386 Kayıt Bulundu.
Bize Amr b. Abbas, ona Muhammed b. Cafer, ona Şu'be b. İsmail b. Ebu Halid, ona Kays b. Ebu Hazim, ona da Amr b. As şöyle söylemiştir: Ben, Rasulullah'ı (sav) açıkça "Ebu Fulan ailesi benim dostlarım değildir. Benim dostum Allah ve müminlerin salihleridir." buyururken işittim. (Amr; Muhammed b. Cafer'in kitabında silinmiş bir yer olduğunu belirtmiştir) Anbese b. Abdülvahid, Beyan b. Kays'tan, o da Amr b. As'dan şu ziyadeyi yapmıştır: Rasulullah şöyle buyurdu: "Fakat onlarla benim akrabalık bağım vardır ki; bu akrabalık bağı sebebiyle onlarla olan ilişkimi sürdürüyorum."
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Anbese b. Abdulvahid arasında inkıta vardır.
Bize Hafs b. Ömer, ona Şu'be, ona İbn Osman b. Abdullah b. Mevheb, ona Musa b. Talha, ona da Ebu Eyyub'un (ra) söylediğine göre bir adam Allah Rasulü'ne (sav) gelerek 'Yaptığımda benim cennete girmeme vesile olacak bir amel/iş söyle' dedi. Oradakiler 'Buna ne oluyor! Buna ne oluyor!' dediler. Hz. Peygamber (sav) "Küçük bir maruzatı var" dedi ve şöyle buyurdu: "Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmazsın ve yalnız O'na kulluk edersin. Namazı dosdoğru kılarsın, zekatı verirsin ve akraba ile ilişkilerini sürdürürsün." Behz dedi ki, bize Şu'be, ona Muhammed b. Osman ve onun babası (Osman b. Abdullah), onlara Musa b. Talha, ona da Ebu Eyyüb (ra) bu hadisin bir benzerini nakletmiştir. Ebu Abdullah (Buhârî) dedi ki, ben, Muhammed'in mahfuz olmamasından korkmuştum. Ancak o, Amr'dır.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Behz b. Esed arasında inkita vardır.
Bize Hafs b. Ömer, ona Şu'be, ona İbn Osman b. Abdullah b. Mevheb, ona Musa b. Talha, ona da Ebu Eyyub'un (ra) söylediğine göre bir adam Allah Rasulü'ne (sav) gelerek 'Yaptığımda benim cennete girmeme vesile olacak bir amel/iş söyle' dedi. Oradakiler 'Buna ne oluyor! Buna ne oluyor!' dediler. Hz. Peygamber (sav) "Küçük bir maruzatı var" dedi ve şöyle buyurdu: "Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmazsın ve yalnız O'na kulluk edersin. Namazı dosdoğru kılarsın, zekatı verirsin ve akraba ile ilişkilerini sürdürürsün." Behz dedi ki, bize Şu'be, ona Muhammed b. Osman ve onun babası (Osman b. Abdullah), onlara Musa b. Talha, ona da Ebu Eyyüb (ra) bu hadisin bir benzerini nakletmiştir. Ebu Abdullah (Buhârî) dedi ki, ben, Muhammed'in mahfuz olmamasından korkmuştum. Ancak o, Amr'dır.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Behz b. Esed arasında inkita vardır.
Bize Hafs b. Ömer, ona Şu'be, ona İbn Osman b. Abdullah b. Mevheb, ona Musa b. Talha, ona da Ebu Eyyub'un (ra) söylediğine göre bir adam Allah Rasulü'ne (sav) gelerek 'Yaptığımda benim cennete girmeme vesile olacak bir amel/iş söyle' dedi. Oradakiler 'Buna ne oluyor! Buna ne oluyor!' dediler. Hz. Peygamber (sav) "Küçük bir maruzatı var" dedi ve şöyle buyurdu: "Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmazsın ve yalnız O'na kulluk edersin. Namazı dosdoğru kılarsın, zekatı verirsin ve akraba ile ilişkilerini sürdürürsün." Behz dedi ki, bize Şu'be, ona Muhammed b. Osman ve onun babası (Osman b. Abdullah), onlara Musa b. Talha, ona da Ebu Eyyüb (ra) bu hadisin bir benzerini nakletmiştir. Ebu Abdullah (Buhârî) dedi ki, ben, Muhammed'in mahfuz olmamasından korkmuştum. Ancak o, Amr'dır.
