149 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Tahir, ona Abdullah b. Vehb, ona Cerîr b. Hâzim, ona Eyyûb, ona Nafi, ona da Abdullah b. Ömer şöyle rivayet etmiştir: "Ömer b. Hattâb, Rasulullah'a (sav) Taif'ten döndükten sonra Ci'râne mevkiinde iken şöyle bir soru sordu: 'Yâ Rasulallah! Cahiliye dönemindeyken Mescid-i Haram'da bir gün itikâfa girmeyi adamıştım. Bu konuda ne dersin?' Rasulullah (sav) da 'Git ve bir gün itikâfa gir" buyurdu. İbn Ömer'in ifade ettiğine göre, Rasulullah (sav), Ömer b. Hattab'a ganimetlerin devlet bütçesine ayrılan beşte bir kısmından bir cariye vermişti. Daha sonra Rasulullah (sav) insanların kölelerini azad edince, Ömer b. Hattâb, kölelerin 'Rasulullah (sav) bizi azad etti' diyen seslerini duydu ve 'Ne oluyor?' diye sordu. Yanındakiler 'Rasulullah (sav), insanların kölelerini azad etti' dediler. Bunun üzerine Ömer, oğlu Abdullah'a 'Bana ganimetten verilen cariyeye git ve onu azad et' dedi."
Bize Abd b. Humeyd, ona Abdürrezzâk (b. Hemmâm), ona Ma'mer (b. Râşid), ona Nafi (Mevla İbn Ömer), ona da (Abdullah) b. Ömer şöyle rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (sav) Huneyn'den geri döndüğü zaman, Ömer (b. Hattâb), cahiliye devrinde adamış olduğu bir günlük itikaf adağını (yerine getirip getirmeme hususunda) Hz. Peygamber'e (sav) sordu." Sonra râvi hadisi, Cerîr b. Hâzim'in hadisine yakın manada nakletmiştir.
Bize Yahya b. Yahya, ona Ebu Muaviye (T); Bize Sehl b. Osman, ona Hafs b. Giyâs -bu ravilerin ikisi de Hişam'dan rivayet etmiş-; (T) Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ebu Küreyb -buradaki hadisin lafzı onlara aittir-, ona İbn Nümeyr, ona Hişam b. Urve, ona babası (Urve b. Zübey), ona da Aişe (r. anha) "Rasulullah'ın (sav) Ramazan ayının son on gününde itikafa girdiğini rivayet etmiştir."
Bize Kuteybe b. Said, ona el-Leys, ona Ukayl, ona ez-Zührî, ona Urve, ona da Aişe (r. anha) şöyle rivayet etmiştir: "Allah (cc) canını alıncaya kadar Peygamber (sav) Ramazan ayının son on gününde itikafa girerdi. Onun ardından eşleri de (aynı şekilde) itikafa girmişlerdir."
Bize Ebu Numan, ona Hammad b. Zeyd, ona Eyyüb, ona Nafi şöyle rivayet etmiştir: Ömer b. Hattâb “ey Allah'ın Rasulü, Cahiliye döneminde (Mescid-i Harâm'da) bir gün itikâf etmeyi adamıştım borç olarak üzerimde bulunmaktadır.” dedi. Peygamber (sav) ona adağını yerine getirmesini emretti. Ömer, Huneyn'de elde edilen esirlerinden iki cariye elde etti. Bunları Mekke'deki evlerden birinin içine koydu. Daha sonra Rasulullah (sav), Huneyn esirlerini hürriyetlerine kavuşturdu. Esirler de sokaklarda koşmaya başladılar. Bunun üzerine Ömer, oğluna “ey Abdullah! Bak bakalım ne oluyor?” dedi. Abdullah “Rasulullah (sav) esirleri hürriyetlerine kavuşturmuş” dedi. Ömer de oğluna “haydi sen de git ve o iki cariyeyi salıver” dedi. Nafi der ki: Rasulullah (sav) Ci'râne'den umre yapmamıştır. Eğer orada umre yapmış olaydı bu husus Abdullah b. Ömer'e gizli kalmazdı. Cerir b. Hazım, ona Eyyüb, ona Nafi, ona da İbn Ömer'in rivayetinde “Bu iki cariye ganimetin beşte birinden idi” ziyadesi vardır. Mamer b. Raşid, Eyyüb'den, oda Nafi'den, oda İbn Ömer'den bu rivayeti Nezir konusunda aktarmış, ancak burada “Yevme” lafzına yer vermemiştir.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Cerîr b. Hazım arasında inkıta vardır.
