Bize Yahya b. Habîb el-Hârisî, ona Hâlid b. el-Hâris (T) Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Muhammed b. Ebu Adiy, her ikisine Hişâm (T) Bize Âsım b. en-Nadr et-Teymî, ona Mu'temir, ona babası (Süleyman b. Tarhan), o ikisine Katâde, ona Enes (b. Mâlik) bu olayı anlatmıştır.
Açıklama: Hadiste anlatıldığı ifade edilen olay [M006123] numaralı hadiste geçmiştir
Öneri Formu
Hadis Id, No:
278822, M006124-2
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ حَبِيبٍ الْحَارِثِىُّ حَدَّثَنَا خَالِدٌ يَعْنِى ابْنَ الْحَارِثِ ح وَحَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ أَبِى عَدِىٍّ كِلاَهُمَا عَنْ هِشَامٍ ح وَحَدَّثَنَا عَاصِمُ بْنُ النَّضْرِ التَّيْمِىُّ حَدَّثَنَا مُعْتَمِرٌ قَالَ سَمِعْتُ أَبِى قَالاَ جَمِيعًا حَدَّثَنَا قَتَادَةُ عَنْ أَنَسٍ بِهَذِهِ الْقِصَّةِ.
Tercemesi:
Bize Yahya b. Habîb el-Hârisî, ona Hâlid b. el-Hâris (T) Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Muhammed b. Ebu Adiy, her ikisine Hişâm (T) Bize Âsım b. en-Nadr et-Teymî, ona Mu'temir, ona babası (Süleyman b. Tarhan), o ikisine Katâde, ona Enes (b. Mâlik) bu olayı anlatmıştır.
Açıklama:
Hadiste anlatıldığı ifade edilen olay [M006123] numaralı hadiste geçmiştir
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Fedâil 6124, /988
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
3. Ebu Mu'temir Süleyman b. Tarhân et-Teymî (Süleyman b. Tarhân)
4. Ebu Muhammed Mu'temir b. Süleyman et-Teymi (Mu'temir b. Süleyman b. Tarhân)
5. Ebu Ömer Asım b. Nadr et-Teymî (Asım b. Nadr b. Münteşir)
Konular:
Adab, soru sorma adabı
KTB, ADAB
حَدَّثَنَاهُ عَاصِمُ بْنُ النَّضْرِ التَّيْمِىُّ حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ الْحَارِثِ حَدَّثَنَا حُمَيْدٌ بِهَذَا الإِسْنَادِ [عَنْ ثَابِتٍ عَنْ أَنَسٍ] إِلَى قَوْلِهِ " وَقِنَا عَذَابَ النَّارِ " [أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَادَ رَجُلاً مِنَ الْمُسْلِمِينَ قَدْ خَفَتَ فَصَارَ مِثْلَ الْفَرْخِ فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « هَلْ كُنْتَ تَدْعُو بِشَىْءٍ أَوْ تَسْأَلُهُ إِيَّاهُ » . قَالَ نَعَمْ كُنْتُ أَقُولُ اللَّهُمَّ مَا كُنْتَ مُعَاقِبِى بِهِ فِى الآخِرَةِ فَعَجِّلْهُ لِى فِى الدُّنْيَا . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « سُبْحَانَ اللَّهِ لاَ تُطِيقُهُ - أَوْ لاَ تَسْتَطِيعُهُ - أَفَلاَ قُلْتَ اللَّهُمَّ آتِنَا فِى الدُّنْيَا حَسَنَةً وَفِى الآخِرَةِ حَسَنَةً وَقِنَا عَذَابَ النَّارِ »] . وَلَمْ يَذْكُرِ الزِّيَادَةَ .
Bize Âsım b. Nadr et-Teymî, ona Halid b. Hâris, ona da Humeyd bu isnadla "Bizi cehennem azabından koru" ifadesine dek nakledip ilave bilgiyi zikretmemiştir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
77, M006836
Hadis:
حَدَّثَنَاهُ عَاصِمُ بْنُ النَّضْرِ التَّيْمِىُّ حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ الْحَارِثِ حَدَّثَنَا حُمَيْدٌ بِهَذَا الإِسْنَادِ [عَنْ ثَابِتٍ عَنْ أَنَسٍ] إِلَى قَوْلِهِ " وَقِنَا عَذَابَ النَّارِ " [أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَادَ رَجُلاً مِنَ الْمُسْلِمِينَ قَدْ خَفَتَ فَصَارَ مِثْلَ الْفَرْخِ فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « هَلْ كُنْتَ تَدْعُو بِشَىْءٍ أَوْ تَسْأَلُهُ إِيَّاهُ » . قَالَ نَعَمْ كُنْتُ أَقُولُ اللَّهُمَّ مَا كُنْتَ مُعَاقِبِى بِهِ فِى الآخِرَةِ فَعَجِّلْهُ لِى فِى الدُّنْيَا . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « سُبْحَانَ اللَّهِ لاَ تُطِيقُهُ - أَوْ لاَ تَسْتَطِيعُهُ - أَفَلاَ قُلْتَ اللَّهُمَّ آتِنَا فِى الدُّنْيَا حَسَنَةً وَفِى الآخِرَةِ حَسَنَةً وَقِنَا عَذَابَ النَّارِ »] . وَلَمْ يَذْكُرِ الزِّيَادَةَ .
