8040 Kayıt Bulundu.
Bana Ebu Tahir, Harmele b. Yahya ve Harun b. Said el-Eylî, onlara İbn Vehb, ona Yunus b. Yezid, ona İbn Şihâb, ona Ebu Ümâme b. Sehl b. Huneyf, ona da Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Cenazeyi (kabrine) götürmekte acele ediniz. Eğer cenaze salih bir kimse ise, onu hakkında hayırlı olana yaklaştırmış olursunuz. Eğer salih biri değilse, o zaman üzerinizdeki bir şerden (hızlıca) kurtulmuş olursunuz."
Bize Yahya b. Yahya et-Temîmî, ona Abdülaziz b. Ebu Hâzim, ona babası, ona Ba'ce, ona da Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "İnsanlar içerisinde en hayırlı geçim yolları olan kimseler şunlardır: Allah yolunda atının dizginlerini tutan ve ne zaman korkutucu bir ses yahut bir feryat işitecek olsa, derhal atının sırtında uçarcasına öldürmek ya da ölmek umuduyla (cihad için) oraya doğru hareket eden kimse. Bir diğeri ise bu dağ tepelerinden birinde ya da vadilerden birinin derinliklerinde birkaç hayvanını güderek, insanlar ile hayırdan başka hiçbir alakası bulunmayıp, ölüm kendisine gelinceye kadar namazını dosdoğru kılıp, zekâtını veren ve Rabbine ibadeti sürdüren kimsedir."
Bize Kuteybe b. Said, ona Abdülaziz b. Ebu Hâzim ve Yakub b. Abdurrahman el-Kârî onlara Ebû Hazim hadisi bu isnadla babasından, o Ba'ce'den, o da Ebu Hureyre'den benzer şekilde şöyle rivayet etmiştir: "İnsanlar içerisinde en hayırlı geçim yolları olan kimseler şunlardır: Allah yolunda atının dizginlerini tutan ve ne zaman korkutucu bir ses yahut bir feryat işitecek olsa, derhal atının sırtında uçarcasına öldürmek ya da ölmek umuduyla (cihad için) oraya doğru hareket eden kimse. Bir diğeri ise bu dağ tepelerinden birinde ya da vadilerden birinin derinliklerinde birkaç hayvanını güderek, insanlar ile hayırdan başka hiçbir alakası bulunmayıp, ölüm kendisine gelinceye kadar namazını dosdoğru kılıp, zekâtını veren ve Rabbine ibadeti sürdüren kimsedir." [Bir de Yahya rivayetinden farklı olarak Ba'ce b. Abdullah b. Bedr'den rivayeti 'Dağ yollarından birisinin derinliklerinde...' şeklinden şöyle nakletmiştir: İnsanlar içerisinde en hayırlı geçim yolları olan kimseler şunlardır: Allah yolunda atının dizginlerini tutan ve ne zaman korkutucu bir ses yahut bir feryat işitecek olsa, derhal atının sırtında uçarcasına öldürmek ya da ölmek umuduyla (cihad için) oraya doğru hareket eden kimse. Bir diğeri ise bu dağ tepelerinden birinde ya da vadilerden birinin derinliklerinde birkaç hayvanını güderek, insanlar ile hayırdan başka hiçbir alakası bulunmayıp, ölüm kendisine gelinceye kadar namazını dosdoğru kılıp, zekâtını veren ve Rabbine ibadeti sürdüren kimsedir.']
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, Züheyr b. Harb ve Ebu Küreyb, onlara Vekî, ona Üsâme b. Zeyd, ona Ba'ce b. Abdullah el-Cühenî, ona da Ebu Hureyre, Nebi'den (sav) bu hadisi Ebu Hâzim'in Ba'ce'den rivayet ettiği hadise yakında bir şekilde şöyle rivayet etmiştir: "İnsanlar içerisinde en hayırlı geçim yolları olan kimseler şunlardır: Allah yolunda atının dizginlerini tutan ve ne zaman korkutucu bir ses yahut bir feryat işitecek olsa, derhal atının sırtında uçarcasına öldürmek ya da ölmek umuduyla (cihad için) oraya doğru hareket eden kimse. Bir diğeri ise bu dağ tepelerinden birinde ya da vadilerden birinin derinliklerinde birkaç hayvanını güderek, insanlar ile hayırdan başka hiçbir alakası bulunmayıp, ölüm kendisine gelinceye kadar namazını dosdoğru kılıp, zekâtını veren ve Rabbine ibadeti sürdüren kimsedir." [Ancak hadisi yukarıdakinden farklı olarak '...Dağ yollarından birisine çekilip...' şeklinde nakletmiştir.]