Bize Ebu Numan, ona Hammad b. Zeyd, ona Eyyüb, ona Nafi şöyle rivayet etmiştir: Ömer b. Hattâb “ey Allah'ın Rasulü, Cahiliye döneminde (Mescid-i Harâm'da) bir gün itikâf etmeyi adamıştım borç olarak üzerimde bulunmaktadır.” dedi. Peygamber (sav) ona adağını yerine getirmesini emretti. Ömer, Huneyn'de elde edilen esirlerinden iki cariye elde etti. Bunları Mekke'deki evlerden birinin içine koydu. Daha sonra Rasulullah (sav), Huneyn esirlerini hürriyetlerine kavuşturdu. Esirler de sokaklarda koşmaya başladılar. Bunun üzerine Ömer, oğluna “ey Abdullah! Bak bakalım ne oluyor?” dedi. Abdullah “Rasulullah (sav) esirleri hürriyetlerine kavuşturmuş” dedi. Ömer de oğluna “haydi sen de git ve o iki cariyeyi salıver” dedi. Nafi der ki: Rasulullah (sav) Ci'râne'den umre yapmamıştır. Eğer orada umre yapmış olaydı bu husus Abdullah b. Ömer'e gizli kalmazdı. Cerir b. Hazım, ona Eyyüb, ona Nafi, ona da İbn Ömer'in rivayetinde “Bu iki cariye ganimetin beşte birinden idi” ziyadesi vardır. Mamer b. Raşid, Eyyüb'den, oda Nafi'den, oda İbn Ömer'den bu rivayeti Nezir konusunda aktarmış, ancak burada “Yevme” lafzına yer vermemiştir.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Mamer b. Raşid arasında inkıta vardır.
Bize Ebu Numan, ona Hammad b. Zeyd, ona Eyyüb, ona Nafi şöyle rivayet etmiştir: Ömer b. Hattâb “ey Allah'ın Rasulü, Cahiliye döneminde (Mescid-i Harâm'da) bir gün itikâf etmeyi adamıştım borç olarak üzerimde bulunmaktadır.” dedi. Peygamber (sav) ona adağını yerine getirmesini emretti. Ömer, Huneyn'de elde edilen esirlerinden iki cariye elde etti. Bunları Mekke'deki evlerden birinin içine koydu. Daha sonra Rasulullah (sav), Huneyn esirlerini hürriyetlerine kavuşturdu. Esirler de sokaklarda koşmaya başladılar. Bunun üzerine Ömer, oğluna “ey Abdullah! Bak bakalım ne oluyor?” dedi. Abdullah “Rasulullah (sav) esirleri hürriyetlerine kavuşturmuş” dedi. Ömer de oğluna “haydi sen de git ve o iki cariyeyi salıver” dedi. Nafi der ki: Rasulullah (sav) Ci'râne'den umre yapmamıştır. Eğer orada umre yapmış olaydı bu husus Abdullah b. Ömer'e gizli kalmazdı. Cerir b. Hazım, ona Eyyüb, ona Nafi, ona da İbn Ömer'in rivayetinde “Bu iki cariye ganimetin beşte birinden idi” ziyadesi vardır. Mamer b. Raşid, Eyyüb'den, oda Nafi'den, oda İbn Ömer'den bu rivayeti Nezir konusunda aktarmış, ancak burada “Yevme” lafzına yer vermemiştir.