Giriş

Bize Abdulvahhab b. Said, ona Şuayb b. İshak, ona Hişam b. Urve, ona abası (Urve b. Zübeyr), ona da Aişe (r. anhâ) şöyle rivayet etmiştir: "Aşûrâ günü, Kureyş'in cahiliye döneminde oruç tuttukları bir gündü. Rasulullah (sav) Medine'ye geldiğinde o günde oruç tutmuş ve oruç tutulmasını (ashabına) emretmişti. Ramazan orucu farz kılınınca, farz olan oruç ramazan orucu oldu, aşûrâ orucunun tutulması ise terk edildi. Daha sonra dileyen aşûrâ orucunu tuttu, dileyen tutmadı."


    Öneri Formu
41649 DM001804 Darimi, Savm, 46

Bize Yezid b. Harun, ona Muhammed b. Amr, ona Ebu Seleme (Abdullah b. Abdurrahman), ona da Ebu Hüreyre (ra) Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Andolsun ki, oruçlunun ağız kokusu, Allah katında misk kokusundan daha hoştur. Oruçlu için iki sevinç ânı vardır: Biri, orucunu açtığı an yaşadığı sevinç, diğeri de kıyamet günü [Rabb'ine kavuştuğu an] yaşayacağı sevinçtir."


    Öneri Formu
41925 DM001810 Darimi, Savm, 50

Bize Haccâc b. Minhâl, ona Hammâd b. Seleme, ona Süheyl b. Ebu Salih, ona Numan b. Ebu Ayyâş, ona da Ebu Saîd el-Hudrî (ra), Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Allah'ın (cc) rızasını kazanmak için O'nun yolunda bir gün oruç tutan her bir kul ile cehennemin arasını muhakkak ki Allah yetmiş yıllık (mesafe kadar) uzaklaştırır."


    Öneri Formu
43812 DM002444 Darimi, Cihad, 10

Bize Süleyman b. Harb, ona Şu'be; (T) Bize Muhammed b. Kesir, ona Şube, ona Habib b. Ebu Sabit, ona Umare b. Umeyr, ona İbn Mutavvıs, ona babası (Mutavvıs), -Muhammed b. Kesir , ona Ebu Mutavvıs, ona babası şeklinde nakletmiştir- ona da Ebu Hureyre (ra), Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Allah'ın kendisine vermiş olduğu bir ruhsat olmaksızın kim ramazan ayında bir gün orucunu bozsa, tüm seneyi oruç tutsa da bozduğu o orucun yerine geçmez."


    Öneri Formu
270802 D002396-2 Ebu Davud, Sıyam, 38

Bize Hasan b. Ali, ona Abdürrezzak (b. Hemmâm), ona Mamer (b. Raşid), ona (İbn Şihâb) ez-Zührî, ona (Said) İbn Müseyyeb ve Ebu Seleme, onlara da Abdullah b. Amr b. Âs (r.anhumâ) şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) karşıma çıktı ve bana 'Senin, geceleri (sürekli) namaz kılacağım ve gündüzleri de (daima) oruç tutacağım dediğin bana ulaştı' buyurdu. (Abdullah) 'Evet ey Allah'ın Rasulü! Bunu dedim' karşılığını verdi. Hz. Peygamber (sav) '(Geceleri hem) namaz kıl (hem) uyu. Oruç tut ama (bazı günler de) tutma. Her aydan üç gün oruç tut. Bu, tüm seneyi oruçlu geçirmek gibidir' buyurdu. Ben 'Ey Allah'ın Rasulü! Bundan daha fazlasını yapabilirim' deyince, 'O halde, bir gün oruç tut, iki gün tutma' buyurdu. Ben tekrar 'Bundan daha fazlasını yapabilirim' deyince, 'O zaman, bir gün oruç tut, bir gün tutma. Bu orucun orta yoludur ve Davud'un (as) orucudur' buyurdu. Ben 'Bundan da fazlasını yapabilirim' deyince, Rasulullah (sav) 'Bundan daha faziletli bir oruç yoktur' buyurdu.


    Öneri Formu
279032 D002427-2 Ebu Davud, Sıyam, 53

Bize Vehb b. Cerîr, ona Musa b. Ali, ona babası (Ali b. Rabâh), ona da Ukbe b. Âmir, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Arefe günü ve teşrik günleri, bizim ehl-i İslam olarak bayram günlerimizdir. O günler, yeme ve içme günleridir."


    Öneri Formu
41653 DM001805 Darimi, Savm, 47

Bize Ebu Numan, ona Hammâd b. Zeyd, ona Amr b. Dînâr, ona Nâfi b. Cübeyr, ona da Bişr b. Sühaym şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) kendisinden ya da adamın birinden teşrik günlerinde şu çağrıda bulunmasını istemiştir: 'Cennete sadece mümin kimse girecektir. Bu günler yeme ve içme günleridir."


