Giriş

Bize Abdurrahman b. Mehdî, ona Cerîr b. Hâzim, ona Kays b. Sa'd, ona Yezîd b. Hürmüz şöyle riayet etmiştir: Necde b. Âmir bazı şeyleri sormak üzere Abdullah b. Abbas'a mektup yazdı. Ben mektubu okuduğu, cevabını yazdığı zaman İbn Abbas'ın yanında idim. Ona şöyle yazdı: "Sen bana sormuşsun" diyerek hadisi zikretti. "Bir de Hz. Peygamber'in (sav) Müşrik çocuklardan hiç bir tanesini öldürdü mü? diye soruyorsun. Kesinlikle Hz. Peygamber(sav) (Müşrik çocuklardan) hiç birini öldürmedi. Sen de Hızır'ın öldürdüğü çocuk hakkındaki bilgisine sahip değilsen, sakın onlardan hiç birini öldürmeyesin."


    Öneri Formu
42596 HM003200 İbn Hanbel, I, 344

Bize Esved b. Âmir, ona Züheyr, ona Ebu Ravk el-Hemedânî, ona Ebu Ğarîf, ona da Safvân b. Assâl el-Murâdî şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) bizi bir müfreze içinde gönderdi ve şöyle buyurdu: "Allah'ın adıyla, Allah yolunda Allah'ın düşmanlarıyla savaşarak yürüyün gidin. (Ganimetten) çalmayın, hiçbir çocuğu öldürmeyin!


Açıklama: mütabileriyle sahihtir.

    Öneri Formu
65793 HM018266 İbn Hanbel, IV, 240

Bize Yunus ve Affân, onlara Abdulvahid b. Ziyâd, ona Ebu Ravk Atiyye b. Hâris, ona Ebu Ğarîf Abdullah b. Halîfe, ona da Safvân b. Assâl el-Murâdî şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) bizi bir müfreze içinde gönderdi ve şöyle buyurdu: "Allah'ın adıyla, Allah yolunda gazâ edin! (Ganimetten) çalmayın, (antlaşmalarınıza) ihanet etmeyin, ölülere işkence etmeyin, hiçbir çocuğu öldürmeyin!


Açıklama: mütabileriyle sahihtir.

    Öneri Formu
65830 HM018273 İbn Hanbel, IV, 241

Bize Yunus ve Affân, onlara Abdulvahid b. Ziyâd, ona Ebu Ravk Atiyye b. Hâris, ona Ebu Ğarîf Ubeydullah b. Halîfe, ona da Safvân b. Assâl el-Murâdî şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) bizi bir müfreze içinde gönderdi ve şöyle buyurdu: "Allah'ın adıyla, Allah yolunda gazâ edin! (Ganimetten) çalmayın, (antlaşmalarınıza) ihanet etmeyin, ölülere işkence etmeyin, hiçbir çocuğu öldürmeyin! Yolcu için mest üzerine mesh etme süresi üç gün, mukim için bir gün bir gecedir." Affân rivayetinde "Allah Rasülü (sav) beni gönderdi" demiştir.


Açıklama: mütabileriyle sahihtir.