Tercemesi:
Bize Âsım b. Nadr et-Teymî, ona Halid b. Hâris, ona da Humeyd bu isnadla "Bizi cehennem azabından koru" ifadesine dek nakledip ilave bilgiyi zikretmemiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Zikir ve'd-dua ve't-tevbe ve'l-istiğfâr 6836, /1108
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Muhammed Sabit b. Eslem el-Bünanî (Sabit b. Eslem)
3. Ebu Ubeyde Humeyd b. Ebu Humeyd et-Tavîl (Humeyd b. Tarhan)
4. Halid b. Haris el-Hüceymî (Halid b. Haris b. Selim b. Süleyman)
5. Ebu Ömer Asım b. Nadr et-Teymî (Asım b. Nadr b. Münteşir)
Konular:
Dua, Dua ve sağlık
Dua, duanın kader ile ilişkisi
KTB, KADER
Ölüm, temenni etmemek
77
M006836
Müslim, Zikir ve Dua ve Tevbe ve İstiğfar, 23
Öneri Formu
Hadis Id, No:
9164, M006611
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَأَبُو غَسَّانَ الْمِسْمَعِىُّ وَعَاصِمُ بْنُ النَّضْرِ التَّيْمِىُّ قَالُوا حَدَّثَنَا مُعْتَمِرُ بْنُ سُلَيْمَانَ ح وَحَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ أَخْبَرَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ كِلاَهُمَا عَنْ مَعْمَرٍ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ فِى هَذَا الإِسْنَادِ [عَنْ أُمِّ الدَّرْدَاءِ عَنْ أَبِى الدَّرْدَاءِ] بِمِثْلِ مَعْنَى حَدِيثِ حَفْصِ بْنِ مَيْسَرَةَ [أَنَّ عَبْدَ الْمَلِكِ بْنَ مَرْوَانَ بَعَثَ إِلَى أُمِّ الدَّرْدَاءِ بِأَنْجَادٍ مِنْ عِنْدِهِ فَلَمَّا أَنْ كَانَ ذَاتَ لَيْلَةٍ قَامَ عَبْدُ الْمَلِكِ مِنَ اللَّيْلِ فَدَعَا خَادِمَهُ فَكَأَنَّهُ أَبْطَأَ عَلَيْهِ فَلَعَنَهُ فَلَمَّا أَصْبَحَ قَالَتْ لَهُ أُمُّ الدَّرْدَاءِ سَمِعْتُكَ اللَّيْلَةَ لَعَنْتَ خَادِمَكَ حِينَ دَعَوْتَهُ . فَقَالَتْ سَمِعْتُ أَبَا الدَّرْدَاءِ يَقُولُ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لاَ يَكُونُ اللَّعَّانُونَ شُفَعَاءَ وَلاَ شُهَدَاءَ يَوْمَ الْقِيَامَةِ »].
Tercemesi:
Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe (H) Ebû Gassân El-Mismaî (H) Âsim b. Nadr Et-Teymî rivayet ettiler. (Dediler ki) : Bize Mu'temir b. Süleyman rivayet etti. H.
Bize îshâk b. İbrahim de rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Abdürrezzâk haber verdi.
