Giriş

Bize Abdurrahman b. Yunus, ona Hatim b. İsmail, ona Ca'd, ona Saib b. Yezid şöyle rivayet etmiştir: "Teyzem beni Rasûlüllah'a (sav) götürüp 'Ey Allah'ın Rasûlü! Kız kardeşimin (şu) oğlunun çok ağrısı (rahatsızlığı) var.' dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber, başımı sıvazladı ve benim için bereket diledi (bana hayır duada bulundu). Sonra abdest aldı. Ben de onun abdest suyundan (geri kalanını) içtim. Sonra arkasında durdum ve omuzlarının arasındaki çadır düğmesi (veya keklik yumurtası) gibi Peygamberlik mührüne baktım."


    Öneri Formu
1880 B000190 Buhari, Vudu, 40

Bize Muhammed b. Müsenna, ona Yahya, ona Hişam, ona babası (Urve b. Zübeyr), ona da Aişe'nin rivayet ettiğine göre Nebi (sav) şöyle buyurmuştur: "Humma (ateşli hastalık), cehennemin hararetinden bir parçadır. Onu su ile soğutunuz."


    Öneri Formu
17834 B005725 Buhari, Tıp, 28

Bize Ubeyd b. İsmail, ona Ebu Üsame, ona Hişam, ona babası (Urve b. Zübeyr), ona da Aişe (r.anha) şöyle rivayet etmiştir: Peygamber (sav) Medine'ye hic­ret edip geldiğinde, babam Ebu Bekir ile Bilal sıtmaya tutuldular. Ebu Bekir, kendisini sıtma nöbeti tuttuğunda “Her kişi ailesi ile birlikte sabahlar. Hal­buki ölüm ona pabucunun tasmasından daha yakındır” beytini söylerdi. Bilal ise sıtma nöbeti geçince yüksek sesle “Ah bir bilsem! bir kez olsun Mekke vadisinde geceleyecek miyim, etrafımda ızhır ve celîl otları? Bir gün Mecenne sularına varır mıyım? Bir kere daha görünür mü bana acaba Şâme ve Tafîl?” beytini söyler ve “Allah'ım! Yurdumuzdan çıkıp, veba yurduna gitmeye bizi mecbur bırakan Şeybe b. Rabîa'ya, Utbe b. Rabîa'ya ve Ümeyye b. Halef'e lanet et” diye beddua ederdi. Peygamber (sav) de bunları işittikten sonra "Allah'ım! Bizlere Mek­ke'yi sevdirdiğin gibi veya ondan daha fazla Medine'yi de sevdir. Allah'ım! Sâf ve müdd ile ölçülen rızıklarımızda bizim için bereket ihsan eyle! Allah'ım! Medine'nin havasını bizim için düzeltip has­talıklardan salim kıl! Hummasını ve sıtmasını da Cuhfe'ye gönder" diye dua etti. Aişe der ki: Biz Medine'ye geldiğimizde, Medine Allah'ın arzı içinde veba hastalığının en yaygın olduğu yerdi. Yine Aişe der ki: Medine'nin Buthân vadisinden acı bir su akardı.


    Öneri Formu
13248 B001889 Buhari, Fedailü'l-Medine, 12

Bize Abdülaziz b. Abdullah, ona Malik, ona Muhammed b. Münkedir ve Ömer b. Übeydullah'ın azatlısı Ebu Nadr, ona da Âmir b. Sa'd b. Ebu Vakkâs'ın rivayet ettiğine göre, babası (sa'd b. Ebu Vakkâs), Usâme b. Zeyd'e “taun hakkında Rasulullah'tan (sav) ne duydun?” diye sormuş o da Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu aktarmıştır: "Taun (Veba hastalığı) İsrail oğullarından bir topluluğa yahut sizden önce geçen bir topluluğa gönderilmiş bir azaptır. Siz bir yerde taun çıktığını işittiğiniz zaman, o yere gitmeyin. Sizin bulunduğunuz yerde taun meydana gelirse, taundan kaçmak için oradan çıkmayın." Ebu Nadr rivayetinde "sizin oradan çıkış sebebiniz taun olmasın" şeklinde aktarmıştır.


