Giriş

(Bu hadisi) Yunus ve Ma'mer, Zührî'den, o Sâlim'den, o da babasından (İbn Ömer) şöyle rivayet etmiştir: Ömer b. Hattâb Cuma günü hutbe verirken Nebî'nin (sav) ashabından bir adam (mescide) giriverdi. Ömer, (ona), ''nerede kaldın'' dedi. O, ''ezanı duyar duymaz (hemen) abdest alıp (geldim)'' dedi. Ömer ''sadece abdest ile mi yetindin? Hâlbuki sen, Rasulullah'ın (sav) gusül almayı emrettiğini biliyorsun'' dedi. Bu hadisi bize böylece Ebu Bekir Muhammed b. Ebân, ona Abdürrezzâk, ona Ma'mer, ona da ez-Zührî nakletmiştir.


Açıklama: "Saat kaç? anlamındaki''أَيَّةُ سَاعَةٍ هَذِهِ'' ifadesi, ''nerede kaldın'' şeklinde tercümeye yansıtılmıştır. ''sadece abdest ile mi yetindin'' şeklindeki bir tercüme için bk. Mübârekfûrî, Tuhfetü'l-ahvezî, II, 508. Yunus b. Yezîd isnadının tamamı için bk. T000495.

    Öneri Formu
287808 T000494-2 Tirmizi, Cum'a, 3

Bize Harun b. Abdullah ve Haccâc b. eş-Şâir, o ikisine Haccâc b. Muhammed, ona İbn Cüreyc, ona Ebu Zübeyr'in rivayet ettiğine göre o, Cabir b. Abdullah'ı Rasulullah'tan (sav) şu hadisi naklederken dinlemiştir: "(Rasulullah'tan (sav)) Bir gün bir hutbe verdi ve ashabından bir adamın vefat ettiğinden, pek yeterli gelmeyen bir kefen ile kefenlenip, geceleyin gömüldüğünden söz edildi. Nebi (sav) de bir kimsenin -buna insanın mecbur kalması hali müstesna- namazı kılınmadıkça geceleyin kabre konulmamasını ve defnedilmemesini emretti. Ayrıca Nebi (sav): "Sizden biriniz kardeşini kefenlediği zaman onu güzel bir şekilde kefenlesin/kefenini güzel tutsun" buyurdu.


    Öneri Formu
3679 M002185 Müslim, Cenaiz, 49

Bize Kuteybe b. Said, ona Leys, ona İbn Şihâb, ona Sâlim, ona da babası (İbn Ömer), Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Bilal sabah ezanını geceleyin okur. Siz (sahurda) İbn Ümmü Mektûm'un ezanını işitene kadar yiyip içmeye devam edin." Ebu İsa (Tirmizî), bu konuda İbn Mesud, Âişe, Üneyse, Enes (b. Mâlik), Ebu Zer ve Semüre'den de hadis rivayet edildiğini söylemiştir. Ebu İsa ayrıca, İbn Ömer hadisinin, hasen-sahih olduğunu da belirtmiştir. İlim ehli geceleyin okunan ezan hususunda ihtilaf etmiştir. Bazısı müezzinin geceleyin okuduğu ezanı yeterli görüp tekrar okumasının gerekli olmadığını ifade etmiştir ki bu, Mâlik, İbn Mübârek, Şâfiî, Ahmed ve İshak'ın görüşüdür. Bazısı da, müezzin geceleyin ezan okuduğunda (sabah namazının vakti girdiğinde) ezanı tekrar okur demiştir. Süfyan es-Sevrî de bu görüştedir. (Bize) Hammâd b. Seleme, ona Eyyûb, ona Nâfi ona da İbn Ömer'in şöyle rivayet ettiğini söylemiştir: "Bilal ezanı geceleyin okumuştu. Nebî (sav) ondan (ezanda) şöyle söylemesini de istemişti 'İnsanlar uykudadır.' Ebu İsa, bu rivayetin mahfuz olmadığını (şâz olduğunu), sahih olan rivayetin Ubeydullah b. Ömer ve başkalarının Nâfi'den, onun da İbn Ömer'den Hz. Peygamber'in (sav) buyurduğu şu hadis olduğunu nakletmiştir: "Bilal ezanı geceleyin okur. Sizler, (sahurda) İbn Ümmü Mektûm'un ezanını işitene kadar yiyip içmeye devam edin.' Abdülaziz b. Ebu Revvâd'ın Nâfi'den rivayet ettiğine göre Hz. Ömer'in tayin ettiği müezzini geceleyin ezan okumuş, Ömer de (sabah namazının vakti girdiğinde) ezanı tekrar okumasını emretmiştir. Bu hadis, Nâfi'in Hz. Ömer'den naklettiği rivayet munkatı olduğu için sahih değildir. Belki de Hammad b. Seleme (yukarıdaki) rivayetiyle, bu konuda sahih olan rivayetin; Ubeydullah ve daha pek çok kimsenin Nâfi'den, onun İbn Ömer'den; yine Zührî'nin, Sâlim'den, onun da İbn Ömer vasıtasıyla Hz. Peygamber'den (sav) rivayet ettiği 'Bilal ezanı geceleyin okur' hadisi olduğunu kastetmiştir. Hammâd rivayeti sahih olsaydı, (yukarıda sahih olduğu ifade edilen Zührî) hadisinin bir manası kalmazdı. Nitekim o hadiste Rasulullah (sav), 'Bilal ezanı geceleyin okur' buyurmuş, ashabına da gelecek zaman ile alakalı bir emirde bulunup 'Bilal ezanı geceleyin okur (siz de o zaman şöyle yapın)' demiştir. Sabah namazının vakti girmeden önce okuduğunda ezanı tekrar etmesini emretseydi 'Bilal ezanı geceleyin okur' buyurmazdı. Ali b. el-Medînî de 'Hammad b. Seleme'nin Eyyûb'dan, onun Nâfi'den, onun da İbn Ömer vasıtasıyla Hz. Peygamber'den (sav) rivayet ettiği hadis mahfuz değildir. Hammad b. Seleme bu hadiste hata etmiştir' demiştir.


