Giriş

Bize Ebu Ma'mer, ona Abdülvâris, ona Hâlid, ona İkrime, ona da İbn Abbas şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) beni kucakladı ve "Allah'ım! Ona Kitâb'ı öğret" diye dua etti.


Açıklama: Kur’ân-ı Kerîm’in inceliklerini anlayıp yorumlaması için Hz. Peygamber’in -yukarıdaki rivayette geçen- duasına mazhar olan Abdullah b. Abbas’ın tefsir ilmindeki üstünlüğü, daha ilk devirlerden itibaren hemen herkes tarafından kabul edilmiştir.

    Öneri Formu
1206 B000075 Buhari, İlim, 17

Bize Vekî, ona Hammâd b. Seleme, ona Sâbit, ona Abdurrahman b. Ebu Leylâ, ona da Suhayb şöyle demiştir: "Huneyn günlerinde Rasulullah (sav), dudaklarını (sessizce) kıpırdatıyordu. Daha önce böyle yaptığını görmemiştik. Ravi der ki: Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: Sizden önceki peygamberlerden bir peygamberin ümmeti kendisine hoş ve çok göründü ve 'Bunlara hiçbir şey galip gelemez' dedi. Bunun üzerine Allah Teâlâ ona vahyetti ve 'Onları şu üç şeyden biriyle imtihan etmeyi seç: Ya dışlarından bir düşmanı üzerlerine musallat edeyim ki onları helak etsin, ya açlık (kıtlık), yahut da ölüm' buyurdu. Kavmi 'Öldürülmeye ve açlığa dayanacak gücümüz yok, ama ölüm olur' dedi. Bunun üzerine üç gün içinde yetmiş bin kişi öldü. Ravi der ki: Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: İşte ben (dudaklarım kıpırdadığı anda) 'Allah’ım! Senin (yardımınla) çabalar, Senin (desteğinle) hücum eder, Senin (desteğinle) savaşırım' diyordum."


Açıklama: Müslim'in şartlarına göre sahihtir.

    Öneri Formu
66854 HM019141 İbn Hanbel, IV, 332

Bize Ahmed b. Yunus, ona Züheyr, ona Ubeydullah b. Ömer, ona Said b. Ebu Said el-Makburî, ona babası (Ebu Said el-Makburî), ona da Ebu Hüreyre'nin (ra) söylediğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Biriniz uyumak için yatağına gittiğinde elbisesinin iç tarafıyla yatağını temizlesin. Kendi arkasından döşeğe ne girdiğini bilemez. Sonra şöyle desin: Rabbim senin adınla yattım. Senin adınla kalkarım. Eğer canımı alacaksan merhamet et. Eğer canımı almayıp bırakacaksan salih kimseleri koruduğun gibi koru." Ebu Damre ve İsmail b. Zekeriya, Ubeydullah'tan rivayet etmede Züheyr'e mütâbaat etmişlerdir. Yahya ve Bişr bu hadisi Ubeydullah'tan, o Said'den, o Ebu Hüreyre'den (ra) o da Hz. Peygamber'den (sav) nakletmiştir. Bu hadisi, Mâlik ve İbn Aclân, Said'den o Ebu Hüreyre'den o da Hz. Peygamber'den (sav) nakletmiştir.


Açıklama: İsnadda talik bulunmaktadır.

    Öneri Formu
275455 B006320-3 Buhari, Daavât, 13

Bize Ahmed b. Yunus, ona Züheyr, ona Ubeydullah b. Ömer, ona Said b. Ebu Said el-Makburî, ona babası (Ebu Said el-Makburî), ona da Ebu Hüreyre'nin (ra) söylediğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Biriniz uyumak için yatağına gittiğinde elbisesinin iç tarafıyla yatağını temizlesin. Kendi arkasından döşeğe ne girdiğini bilemez. Sonra şöyle desin: Rabbim senin adınla yattım. Senin adınla kalkarım. Eğer canımı alacaksan merhamet et. Eğer canımı almayıp bırakacaksan salih kimseleri koruduğun gibi koru." Ebu Damre ve İsmail b. Zekeriya, Ubeydullah'tan rivayet etmede Züheyr'e mütâbaat etmişlerdir. Yahya ve Bişr bu hadisi Ubeydullah'tan, o Said'den, o Ebu Hüreyre'den (ra) o da Hz. Peygamber'den (sav) nakletmiştir. Bu hadisi, Mâlik ve İbn Aclân, Said'den o Ebu Hüreyre'den o da Hz. Peygamber'den (sav) nakletmiştir.


Açıklama: İsnadda talik bulunmaktadır.

