Öneri Formu
Hadis Id, No:
12540, T000526
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو سَعِيدٍ الأَشَجُّ حَدَّثَنَا عَبْدَةُ بْنُ سُلَيْمَانَ وَأَبُو خَالِدٍ الأَحْمَرُ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِسْحَاقَ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « إِذَا نَعَسَ أَحَدُكُمْ يَوْمَ الْجُمُعَةِ فَلْيَتَحَوَّلْ مِنْ مَجْلِسِهِ ذَلِكَ » . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Ebu Said el-Eşec, ona Abde b. Süleyman ve Hâlid el-Ahmer, onlara Muhammed b. İshak, ona Nâfi', ona da İbn Ömer, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Sizden biri Cuma günü uyuklarsa (oturmuş olduğu) yerini değiştirsin.
Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, hasen,sahih bir hadistir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 27, 2/404
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
3. İbn İshak el-Kuraşî (Muhammed b. İshak b. Yesar b. Hıyar)
4. Ebu Halid Süleyman b. Hayyan el-Caferî (Süleyman b. Hayyan)
5. Ebu Said Abdullah b. Saîd el-Kindî (Abdullah b. Saîd b. Husayn b. Adî)
Konular:
Cuma Namazı, Cuma namazı
Hutbe, Cuma Namazı, cuma namazının hutbesi
Hutbe, hutbe okunurken uyumak
KTB, CUMA
KTB, NAMAZ,
Namaz, namazda uyuklamak ve sayıklamak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12542, T000528
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ الْحَسَنِ الْكُوفِىُّ حَدَّثَنَا أَبُو يَحْيَى إِسْمَاعِيلُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ التَّيْمِىُّ عَنْ يَزِيدَ بْنِ أَبِى زِيَادٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِى لَيْلَى عَنِ الْبَرَاءِ بْنِ عَازِبٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « حَقٌّ عَلَى الْمُسْلِمِينَ أَنْ يَغْتَسِلُوا يَوْمَ الْجُمُعَةِ وَلْيَمَسَّ أَحَدُهُمْ مِنْ طِيبِ أَهْلِهِ فَإِنْ لَمْ يَجِدْ فَالْمَاءُ لَهُ طِيبٌ » . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ وَشَيْخٍ مِنَ الأَنْصَارِ .
Tercemesi:
Bize Ali b. Hasan el-Kûfî, ona Ebu Yahya İsmail b. İbrahim et-Teymî, ona Yezid b. Ebu Ziyâd, ona Abdurrahman b. Ebu Leylâ, ona da Berâ b. Âzib, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Müslümanların Cuma günü gusül abdesti almaları gerekir (hak). Onlardan biri ailesinin kokusundan da sürünsün. Şayet (koku) bulamazsa su, onun için koku (yerine geçer).
Bu konuda Ebu Said el-Hudrî ve Ensâr'lı bir râviden (şeyh) de hadis rivayet edilmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 29, 2/407
Senetler:
1. Ebu Umare Bera b. Azib el-Ensarî (Bera b. Azib b. Haris b.Adî b. Cüşem)
2. Ebu İsa Abdurrahman b. Ebu Leyla el-Ensarî (Abdurrahman b. Yesar b. Bilal b. Büleyl b. Uhayha)
3. Ebu Abdullah Yezid b. Ebu Ziyad el-Haşimî (Yezid b. Ebu Ziyad)
4. İsmail b. İbrahim et-Teymî (İsmail b. İbrahim)
5. Ebu Hasan Ali b. Hasan es-Semmak (Ali b. Hasan)
Konular:
Cuma Günü, Süslenme, Koku sürünmek
Gusül, cuma günü Yıkanmak
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12543, T000529
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ مَنِيعٍ حَدَّثَنَا هُشَيْمٌ عَنْ يَزِيدَ بْنِ أَبِى زِيَادٍ بِهَذَا الإِسْنَادِ نَحْوَهُ. قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ الْبَرَاءِ حَدِيثٌ حَسَنٌ . وَرِوَايَةُ هُشَيْمٍ أَحْسَنُ مِنْ رِوَايَةِ إِسْمَاعِيلَ بْنِ إِبْرَاهِيمَ التَّيْمِىِّ . وَإِسْمَاعِيلُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ التَّيْمِىُّ يُضَعَّفُ فِى الْحَدِيثِ .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Menî', ona Hüşeym, ona da Yezid b. Ebu Ziyâd bu isnad ile benzeri (nahve) bir hadis nakletmiştir.