Bize Muhammed b. Kesir, ona Süfyân, ona A'meş ve Hasan b. Amr ve Fıtr, onlara Mücahid, ona da Abdullah b. Amr'ın söylediğine -(Süfyân, Ameş'in bu hadisi merfu olarak nakletmediğini bildirdi. Bu hadisi Hasan ve Fıtr merfu olarak nakletti.)- göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Akrabası ile ilişkisini karşılıklı sürdüren kimse gerçekten akrabalık ilişkisini sürdürmüş sayılmaz. Akrabalık ilişkisini gerçekten sürdüren kişi; akrabalık bağları kesildiği halde bu ilişkiyi sürdüren kimsedir."
Bize Amr b. Abbas, ona Muhammed b. Cafer, ona Şu'be b. İsmail b. Ebu Halid, ona Kays b. Ebu Hazim, ona da Amr b. As şöyle söylemiştir: Ben, Rasulullah'ı (sav) açıkça "Ebu Fulan ailesi benim dostlarım değildir. Benim dostum Allah ve müminlerin salihleridir." buyururken işittim. (Amr; Muhammed b. Cafer'in kitabında silinmiş bir yer olduğunu belirtmiştir) Anbese b. Abdülvahid, Beyan b. Kays'tan, o da Amr b. As'dan şu ziyadeyi yapmıştır: Rasulullah şöyle buyurdu: "Fakat onlarla benim akrabalık bağım vardır ki; bu akrabalık bağı sebebiyle onlarla olan ilişkimi sürdürüyorum."
Bize Muhammed b. Kesir, ona Süfyân, ona A'meş ve Hasan b. Amr ve Fıtr, onlara Mücahid, ona da Abdullah b. Amr'ın söylediğine -(Süfyân, Ameş'in bu hadisi merfu olarak nakletmediğini bildirdi. Bu hadisi Hasan ve Fıtr merfu olarak nakletti.)- göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Akrabası ile ilişkisini karşılıklı sürdüren kimse gerçekten akrabalık ilişkisini sürdürmüş sayılmaz. Akrabalık ilişkisini gerçekten sürdüren kişi; akrabalık bağları kesildiği halde bu ilişkiyi sürdüren kimsedir."
Bize Muhammed b. Kesir, ona Süfyân, ona A'meş ve Hasan b. Amr ve Fıtr, onlara Mücahid, ona da Abdullah b. Amr'ın söylediğine -(Süfyân, Ameş'in bu hadisi merfu olarak nakletmediğini bildirdi. Bu hadisi Hasan ve Fıtr merfu olarak nakletti.)- göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Akrabası ile ilişkisini karşılıklı sürdüren kimse gerçekten akrabalık ilişkisini sürdürmüş sayılmaz. Akrabalık ilişkisini gerçekten sürdüren kişi; akrabalık bağları kesildiği halde bu ilişkiyi sürdüren kimsedir."
Bize Abdurrahman, ona Behz, ona Şu'be, ona İbn Osman b. Abdullah b. Mevheb ve babası Osman b. Abdullah, onlara Musa b. Talha, ona da Ebu Eyyub el-Ensârî şöyle söylemiştir: Bir adam: 'Ey Allah'ın Rasulü! (sav) bana, beni cennete girdirecek bir amel söyle!' dedi. Orada bulunan topluluk: 'Buna ne oluyor ki, bir isteği mi var? ' dediler. Rasulullah (sav) şöyle cevap verdi: "Tabi ki onun bir isteği var. Sonra da şöyle devam etti: Yalnızca Allah'a (cc) kulluk et ve O'na hiçbir şeyi ortak koşma, namazını kıl, zekatını ver, akrabaların ile bağını güçlü tut. (Sen bu saydıklarımı bineğin edin sonra da) Bineğini de bırak ( hedefine gitsin)." Ravi dedi ki: 'O adam sanki bineği üzerinde (yoluna giden) kimse gibidir.'