8052 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Ubeyd Muhammed b. Ubeyd b. Meymûn el-Medînî, ona Muhammed b. Seleme el-Harrânî, ona Muhammed b. İshak, ona Muhammed b. İbrahim b. Hâris et-Teymî, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Cenaze namazını kıldığınız vakit, mevtaya samimiyetle dua edin."
Bize Süveyd b. Said, ona Ali b. Müshir, ona Muhammed b. İshak, ona Muhammed b. İbrahim, ona da Ebu Seleme, Ebu Hureyre'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) bir cenaze namazını kıldırdığı vakit şöyle dua ederdi: 'Allah’ım! Yaşayanlarımıza da ölmüşlerimize de, burada hazır olanımıza da olmayanımıza da, küçüğümüze de büyüğümüze de, erkeğimize de kadınımıza da mağfiret et. Allah’ım! Bizden hayatta olanlarımızı İslam üzere yaşat. Ölenlerimizin canını da iman üzere al. Allah’ım! Bu cenazeye vereceğin mükafattan bizi de mahrum bırakma. Ondan sonra da bizi saptırma."
Bize Abdurrahman b. İbrahim ed-Dımeşkî, ona Velid b. Müslim, ona Mervan b. Cenah, ona da Yunus b. Meysere b. Halbes, Vâsile b. Eska‘ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) Müslümanlardan bir adamın cenaze namazını kıldırdı. Ben onun şöyle buyurduğunu işittim: 'Allah’ım! Şüphesiz filan oğlu filan senin himayende ve koruman altındadır. Sen onu kabir fitnesinden ve cehennem azabından koru. Sen vaadini eksiksiz yerine getiren ve her şeyi hak ile yapansın. O halde ona mağfiret buyur, ona rahmetini ihsan et. Şüphesiz ki sen, günahları bağışlayansın ve pek merhametlisin."
Bize Yahya b. Hakîm, ona Ebu Davud et-Tayâlisî, ona Ferac b. Fedâle, ona İsme b. Râşid, ona Habib b. Ubeyd, ona da Avf b. Malik şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah'ın (sav) Ensar'dan bir adamın cenaze namazını kıldırdığına şahit oldum. Ona şöyle dua etmişti: 'Allah’ım! Ona salat et, günahını bağışla, ona merhamet eyle, ona afiyet ver, onu affet. Onu su, kar ve dolu ile yıka. Beyaz elbisenin kirden arındığı gibi, küçük büyük günahlardan onu arındır. Ona dünyadaki evinden daha hayırlı bir ev, ailesinden daha hayırlı bir aile ihsan et: Onu kabrin fitnesinden ve cehennem azabından koru.' Avf (hadisi naklettikten sonra)'Gerçekten orada, ölmüş olan o adamın yerinde olmayı çok istedim' demiştir."
Bize Osman b. Ebî Şeybe, ona Ebû Hafs el-Ebbâr, ona el-A’meş, ona Amr b. Murre, ona Ebû Ubeyde, ona da Abdullah b. Mes'ûd (ra.), Hz. Peygamber’in (sav.) şöyle buyurduğunu rivâyet etti: “Şüphesiz Allah tektir, teki sever. Dolayısıyla ey Kur'ân ehli, vitir namazını kılınız.” Bir bedevî, Abdullah’a; “Rasûlullah (sav.) ne diyor?” diye sordu, Abdullah da; “Bu hüküm ne sanadır, ne de arkadaşlarınadır, (hafızlara mahsustur)” dedi.
Açıklama: Abdullah b. Mes’ûd’a (ra.) göre buradaki vitir namazından maksat, hafızlar için sünnet olan ve gece kılınan gece namazıdır. Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: إِنَّ اللَّهَ وِتْرٌ يُحِبُّ الْوِتْرَ فَأَوْتِرُوا يَا أَهْلَ الْقُرْآنِ
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Zeyd b. Hubâb, ona Muaviye b. Salih, ona Ezher b. Said, ona da Asım b. Humeyd şöyle rivayet etmiştir: "Âişe’ye 'Nebi (sav) geceleyin namaza kalktığı zaman ilk olarak ne yapardı?' diye sorduğumda, şöyle dedi: Daha önce hiç kimsenin bana sormadığı bir şeyi sordun. O, on defa tekbir getirir, on defa hamd eder, on defa tesbih çeker, on defa da istiğfar eder ve 'Allah’ım! Günahlarımı bağışla, beni doğru yola ilet, bana (bol) rızık ihsan et ve bana afiyet ver' der, kıyamet gününde sıkıntılı bir konumda olmaktan da Allah’a sığınırdı'."
Açıklama: Elbani bu hadisn hasen sahih olduğunu ifade etmiştir
Bize Yahya, ona Ebu Muaviye, ona A'meş, ona Müslim, ona Mesruk, ona da Muğire b. Şu'be şöyle rivayet etmiştir: Bir seferde Hz. Peygamber (sav) ile birlikteydim. Bana 'Ey Mugîre, İbriği al' dedi. Ben de ibriği aldım. Rasulullah (sav) yanımdan ayrıldı ve göremeyeceğim bir yere gitti. Orada ihtiyacını gördü. Üzerinde Şam işi bir cübbe vardı. Elini (cübbenin) yeninden çıkarmaya çalıştı fakat dar gelince cübbenin alt tarafından çıkardı. O'na (sav) su döktüm; namaz abdesti aldı. (Abdest alırken) Mestleri üzerine mesh etti. Daha sonra namaz kıldı.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Muhammed b. Bişr el-Abdî, ona Said b. Ebu Arûbe, ona Katade, ona Mutarrif b. Abdullah b. eş-Şıhhîr'in rivayet ettiğine göre Aişe şöyle haber vermiştir: Rasulullah'ın (sav) rükû ve secdede "Subbûh, kuddûs Rabbu’l-melâiketi ve’r-ruh: Her türlü eksiklikten uzak, çok yüce ve mukaddes olan; meleklerin ve Ruh’un (Cebrâil’in) Rabbi." diye dua ederdi.
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, Muhammed b. Beşşâr ve Muhammed b. Velîd, onlara Muhammed b. Cafer, ona Şu‘be, ona Ya‘lâ b. Atâ, ona Yezid b. Talk, ona da Abdurrahman el-Beylemânî, Amr b. Abese’nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Rasulullah’ın (sav) yanına geldim ve 'Ey Allah’ın Rasulü! Seninle beraber İslam’a kimler girmişti?' diye sorduğumda, 'Bir hür ve bir köle' buyurdu. 'Peki Allah’a diğerine göre daha yakın olunacak bir vakit var mıdır?' dediğimde ise 'Evet, gecenin tam ortasıdır' buyurdu."
Bize Ebu’l-Velid et-Tayâlisî, ona Şu‘be, ona el-A‘meş, ona Umâre, ona el-Esved, ona da Abdullah şöyle rivayet etmiştir: "Namazınızla ilgili konularda şeytana fırsat vermeyin! Namazı kıldıktan sonra mutlaka sağ taraftan ayrılmayı kendiniz için bir şart haline getirmeyin. Ben birçok defa Hz. Peygamber'in (sav) namaz kıldığı yerden sol taraftan kalkarak ayrıldığını gördüm."