    Öneri Formu
275456 B006320-4 Buhari, Daavât, 13

Bize Ahmed b. Yunus, ona Züheyr, ona Ubeydullah b. Ömer, ona Said b. Ebu Said el-Makburî, ona babası (Ebu Said el-Makburî), ona da Ebu Hüreyre'nin (ra) söylediğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Biriniz uyumak için yatağına gittiğinde elbisesinin iç tarafıyla (kenarıyla) yatağını temizlesin. Kendi arkasından döşeğe ne girdiğini bilemez. Sonra şöyle desin: Rabbim senin adınla yattım. Senin adınla kalkarım. Eğer canımı alacaksan merhamet et. Eğer canımı almayıp bırakacaksan salih kimseleri koruduğun gibi koru." Ebu Damre ve İsmail b. Zekeriya, Ubeydullah'tan rivayet etmede Züheyr'e mütâbaat etmişlerdir. Yahya ve Bişr bu hadisi Ubeydullah'tan, o Said'den, o Ebu Hüreyre'den (ra) o da Hz. Peygamber'den (sav) nakletmiştir. Bu hadisi, Mâlik ve İbn Aclân, Said'den o Ebu Hüreyre'den o da Hz. Peygamber'den (sav) nakletmiştir.


Açıklama: İsnadda talik bulunmaktadır.

    Öneri Formu
275460 B006320-2 Buhari, Daavât, 13

Bize Muhammed b. Müsennâ, ona Abdülvehhâb, ona Hâlid, ona İkrime, ona da İbn Abbâs (ra) şöyle rivayet etmiştir: Nebî (sav), (Bedir günü) çadırda iken "Allah'ım! Ahdini ve vaadini yerine getirmeni istiyorum. Allah'ım! (Müminlerin hezimetini) dilersen bugünden sonra sana ibadet edilmeyecek." buyurdu. Ebu Bekir, Nebî'nin (sav) elinden tutup "Yâ Rasulullah! Yeter! Rabbine yeterince yakardın" dedi. Hz. Peygamber (sav) zırh kuşanmış bir şekilde "Topluluk hezimete uğrayacak ve arkalarını dönüp kaçacaklar. Hayır, kıyamet, onların (görecekleri asıl azabın) vaktidir. Kıyamet (azabı) ise daha müthiş ve daha acıdır" ayetini okuyarak (savaş alanına) çıktı. Vüheyb, Hâlid'den aktarırken "Bedir günü" ifadesini zikretmiştir.


Açıklama: Rivayet muallak olmakla beraber B004875 numaralı hadiste senedin mevsul hali kaydedilmiştir.

    Öneri Formu
280445 B002915-2 Buhari, Cihad, 89

Bize Muhammed b. Müsennâ, ona Abdülvehhâb, ona Hâlid, ona İkrime, ona da İbn Abbâs (ra) şöyle rivayet etmiştir: Nebî (sav), (Bedir günü) çadırda iken "Allah'ım! Ahdini ve vaadini yerine getirmeni istiyorum. Allah'ım! (Müminlerin hezimetini) dilersen bugünden sonra sana ibadet edilmeyecek." buyurdu. Ebu Bekir, Nebî'nin (sav) elinden tutup "Yâ Rasulullah! Yeter! Rabbine yeterince yakardın" dedi. Hz. Peygamber (sav) zırh kuşanmış bir şekilde "Topluluk hezimete uğrayacak ve arkalarını dönüp kaçacaklar. Hayır, kıyamet, onların (görecekleri asıl azabın) vaktidir. Kıyamet (azabı) ise daha müthiş ve daha acıdır" ayetini okuyarak (savaş alanına) çıktı. Vüheyb, Hâlid'den aktarırken "Bedir günü" ifadesini zikretmiştir.


    Öneri Formu
29431 B002915 Buhari, Cihad, 89

Bize Ali b. Abdullah, ona Süfyan, ona Süleyman, ona Ebu Müslim, ona Tavus, ona da İbn Abbas (ra) “Peygamber (sav) gece teheccüd namazı kılmak için kalktığı zaman şöyle dua ederdi” demiştir: "Allahumme leke'l-hamdu ente kayyimu's-semâvâti vel-ardı ve menfîhinne. Ve leke'l-hamdu leke mülkü's-semâvâti ve'l-ardi ve men fîhinne. Ve leke'l-hamdu nuru's-semâvâti ve'l-ardi. Ve leke'l-hamdu ente hakku ve va'dukel-hakku ve likâuke hakkun, ve kavluke hakkun ve'l-cennetü hakkun ve'n-nâru hakkun. Ve'n-nebiyyûne hakkun ve Muhammedun hakkun ve's-sâatu hakkun. Allâhumme leke eslemtu ve bike âmentu ve aleyke tevekkeltu. Ve ileyke enebtu ve bike hâsamtu ve ileyke hâkemtu. Fağfir lîmâ kad demtü ve mâ ahhartü ve mâ esrartü ve mâ a'lentü entel-mukaddimu ve ente'l-muahhiru. Lâ ilahe illâ ente ev lâ ilahe gayruke." "Allah'ım! Her hamd Sana mahsustur. Sen göklerin, yerin ve arasındaki her şeyin müdebbirisin. Yine her hamd Sana mahsustur; göklerin, yerin ve arasındaki her şeyin sahibi Sen'sin. Her hamd Sana mahsustur, Sen göklerin, yerin ve bunlardaki her şe­yin nurusun. Yine her hamd yalnız Sen'indir. Sen haksın; Sen'in vaadin de haktır, Sana kavuşmak da haktır, Sen'in sözün de haktır. Cennet de haktır, ateş de haktır, Peygamberler de haktır, Muhammed de haktır. Kıyamet günü de haktır. Allah'ım! Yalnız Sana teslim oldum, yalnız Sana iman ettim, yalnız Sana güvendim, yalnız Sana döndüm. Yalnız Sana dayandım. Sadece Sen'i hakem kıl­dım. Allah'ım! Önce işlediğim, sonra işlerim sandığım, gizli yaptığım ve açıktan işlediğim bütün günahlarımı bağışla. Öne geçiren de geriye bırakan ancak Sen'sin. Sen'den başka tanrı yoktur, veya Sen'in dışında ilah yoktur." [Süfyan der ki: Abdülkerim Ebu Ümeyye: "Velâ havle velâ kuvvete illâ billahi" ifadesini eklemiştir. Yine Süfyan der ki: Süleyman b. Ebu Müslim, bu hadisi Tavus'tan; o da İbn Abbas'tan; o da Peygamber'den (sav) duymuştur.]


