Bize Abdullah b. Abdurrahman, ona Muhammed b. Uyeyne, ona Mervân b. Muaviye el-Fezârî, ona Kesîr b. Abdullah b. Amr b. Avf el-Müzenî, ona babası (Abdullah b. Amr), ona da dedesi (Amr b. Avf) şöyle rivayet etmiştir:
"Hz. Peygamber (sav), Bilal b. Hâris'e, 'iyi belle' dedi. Bilal 'ey Allah'ın Rasulü, neyi?' dedi. O, (yine), 'ey, Bilal, iyi belle' dedi. Bilal ise, 'ey Allah'ın Rasulü, neyi?' dedi. Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:"
"Kim, benden sonra unutulmuş olan sünnetlerimden birini ihya ederse (yeniden yaşatırsa), onunla amel edenlerin sevapları kadar sevap alır. Üstelik onların sevaplarından da hiçbir şey eksilmez. Kim de Allah ve Rasulünün razı olmadığı bir sapkın bidat ortaya çıkarırsa, onunla amel edenlerin günahları kadar günah yüklenir. Fakat bu, o insanların günahlarından hiçbir şey eksiltmez."
[Ebu İsa şöyle der ki: Bu, hasen bir hadistir. Muhammed b. Uyeyne Missîsî, Şâmlı'dır. Kesir b. Abdullah ise İbn Amr b. Avf olup Müzenî'dir.]
Açıklama: ''اعْلَمْ'' ifadesinin tercümedeki gibi anlaşılabileceğine dair bk. Mübârekfûrî, Tuhfetü'l-ahvezî, VII, 369.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15828, T002677
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عُيَيْنَةَ عَنْ مَرْوَانَ بْنِ مُعَاوِيَةَ الْفَزَارِىِّ عَنْ كَثِيرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ هو ابن عمرو بن عوف المزني عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَالَ لِبِلاَلِ بْنِ الْحَارِثِ « اعْلَمْ » . قَالَ مَا أَعْلَمُ يَا رَسُولَ اللَّهِ ؟ قَالَ « اعْلَمْ يَا بِلاَلُ » . قَالَ مَا أَعْلَمُ يَا رَسُولَ اللَّهِ ؟ قَالَ « أَنَّهُ مَنْ أَحْيَا سُنَّةً مِنْ سُنَّتِى قَدْ أُمِيتَتْ بَعْدِى فَإِنَّ لَهُ مِنَ الأَجْرِ مِثْلَ مَنْ عَمِلَ بِهَا مِنْ غَيْرِ أَنْ يَنْقُصَ مِنْ أُجُورِهِمْ شَيْئًا وَمَنِ ابْتَدَعَ بِدْعَةَ ضَلاَلَةٍ لاَ تُرْضِى اللَّه وَرَسُولَهَ كَانَ عَلَيْهِ مِثْلُ آثَامِ مَنْ عَمِلَ بِهَا لاَ يَنْقُصُ ذَلِكَ مِنْ أَوْزَارِ النَّاسِ شَيْئًا » . قَالَ أَبُو عِيسَى : هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ . وَمُحَمَّدُ بْنُ عُيَيْنَةَ هُوَ مِصِّيصِىٌّ شَامِىٌّ وَكَثِيرُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ هُوَ ابْنُ عَمْرِو بْنِ عَوْفٍ الْمُزَنِىُّ .
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Abdurrahman, ona Muhammed b. Uyeyne, ona Mervân b. Muaviye el-Fezârî, ona Kesîr b. Abdullah b. Amr b. Avf el-Müzenî, ona babası (Abdullah b. Amr), ona da dedesi (Amr b. Avf) şöyle rivayet etmiştir:
"Hz. Peygamber (sav), Bilal b. Hâris'e, 'iyi belle' dedi. Bilal 'ey Allah'ın Rasulü, neyi?' dedi. O, (yine), 'ey, Bilal, iyi belle' dedi. Bilal ise, 'ey Allah'ın Rasulü, neyi?' dedi. Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:"
"Kim, benden sonra unutulmuş olan sünnetlerimden birini ihya ederse (yeniden yaşatırsa), onunla amel edenlerin sevapları kadar sevap alır. Üstelik onların sevaplarından da hiçbir şey eksilmez. Kim de Allah ve Rasulünün razı olmadığı bir sapkın bidat ortaya çıkarırsa, onunla amel edenlerin günahları kadar günah yüklenir. Fakat bu, o insanların günahlarından hiçbir şey eksiltmez."