    Öneri Formu
33702 B003473 Buhari, Ehadisü'l-Enbiya, 54

Bana Malik, ona Hişam b. Urve, ona babası (Urve b. Zübeyr), ona da Müminlerin Annesi (Aişe) şöyle demiştir: Peygamber (sav) Medine'ye hic­ret edip geldiğinde, babam Ebu Bekir ile Bilal (r.anhuma) sıtmaya tutuldular. Ben yanlarına girip “babacığım nasılsın, sen nasılsın ey Bilal” diye hatırlarını sordum. Ebu Bekir, kendisini sıtma nöbeti tuttuğunda “Her kişi ailesi ile birlikte sabahlar. Hal­buki ölüm ona pabucunun tasmasından daha yakındır” beytini söylerdi. Bilal ise sıtma nöbeti geçince yüksek sesle “Ah bir bilsem! bir kez olsun Mekke vadisinde geceleyecek miyim, etrafımda ızhır ve celîl otları? Bir gün Mecenne sularına varır mıyım? Bir kere daha görünür mü bana acaba Şâme ve Tafîl?” derdi. Hz. Peygamber'in (sav) yanına gelip bun bildirince şöyle buyurdu: "Allah'ım! Bizlere Mek­ke'yi sevdirdiğin gibi veya ondan daha fazla Medine'yi de sevdir. Allah'ım! Sâf ve müdd ile ölçülen rızıklarımızda bizim için bereket ihsan eyle! Allah'ım! Medine'nin havasını bizim için düzeltip has­talıklardan salim kıl! Hummasını ve sıtmasını da Cuhfe'ye gönder."


    Öneri Formu
38537 MU001614 Muvatta, Câmi, 4

Bize Abdülaziz b. Abdullah, ona Malik, ona Muhammed b. Münkedir ve Ömer b. Übeydullah'ın azatlısı Ebu Nadr, ona da Âmir b. Sa'd b. Ebu Vakkâs'ın rivayet ettiğine göre, babası (sa'd b. Ebu Vakkâs), Usâme b. Zeyd'e “taun hakkında Rasulullah'tan (sav) ne duydun?” diye sormuş o da Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu aktarmıştır: "Taun (Veba hastalığı) İsrail oğullarından bir topluluğa yahut sizden önce geçen bir topluluğa gönderilmiş bir azaptır. Siz bir yerde taun çıktığını işittiğiniz zaman, o yere gitmeyin. Sizin bulunduğunuz yerde taun meydana gelirse, taundan kaçmak için oradan çıkmayın." Ebu Nadr rivayetinde "sizin oradan çıkış sebebiniz taun olmasın" şeklinde aktarmıştır.