    Öneri Formu
65831 HM018274 İbn Hanbel, IV, 241

Bize Muhammed b. Beşşar, ona Abdurrahman b. Mehdî, ona Süfyan, ona alkame b. Mersed, ona Süleyman b. Büreyde, ona da babası (Büreyde b. Husayb)'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) birini ordunun başına komutan olarak görevlendirdiğinde ona kendisinin Allah'a karşı sorumluluk bilinciyle hareket etmesini, yanındaki Müslümanlara da iyi muamelede bulunmasını emreder ve şu tavsiyede bulunurdu: "Allah'ın adına, Allah yolunda, Allah'ı inkar edenlerle çarpışın. Ganimetten çalmayın. anlaşmanıza sadık kalın. Düşmanlarınızı öldürdükten sonra (gözlerini oyarak, kulaklarını veya burunlarını ya da diğer azalarını keserek) onlara müsle yapmayın. Hiç bir çocuğu öldürmeyin. Müşrik düşmanlarınla karşılaştığın zaman onlara şu üç alternatiften birisini teklif et. Bunlardan hangisini kabul ederlerse sen de kabul et ve onlara dokunma. Önce onları İslam'a ve kendi yurtlarından çıkıp muhacirlerin yurdu (Medine'ye) gelmeye davet et. Müslüman olarak Medine'ye hicret etmeleri durumunda oradaki muhacirlerin sahip oldukları haklara ve sorumluluklara sahip olacaklarını onlara bildir. Medine'ye hicreti kabul etmezlerse bedevî Müslümanlarla aynı konumda olacaklarını, onlarla aynı muameleye tabi tutulacaklarını ve cihad etmeleri dışında kendilerine ganimetten ve feyden herhangi bir pay ayrılmayacağını belirt. Eğer kabul etmezlerse Allah'tan sana yardım etmesini dile ve onlarla savaş. Bir kaleyi kuşattığında kaledekiler, kendilerini Allah ve Rasulü adına güvence isterlerse onlara Allah ve Rasulü adına güvence verme. Kendin veya arkadaşların adına güvence ver. Zira Allah ve Rasulü'nün güvencesine aykırı hareket etmiş olmanızdansa kendinizin ve arkadaşlarınızın verdiği güvenceye aykırı hareket etmiş olmanız daha iyidir. Yine savaş esnasında bir kalede bulunanları kuşatırsan ve kaledekiler kendilerine Allah adına hüküm uygulamanı isterlerse onlara Allah adına hüküm uygulama. Kendi hükmünü uygula. Çünkü Allah adına verdiğin hükümde isabet edip etmediğini bilemezsin." veya buna benzer (ifadeler kullanmıştır). Ebu İsa bu konuda Numan b. Mukarrin'den rivayet edilen bir hadisin de bulunduğunu ve Büreyde'nin yukarıdaki hadisinin hasen sahih olduğunu söylemiştir. Bize Muhammed b. Beşşar, ona Ahmed, ona Süfyan, ona da Alkame b. Mersed benzer muhtevalı hadisi "Eğer kabul etmezlerse onlardan cizye al. Şayet bunu da kabul etmezlerse Allah'tan onlara karşı sana yardım etmesini dile." ziyadesiyle rivayet etmiştir. Yine Ebu İsa şöyle demiştir: Bu hadisi Veki ve başkaları Süfyan'dan rivayet etmiştir. Aynı hadisi Muahmmed b. Beşşar'ın dışında biri Abdurrahman b. Mehdî'den rivayet etmiş ve bu rivayetinde düşmandan cizye isteme meselesini zikretmiştir.


    Öneri Formu
281868 T001617-2 Tirmizi, Siyer, 48

Bize Abdurrahman, ona Süfyân, ona Alkame b. Mersed, ona Süleyman b. Büreyde ona da Babası (Büreyde b. Husayb el-Eslemî) şöyle rivayet etmiştir. Rasulullah (sav) ordu ya da müfrezeye kumandan tayin ettiğinde ona Allah'ın rızasını dikkate alarak hareket etmesini ve beraberindeki Müslümanlara iyi davranmasını tavsiye eder ardından şöyle buyururdu: "Allah'ın adıyla, Allah yolunda gazâ edin! Allah'ı inkar edenlere karşı savaşın! (Ganimetten) çalmayın, (antlaşmalarınıza) ihanet etmeyin, ölülere işkence etmeyin, hiçbir çocuğu öldürmeyin! Müşrik düşmanlarınla karşılaştığında onları üç şeye çağır. Onlardan hangisini kabul ederlerse sen de onlardan kabul et ve onlara dokunma! Önce onlara yurtlarını bırakıp (Müslüman olarak) muhacirlerin yurduna hicret etmelerini teklif et ve gelmeleri durumunda muhacirlerin sahip olduğu hak ve sorumlulukların aynısına sahip olacaklarını onlara bildir. Eğer Muhacirlerin yurduna gelmeyi kabul etmezlerse onlara Müslüman bedevilerle aynı konuma sahip olacaklarını, kendilerine bedevi Müslümanlara uygulanacak hükümlerin aynısının uygulanacağını, Cihada katılmadıkları zaman kendilerine savaş ganimetinden ve (savaşmadan elden edilen) fey gelirinden pay verilmeyeceğini bildir. Eğer kabul etmezlerse onlardan cizye iste. Eğer kabul ederlerse onlardan cizye al ve onlara dokunma. Eğer bunu da kabul etmezlerse Allah'tan yardım dile ve onlarla savaş. Bir kaleyi kuşatma altına aldığında kaledekiler, senden Allah ve Rasulü adına güvence isterlerse Onlara Allah ve Rasulü'nün can ve mal güvencesini verme. Kendinin veya arkadaşlarının güvencesini ver. Çünkü kendinizin ve arkadaşlarınızın verdiği can ve mal güvencesine aykırı hareket etmiş olmanız Allah ve Rasulü'nün verdiği can ve mal güvencesine aykırı hareket etmenizden daha iyidir. Bir kaleyi kuşattığında kaledekiler kendilerine Allah'ın (adına) hüküm uygulamanı isterlerse onlara Allah'ın (adına) hüküm uygulama. Kendi hükmünü uygula. Çünkü Allah'ın onlar hakkındaki hükmüne isabet edip etmediğini bilemezsin." Abdurrahman "bunu ya da bu benzerini nakletti" dedi