[Ebu İsa şöyle der ki: Bu, hasen bir hadistir. Muhammed b. Uyeyne Missîsî, Şâmlı'dır. Kesir b. Abdullah ise İbn Amr b. Avf olup Müzenî'dir.]
Açıklama:
''اعْلَمْ'' ifadesinin tercümedeki gibi anlaşılabileceğine dair bk. Mübârekfûrî, Tuhfetü'l-ahvezî, VII, 369.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, İlim 16, 5/45
Senetler:
1. Ebu Abdullah Amr b. Avf el-Müzeni (Amr b. Avf b. Zeyd b. Milha)
2. Ebu Kesir Abdullah b. Amr el-Müzeni (Abdullah b. Amr b. Avf b. Zeyd b. Milha)
3. Kesir b. Abdullah el-Müzeni (Kesir b. Abdullah b. Amr b. Avf b. Zeyd)
4. Ebu Abdullah Mervan b. Muaviye el-Fezârî (Mervan b. Muaviye b. Haris b. Esma b. Harice)
5. Ebu Abdullah Muhammed b. Uyeyne el-Fezarî (Muhammed b. Uyeyne)
6. Ebu Muhammed Abdullah b. Abdurrahman ed-Dârimî (Abdullah b. Abdurrahman b. Fadl b. Behrâm b. Abdussamed)
Konular:
Bid'at, bid'at çıkarmak
KTB, İLİM
Sünnet, ihya etmek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2486, M004784
Hadis:
حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا الْوَلِيدُ بْنُ مُسْلِمٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ يَزِيدَ بْنِ جَابِرٍ حَدَّثَنِى بُسْرُ بْنُ عُبَيْدِ اللَّهِ الْحَضْرَمِىُّ أَنَّهُ سَمِعَ أَبَا إِدْرِيسَ الْخَوْلاَنِىَّ يَقُولُ سَمِعْتُ حُذَيْفَةَ بْنَ الْيَمَانِ يَقُولُ كَانَ النَّاسُ يَسْأَلُونَ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَنِ الْخَيْرِ وَكُنْتُ أَسْأَلُهُ عَنِ الشَّرِّ مَخَافَةَ أَنْ يُدْرِكَنِى فَقُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّا كُنَّا فِى جَاهِلِيَّةٍ وَشَرٍّ فَجَاءَنَا اللَّهُ بِهَذَا الْخَيْرِ فَهَلْ بَعْدَ هَذَا الْخَيْرِ شَرٌّ قَالَ:
"نَعَمْ." فَقُلْتُ هَلْ بَعْدَ ذَلِكَ الشَّرِّ مِنْ خَيْرٍ قَالَ:
"نَعَمْ وَفِيهِ دَخَنٌ." قُلْتُ وَمَا دَخَنُهُ قَالَ:
"قَوْمٌ يَسْتَنُّونَ بِغَيْرِ سُنَّتِى وَيَهْدُونَ بِغَيْرِ هَدْيِى تَعْرِفُ مِنْهُمْ وَتُنْكِرُ." فَقُلْتُ هَلْ بَعْدَ ذَلِكَ الْخَيْرِ مِنْ شَرٍّ قَالَ:
"نَعَمْ دُعَاةٌ عَلَى أَبْوَابِ جَهَنَّمَ مَنْ أَجَابَهُمْ إِلَيْهَا قَذَفُوهُ فِيهَا." فَقُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ صِفْهُمْ لَنَا. قَالَ:
"نَعَمْ قَوْمٌ مِنْ جِلْدَتِنَا وَيَتَكَلَّمُونَ بِأَلْسِنَتِنَا." قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ فَمَا تَرَى إِنْ أَدْرَكَنِى ذَلِكَ قَالَ:
"تَلْزَمُ جَمَاعَةَ الْمُسْلِمِينَ وَإِمَامَهُمْ." فَقُلْتُ فَإِنْ لَمْ تَكُنْ لَهُمْ جَمَاعَةٌ وَلاَ إِمَامٌ قَالَ:
"فَاعْتَزِلْ تِلْكَ الْفِرَقَ كُلَّهَا وَلَوْ أَنْ تَعَضَّ عَلَى أَصْلِ شَجَرَةٍ حَتَّى يُدْرِكَكَ الْمَوْتُ وَأَنْتَ عَلَى ذَلِكَ."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Müsenna, ona Velid b. Müslim, ona Abdurrahman b. Yezid b. Cabir, ona Büsr b. Ubeydullah el-Hadramî, on Ebu İdris el-Havlânî, ona da Huzeyfe b. Yeman şöyle rivayet etmiştir: İnsanlar Rasulullah'a (sav) hayrı soruyorlar ben ise bana ulaşır endişesinden ötürü şerri soruyordum. Ya Rasulullah! Biz cahiliye ve şer içindeydik de Allah bize bu hayrı (İslâm) getirdi. Bu hayırdan sonra şer olacak mı dedim.
"Evet" buyurdu. Bu şerden sonra hayır olacak mı dedim.
"Evet ve onda bir kusur olacaktır" buyurdu. Onun kusuru nedir dedim.
"Yolumdan başka bir yol tutturan, (gönderildiğim) hidayetten başkası ile amel eden (ve birtakım işlerini) benimseyip (bazılarını) hoş görmediğin bir topluluk" buyurdu. Bu hayırdan sonra şer olacak mı dedim.
"Evet! Cehennem kapılarında davetçiler! Onlara icabet edeni oraya atarlar" buyurdu. Ya Rasulullah! Onları bize tanıtıver dedim.
"Tabii; bizim içimizden insanlardır ve bizim dilimizle konuşurlar" buyurdu. Ya Rasulullah! Bu (zaman) bana rast gelirse (ne yapmamı uygun) görürsün dedim.
"Müslümanların topluluğuna ve yöneticisine yapış" buyurdu. Onların ne topluluğu ne de yöneticisi yoksa (ne yapayım) dedim.
"Ağaç köküne yapışsan ve sen bu hâl üzere ölüm sana gelse o toplulukların hepsinden uzak dur" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, İmâre 4784, /792
Senetler:
()
Konular:
Bid'at, bid'at çıkarmak
Bilgi, gayb olan konular ve muğayyebatı hamse
Cemaat, birlik olma
Hz. Peygamber, öğreticiliği
Sünnet, ihya etmek
Sünnet, sünnete uymak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
3936, M005124
Hadis:
حَدَّثَنَا زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ وَسُرَيْجُ بْنُ يُونُسَ كِلاَهُمَا عَنْ مَرْوَانَ قَالَ زُهَيْرٌ حَدَّثَنَا مَرْوَانُ بْنُ مُعَاوِيَةَ الْفَزَارِىُّ حَدَّثَنَا مَنْصُورُ بْنُ حَيَّانَ حَدَّثَنَا أَبُو الطُّفَيْلِ عَامِرُ بْنُ وَاثِلَةَ قَالَ كُنْتُ عِنْدَ عَلِىِّ بْنِ أَبِى طَالِبٍ فَأَتَاهُ رَجُلٌ فَقَالَ مَا كَانَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم يُسِرُّ إِلَيْكَ قَالَ فَغَضِبَ وَقَالَ مَا كَانَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم يُسِرُّ إِلَىَّ شَيْئًا يَكْتُمُهُ النَّاسَ غَيْرَ أَنَّهُ قَدْ حَدَّثَنِى بِكَلِمَاتٍ أَرْبَعٍ. قَالَ فَقَالَ مَا هُنَّ يَا أَمِيرَ الْمُؤْمِنِينَ قَالَ قَالَ:
"لَعَنَ اللَّهُ مَنْ لَعَنَ وَالِدَهُ وَلَعَنَ اللَّهُ مَنْ ذَبَحَ لِغَيْرِ اللَّهِ وَلَعَنَ اللَّهُ مَنْ آوَى مُحْدِثًا وَلَعَنَ اللَّهُ مَنْ غَيَّرَ مَنَارَ الأَرْضِ."
