 1/39
Senetler:
()
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, gece namazı ve kılınışı
Namaz, Teheccüt namazı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35241, MU000384
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ أَنَّ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ قَالَ لاَ يُصَلِّيَنَّ أَحَدُكُمْ وَهُوَ ضَامٌّ بَيْنَ وَرِكَيْهِ .
Tercemesi:
O bana, ona Malik, ona Zeyd b. Eslem, ona da Ömer b. el-Hattâb’ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: Sizden herhangi bir kimse kendisini küçük ya da büyük abdest sıkıştırdığı için kaba etlerini birbirlerine yaklaştırdığı halde asla namaz kılmasın.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Kasru's-salât fi's-sefer 384, 1/53
Senetler:
()
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, sıkışmış olarak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35256, MU000399
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ أَنَّهُ بَلَغَهُ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ مَسْعُودٍ كَانَ يَدِبُّ رَاكِعًا .
Tercemesi:
O bana, ona Malik’in rivayet ettiğine göre kendisine Abdullah b. Mesud’un (rükû halindeki cemaate yetişmek için) rükûa varmış olduğu halde yavaş yavaş yürüyerek safa kadar gittiği rivayeti ulaşmıştır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Kasru's-salât fi's-sefer 399, 1/55
Senetler:
()
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, cemaate sonradan katılanların durumu
Namaz, saf tutma ve düzeni
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35266, MU000409
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ رَبِيعَةَ بْنِ أَبِى عَبْدِ الرَّحْمَنِ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عُمَرَ كَانَ إِذَا جَاءَ الْمَسْجِدَ وَقَدْ صَلَّى النَّاسُ بَدَأَ بِصَلاَةِ الْمَكْتُوبَةِ وَلَمْ يُصَلِّ قَبْلَهَا شَيْئًا .
Tercemesi:
O bana, ona Malik, ona Rabia b. Ebu Abdurrahman’ın rivayet ettiğine göre Abdullah b. Ömer cemaat namazı kılıp bitirmiş olduğu halde mescide gelirse işe farz namazı kılmakla başlar ve ondan önce hiçbir şey kılmazdı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Kasru's-salât fi's-sefer 409, 1/56
Senetler:
()
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Sünnet namazlar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35268, MU000411
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ نَافِعٍ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عُمَرَ كَانَ يَقُولُ مَنْ نَسِىَ صَلاَةً فَلَمْ يَذْكُرْهَا إِلاَّ وَهُوَ مَعَ الإِمَامِ فَإِذَا سَلَّمَ الإِمَامُ فَلْيُصَلِّ الصَّلاَةَ الَّتِى نَسِىَ ثُمَّ لِيُصَلِّ بَعْدَهَا الأُخْرَى .
Tercemesi:
O bana, ona Malik, ona da Nâfi‘in rivayet ettiğine göre Abdullah b. Ömer şöyle derdi: Kim bir namazı kılmayı unutur ve ancak imamla birlikte cemaatle namaz kılmakta iken onu hatırlarsa, imam selam verdikten sonra, önce o unuttuğu namazı kılsın, ondan sonra diğerini kılsın.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Kasru's-salât fi's-sefer 411, 1/56
Senetler:
()
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Sünnet namazlar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35271, MU000414
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ أَنَّهُ قَالَ مَا صَلاَةٌ يُجْلَسُ فِى كُلِّ رَكْعَةٍ مِنْهَا ثُمَّ قَالَ سَعِيدٌ هِىَ الْمَغْرِبُ إِذَا فَاتَتْكَ مِنْهَا رَكْعَةٌ وَكَذَلِكَ سُنَّةُ الصَّلاَةِ كُلُّهَا .
Tercemesi:
O bana, ona Malik, ona İbn Şihâb, ona Said b. el-Müseyyeb’in şöyle dediğini rivayet etmiştir: Her bir rekâtında namaz kılanın oturması gereken hiçbir namaz yoktur. Daha sonra Said dedi ki: Böyle bir namaz ancak bir rekâtını cemaatle kılamadığın akşam namazıdır. Sünnet namazların hepsi de böyledir, (her rekâtında oturulmaz).
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Kasru's-salât fi's-sefer 414, 1/57
Senetler:
()
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Sünnet namazlar