498 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Davud b. Süfyan ve Huşeyş b. Esram, o ikisine Abdürrezzak, ona Mamer, ona ez-Zührî, ona İbn Müseyyeb, ona Ebu Hureyre Hz. Peygamber'in şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Müslümanın, müslüman kardeşi üzerindeki hakkı beştir: Selamı almak, aksırana yerhamukallah diyerek hayır duada bulunmak, davete icabet etmek, hastalandığında ziyaret etmek ve cenazesine katılmak."
Bize Muhammed b. Davud b. Süfyan ve Huşeyş b. Esram, o ikisine Abdürrezzak, ona Mamer, ona ez-Zührî, ona İbn Müseyyeb, ona Ebu Hureyre Hz. Peygamber'in şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Müslümanın, müslüman kardeşi üzerindeki hakkı beştir: Selamı almak, aksırana yerhamukallah diyerek hayır duada bulunmak, davete icabet etmek, hastalandığında ziyaret etmek ve cenazesine katılmak."
Bu hadisi bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe de, ona Abdullah b. Numeyr rivayet etti; (T) Ayrıca Bize Amr en-Nâkıd, ona Yezid b. Hârun rivayet etti, (Abdullah ile birlikte) ikisine Hişam bu isnad ile hadis rivayet etmiş, her ikisi de rivayetinde "adetten temizlenme vakti yaklaştığında bir miktar Kust ve Ezfâr hariç" demişlerdir.
Bize Yahya b. Yahya ve Şeyban b. Ferruh, onlara Abdulvâris b. Saîd, ona Ebu Teyyah ed-Dubaî, ona da Enes b. Malik şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) Medine’ye geldiğinde Medine’nin yukarı (Avalî) taraflarında Amr b. Avf oğulları mahallesi denilen bir yerde konakladı. Aralarında on dört gün kaldıktan sonra Neccâr oğullarının ileri gelenlerine haber gönderdi. Onlar da kılıçlarını kuşanmış olarak geldiler. -Enes der ki:- Rasulullah'ın (sav) devesi üzerinde Ebu Bekir'i arkasına bindirmiş ve Neccar oğullarının ileri gelen adamları da etrafında olduğu hali hala gözümün önünde. Nihayet Ebu Eyyüb'ün avlusuna indi. -Enes der ki:- Rasulullah (sav) namaz vakti nerede girerse orada namaz kılardı. O (bazen) koyun ağıllarında dahi namaz kılardı. Sonra bir mescit yapılmasını emir buyurdu. -Enes der ki:- Tekrar Neccar oğullarının ileri gelenlerine haber gönderdi. Onlar da geldiler. Hz. Peygamber (sav); "ey Neccar oğulları, bu bahçenizin fiyatını bana söyleyin" buyurdu. Onlar da hayır vallahi, onun bedelini Allah'tan başkasından istemeyiz dediler. Enes der ki: Orada bazı hurma ağaçlıkları, müşriklerin kabirleri ve bazı yıkık harabeler bulunduğunu söyleyebilirim. Rasulullah (sav) emretti, hurma ağaçları kesildi, müşriklerin kabirleri eşildi, harabe yerler de düzeltildi. -Enes der ki:- Hurma ağaçlarını (mescidin) kıble tarafına dizdiler. Kapının iki tarafını taştan yaptılar. Ashab (mescid'i inşa ederken) Allahumme innehu lâ hayra illâ hayru’l-âhirah. Fansuri’l-ensara ve’l muhacirah (Allah'ım, hayır olsa olsa ancak ahiret hayrıdır. Sen de Ensar’a da, muhacirlere de yardım et) diye ezgi söylüyor, Rasulullah da (sav) onlara katılıyordu.
Bize Muhammed b. Yusuf, ona Zâide, ona Hişam b. Hassan, ona Sîrîn kızı Hafsa, ona da Ümm Atiyye’nin rivayet ettiğine göre Nebi (sav) şöyle buyurdu: "Bir kadın koca müstesnâ herhangi bir kimse için üç günden fazla yas tutmaz. Kocası için dört ay on gün yas tutar. Bu sırada asb türü elbise dışında boyalı bir elbise giyemez, sürme çekemez, ay halinden temizlenmesine yakın gusledeceği vakit bir nebze Ezfâr ve Kust dışında herhangi bir kokuya el süremez."
Bize Harun b. Abdullah ve Malik b. Abdulvahid el-Misma'î, onlara Yezid b. Harun, ona Hişam, ona Hafsa, ona da Ümmü Atiyye, Nebi'den (sav) bu hadisi rivayet etmiş, ancak her ikisinin (Harun ile Mâlik’in) hadisi rivayetleri birbirine tamamen uygun değildir. El-Mismaî rivayetinde Yezid'in “Ben, onun (Hişam'ın) bu rivayetinde, "kına yakmaz" dediğini biliyorum” dediğini ifade etmiş, Harun ise rivayetinde "Asb (denilen Yemen işi boyalı) kumaşı dışında boyalı bir elbise de giymez" ibaresini eklemiştir.