656 Kayıt Bulundu.
"Bir de size kadınlara iyi davranmanızı tavsiye ediyorum. Çünkü kadın eğe kemiğinden yaratılmıştır. Bu kemikte en eğri kısım üst tarafıdır. Eğer sen eğri kemiği doğrultmaya çalışırsan onu kırarsın. Onu kendi hâlinde bırakırsan öylece eğri kalır. Dolayısıyla size kadınlara iyi davranmanızı tavsiye ediyorum."
Açıklama: Hadisin isnadı için bk. B005185.
Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona Zührî, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle demiştir: "Bir çoban, sürüsünün içinde bulunduğu sırada sürüye kurt saldırdı ve ondan bir koyun aldı. Çoban koyunun ardına düşerek kurtardı. Kurt da ona dönerek 'peki yırtıcı hayvanların gününde, koyunun benden başka çobanı bulunmadığı o günde koyunu benden kim kurtaracak?' dedi. Yine bir adam bir sığırın üzerine yük yüklemiş olarak onu sürüp giderken, sığır ona dönerek 'biz bunun için yaratılmadık, bizler ancak tarla sürmek için yaratıldık' dedi." İnsanlar “Subhânallah!” diyerek (şaşkınlıklarını dile getirdiler). Hz. Peygamber (sav) ise "Ben buna (hayvanların konuştuğuna) inanıyorum, Ebu Bekir ve Ömer b. Hattâb da inanıyor" buyurdu.
Bize Ali b. Abdullah, ona Sufyân, ona Ebu Zinâd, ona A'rac, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre (ra) şöyle demiştir: Rasulullah (sav) sabah namazını kıldırdı, sonra yüzünü insanlara dönüp şöyle buyurdu: "(îsrâîl oğullarından) bir kimse bir öküzünü önüne katıp sürer giderken, birden öküze bindi ve ona değnekle vurdu. Bunun üzerine o hayvan 'biz bunun için yaratılmadık, bizler ancak tarla sürmek için yaratıldık' dedi." İnsanlar “Subhânallah! konuşan bir sığır” diyerek şaşkınlıklarını dile getirdiler. Bunun üzerine Rasulullah (sav) "Ben hayvanın böyle söylediğine inanıyorum, Ebu Bekir ile Ömer de inanıyorlar" buyurdu. Rasulullah bu kıssayı naklettiği sırada Ebu Bekir ile Ömer orada yoktular. Hz. Peygamber (sav) yine şöyle buyurdu: "Bir adam koyun sürüsü içinde bulunduğu sırada birden kurt hücum ederek sürüden bir koyunu alıp götürdü. Çoban koyunun peşine düşüp onu kurttan kurtardı. Bunun üzerine kurt, o adama 'Sen bu koyunu benden kurtardın, Peki yırtıcı hayvanların gününde, koyunun benden başka çobanı bulunmadığı o günde koyunu benden kim kurtaracak?' dedi." Bu kıssa üzerine insanlar yine “Subhânallah! konuşan bir kurt” dediler. Rasulullah (sav) "Ben kurdun böyle söylediğine inanıyorum, Ebu Bekir ile Ömer de inanıyorlar" buyurdu. Hâlbuki Ebu Bekir ile Ömer orada yoktu. Bize Ali, ona Sufyân, ona ona Mis'ar, ona Sa'd b. İbrahim, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre o da Hz. Peygamber'den (sav) bunun benzerini rivayet etmiştir.
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Leys, ona Ukayl, ona ez-Zührî, ona Saîd b. Müseyyeb ile Ebu Seleme b. Abdurrahman, onlara da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Resûlullah (sav) şöyle buyurdu: "Bir çoban, koyun sürüsünü güderken sürüye kurt saldırdı ve bir koyunu kaptı. Çoban kurdun arkasına düştü ve sonunda koyunu o kurttan kurtardı. Bunun üzerine kurt çobana dönüp dedi ki: "Sürünün benden başka çobanının bulunmayacağı o yırtıcılar gününde koyunu kim kurtaracak?" İnsanlar (kurdun konuşmasına şaşarak): "Sübhânellah" dediler. Bunun üzerinde Hz. Peygamber (sav): "Ben kurdun konuştuğuna inanıyorum. Ebu Bekr ile Ömer de inanıyorlar" buyurdu. Râvî der ki: Hz. Peygamber (sav) bu sözü söylediği sırada Ebu Bekr ile Ömer orada değillerdi."
Bize Ali b. Abdullah, ona Sufyân, ona Ebu Zinâd, ona A'rac, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre (ra) şöyle demiştir: Rasulullah (sav) sabah namazını kıldırdı, sonra yüzünü insanlara dönüp şöyle buyurdu: "(îsrâîl oğullarından) bir kimse bir öküzünü önüne katıp sürer giderken, birden öküze bindi ve ona değnekle vurdu. Bunun üzerine o hayvan 'biz bunun için yaratılmadık, bizler ancak tarla sürmek için yaratıldık' dedi." İnsanlar “Subhânallah! konuşan bir sığır” diyerek şaşkınlıklarını dile getirdiler. Bunun üzerine Rasulullah (sav) "Ben hayvanın böyle söylediğine inanıyorum, Ebu Bekir ile Ömer de inanıyorlar" buyurdu. Rasulullah bu kıssayı naklettiği sırada Ebu Bekir ile Ömer orada yoktular. Hz. Peygamber (sav) yine şöyle buyurdu: "Bir adam koyun sürüsü içinde bulunduğu sırada birden kurt hücum ederek sürüden bir koyunu alıp götürdü. Çoban koyunun peşine düşüp onu kurttan kurtardı. Bunun üzerine kurt, o adama “Sen bu koyunu benden kurtardın, Peki yırtıcı hayvanların gününde, koyunun benden başka çobanı bulunmadığı o günde koyunu benden kim kurtaracak?” dedi." Bu kıssa üzerine insanlar yine “Subhânallah! konuşan bir kurt” dediler. Rasulullah (sav) "Ben kurdun böyle söylediğine inanıyorum, Ebu Bekir ile Ömer de inanıyorlar" buyurdu. Hâlbuki Ebu Bekir ile Ömer orada yoktu. Bize Ali, ona Sufyân, ona ona Mis'ar, ona Sa'd b. İbrahim, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre o da Hz. Peygamber'den (sav) bunun benzerini rivayet etmiştir.
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Leys, ona Ukayl, ona ez-Zührî, ona Saîd b. Müseyyeb ile Ebu Seleme b. Abdurrahman, onlara da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Resûlullah (sav) şöyle buyurdu: "Bir çoban, koyun sürüsünü güderken sürüye kurt saldırdı ve bir koyunu kaptı. Çoban kurdun arkasına düştü ve sonunda koyunu o kurttan kurtardı. Bunun üzerine kurt çobana dönüp dedi ki: "Sürünün benden başka çobanının bulunmayacağı o yırtıcılar gününde koyunu kim kurtaracak?" İnsanlar (kurdun konuşmasına şaşarak): "Sübhânellah" dediler. Bunun üzerinde Hz. Peygamber (sav): "Ben kurdun konuştuğuna inanıyorum. Ebu Bekr ile Ömer de inanıyorlar" buyurdu. Râvî der ki: Hz. Peygamber (sav) bu sözü söylediği sırada Ebu Bekr ile Ömer orada değillerdi."