Bize Şeyban b. Ferruh ve Ebu Rabî', o ikisine Abdulvâris, -Şeyban (hocalarıyla rivayet ilişkisini ifade etmek için) 'haddesenâ Abdülvâris' demiştir- ona da Ebu Teyyah, Enes b. Malik'in şöyle anlattığını rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) insanların en güzel ahlaklısıydı. Bazen o bizim evimizde iken namaz vakti girerdi. O zaman altındaki serginin süpürülmesini emreder, (süpürülmesinin) ardından üzerine biraz su serpilirdi. Sonra Rasulullah (sav) imam olur, biz de onun arkasında saf tutardık ve bize namaz kıldırırdı." Eneslerin sergisi, hurma dallarından yapılmış (hasır) idi.
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, ona Abdullah b. Yezid, ona Hayve, ona Ebu Sahr, ona Yezid b. Abdullah b. Kusayt, ona Davud b. Âmir b. Sa'd b. Ebu Vakkas, ona da babası (Âmir b. Sa'd) şöyle rivayet etmiştir: "Abdullah b. Ömer'in yanında oturuyordum. Derken sâhibü'l-maksûre lakaplı Habbâb çıkageldi ve 'Ey Abdullah b. Ömer! Ebu Hureyre'nin ne dediğini duydun mu? O, Hz. Peygamber'in şöyle buyurduğunu söylüyormuş: Kim cenaze ile birlikte cenaze evinden çıkar, onun namazını kılar, ardından da defnedilene dek onu takip ederse, o kimseye iki kırat sevap vardır. Her kırat da Uhud Dağı kadardır. Kim de cenaze namazına iştirak eder, ardından cenazeyi takip etmeyerek geri dönerse, ona da Uhud Dağı kadar sevap vardır. Bunun üzerine İbn Ömer, Habbab'ı, Ebu Hureyre'nin sözünü sorması ve sonra da kendisine gelip bildirmesi için Âişe'ye gönderdi. İbn Ömer, gönderdiği elçi gelinceye dek mescidin taşlarından bir avuç aldı, onları elinde evirip çevirmeye başladı. Nihayet elçi (Habbab) dönüp Âişe'nin 'Ebu Hureyre doğru söylemiştir' sözünü iletince, İbn Ömer elindeki taşları yere attı ve 'Pek çok kırat sevabı kaçırmışız' dedi."
Bize Hennâd, ona Vekî', ona Şu'be, ona da Ebu Teyyâh ed-Duba'î, Enes b. Mâlik'in şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Allah Rasulü (sav) bizimle hep iç içe olmuştur. O kadar ki, küçük kardeşime: 'Ey Ebu Umeyr! Ne yaptı Nuğayr (bülbülcük)?' derdi." (Enes sözüne şöyle devam etti:) Evimizdeki bir sergi (getirilip) üzerine su serpildi. Rasulullah (sav) onun üstünde namaz kıldı." [Tirmizî: 'Bu konuda İbn Abbas'tan da hadis rivayet edilmiştir.' demiştir. Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: Enes'in rivayet ettiği bu hadis, hasen-sahihtir. Sahabe ve tabiun alimlerinin çoğunluğunun ameli bu hadise göredir; onlar, sergi ve kilim üzerinde namaz kılmakta bir beis görmemişlerdir. Ahmed ve İshak da bu görüştedir. (Senetteki) Ebu Teyyâh'ın ismi, Yezid b. Humeyd'dir.]