Tercemesi:
Bize Züheyr b. Harb ve Süreyc b. Yunus, o ikisine Mervan rivayet etmiştir: Züheyr şöyle demiştir: Bize Mervan b. Muaviye el-Fezârî, ona Mansur b. Hayyan, ona Ebu Tufeyl Amir b. Vasile şöyle rivayet etmiştir: Ali b. Ebu Talib'in yanındaydım. Bir adam onun yanına geldi ve Hz. Peygamber (sav) sana ne sır veriyordu diye sordu. Hz. Ali kızdı ve Rasulullah (sav) bana halkan gizlediği bir sır vermezdi. Ancak bana dört söz söyledi dedi. O kişi; o kelimeler nedir ey Mü'minlerin emiri diye sordu. Hz. Ali; "Allah babasına lanet edene lanet etsin. Allah, kendisinden başkası için kurban kesene lanet etsin. Allah dinden olmayan bir bidat çıkarana lanet etsin. Allah yeryüzünün alâmetini değiştirene lanet etsin" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Edâhî 5124, /842
Senetler:
1. Ebu Hasan Ali b. Ebu Talib el-Hâşimî (Ali b. Ebu Talib b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Tufeyl Amir b. Vasile el-Leysi (Amir b. Vasile b. Abdullah b. Umeyr b. Cabir)
3. Mansur b. Hayyan el-Esedi (Mansur b. Hayyan b. Husayn)
4. Ebu Abdullah Mervan b. Muaviye el-Fezârî (Mervan b. Muaviye b. Haris b. Esma b. Harice)
5. Ebu Haris Süreyc b. Yunus el-Merverrûzî (Süreyc b. Yunus b. İbrahim)
Konular:
Bid'at, bid'at çıkarmak
Bid'at, sonradan dini bir uygulama olarak uydurulan şeyler
BİRRU'L- VALİDEYN
Ehl-i Beyt, Hz. Ali
Lanet, Aile, Anne-Babaya lanet, sövme
Öneri Formu
Hadis Id, No:
3940, M005126
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى وَمُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ - وَاللَّفْظُ لاِبْنِ الْمُثَنَّى - قَالاَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ جَعْفَرٍ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ قَالَ سَمِعْتُ الْقَاسِمَ بْنَ أَبِى بَزَّةَ يُحَدِّثُ عَنْ أَبِى الطُّفَيْلِ قَالَ سُئِلَ عَلِىٌّ أَخَصَّكُمْ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِشَىْءٍ فَقَالَ مَا خَصَّنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِشَىْءٍ لَمْ يَعُمَّ بِهِ النَّاسَ كَافَّةً إِلاَّ مَا كَانَ فِى قِرَابِ سَيْفِى هَذَا - قَالَ - فَأَخْرَجَ صَحِيفَةً مَكْتُوبٌ فِيهَا
"لَعَنَ اللَّهُ مَنْ ذَبَحَ لِغَيْرِ اللَّهِ وَلَعَنَ اللَّهُ مَنْ سَرَقَ مَنَارَ الأَرْضِ وَلَعَنَ اللَّهُ مَنْ لَعَنَ وَالِدَهُ وَلَعَنَ اللَّهُ مَنْ آوَى مُحْدِثًا."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Müsenna ve Muhammed b. Beşşâr, o ikisine Muhammed b. Cafer, ona Şube, ona Kasım b. Ebu Bezze, ona da Ebu Tufeyl şöyle rivayet etti: Ali'ye (ra) şu soruldu: Rasulullah (sav) sizlere has (başkasına bildirmediği) bir şeyi size bildirdi mi? Bunun üzerine Ali (ra) şöyle dedi: Rasulullah (sav) bu kılıcımın kılıfında bulunan hariç bütün insanlara genellemediği sadece bize has bir şeyi bildirmiş değildir dedi ve içinde şunların yazılı olduğu bir sahife çıkardı:
"Allah'tan başkası adıyla hayvan kesene Allah lanet etsin! Yeryüzünün (arazi sınırlarını/yolları gösteren) işaretlerini çalanlara Allah lanet etsin! Babasına lanet edene Allah lanet etsin! Suç işlemiş kişiyi barındırıp cezalandırılmasına mâni olana Allah lanet etsin!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Edâhî 5126, /842
Senetler:
1. Ebu Hasan Ali b. Ebu Talib el-Hâşimî (Ali b. Ebu Talib b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Tufeyl Amir b. Vasile el-Leysi (Amir b. Vasile b. Abdullah b. Umeyr b. Cabir)
3. Kasım b. Ebû Bezze (Ebû Abdullah Kasım b. Nafi' b. Yesar)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Gunder Muhammed b. Cafer el-Hüzelî (Muhammed b. Cafer el-Hüzeli)
6. Muhammed b. Beşşâr el-Abdî (Muhammed b. Beşşâr b. Osman)
Konular:
Arazi, toprak anlaşmazlıkları
Bid'at, bid'at çıkarmak
Ehl-i Beyt, Hz. Ali
Hadis, hadislerin yazılması
Lanet, Aile, Anne-Babaya lanet, sövme
Sahife, Hz. Ali'nin sahifesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15826, T002676
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ حُجْرٍ حَدَّثَنَا بَقِيَّةُ بْنُ الْوَلِيدِ عَنْ بَحِيرِ بْنِ سَعْدٍ عَنْ خَالِدِ بْنِ مَعْدَانَ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَمْرٍو السُّلَمِىِّ عَنِ الْعِرْبَاضِ بْنِ سَارِيَةَ قَالَ وَعَظَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَوْمًا بَعْدَ صَلاَةِ الْغَدَاةِ مَوْعِظَةً بَلِيغَةً ذَرَفَتْ مِنْهَا الْعُيُونُ وَوَجِلَتْ مِنْهَا الْقُلُوبُ فَقَالَ رَجُلٌ : إِنَّ هَذِهِ مَوْعِظَةُ مُوَدِّعٍ فَمَاذَا تَعْهَدُ إِلَيْنَا يَا رَسُولَ اللَّهِ ؟ قَالَ « أُوصِيكُمْ بِتَقْوَى اللَّهِ وَالسَّمْعِ وَالطَّاعَةِ وَإِنْ عَبْدٌ حَبَشِىٌّ فَإِنَّهُ مَنْ يَعِشْ مِنْكُمْ يَرَى اخْتِلاَفًا كَثِيرًا وَإِيَّاكُمْ وَمُحْدَثَاتِ الأُمُورِ فَإِنَّهَا ضَلاَلَةٌ فَمَنْ أَدْرَكَ ذَلِكَ مِنْكُمْ فَعَلَيْكم بِسُنَّتِى وَسُنَّةِ الْخُلَفَاءِ الرَّاشِدِينَ الْمَهْدِيِّينَ عَضُّوا عَلَيْهَا بِالنَّوَاجِذِ » . قَالَ أَبُو عِيسَى : هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَقَدْ رَوَى ثَوْرُ بْنُ يَزِيدَ عَنْ خَالِدِ بْنِ مَعْدَانَ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَمْرٍو السُّلَمِىِّ عَنِ الْعِرْبَاضِ بْنِ سَارِيَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوَ هَذَا . حَدَّثَنَا بِذَلِكَ الْحَسَنُ بْنُ عَلِىٍّ الْخَلاَّلُ وَغَيْرُ وَاحِدٍ قَالُوا حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ عَنْ ثَوْرِ بْنِ يَزِيدَ عَنْ خَالِدِ بْنِ مَعْدَانَ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَمْرٍو السُّلَمِىِّ عَنِ الْعِرْبَاضِ بْنِ سَارِيَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوَهُ وَالْعِرْبَاضُ بْنُ سَارِيَةَ يُكْنَى أَبَا نَجِيحٍ . وَقَدْ رُوِىَ هَذَا الْحَدِيثُ عَنْ حُجْرِ بْنِ حُجْرٍ عَنْ عِرْبَاضِ بْنِ سَارِيَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوَهُ .
Tercemesi:
Bize Ali b. Hucr, ona Bakiyye b. Velîd, ona Bahîr b. Sa'd, ona Halid b. Ma'dân, ona Abdurrahman b. Amr es-Sülemî, ona da İrbâz b. Sâriye şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav) bizlere bir gün, sabah namazından sonra dokunaklı bir vaaz vermişti ki ondan dolayı göz yaşları akmış, kalpler (korkudan) titremişti. Bir adam, ''bu, veda edenin vaazıdır. Yâ Rasulullah, bizlere ne tavsiye edersin'' dedi. O, ''sizlere Allah'a karşı takva sahibi olmanızı, Habeşistanlı bir köle (emiriniz) olsa dahi işitip itaat etmeyi tavsiye ederim. Sizlerden (uzun süre) yaşayanlar, pek çok ihtilaf görecekler. Sonradan çıkan şeylerden de sakının. Zira onlar sapıklıktır. Sizlerden bunlara yetişen olursa, benim sünnetimi ve doğru yola sevk edilmiş halifelerin sünnetlerini tavsiye ederim. Onlara azı dişlerinizle yapışın'' buyurdu.
Ebu İsa şöyle demiştir: Bu hasen-sahih bir hadistir. Bu hadisin bir benzerini Sevr b. Yezid, ona Halid b. Ma'dân, ona Abdurrahman b. Amr es-Sülemî, ona da İrbâz b. Sâriye, Hz. Peygamber (sav)'den rivayet etmiştir. Bu tarik ile hadisin benzerini bize Hasan b. Ali el-Hallâl ve daha pek çok kimse, onlara Ebu Âsım, ona Sevr b. Yezid, ona Halid b. Ma'dân, ona Abdurrahman b. Amr es-Sülemî, ona da İrbâz b. Sâriye, Hz. Peygamber (sav)'den rivayet etmiştir. İrbâz b. Sâriye, Ebu Necîh diye künyelenir. Bu hadis, benzer şekilde, Hucr b. Hucr'dan, ona İrbâz b. Sâriye'den, ona da Hz. Peygamber (sav)'den rivayet edilmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, İlim 16, 5/44
Senetler:
1. Ebu Necih İrbad b. Sariye es-Sülemî (İrbad b. Sariye)
2. Abdurrahman b. Amr es-Sülemi (Abdurrahman b. Amr b. Abese)
3. Ebu Abdullah Halid b. Ma'dân el-Kilâ'î (Halid b. Ma'dân b. Ebu Küreyb)
4. Ebu Halid Bahîr b. Sa'd es-Suhûlî (Bahîr b. Sa'd)
5. Ebu Muhammed Bakiyye b. Velîd el-Kilâ'î (Bakiyye b. Velîd b. Sâid b. Ka'b b. Harîz)
6. Ebu Hasan Ali b. Hucr es-Sa'dî (Ali b. Hucr b. İyas b. Mukatil)
Konular:
Bid'at, bid'at çıkarmak
Bilgi, Hz. Peygamber'in verdiği gaybi haberler
Sünnet, bağlayıcılığı
Sünnet, raşid halifelerin
Yönetici, itaat ve sınırları