    Öneri Formu
8826 B001120 Buhari, Teheccüd, 1

Bize Ahmed b. Yunus, ona Züheyr, ona Ubeydullah b. Ömer, ona Said b. Ebu Said el-Makburî, ona babası (Ebu Said el-Makburî), ona da Ebu Hüreyre'nin (ra) söylediğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Biriniz uyumak için yatağına gittiğinde elbisesinin iç tarafıyla yatağını temizlesin. Kendi arkasından döşeğe ne girdiğini bilemez. Sonra şöyle desin: Rabbim senin adınla yattım. Senin adınla kalkarım. Eğer canımı alacaksan merhamet et. Eğer canımı almayıp bırakacaksan salih kimseleri koruduğun gibi koru." Ebu Damre ve İsmail b. Zekeriya, Ubeydullah'tan rivayet etmede Züheyr'e mütâbaat etmişlerdir. Yahya ve Bişr bu hadisi Ubeydullah'tan, o Said'den, o Ebu Hüreyre'den (ra) o da Hz. Peygamber'den (sav) nakletmiştir. Bu hadisi, Mâlik ve İbn Aclân, Said'den o Ebu Hüreyre'den o da Hz. Peygamber'den (sav) nakletmiştir.


    Öneri Formu
275457 B006320-5 Buhari, Daavât, 13

Bize Ali b. Abdullah, ona Süfyan, ona Süleyman, ona Ebu Müslim, ona Tavus, ona da İbn Abbas (ra) “Peygamber (sav) gece teheccüd namazı kılmak için kalktığı zaman şöyle dua ederdi” demiştir: "Allahumme leke'l-hamdu ente kayyimu's-semâvâti vel-ardı ve menfîhinne. Ve leke'l-hamdu leke mülkü's-semâvâti ve'l-ardi ve men fîhinne. Ve leke'l-hamdu nuru's-semâvâti ve'l-ardi. Ve leke'l-hamdu ente hakku ve va'dukel-hakku ve likâuke hakkun, ve kavluke hakkun ve'l-cennetü hakkun ve'n-nâru hakkun. Ve'n-nebiyyûne hakkun ve Muhammedun hakkun ve's-sâatu hakkun. Allâhumme leke eslemtu ve bike âmentu ve aleyke tevekkeltu. Ve ileyke enebtu ve bike hâsamtu ve ileyke hâkemtu. Fağfir lîmâ kad demtü ve mâ ahhartü ve mâ esrartü ve mâ a'lentü entel-mukaddimu ve ente'l-muahhiru. Lâ ilahe illâ ente ev lâ ilahe gayruke." "Allah'ım! Her hamd Sana mahsustur. Sen göklerin, yerin ve arasındaki her şeyin müdebbirisin. Yine her hamd Sana mahsustur; göklerin, yerin ve arasındaki her şeyin sahibi Sen'sin. Her hamd Sana mahsustur, Sen göklerin, yerin ve bunlardaki her şe­yin nurusun. Yine her hamd yalnız Sen'indir. Sen haksın; Sen'in vaadin de haktır, Sana kavuşmak da haktır, Sen'in sözün de haktır. Cennet de haktır, ateş de haktır, Peygamberler de haktır, Muhammed de haktır. Kıyamet günü de haktır. Allah'ım! Yalnız Sana teslim oldum, yalnız Sana iman ettim, yalnız Sana güvendim, yalnız Sana döndüm. Yalnız Sana dayandım. Sadece Sen'i hakem kıl­dım. Allah'ım! Önce işlediğim, sonra işlerim sandığım, gizli yaptığım ve açıktan işlediğim bütün günahlarımı bağışla. Öne geçiren de geriye bırakan ancak Sen'sin. Sen'den başka tanrı yoktur, veya Sen'in dışında ilah yoktur." [Süfyan der ki: Abdülkerim Ebu Ümeyye: "Velâ havle velâ kuvvete illâ billahi" ifadesini eklemiştir. Yine Süfyan der ki: Süleyman b. Ebu Müslim, bu hadisi Tavus'tan; o da İbn Abbas'tan; o da Peygamber'den (sav) duymuştur.]


    Öneri Formu
278577 B001120-2 Buhari, Teheccüd, 1