108 Kayıt Bulundu.
Bize Süfyân b. Vekî, ona Abdurrahman b. Mehdî, ona Harb b. Şeddâd, ona Yahya b. Ebû Kesîr, ona Yaîş b. el-Velîd, ona Zübeyr'in azatlısı, Zübeyr b. Avvâm'dan (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Sizde geçmiş toplumların hastalığı olan haset ve kin besleme illeti gizlice içinize girdi. Bu (buğzetmek) tıraşlayıp kazıyan bir illettir. Saçı tıraş edip kazır demiyorum, dini tıraşlayıp yok eder. Nefsim kudretinde olan Allah'a yemin olsun ki iman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmeden de hakiki manada iman etmiş sayılmazsınız. Size birbirinizi sevmenizi daim kılacak şeyi haber vereyim mi? Aranızda selamı yayınız." Ebû İsa (et-Tirmizî) şöyle demiştir: Bu Yahya b. Ebû Kesîr'den rivayetinde ihtilaf ettikleri bir hadistir. Bazıları Yahya b. Ebû Kesîr - Yaîş b. Velîd - Zübeyr'in azatlısı ve Hz. Peygamber tarikiyle rivayet etmişler ve Zübeyr'i zikretmemişlerdir.
Açıklama: Zübeyr Ailesinin mevlasının kimliği belli değildir. Tirmizî'nin de belirttiği gibi hadisin mürsel olup olmamasında ihtilaf edilmiştir.
İman edip iyi işler yapanları, muhakkak sâlihler (zümresi) içine katarız.
Bize Süleyman b. Harb, ona Hammâd b. Zeyd, ona da Ebu Cemra, ona da İbn Abbas şöyle söylemiştir: Abdü'l-Kays heyeti Nebinin (sav) huzuruna gelerek: 'Ey Allah'ın Rasulü, bizler Rabia oğullarındanız. Bizimle sizin aranıza (size ulaşmamıza engel olan) Mudar kafirleri girdi. Bundan dolayı bizler sana ancak haram aylarda gelebiliyoruz. Bize senden alıp öğreneceğimiz, geride bıraktıklarımıza da tebliğ edeceğimiz bir şeyler söyle' dediler. Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Size dört şey emrediyor, dört şeyi de yasaklıyorum. Allah'a iman edip, Allah'tan başka hiçbir ilah olmadığına şahitlik etmeyi, namazı dosdoğru kılmayı, zekatı vermeyi, aldığınız ganimetlerin beşte birini Allah için vermenizi emrediyorum. Sizlere dubbâ (kabağın içi oyularak yapılan kadeh), nakîr (hurma kütüğünün içi oyularak yapılan fıçı), hantem (topraktan yapılmış çömlek), müzeffeti ( içi ziftle sıvanmış kap) yasak ediyorum. (Yani bu kaplara hurma veya üzüm şırası koyarak içki haline getirmeyi yasak ediyorum.)"
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ebu Kürey,b o ikisine İbn Nümeyr; (T) Bize Kuteybe b. Said ve İshak b. İbrahim, onlara Cerir; (T) Bize Ebu Küreyb, ona Ebu Üsame; Hepsine Hişam b. Urve, ona babası (Urve b. Zübeyr), ona da Süfyan b. Abdullah es-Sekafi rivayet etmiştir: '(Hz. Peygamber'e) Ey Allah'ın Elçisi! Bana İslâm hakkında öyle bir söz söyle ki, senden sonra başkasına herhangi bir soru sormak zorunda kalmamayım' dedim. Üsame'nin rivayetinde 'senden başkasına' şeklindedir. Hz. Peygamber (sav); "Allah'a iman ettim de ve dosdoğru ol." buyurdu.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ebu Kürey,b o ikisine İbn Nümeyr; (T) Bize Kuteybe b. Said ve İshak b. İbrahim, onlara Cerir; (T) Bize Ebu Küreyb, ona Ebu Üsame; Hepsine Hişam b. Urve, ona babası (Urve b. Zübeyr), ona da Süfyan b. Abdullah es-Sekafi rivayet etmiştir: '(Hz. Peygamber'e) Ey Allah'ın Elçisi! Bana İslâm hakkında öyle bir söz söyle ki, senden sonra başkasına herhangi bir soru sormak zorunda kalmamayım' dedim. Üsame'nin rivayetinde 'senden başkasına' şeklindedir. Hz. Peygamber (sav); "Allah'a iman ettim de ve dosdoğru ol." buyurdu.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ebu Küreyb o ikisine İbn Nümeyr (T) Bize Kuteybe b. Said ve İshak b. İbrahim, onlara Cerir (T) Bize Ebu Küreyb, ona Ebu Üsame, Hepsine Hişam b. Urve, ona babası (Urve b. Zübeyr), ona da Süfyan b. Abdullah es-Sekafi'nin şöyle rivayet etmiştir: "(Hz. Peygamber'e) 'Ey Allah'ın Elçisi! Bana İslâm hakkında öyle bir söz söyle ki, senden sonra başkasına herhangi bir soru sormak zorunda kalmamayım' dedim. Üsame'nin rivayetinde 'senden başkasına' şeklindedir. Hz. Peygamber (sav); 'Allah'a iman ettim de ve dosdoğru ol.' buyurdu."
Bize Ebû Bekir b. Ebû Şeybe ve Ebû Küreyb onlara İbn Nümeyr; (T) Bize Kuteybe b. Said ve İshak b. İbrahim, onlara Cerîr; (T) Bize Ebû Küreyb, ona Ebû Üsâme; Hepsine Hişam b. Urve, ona babası, ona da Süfyan b. Abdullah es-Sekafî şöyle rivayet etmiştir: '(Hz. Peygamber'e) Ey Allah'ın Elçisi! Bana İslâm hakkında öyle bir söz söyle ki, senden sonra başkasına herhangi bir soru sormak zorunda kalmamayım' dedim. Üsame'nin rivayetinde 'senden başkasına' şeklindedir. Hz. Peygamber (sav); "Allah'a iman ettim de ve dosdoğru ol." buyurdu.
Bize Hasan b. Ali el-Hulvânî, ona Ebu Tevbe, ona Muaviye b. Sellâm, ona Zeyd b. Sellâm, ona da Ebu Sellâm, Numan b. Beşir'in şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Rasulullah'ın (sav) minberinin yanındaydım. Bu esnada birisi 'Müslüman olduktan sonra, hacılara su dağıtmak dışında hiçbir amelim olmasa da önemli değil (bu bana yeter)' dedi. Bir diğeri 'Benim de İslam'a girdikten sonra, Mescid-i Haram'ın bakım ve onarımını yapmak dışında hiçbir amelim olmasa önemli değil (bu bana yeter)' dedi. Bir başkası da 'Allah yolunda cihad etmek sizin söylediğiniz amellerden daha faziletlidir' diye itiraz etti. Derken Hz. Ömer 'Rasulullah'ın (sav) minberinin yanında sesinizi yükseltmeyin. Bugün, cumadır. Ben cuma namazını kıldıktan sonra Hz. Peygamber'in huzuruna girer, şu anda tartıştığınız konuyu ona sorarım' diyerek tartışmayı bitirmelerini istedi. Bunun üzerine Allah (cc) (Hacılara su verme ve Mescid-i Haram'ın imar ve bakım işini üstlenen kimsenin yaptığı, Allah'a ve ahiret gününe inanıp... ) (Tevbe 9/19) ayetinin tamamını indirdi."