500 Kayıt Bulundu.
İbn Abbas (r.anhuma) 'Ömer (ra) hadisinde bir kısım ağlamaları kastederdi' dedi ve şöyle anlattı: Ömer'le (ra) birlikte Mekke'den ayrılarak yola çıkmıştım. Beydâ denilen yere vardığımızda, baktım ki dikenli bir ağacın altında bir kervan duruyor. Ömer 'Git, bak bakalım. Kervandakiler kimlermiş?' dedi. Gidip baktığımda Suheyb'i gördüm. Gelip Ömer'e haber verdiğimde 'Onu, bana çağır' dedi. Suheyb'in yanına döndüm ve 'Kalk, müminlerin emirinin yanına gidelim' dedim. Bir süre sonra Ömer vurulduğunda, Suheyb ağlayarak ve 'Vah kardeşim! Vah arkadaşım!' diye sızlanarak yanına girdi. Bunun üzerine Ömer 'Ey Suheyb! Rasulullah (sav) 'Şüphesiz ölen kişi, ailesinin arkasından ona bir takım ağlamaları sebebiyle azap görür" buyurmuşken benim için ağlıyor musun?' dedi.
Açıklama: Hadisin isnadı için bk. B001286.
Bize Ebu Nu'man, ona Hammâd b. Zeyd, ona Eyyub, ona Saîd b. Cübeyr, ona da İbn Abbâs (ra) şöyle demiştir: Bir adam Arafat'ta vakfe yaparken ansızın devesinden düştü. Düşer düşmez deve onun boynunu kırdı. Hz. Peygamber (sav) şöyle söyledi: "Bu adamı su ve sidr ile yıkayınız ve iki ihram bezi ile kefenleyiniz. Ona koku sürmeyiniz, başına bez de sarmayınız. Çünkü bu ihrâmlı hacı kıyamet gününde Lebbeyk, Allâhumme lebbeyk... diyerek diriltilecektir."
Bize Kuteybe, ona Hammâd, ona Eyyub, ona Saîd b. Cübeyr, ona da İbn Abbas (ra) şöyle dedi: Bir adam Rasûlullah (sav) ile beraber Arafat'ta vakfe yaparken birden devesinden düştü. Deve onun boynunu kırdı -veya boynunu kırdı anlamına gelen "قصع" fiili yerine, öldürdü manasına gelen "قعص" fiilini kullandı-. Bunun üzerine Rasûlullah (sav), "Onu su ve sidir ile yıkayın ve iki (ihram) bezi ile kefenleyin. Ona koku sürmeyin, başına da bez sarmayın. Çünkü Allah onu kıyamet gününde telbiye getirir halde diriltecektir" buyurdu.
Bize Ebu Nu'man'ın, ona da Ebu Avâne'nin Ebu Bişr'den, o da Saîd b. Cübeyr'den naklen haber verdiğine göre İbn Abbas (ra) şöyle anlatmış: Bir adamı, bindiği devesi sırtından atıp öldürmüştü, adam ihrâmlı idi. O sırada biz de Hz. Peygamber'le (sav) birlikte idik. Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Onu su ve sidir ile yıkayın ve iki parça (ihram) bezi ile kefenleyin. Ona hiçbir koku sürmeyin, başına da bez sarmayın. Çünkü Allah onu kıyamet gününde telbiye getirir halde diriltecektir."
Bize Müsedded, ona Hammâd b. Zeyd, ona Amr ve Eyyûb, onlara Saîd b. Cübeyr, ona da ibn Abbas (ra) şöyle etmiştir: Bir adam Arafat'ta Hz. Peygamber (sav) ile birlikte vakfe yapıyordu. Adam aniden devesinden düştü. -Râvî Eyyûb, deve onun boynunu kırdı (وقص) dedi, Amr ise deve onu derhal öldürdü (قصع) dedi-. Neticede adam hemen öldü. Bunun üzerine Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Onu su ve sidir ile yıkayın ve iki (ihram) bezi ile kefenleyin. Ona koku sürmeyin, başına da bez sarmayın. Çünkü o kıyamet gününde -Eyyûb telbiye okuyarak, dedi; Amr ise telbiye getirerek dedi- diriltilecektir."
Bize Muhammed b. Muâviye, ona Halef b. Halife, ona Ebu Bişr, ona da Said b. Cübeyr, İbn Abbas’ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Bir adam Rasûlullah (sav) ile birlikte haccediyordu. Devesi onu düşürdü ve öldü. Bunun üzerine Rasulullah (sav), yıkanıp başı ve yüzü örtülmeksizin iki parça kefen ile kefenlenmesini istedi ve kıyamet gününde onun telbiye getirerek diriltileceğini buyurdu."
Bize İmran b. Yezid, ona Şuayb b. İshak, ona İbn Cüreyc, ona Amr b. Dinar, ona Said b. Cübeyr, ona da İbn Abbas şöyle rivayet etmiştir: "İhramlı bir adam Rasulullah (sav) ile birlikte (hacca) gelmişti. Adam devesinden düştü ve boynu kırılıp vefat etti. Bunun üzerine Rasulullah (sav) 'Onu su ve sidr otu ile yıkayın, üzerindeki iki ihram parçasını kefen yapın, başını da örtmeyin. Çünkü o, kıyamet gününde telbiye getirerek diriltilecektir' buyurdu."
Bize İshak b. Mansur, ona Vehb b. Cerîr, ona babası, ona Muhammed b. Ebu Yakub, ona da Abdullah b. Cafer şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) Cafer ailesine (yas tutmaları için) üç gün mühlet verdi ve yanlarına gitmedi. Üç gün geçince onlara giderek 'Artık bu günden sonra kardeşim (Cafer) için ağlamayın' buyurdu. Ardından 'Yeğenlerimi bana çağırın' dedi. Bizi sanki kuş yavruları gibi onun yanına getirdiler. 'Bana berberi çağırın' buyurdu ve başımızı tıraş etmesini istedi. Hadis muhtasar olarak nakledilmiştir."
Bize Amr b. Ali, ona Yahya b. Said, ona Said b. Ebu Arûbe, ona Eyyûb, ona Ebu Kılâbe, ona Ebu’l-Mühelleb, ona da Semure, Nebî'nin (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Giyerken beyaz elbiseyi tercih edin. Çünkü o hem daha temiz, hem daha hoştur. Ölülerinizi de beyaz kumaşla kefenleyin." [Yahya, bu hadisi yazmadığını söylemiş, ben de 'Neden yazmadın?' diye sorduğumda, 'Meymûn b. Ebu Şebîb'in Semure’den rivayet ettiği hadisten dolayı gerek görmedim' demiştir.]
Bize Müsedded, ona Hammâd b. Zeyd, ona Amr ve Eyyub, onlara Saîd b. Cübeyr, ona da ibn Abbas (ra) şöyle anlatmı: Bir adam Arafat'ta Hz. Peygamber (sav) ile birlikte vakfe yapıyordu. Adam aniden devesinden düştü. -Râvî Eyyûb, deve onun boynunu kırdı (وقص) dedi, Amr ise deve onu derhal öldürdü (قصع) dedi-. Neticede adam hemen öldü. Bunun üzerine Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Onu su ve sidir ile yıkayın ve iki (ihram) bezi ile kefenleyin. Ona koku sürmeyin, başına da bez sarmayın. Çünkü o kıyamet gününde -Eyyûb telbiye okuyarak, dedi; Amr ise telbiye getirerek dedi- diriltilecektir."