1100 Kayıt Bulundu.
Giriş
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Mâlik (b. Enes), ona Ebu Zinâd (Abdullah b. Zekvân), ona A'rec (Abdurrahman b. Hürmüz), ona da Ebu Hureyre (ra), Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Sizden biri sakın 'Allah'ım dilersen beni bağışla, Allah'ım dilersen bana merhamet et' demesin. İstediğini kararlı olarak istesin. Çünkü Allah için hiçbir zorlayıcı yoktur."
Bize Abd b. Humeyd, ona Kabîsa, ona Süfyan, ona Abdurrahman b. Ziyad b. En’um, ona Abdullah b. Yezid, ona da Abdullah b. Amr’ın haber verdiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Hiçbir dua, iki kişinin birbirine, gıyabında yaptıkları dua kadar kabul yönünden hızlı değildir." [Tirmizi der ki: Bu hadis, garibtir. Hadisin bu isnaddan başkasıyla geldiğini bilmiyoruz. Bu isnaddaki el-İfrikî, hadiste zayıf kabul edilen bir ravidir. İsmi Abdullah b. Ziyad b. En’um’dur. Abdullah b. Yezîd ise Ebu Abdurrahman el-Hubulî’dir.]
Bize Ebu Hasan Muhammed b. Mukâtil, ona Abdullah (b. Mübarek), ona Halid el-Hazzâ, ona da Ebu Osman en-Nehdî, Ebu Musa (el-Eşarî)'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Bizler bir gazvede Rasûlullah'la (sav) beraberdik. Yüksek bir yere tırmandığımızda veya bir tepeye ulaştığımızda ya da bir vadiye indiğimizde, tekbir getirerek seslerimizi yükseltiyorduk. Rasulullah (sav) bizim yanımıza yaklaştı ve 'Ey insanlar! Kendinize dikkat edin. Siz ne sağıra ne de olmayan birine dua ediyorsunuz. Muhakkak her şeyi işiten ve gören bir zata yalvarıyorsunuz' diyerek bizi uyardı. Sonra da 'Ey Abdullah b. Kays! Sana cennet hazinelerinden bir söz öğreteyim mi? O, Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billahi (Güç ve kuvvet ancak Allah'a mahsustur) cümlesidir' buyurdu."
Bize Yahya b. Bükeyr, ona Leys, ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona Atâ b. Yezîd, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah 'a (sav) müşrik çocuklarının durumu soruldu, O da "Allah, onların ne yapacaklarını, en iyi bilendir" buyurdu.
Bize Hasan b. Arefe, ona Yezid b. Harun, ona Abdurrahman b. Ebu Bekir el-Kuraşî el-Müleyki, ona Musa b. Ukbe, ona Nâfî, ona da İbn Ömer, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Kime dua kapısı açılmış ise ona rahmet kapıları da açılmıştır. Allah’tan, afiyet istenilmesinden daha sevimli bir şey de istenmemiştir. Rasulullah (sav) konuşmasına şöyle devam etti: Dua, başa gelenlere karşı da gelmeyenlere karşı da faydalıdır. Ey Allah’ın kulları, duaya sarılınız." [Tirmizî şöyle demiştir: Bu hadis garîbdir. Bu hadisi sadece Abdurrahman b. Ebu Bekir el-Kureşî el-Müleyki rivayetiyle bilmekteyiz. O, hem Mekkî hem de Müleykî nisbesiyle bilinir. Hadis ilminde zayıf biridir. İlim ehlinden bazıları, hafızası sebebiyle onu zayıf saymıştır. İsrail bu hadisi Abdurrahman b. Ebu Bekir’den, o Musa b. Ukbe’den, o Nâfî’den, o İbn Ömer’den, o da Rasulullah'dan (sav) şöyle nakletmiştir: Allah’tan afiyetten daha sevimli olan bir şey istenmemiştir.]
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: الدُّعَاءَ يَنْفَعُ مِمَّا نَزَلَ وَمِمَّا لَمْ يَنْزِلْ
Bize Ubeydullah b. Musa, ona Zekeriyya b. Ebu Zâide, ona Sa'd b. İbrahim, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Hiçbir kadına, tabağındakini kendi kabına boşaltması için, kız kardeşinin boşanmasını istemesi helal değildir. Hiç şüphesiz ezelde kendisine ne takdir edildiyse, nasibi odur."
Bize Humeydî, ona Süfyân (T); bana Mahmud, ona Abdurrezzâk, ona Ma'mer, onlara (Süfyân ve Ma'mer'e) İbn Tâvûs, ona Babası (Tâvûs b. Keysân) ona da İbn Abbâs (r.anhuma) şöyle demiştir: Ben, günaha benzeyecek en küçük kusuru, Ebu Hureyre'nin Hz. Peygamber'den (sav)'den rivayet ettiği şu hadiste gördüm. "Allah, Ademoğlunun zinadan payına düşeni yazmıştır. Bu yazı onun başına mutlaka gelecektir. Gözün zinası (şehvetle) bakmak, dilin zinası da (şehvetle) konuşmaktır. Nefis zinayı temenni eder ve buna arzu duyar. Cinsel organ da bu arzuyu ya onaylar (zina eder), ya da reddeder (zinadan uzak durur)."
Bize Abdülaziz b. Abdullah, ona İbrrahim b. Sa'd, ona İbn Şihâb, ona Humeyd b. Abdurrahman, ona Ebu Hüreyre Hz. Peygamber'in (sav.) şöyle buyurduğunu söyledi: "Adem (as) ile Musa (as) aralarında tartıştılar. Musa, Adem'e “hataların seni cennetten çıkardı” dedi. Hz. Adem de ona “sen, Allah'ın risaletle ve kelamıyla seçkin kıldığı Musa'sın. Ama sen ben yaratılmadan önce takdir edilmiş bir şeyden dolayı beni kınıyorsun” dedi." Bunun ardından Rasulullah (sav) iki kez "Adem, Musa'ya galip geldi." dedi.
Bize Humeydî, ona Süfyân (T); bana Mahmud, ona Abdurrezzâk, ona Ma'mer, onlara (Süfyân ve Ma'mer'e) İbn Tâvûs, ona Babası (Tâvûs b. Keysân) ona da İbn Abbâs (r.anhuma) şöyle demiştir: Ben, günaha benzeyecek en küçük kusuru, Ebu Hureyre'nin Hz. Peygamber'den (sav)'den rivayet ettiği şu hadiste gördüm. "Allah, Ademoğlunun zinadan payına düşeni yazmıştır. Bu yazı onun başına mutlaka gelecektir. Gözün zinası (şehvetle) bakmak, dilin zinası da (şehvetle) konuşmaktır. Nefis zinayı temenni eder ve buna arzu duyar. Cinsel organ da bu arzuyu ya onaylar (zina eder), ya da reddeder (zinadan uzak durur)."