Ebu İsa şöyle demiştir: Berâ hadisi, hasen bir hadistir. Hüşeym'in rivayeti, İsmail b. İbrahim et-Teymî'nin rivayetinden daha sağlamdır (ahsen). (Zira) İsmail b. İbrahim et-Teymî, hadiste zayıf sayılmıştır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 29, 2/408
Senetler:
1. Ebu Umare Bera b. Azib el-Ensarî (Bera b. Azib b. Haris b.Adî b. Cüşem)
2. Ebu İsa Abdurrahman b. Ebu Leyla el-Ensarî (Abdurrahman b. Yesar b. Bilal b. Büleyl b. Uhayha)
3. Ebu Abdullah Yezid b. Ebu Ziyad el-Haşimî (Yezid b. Ebu Ziyad)
4. Ebu Muaviye Hüşeym b. Beşir es-Sülemî (Hüşeym b. Beşir b. el-Kasım b. Dinar)
5. Ahmed b. Meni' el-Begavî (Ahmed b. Meni' b. Abdurrahman)
Konular:
Cuma Günü, Süslenme, Koku sürünmek
Gusül, cuma günü Yıkanmak
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12541, T000527
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ مَنِيعٍ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنِ الْحَجَّاجِ عَنِ الْحَكَمِ عَنْ مِقْسَمٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ بَعَثَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم عَبْدَ اللَّهِ بْنَ رَوَاحَةَ فِى سَرِيَّةٍ فَوَافَقَ ذَلِكَ يَوْمَ الْجُمُعَةِ فَغَدَا أَصْحَابُهُ فَقَالَ أَتَخَلَّفُ فَأُصَلِّى مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم ثُمَّ أَلْحَقُهُمْ . فَلَمَّا صَلَّى مَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم رَآهُ فَقَالَ « مَا مَنَعَكَ أَنْ تَغْدُوَ مَعَ أَصْحَابِكَ » . فَقَالَ أَرَدْتُ أَنْ أُصَلِّىَ مَعَكَ ثُمَّ أَلْحَقَهُمْ . قَالَ « لَوْ أَنْفَقْتَ مَا فِى الأَرْضِ جَمِيعًا مَا أَدْرَكْتَ فَضْلَ غَدْوَتِهِمْ » . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ غَرِيبٌ لاَ نَعْرِفُهُ إِلاَّ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ . قَالَ عَلِىُّ بْنُ الْمَدِينِىِّ قَالَ يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ قَالَ شُعْبَةُ لَمْ يَسْمَعِ الْحَكَمُ مِنْ مِقْسَمٍ إِلاَّ خَمْسَةَ أَحَادِيثَ . وَعَدَّهَا شُعْبَةُ وَلَيْسَ هَذَا الْحَدِيثُ فِيمَا عَدَّ شُعْبَةُ. فَكَأَنَّ هَذَا الْحَدِيثَ لَمْ يَسْمَعْهُ الْحَكَمُ مِنْ مِقْسَمٍ . وَقَدِ اخْتَلَفَ أَهْلُ الْعِلْمِ فِى السَّفَرِ يَوْمَ الْجُمُعَةِ: فَلَمْ يَرَ بَعْضُهُمْ بَأْسًا بِأَنْ يَخْرُجَ يَوْمَ الْجُمُعَةِ فِى السَّفَرِ مَا لَمْ تَحْضُرِ الصَّلاَةُ . وَقَالَ بَعْضُهُمْ إِذَا أَصْبَحَ فَلاَ يَخْرُجْ حَتَّى يُصَلِّىَ الْجُمُعَةَ .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Menî', ona Ebu Muâviye, ona Haccâc, ona Hakem, ona Miksem, ona da İbn Abbas şöyle rivayet etmiştir:
Nebî (sav) Abdullah b. Ravâha'yı bir seriyye içerisinde gönderdi. Bu (olay) da, cuma gününe denk geldi. (Abdullah'ın) arkadaşları sabahleyin yola koyuldular. O ise ''geride durayım da Rasulullah (sav) ile birlikte namaz kılayım, daha sonra onlara yetişirim'' dedi. Hz. Peygamber (sav) ile beraber namazı kılınca Efendimiz, onu görüp ''niçin arkadaşlarınla beraber sabahleyin yola koyulmadın'' buyurdu. O, ''seninle beraber namaz kılmayı arzu edip ardından onlara katılmayı (düşündüm)'' dedi. Hz. Peygamber (sav) ise ''eğer yeryüzündeki her şeyi infak etsen onların sabah çıkışlarına (dair) fazilete ulaşamazsın'' buyurdu.
Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, garîb bir hadis olup onu, sadece bu tarik ile bilmekteyiz. Bize Ali b. el-Medînî, ona Yahya b. Said, ona da Şu'be, ''Hakem, Miksem'den sadece beş hadis işitmiştir'' dedi. Şu'be, o hadisleri saymış (ancak), bu hadis Şu'be'nin saydıkları içerisinde değilmiş. Sanki Hakem, bu hadisi Miksem'den işitmemiştir.
İlim ehli, cuma gününde yolculuğa çıkma hususunda ihtilaf etmiştir. Bir kısmı, (Cuma) namazı vakti girmediği sürece sefere çıkmakta bir beis görmemiştir. Bir kısmı da, ''(kişi), sabah olduğunda (Cuma) namazını kılana dek (yolculuğa) çıkamaz'' demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 28, 2/405
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Kasım Miksem b. Becere (Miksem b. Becere)
3. Ebu Abdullah Hakem b. Uteybe el-Kindî (Hakem b. Uteybe)
4. Ebu Ertat Haccac b. Ertat en-Nehai (Haccac b. Ertat b. Sevr b. Hübeyre b. Şerahil)
5. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
6. Ahmed b. Meni' el-Begavî (Ahmed b. Meni' b. Abdurrahman)
Konular:
Cuma Namazı, Cuma namazı
Cuma namazı, kılma ve kıldırma şartları
Cuma Namazı, Seferi / Yolcu olanın
KTB, CUMA
KTB, NAMAZ,
Namaz, vakti geçmiş namazı cemaatle kılmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12538, T000524
Hadis:
حَدَّثَنَا نَصْرُ بْنُ عَلِىٍّ وَسَعِيدُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ وَغَيْرُ وَاحِدٍ قَالُوا حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ أَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « مَنْ أَدْرَكَ مِنَ الصَّلاَةِ رَكْعَةً فَقَدْ أَدْرَكَ الصَّلاَةَ » . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَالْعَمَلُ عَلَى هَذَا عِنْدَ أَكْثَرِ أَهْلِ الْعِلْمِ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَغَيْرِهِمْ. قَالُوا مَنْ أَدْرَكَ رَكْعَةً مِنَ الْجُمُعَةِ صَلَّى إِلَيْهَا أُخْرَى وَمَنْ أَدْرَكَهُمْ جُلُوسًا صَلَّى أَرْبَعًا . وَبِهِ يَقُولُ سُفْيَانُ الثَّوْرِىُّ وَابْنُ الْمُبَارَكِ وَالشَّافِعِىُّ وَأَحْمَدُ وَإِسْحَاقُ .
Tercemesi:
Bize Nasr b. Ali, Sa'd b. İbrahim ve daha pek çok kimse, onlara Süfyân b. Uyeyne, ona ez-Zührî, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Namazdan bir rekata (bile) yetişen, namaza yetişmiştir.
Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, hasen-sahih bir hadistir. Nebî'nin ashabından ve başkalarından ilim ehli kimselerin büyük çoğunluğu nezdinde amel, buna göredir. Onlar, ''Cuma'nın bir rekatına yetişen, kalan rekatları (tek başına) kılar. (Cemaate) otururlarken yetişen ise, dört rekat (öğle) namaz(ı) kılar'' demişlerdi ki, Süfyân es-Sevrî, İbn Mübârek, Şâfiî, Ahmed (b. Hanbel) ve İshâk (b. Râhûye) de bu görüştedir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 25, 2/402
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Ebu Ubeydullah İbn Ebu Said Said b. Abdurrahman el-Kuraşi (Said b. Abdurrahman b. Hassan)
Konular:
Cuma namazı, bir rekatına yetişen
KTB, CUMA
KTB, NAMAZ,
Namaz, namaza yetişmiş olmak
Namaz, namazı tamamlama
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ حُجْرٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ أَبِى حَازِمٍ وَعَبْدُ اللَّهِ بْنُ جَعْفَرٍ عَنْ أَبِى حَازِمٍ عَنْ سَهْلِ بْنِ سَعْدٍ رضى الله عنه قَالَ مَا كُنَّا نَتَغَدَّى فِى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَلاَ نَقِيلُ إِلاَّ بَعْدَ الْجُمُعَةِ . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ رضى الله عنه . قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ سَهْلِ بْنِ سَعْدٍ حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12539, T000525
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ حُجْرٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ أَبِى حَازِمٍ وَعَبْدُ اللَّهِ بْنُ جَعْفَرٍ عَنْ أَبِى حَازِمٍ عَنْ سَهْلِ بْنِ سَعْدٍ رضى الله عنه قَالَ مَا كُنَّا نَتَغَدَّى فِى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَلاَ نَقِيلُ إِلاَّ بَعْدَ الْجُمُعَةِ . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ رضى الله عنه . قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ سَهْلِ بْنِ سَعْدٍ حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Ali b. Hucr, ona Abdülaziz b. Ebu Hâzim ve Abdullah b. Cafer, onlara Ebu Hâzim, ona da Sehl b. Sa'd (ra) şöyle rivayet etmiştir:
Bizler, Rasulullah (sav) döneminde ancak Cuma (namazından) sonra yemek yeyip öğle uykusuna (kaylûle) çekilirdik.
