Giriş

Bize Musa b. Mervan (et-Temmâr) er-Rakkî, ona Muâfa (b. İmran el-Ezdî); (T) Bize Ahmed b. Said el-Hemdanî, ona İbn Vehb –ki onun hadisi budur- ona Hişam b. Said, ona Said b. Ebu Said (el-Makburî), ona babası (Ebu Said Keysan el-Makburî), ona da Ebu Hureyre Rasul-i Ekrem'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletti: "Aziz ve Celil olan Yüce Allah, cahiliyye döneminin kibrini ve atalarla övünme âdetini sizden gidermiştir. (İnsanlar iki kısımdır. Birincisi) takva sahibi mümin kimseler, (ikincisi de) Allah yolundan sapmış bedbaht kimselerdir. Sizler Adem'in çocuklarısınız; Adem de topraktan (yaratılmış)tır. Allah'a yemin olsun ki insanlar ya kavimlerle övünmeyi terk ederler -ki onlar cahiliyye âdeti üzere yaşadıkları için şimdi) cehennem kömürlerinden bir kömürdürler- ya da Allah katında burnuyla dışkı yuvarlayan bok böceğinden daha değersiz bir hale düşerler."


    Öneri Formu
34196 D005116 Ebu Davud, Edeb, 110, 111

Bize Musa b. Mervan (et-Temmâr) er-Rakkî, ona Muâfa (b. İmran el-Ezdî); (T) Bize Ahmed b. Said el-Hemdanî, ona İbn Vehb –ki onun hadisi budur- ona Hişam b. Said, ona Said b. Ebu Said (el-Makburî), ona babası (Ebu Said Keysan el-Makburî), ona da Ebu Hureyre Rasul-i Ekrem'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletti: "Aziz ve Celil olan Yüce Allah, cahiliyye döneminin kibrini ve atalarla övünme âdetini sizden gidermiştir. (İnsanlar iki kısımdır. Birincisi) takva sahibi mümin kimseler, (ikincisi de) Allah yolundan sapmış bedbaht kimselerdir. Sizler Adem'in çocuklarısınız; Adem de topraktan (yaratılmış)tır. Allah'a yemin olsun ki insanlar ya kavimlerle övünmeyi terk ederler -ki onlar cahiliyye âdeti üzere yaşadıkları için şimdi) cehennem kömürlerinden bir kömürdürler- ya da Allah katında burnuyla dışkı yuvarlayan bok böceğinden daha değersiz bir hale düşerler."


    Öneri Formu
285924 D005116-2 Ebu Davud, Edeb, 110, 111


    Öneri Formu
4070 M002330 Müslim, Zekat, 54

Bize Abdulcebbâr b. Alâ b. Abdulcebbâr, ona Süfyân, ona Zührî, ona Urve, ona da Hakîm b. Hizâm şöyle rivayet etmiştir: Ben Rasulullah’dan (sav), (dünyalık bir şey) istedim, o da bana verdi, sonra tekrar istedim, yine verdi, sonra tekrar istedim, yine verdi. Ardından Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Ey Hakîm! Kesinlikle bu mal çekici ve tatlıdır. Kim onu, gönül hoşluğuyla alırsa kendisi için malı bereketlenir. Kim de ihtirasla alırsa malı bereketlenmez. Böylesi yiyip de doymayan kimse gibidir. Veren el, alandan hayırlıdır.


    Öneri Formu
22513 N002602 Nesai, Zekât, 93

Bize Ahmed b. Süleyman, ona Miskîn b. Bükeyr , ona Evzâî, ona Zührî, ona Said b. Müseyyeb, ona da Hakîm b. Hizâm şöyle rivâyet etmiştir: Ben Rasulullah’dan (sav), (dünyalık bir şey) istedim, bana verdi. Sonra tekrar istedim, yine verdi. Sonra tekrar istedim, yine verdi. Sonunda Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Ey Hakîm! Bu mal çekici ve tatlıdır. Kim onu, gönül hoşluğuyla alırsa kendisi için malı bereketlenir. Kim de ihtirasla alırsa malı bereketlenmez. Böylesi yiyip de doymayan kimse gibidir. Veren el, alandan hayırlıdır."


    Öneri Formu
22514 N002603 Nesai, Zekât, 93

Bana Rabî b. Süleyman b Davud, ona İshak b. Bekir, ona babası (Mudar b. el-Kuraşî), ona Amr b. Haris, ona İbn Şihab, ona Urve b. Zübeyir ve Said b. Müseyyeb, onlara da Hakim b. Hızâm şöyle demiştir: Rasulullah’tan (sav) bir şeyler istedim, bana verdi. Sonra tekrar istedim, yine verdi. Sonra şöyle buyurdu: "Ey Hakim! Bu mal, tatlıdır. Kim bunu tok gözlü olarak alırsa onun için bereketli olur. Kim de açgözlülükle alırsa ona bereketi olmaz. O yiyip yiyip de doymayan kimse gibi olur. Veren el de alan elden üstündür." Hakim der ki: Bunun üzerine ben “Ey Allah'ın Rasulü! Seni Hak olarak gönderene yemin olsun ki senden sonra, bu dünyadan ayrılıncaya kadar hiç kimseden hiç bir şey istemeyeceğim” dedim.


    Öneri Formu
22516 N002604 Nesai, Zekât, 93


Açıklama: Hadisler, cenînin 40 gün sonunda insan olarak uzuvlarının yaratıldığını ifade etmektedir. Şüphesiz bu sırada cenîn canlı olmalıdır. Onun rahme konan cansız bir biblo olduğunu düşünmek makul gözükmemektedir. Onun cansız olduğu kabul edilecek olursa, cansız bir nesnenin büyümesini, gelişip tekâmül etmesini izah zordur. Çünkü canlı olmayan bir şeyin gelişmesi ve büyümesi söz konusu olamaz. Hadislerde belirtildiği üzere kırk gün sonunda cenînin gözü-kulağı, eti-kemiği teşekkül ettiğine, hatta cinsiyeti bile belirlendiğine göre, onun canlı olması gerekir. Kaldı ki nutfe de canlı hayvancıklardan ibarettir.

    Öneri Formu
33645 D004708 Ebu Davud, Sünne, 16


    Öneri Formu
3636 M002161 Müslim, Cenaiz, 30


    Öneri Formu
3638 M002163 Müslim, Cenaiz, 31


    Öneri Formu
4071 M002331 Müslim, Zekat, 54