    Öneri Formu
73437 HM023418 İbn Hanbel, V, 359

Bize Yezîd, ona Muhammed b. Ya'lâ b. İshak, ona Muhammed b. Ali, ona Zührî, ona da Yezîd b. Hürmüz şöyle rivayet etmiştir: Necdet el-Harûrî, (savaşta) çocukların öldürülmesi ve bir de Kadınların Hz. Peygamber (sav) ile birlikte savaşa katılıp katılmadıkları, Hz. Peygamber'in onlara (ganimetten) pay ayırıp ayırmadığı (konusunu) sormak üzere İbn Abbas'a bir mektup yazdı. Yezîd b. Hürmüz devamla şöyle dedi: İbn Abbas'ın, Necdet'e yazdığı mektubu bizzat ben (şu şekilde) yazdım: "Mektubunda bana, (savaşta) çocukların öldürülmesi (konusunu) soruyor ve Hz. Musa'nın (as) arkadaşı olan alim zatın (Hızır Aleyhisselamın) bir çocuğu öldürdüğünden bahsediyorsun. Eğer o ilim sahibi zatın bildiğini bilseydin, sen de çocukları öldürebilirdin. Ama o bilgiye sahip değilsin öyleyse bundan kaçın. Zaten Hz. Peygamber (sav) de onların öldürülmesini yasaklamıştır. Yine mektubunda, kadınların Hz. Peygamber (sav) ile birlikte savaşa katılıp katılmadıklarını, Hz. Peygamber'in onlara (ganimetten) pay ayırıp ayırmadığını soruyorsun. Kadınlar da Allah Rasulü (sav) ile birlikte savaşa katılırlardı. Ancak onlara pay ayırma konusuna gelince (Hz. Peygamber (sav) onlara ganimetten bir pay) vermedi. Sadece hediye kabilinden az bir şey verirdi."


    Öneri Formu
42985 HM003299 İbn Hanbel, I, 353

Bize Yunus, ona Ebân, ona Katâde, ona Hasan, ona da Esved b. Serî şöyle rivayet etmiştir. Hz. Peygamber (sav) Hayber günü bir müfreze gönderdi. Onlar müşriklerle savaştı ve savaşta çok ileri giderek çocukları da öldürdü. Hz. Peygamber (sav) "Çocukları öldürmeye sizi sek eden şey nedir?" buyurdu. Onlar "Ey Allah'ın Rasulü (sav) bunlar Müşrik çocuklarıydı." dediler. Hz. Peygamber (sav) "Sizin en değerlileriniz de Müşrik çocukları değil miydi? Muhammed'in canını elinde tutan Allah'a yemin olsun ki her canlı fıtrat üzere doğar ve konuşmaya başlayıncaya kadar (fıtrat üzere devam eder)." buyurdu. Bize Hüşeym, ona Yunus, ona Hasan, ona da Esved b. Serî'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle derdi: "Harpte çocukları öldürmeyin." Sahabe "Ey Allah'ın Rasulü! onlar Müşriklerin evladı değil mi?" diye sordu. Hz. Peygamber (sav) de "Sizin en değerlileriniz de Müşrik çocukları değil miydi?" cevabını verdi.


    Öneri Formu
63811 HM015673 İbn Hanbel, III, 435

Bize İsmail, ona Yunus, ona Hasan, ona da Esved b. Serî şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber'e geldim ve onunla birlikte savaşa katıldım. Sırtımdan vuruldum. İnsanlar o gün savaşta çok ileri gittiler hatta çocukları bile öldürdüler. -bir rivayette الْوِلْدَانَ kelimesi yerine الذُّرِّيَّةَ kelimesini kullanmıştır.- Bu haber Hz. Peygamber'e (sav) ulaşınca şöyle dedi: "Şu insanlara ne oluyor ki, öldürmede çok ileri gittiler, hatta çocukları bile öldürdüler" dedi. Bir adam "Ey Allah'ın Rasulü (sav) bunlar müşriklerin çocukları" dedi. Hz. Peygamber (sav) "Dikkatiniz çekerim! Sizin en değerlileriniz de Müşrik çocukları değil miydi?" dedi, sonra da "Dikkatinizi çekerim! çocukları öldürmeyin, çocukları öldürmeyin. Her canlı fıtrat üzere doğar, konuşmaya başladığında Ebeveyni onu Yahudi ya da Hıristiyan yapar" buyurdu.


    Öneri Formu
63813 HM015674 İbn Hanbel, III, 435


    Öneri Formu
15924 D002613 Ebu Davud, Cihad, 82