Bu konuda Enes b. Mâlik'ten (ra) de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Sehl b. Sa'd hadisi, hasen-sahih bir hadistir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 26, 2/403
Senetler:
1. Sehl b. Sa'd es-Sâidi (Sehl b. Sa'd b. Malik b. Halid b. Sa'lebe)
2. Ebû Hazim Seleme b. Dînar (Seleme b. Dînar)
3. Abdullah b. Cafer es-Sa'di (Abdullah b. Cafer b. Necih)
4. Ebu Hasan Ali b. Hucr es-Sa'dî (Ali b. Hucr b. İyas b. Mukatil)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Mübarek zamanlar, cuma namazından sonra, Yemek/dinlenme,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12570, T000539
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ مَنِيعٍ حَدَّثَنَا هُشَيْمٌ أَخْبَرَنَا مَنْصُورٌ وَهُوَ ابْنُ زَاذَانَ عَنِ ابْنِ سِيرِينَ عَنْ أُمِّ عَطِيَّةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم كَانَ يُخْرِجُ الأَبْكَارَ وَالْعَوَاتِقَ وَذَوَاتِ الْخُدُورِ وَالْحُيَّضَ فِى الْعِيدَيْنِ فَأَمَّا الْحُيَّضُ فَيَعْتَزِلْنَ الْمُصَلَّى وَيَشْهَدْنَ دَعْوَةَ الْمُسْلِمِينَ قَالَتْ إِحْدَاهُنَّ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنْ لَمْ يَكُنْ لَهَا جِلْبَابٌ قَالَ « فَلْتُعِرْهَا أُخْتُهَا مِنْ جَلاَبِيبِهَا » .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Menî', ona Hüşeym, ona Mansur b. Zâzân, ona İbn Sîrîn, ona da Ümmü Atiyye şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav), bekarları, genç kızları, örtünmesi gereken kızları ve hayızlı kadınları (Ramazan ve Kurban) bayramlarında (musallaya) çıkarırdı. Hayızlı kadınlar musallâdan uzak durur ve müslümanların dualarında hazır bulunurlardı. Onlardan biri, ''yâ Rasulullah! Eğer (hayızlı kadının) dış elbisesi (cilbâb) yoksa (ne yapar)'' demiş, Hz. Peygamber (sav) de ''kardeşi dış elbiselerinden (birini) ona ödünç versin'' buyurmuştur.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 36, 2/419
Senetler:
1. Ümmü Atıyye el-Ensariyye (Nesibe bt. Ka'b)
2. Ebu Bekir Muhammed b. Sirin el-Ensarî (Muhammed b. Sirin)
3. Mansur b. Zâzân el-Vasıtî (Mansur b. Zâzân)
4. Ebu Muaviye Hüşeym b. Beşir es-Sülemî (Hüşeym b. Beşir b. el-Kasım b. Dinar)
5. Ahmed b. Meni' el-Begavî (Ahmed b. Meni' b. Abdurrahman)
Konular:
Kadın, bayram namazına katılması
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12589, T000545
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ مَنِيعٍ حَدَّثَنَا هُشَيْمٌ أَخْبَرَنَا عَلِىُّ بْنُ زَيْدِ بْنِ جُدْعَانَ الْقُرَشِىُّ عَنْ أَبِى نَضْرَةَ قَالَ سُئِلَ عِمْرَانُ بْنُ حُصَيْنٍ عَنْ صَلاَةِ الْمُسَافِرِ فَقَالَ حَجَجْتُ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَصَلَّى رَكْعَتَيْنِ وَحَجَجْتُ مَعَ أَبِى بَكْرٍ فَصَلَّى رَكْعَتَيْنِ وَمَعَ عُمَرَ فَصَلَّى رَكْعَتَيْنِ وَمَعَ عُثْمَانَ سِتَّ سِنِينَ مِنْ خِلاَفَتِهِ أَوْ ثَمَانِىَ سِنِينَ فَصَلَّى رَكْعَتَيْنِ . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Menî', ona Hüşeym, ona Ali b. Zeyd b. Cüd'ân el-Kuraşî, ona da Ebu Nadre şöyle rivayet etmiştir:
İmrân b. Husayn'a yolcunun namazına dair soruldu. O, ''Rasulullah (sav) ile beraber hac yaptım; iki rekat namaz kıldı. Ebu Bekir ile beraber hac yaptım; iki rekat namaz kıldı. Ömer ile (hac yaptım); iki rekat namaz kıldı. Osman ile hilafetinin altıncı ya da sekizinci senesinde (hac yaptım); o da iki rekat namaz kıldı'' demiştir.
Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, hasen-sahih bir hadistir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 39, 2/430
Senetler:
1. Ebu Nüceyd İmran b. Husayn el-Ezdî (İmran b. Husayn b. Ubeyd b. Halef b. Abdünühüm)
2. Ebu Nadre Münzir b. Malik el-Avfî (Münzir b. Malik b. Kuta'a)
3. Ali b. Zeyd el-Kuraşî (Ali b. Zeyd b. Abdullah b. Züheyr b. Abdullah b. Cüd'ân)
4. Ebu Muaviye Hüşeym b. Beşir es-Sülemî (Hüşeym b. Beşir b. el-Kasım b. Dinar)
5. Ahmed b. Meni' el-Begavî (Ahmed b. Meni' b. Abdurrahman)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, seferde kılmak, cemaatle yetişmiş olmak vs
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12585, T000544
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ بْنُ عَبْدِ الْحَكَمِ الْوَرَّاقُ الْبَغْدَادِىُّ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ سُلَيْمٍ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ سَافَرْتُ مَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَأَبِى بَكْرٍ وَعُمَرَ وَعُثْمَانَ فَكَانُوا يُصَلُّونَ الظُّهْرَ وَالْعَصْرَ رَكْعَتَيْنِ رَكْعَتَيْنِ لاَ يُصَلُّونَ قَبْلَهَا وَلاَ بَعْدَهَا . وَقَالَ عَبْدُ اللَّهِ لَوْ كُنْتُ مُصَلِّيًا قَبْلَهَا أَوْ بَعْدَهَا لأَتْمَمْتُهَا . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ عُمَرَ وَعَلِىٍّ وَابْنِ عَبَّاسٍ وَأَنَسٍ وَعِمْرَانَ بْنِ حُصَيْنٍ وَعَائِشَةَ . قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ ابْنِ عُمَرَ حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ لاَ نَعْرِفُهُ إِلاَّ مِنْ حَدِيثِ يَحْيَى بْنِ سُلَيْمٍ مِثْلَ هَذَا . قَالَ مُحَمَّدُ بْنُ إِسْمَاعِيلَ وَقَدْ رُوِىَ هَذَا الْحَدِيثُ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ عَنْ رَجُلٍ مِنْ آلِ سُرَاقَةَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ . قَالَ أَبُو عِيسَى وَقَدْ رُوِىَ عَنْ عَطِيَّةَ الْعَوْفِىِّ عَنِ ابْنِ عُمَرَ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم كَانَ يَتَطَوَّعُ فِى السَّفَرِ قَبْلَ الصَّلاَةِ وَبَعْدَهَا . وَقَدْ صَحَّ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّهُ كَانَ يَقْصُرُ فِى السَّفَرِ وَأَبُو بَكْرٍ وَعُمَرُ وَعُثْمَانُ صَدْرًا مِنْ خِلاَفَتِهِ . وَالْعَمَلُ عَلَى هَذَا عِنْدَ أَكْثَرِ أَهْلِ الْعِلْمِ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَغَيْرِهِمْ . وَقَدْ رُوِىَ عَنْ عَائِشَةَ أَنَّهَا كَانَتْ تُتِمُّ الصَّلاَةَ فِى السَّفَرِ . وَالْعَمَلُ عَلَى مَا رُوِىَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَأَصْحَابِهِ. وَهُوَ قَوْلُ الشَّافِعِىِّ وَأَحْمَدَ وَإِسْحَاقَ. إِلاَّ أَنَّ الشَّافِعِىَّ يَقُولُ التَّقْصِيرُ رُخْصَةٌ لَهُ فِى السَّفَرِ فَإِنْ أَتَمَّ الصَّلاَةَ أَجْزَأَ عَنْهُ .