    Öneri Formu
41655 DM001807 Darimi, Savm, 48

Bize Osman b. Ebî Şeybe ve Muhammed b. Alâ, onlara İbn İdris, ona Muhammed b. İshak, ona Muhammed b. Amr b. Ata, ona Süleyman b. Yesâr, ona da Seleme b. Sahr şöyle rivayet etmiştir: "Ben kadınlara başkalarının güç yetiremeyeceği kadar düşkün biri idim. Ramazan ayı geldiğinde, karımdan dolayı orucumu bozarım diye korktum ve sabah olduğunda ramazan ayı çıkana kadar karıma zıhâr yaptım. Bir gece karım bana hizmet ederken birden vücudunun bir kısmı açılıverdi, onunla ilişkiye girmekten kendimi alamadım. Sabah olunca kabile efradımın yanına gittim ve onlara durumu anlattım. Onlara 'Birlikte Rasulullah'a (sav) gidelim dedim.' 'Vallahi olmaz!' dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber’e kendim gidip durumu anlattım. Hz. Peygamber 'Bu işi sen mi yaptın ey Seleme?' diye sordu. Ben de iki defa 'Evet, ben yaptım ey Allah'ın Rasulü' dedim ve sonra şunu ekledim: 'Allah'ın emrine sabrederim. Dolayısıyla benim hakkımda Allah’ın sana gösterdiği şekilde hükmet.' Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) 'Bir köle âzâd et.' buyurdu. Ben de elimle kendimi gösterip 'Seni hak ile gönderen Allah adına yemin ederim ki, benim bundan başka kölem yok' dedim. Bu sefer 'Öyleyse iki ay peş peşe oruç tut' buyurdu. Cevaben 'Zaten bu iş başıma oruç yüzünden geldi' dedim. 'Öyleyse altmış fakire bir vesak (ölçek) hurma dağıt' buyurdu. Ben de 'Seni hak ile gönderen Allah'a yemin ederim ki, biz hiçbir yiyeceğimiz olmadığı halde dün geceyi aç geçirdik' dedim. O zaman Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: 'Zurayk oğullarının zekatlarını toplayan memura git, o topladıklarını sana versin, sen de altmış fakire bir vesak (ölçek) hurma dağıt, kalanını da ailenle birlikte ye!" Bunun üzerine kabileme döndüm ve onlara 'Sizin yanınızda darlık ve kötü bir fikir, Allah Rasulü'nün (sav) yanında ise genişlik ve güzel fikir buldum. Hz. Peygamber sizin zekatlarınızın bana verilmesini emretti' dedim." Ravî İbn İdris şöyle ilave bir bilgi vermiştir: Beyâde (hadisin kahramanı olan Seleme b. Sahr'ın nisbelendiği aile), Zurayk oğulları kabilesinin bir koludur.


    Öneri Formu
270648 D002213-2 Ebu Davud, Talak, 16, 17

Bize Abdullah b. Salih, ona Leys, ona Yezid b. Abdullah, ona da Akîl'in mevlâsı olan Ebu Mürre şöyle rivayet etmiştir: "Kurban bayramının ikinci ya da üçüncü günü Ebu Mürre ve ve Abdullah b. Amr, Amr b. Âs'ın yanına girmişler. Amr onlara yemek sunmuş, ancak Abdullah 'Ben oruçluyum' demiş. Amr da 'Orucunu boz. Çünkü bu günler, Rasulullah'ın (sav) bizlere iftar etmeyi emrettiği ve oruç tutmayı yasakladığı günlerdir' demiş. (Ebu Mürre dedi ki) Bunun üzerine Abdullah orucunu bozup yemeğini yedi ben de onunla beraber yemek yedim.


    Öneri Formu
41657 DM001808 Darimi, Savm, 48

Bize Harun b. Abdullah ve Muhammed b. Alâ, onlara Ebu Üsame (Hammâd b. Üsame), ona Hişam b. Urve, ona Fatıma bt. Münzir, ona Esma bt. Ebu Bekir (r.anhumâ) şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) döneminde ramazanda bulutlu bir günde oruçlarımızı açtık. Sonra güneş (tekrar) göründü." Ebu Üsame, Hişâm'a 'Peki orucu kaza etmekle emrolundular mı?' diye sordu. O da 'Tabi ki, zorunlu olarak' cevabını verdi.


    Öneri Formu
270785 D002359-2 Ebu Davud, Sıyam, 23