    Öneri Formu
280667 B003473-2 Buhari, Ehadisü'l-Enbiya, 54


    Öneri Formu
27845 D003925 Ebu Davud, Tıb, 24


    Öneri Formu
1914 B000198 Buhari, Vudu, 45

Bize Ali b. Abdullah, ona Muhammed b. Abdullah el-Ensârî, ona İbn Avn, ona da Ebu Kılâbe'nin azatlısı Selman Ebu Recâ şöyle rivayet etmiştir: Ebu Kılâbe, Ömer b. Abdülaziz'in arkasında oturuyordu. Huzuruna giren insanlar "Kasâme" konusunda konuştular ve önceki halifelerin kasâme konusunda kısas uyguladıklarını söylediler. Bunun üzerine Ömer b. Abdülaziz, arkasında bulunan Ebu Kılâbe'ye döndü ve “ey Abdullah b. Zeyd, sen ne dersin” ya da “sen ne dersin ey Ebu Kılâbe” diye sordu. (Ebu Kılâbe der ki:) Ben de “İslam'da; evlilik yaptıktan sonra zina eden, haksız yere bir cana kıyan ve Allah ve Rasulü ile savaşanlar hariç katli helal olan kimse bilmiyorum” dedim. Bunun üzerine Anbese “Enes b. Mâlik bize şöyle şöyle (yani Uranîler hadisini) rivayet etti” dedi. Ben de “Bana da Enes şöyle rivayet etti” dedim: Bir topluluk Peygamber'in (sav) huzuruna geldi ve kendisiyle konuştular. Ardından “buranın havası bizi hasta etti” dedi­ler. Hz. Peygamber (sav) de "Şu çıkan develer bize ait. hadi gidip onların sütünden ve idrarından için" buyurdu. Onlar da deve sürüsüne çıkıp on­ların idrarından ve sütünden içerek sağlıklarına kavuştu­lar. Sonra çobanın üzerine yürüyüp onu öldürdüler ve develeri alıp kaçtılar. Şimdi bunlara hangi hükmü uygulamaktan geri durulur ki? Bunlar insan öldürdüler, Allah'a ve Rasulü'ne savaş açtılar ve Allah Rasulü'nü (sav) endişeye sevk ettiler. Anbese, hayretle “subhânallah” dedi. Bne de “Sen beni Enes'ten rivayet ettiğim hadis hususunda itham mı ediyorsun?” dedim. Anbese de “hayır Enes böyle rivayet etti” dedi sonra da “Ey ahali içinizde bu (Ebu Kılâbe) ve bu gibiler bulundukça sizler jayır içinde olmaya devam edeceksiniz” dedi.


    Öneri Formu
31727 B004610 Buhari, Tefsir, (Maide) 5

Bize Ali b. Abdullah, ona Muhammed b. Abdullah el-Ensârî, ona İbn Avn, ona da Ebu Kılâbe'nin azatlısı Selman Ebu Recâ şöyle rivayet etmiştir: Ebu Kılâbe, Ömer b. Abdülaziz'in arkasında oturuyordu. Huzuruna giren insanlar "Kasâme" konusunda konuştular ve önceki halifelerin kasâme konusunda kısas uyguladıklarını söylediler. Bunun üzerine Ömer b. Abdülaziz, arkasında bulunan Ebu Kılâbe'ye döndü ve “ey Abdullah b. Zeyd, sen ne dersin” ya da “sen ne dersin ey Ebu Kılâbe” diye sordu. (Ebu Kılâbe der ki:) Ben de “İslam'da; evlilik yaptıktan sonra zina eden, haksız yere bir cana kıyan ve Allah ve Rasulü ile savaşanlar hariç katli helal olan kimse bilmiyorum” dedim. Bunun üzerine Anbese “Enes b. Mâlik bize şöyle şöyle (yani Uranîler hadisini) rivayet etti” dedi. Ben de “Bana da Enes şöyle rivayet etti” dedim: Bir topluluk Peygamber'in (sav) huzuruna geldi ve kendisiyle konuştular. Ardından “buranın havası bizi hasta etti” dedi­ler. Hz. Peygamber (sav) de "Şu çıkan develer bize ait. hadi gidip onların sütünden ve idrarından için" buyurdu. Onlar da deve sürüsüne çıkıp on­ların idrarından ve sütünden içerek sağlıklarına kavuştu­lar. Sonra çobanın üzerine yürüyüp onu öldürdüler ve develeri alıp kaçtılar. Şimdi bunlara hangi hükmü uygulamaktan geri durulur ki? Bunlar insan öldürdüler, Allah'a ve Rasulü'ne savaş açtılar ve Allah Rasulü'nü (sav) endişeye sevk ettiler. Anbese, hayretle “subhânallah” dedi. Ben de “Sen beni Enes'ten rivayet ettiğim hadis hususunda itham mı ediyorsun?” dedim. Anbese de “hayır Enes böyle rivayet etti” dedi sonra da “Ey ahali içinizde bu (Ebu Kılâbe) ve bu gibiler bulundukça sizler hayır içinde olmaya devam edeceksiniz” dedi.


    Öneri Formu
287294 B004610-2 Buhari, Tefsir, (Maide) 5