Tercemesi:
Bize Abdülvehhâb b. Abdülhakem el-Verrâk el-Bağdâdî, ona Yahya b. Süleym, ona Ubeydullah, ona Nâfi', ona da İbn Ömer şöyle rivayet etmiştir:
Nebî (sav), Ebu Bekir, Ömer ve Osman ile beraber yolculuk yaptım. Onlar, öğle ve ikindi (namazlarını) ikişer ikişer kılarlar, öncesinde ve sonrasında (sünnet) kılmazlardı.
Abdullah (b. Ömer), ''öncesinde ya da sonrasında namaz kılacak olsam (farz namazları) tam olarak kılardım'' demiştir.
Bu konuda Ömer, Ali, İbn Abbas, Enes, İmrân b. Husayn ve Aişe'den de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: İbn Ömer hadisi, hasen-garîb bir hadis olup onu, sadece bu şekilde Yahya b. Süleym'in rivayeti ile bilmekteyiz. Muhammed b. İsmail (el-Buhârî), ''bu hadis Ubeydullah b. Ömer'den, ona da Sürâka ailesinden bir râvi (racül) vasıtasıyla Abdullah b. Ömer'den nakledilmiştir'' demiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Atiyye el-'Avfî kanalıyla İbn Ömer'den rivayet edildiğine göre Nebî (sav), yolculukta, (farz) namazın öncesinde ve sonrasında sünnet kılmıştır. Hz. Peygamber'den (sav) sahih bir şekilde aktarıldığına göre o, yolculukta namazı kısaltmıştır. (Aynı şekilde) Ebu Bekir, Ömer ve hilafetinin ilk zamanlarında Osman (da yolculukta namazları kısaltmışlardır).
Nebî'nin (sav) ashabından ve başkalarından olan ilim ehlinin büyük çoğunluğu nezdinde amel, buna göredir. Aişe'den rivayet edildiğine göre o, yolculukta namazı tam kılmıştır. Amel, (yukarıda ifade edildiği gibi) Nebî'den (sav) ve ashabından rivayet edilene göredir ki bu, Şâfiî, Ahmed (b. Hanbel) ve İshak (b. Râhûye'nin) de görüşüdür. Ne var ki Şâfiî, ''yolculukta namazı kısaltmak kişiye ruhsattır. Eğer tam kılarsa da caizdir'' demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 39, 2/428
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
3. Ubeydullah b. Ömer el-Adevî (Ubeydullah b. Ömer b. Hafs b. Asım b. Ömer b. Hattab)
4. Yahya b. Süleym et-Taifi (Yahya b. Süleyman)
5. Abdülvehhab b. Abdülhakem en-Nesai (Abdülvehhab b. Abdülhakem b. Nafi')
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, seferde namazları kısaltmak
Namaz,seferde Sünnet namazlar, nafile, vs
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ الْمُنْكَدِرِ وَإِبْرَاهِيمَ بْنِ مَيْسَرَةَ سَمِعَا أَنَسَ بْنَ مَالِكٍ قَالَ صَلَّيْنَا مَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم الظُّهْرَ بِالْمَدِينَةِ أَرْبَعًا وَبِذِى الْحُلَيْفَةِ الْعَصْرَ رَكْعَتَيْنِ . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ صَحِيحٌ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12592, T000546
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ الْمُنْكَدِرِ وَإِبْرَاهِيمَ بْنِ مَيْسَرَةَ سَمِعَا أَنَسَ بْنَ مَالِكٍ قَالَ صَلَّيْنَا مَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم الظُّهْرَ بِالْمَدِينَةِ أَرْبَعًا وَبِذِى الْحُلَيْفَةِ الْعَصْرَ رَكْعَتَيْنِ . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Kuteybe, ona Süfyân b. Uyeyne, ona Muhammed b. Münkedir ve İbrahim b. Meysere, onlara da Enes b. Mâlik şöyle rivayet etmiştir:
Nebî (sav) ile beraber öğle namazını Medine'de dört rekat kıldık. Zü'l-Huleyfe'de ise ikindi namazını iki rekat kıldık.
Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, sahih bir hadistir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 39, 2/431
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. İbrahim b. Meysere et-Tâifi (İbrahim b. Meysere)
3. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
4. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, seferde kılmak, cemaatle yetişmiş olmak vs