    Öneri Formu
11137 T000203 Tirmizi, Salat, 35

Bize İbn Ebu Meryem, ona Yahya b. Eyyûb, ona Humeyd, ona da Enes şöyle rivayet etmiştir: Selimeoğulları kaldıkları mahallelerinden taşınıp Nebi’ye (sav) yakın bir yere yerleşmek istediler. Fakat Rasulullah (sav) onların Medine’yi tenhalaştırmalarını hoş görmediğinden: "Neden (Mescid-i Nebevî'ye gidip gelirlen) (attığınız adımların) izlerini (mükâfatını) hesaba katmıyorsunuz?" buyurdu. Mücahid de dedi ki: Onların adımları, ayaklarıyla yerde yürürken bıraktıkları izleridir.


Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Said b. Ebu Meryem arasında inkita vardır.

    Öneri Formu
4871 B000656 Buhari, Ezan, 33

Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Yahya b. Ebu Bükeyr, ona Züheyr b. Muhammed, ona Abdullah b. Muhammed b. Akîl, ona Said b. el-Müseyyeb, ona da Ebu Said el-Hudrî'nin rivayet ettiğine göre, Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Allah’ın günahları affetmesine ve hasenatı arttırmasına sebep olan şeyleri söyleyeyim mi?" Ashâb, "Buyur, ey Allah’ın Rasulü!" deyince, O (Rasulullah (sav)) "Güçlüklere rağmen adabına riayet ederek iyice abdest almak,, mescitlere gitmek için yürümek ve namazdan sonra diğer namazı beklemek" buyurdu.


Açıklama: Elbani bu hadisn hasen sahih olduğunu ifade etmiştir

    Öneri Formu
9376 İM000427 İbn Mâce, Tahâret, 49

Bize el-Hasan b. Ali el-Hallâl, ona Abdürrezzak, ona İbn Ebu Sebre, ona İbrahim b. Muhammed, ona Muaviye b. Abdullah b. Cafer, ona babası, ona da Ali b. Ebu Talib’in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Şaban’ın on beşinci gecesinin gecesini kıyamla, gündüzünü oruçla geçirin. Çünkü şanı yüce Allah o gece güneşin batımından itibaren dünya semasına iner ve “Yok mu mağfiret dileyen, ona günahlarını bağışlayayım. Yok mu rızık isteyen, ona rızık vereyim. Yok mu bir belâdan afiyet dileyen, ona afiyet vereyim. Şöyle yok mu böyle yok mu” diye tan yeri ağarıncaya kadar seslenir."


Açıklama: Elbani bu hadisin zayıf veya mevzu olduğunu ifade etmiştir.

    Öneri Formu
14140 İM001388 İbn Mâce İkâmetu's-Salavât, 191

Bize Musa b. İsmail, ona Cüveyriye, ona Nafi, ona da İbn Ömer şöyle demiştir: "Nebi (sav) beraberinde Usame b. Zeyd, Osman b. Talha ve Bilal de olduğu halde Kâbe’ye girdi. Uzun süre kaldıktan sonra çıktı. Onun hemen arkasında ilk giren kişi ben oldum. Bilal’e “Nerede namaz kıldı?” diye sordum, “ön taraftaki iki direğin arasında” dedi."


    Öneri Formu
2859 B000504 Buhari, Salat, 96

Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Yezid b. Harun, ona Selim b. Hayyân, ona Saîd b. Mînâ, ona da Cabir b. Abdullah şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav), Necâşî Ashame'nin (cenaze) namazını kıl(dır)ıp (cenaze namazında) dört defa tekbir getirdi."


    Öneri Formu
3716 M002207 Müslim, Cenaiz, 64

Bize Ebu Velid, ona Şu‘be, ona Abdülmelik, ona Ziyâd’ın azatlısı Kazaa, ona da Ebu Said el-Hudri (ra), Hz. Peygamber’in (sav), beni hayrete düşüren ve çok sevindiren şu dört şeyi buyurduğunu nakletmiştir: "Kadınlar, beraberinde kocası ya da mahremi bulunmadan iki günlük mesafede yolculuğa çıkamaz. Ramazan bayramı ve kurban bayramı günlerinde oruç tutulmaz. Sabah namazını kılındıktan sonra güneş doğuncaya kadar, ikindi namazından sonra da güneş batıncaya kadar namaz kılınmaz. Mescid-i Haram, Mescid-i Aksâ ve benim Mescidim'den (Mescid-i Nebî) ibaret şu üçü dışındaki herhangi bir mescit için yolculuğa çıkılmaz."


    Öneri Formu
9323 B001197 Buhari, Fadlu's-salat, 6

Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Yezid b. Harun, ona İsmail b. Ebu Halid, ona el-Müseyyeb b. Râfi, ona Anbese b. Ebu Süfyan, ona da Ebu Süfyan’ın kızı Ümmü Habibe, Nebi‘nin (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Kim bir gün ya da bir gecede on iki (nafile/sünnet) rekât kılarsa cennette onun için bir ev bina edilir."


    Öneri Formu
12124 İM001141 İbn Mâce, İkâmetu's-Salavât, 100