Her iki râvi Ma'mer'den, o da Zeyd b. Eslem'den naklen bu isnadda (Ümmü derda'nın Ebî Derdâ'dan naklettiği) Hafs b. Meysere'nin hadîsi mânâ ile rivayette bulunmuşlardır. Abdulmelik b. Mervan, Encad'la hediyelerini Ümmü derda'ya gönderdi. Gecelerden birinde Abdülmelik b. Mervan hizmetçisini çağırdı o da geçikince ona lanet etti. Sbahleyin Ümmü derdâ ona şöyle dedi: Geceleyin hizmetlini çağırdığındaki lanetlemeni duydum. Ebâ Derdâ'yı şöyle derken işittim. Hz. Peygamber (s.) "çokça lanet edenler kıyamet gününde ne şefaat edebilirler ne de şahitlikleri kabul edilir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Birr ve's-sıla ve'l-edeb 6611, /1074
Senetler:
1. Ebu Derdâ Uveymir b. Malik el-Ensârî (Uveymir b. Zeyd b. Malik b. Kays b. Aişe b. Ümeyye)
2. Ümmü Derda es-Suğra Hüceyme bt. Huyeyy el-Evsâbiyye (Hüceyme bt. Huyeyy)
3. Ebu Üsame Zeyd b. Eslem el-Kuraşî (Zeyd b. Eslem)
4. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
5. Ebu Muhammed Mu'temir b. Süleyman et-Teymi (Mu'temir b. Süleyman b. Tarhân)
5. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
6. İshak b. Râhûye el-Mervezî (İshak b. İbrahim b. Mahled)
6. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
6. Ebu Ğassan Malik b. Abdulvahid el-Misma'î (Malik b. Abdulvahid)
6. Ebu Ömer Asım b. Nadr et-Teymî (Asım b. Nadr b. Münteşir)
Konular:
KTB, ADAB
Lanet, Lanetlemek,
Bize Asım b. Nadr et-Teymî, ona el-Mu'temir, ona Ubeydullah(T) Bize Kuteybe b. Said, ona Leys, ona İbn Aclân, onlara Sumey, ona Ebu Salih, ona Ebu Hüreyre'nin söylediğine göre (Bu rivayet Kuteybe'ye aittir) fakir muhacirler Rasulullah'a (sav) gelerek 'Malları çok olan kimseler yüksek dereceleri ve kalıcı nimetleri kazınıp gittiler' dediler. Allah Rasulü "Bu Nasıl oldu?" buyurdu. Fakir muhacirler 'Onlar bizim gibi namaz kılıyor, bizim gibi oruç tutuyorlar. Diğer taraftan bizler sadaka veremediğimiz halde onlar sadaka verebiliyorlar, köle azat edemediğimiz halde köle azat edebiliyorlar' dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:
"Sizden öncekilerin (derecelerine) erişebileceğiniz hatta sizden sonra gelenleri geçebileceğiniz, sizin yaptığınızı yapanların dışında hiç hiç kimsenin sizin kazandığınız gibi sevap kazanamayacağı bir şeyi size öğreteyim mi?" buyurdu. Onlar 'Elbette, ey Allah'ın Rasulü dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber:
"Her bir namazdan sonra otuz üçer defa Subhanallah, Allahu Ekber ve Elhamdülilllah deyiniz" buyurdu.
Ebu Salih rivayetinde dedi ki: Sonra fakir muhacirlerin Rasulullah'a (sav) gelerek 'Varlıklı kardeşlerimiz bizim yaptığımızı işittiler, onlar da yaptıklarımızın aynısını yaptılar' dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:
"İşte bu Allah'ın lütfudur, onu dilediği kimseye verir."
Bu hadisi Kuteybe'den başkaları Leys'ten, o İbn Aclân'dan, o da Sümeyy'den şu ziyadeyle nakletmektedir: Ben yakınlarımdan birine bu hadisi zikrettim. O da bana 'Sen yanıldın' dedi. 'O ancak otuz üç defa sübhanallah, otuz üç defa elhamdülillah, otuz üç defa da Allahu ekber. dersin' dedi.
Bunun üzerine ben Ebu Salih'e döndüm, ona bunu söyleyince o elimden tutarak: 'Allahu ekber, sübhanallah ve'l-hamdülillah, Allahu ekber subhanallah ve'l-hamdulillah, diye hepsini otuz üçer defa tamamlayıncaya kadar söylersin' dedi.
İbn Aclân dedi ki; Ben bu hadisi Recâ b. Hayve'ye rivayet ettim. O da bana aynısını, kendisine Ebu Salih'in, ona Ebu Hüreyre'nin, Rasulullah'dan (sav) naklettiğini söyledi.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
282199, M001347-2
Hadis:
حَدَّثَنَا عَاصِمُ بْنُ النَّضْرِ التَّيْمِىُّ حَدَّثَنَا الْمُعْتَمِرُ حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ ح قَالَ وَحَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا لَيْثٌ عَنِ ابْنِ عَجْلاَنَ كِلاَهُمَا عَنْ سُمَىٍّ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ - وَهَذَا حَدِيثُ قُتَيْبَةَ أَنَّ فُقَرَاءَ الْمُهَاجِرِينَ أَتَوْا رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالُوا ذَهَبَ أَهْلُ الدُّثُورِ بِالدَّرَجَاتِ الْعُلَى وَالنَّعِيمِ الْمُقِيمِ . فَقَالَ: " وَمَا ذَاكَ " . قَالُوا يُصَلُّونَ كَمَا نُصَلِّى وَيَصُومُونَ كَمَا نَصُومُ وَيَتَصَدَّقُونَ وَلاَ نَتَصَدَّقُ وَيُعْتِقُونَ وَلاَ نُعْتِقُ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم"أَفَلاَ أُعَلِّمُكُمْ شَيْئًا تُدْرِكُونَ بِهِ مَنْ سَبَقَكُمْ وَتَسْبِقُونَ بِهِ مَنْ بَعْدَكُمْ وَلاَ يَكُونُ أَحَدٌ أَفْضَلَ مِنْكُمْ إِلاَّ مَنْ صَنَعَ مِثْلَ مَا صَنَعْتُمْ " . قَالُوا بَلَى يَا رَسُولَ اللَّهِ . قَالَ: " تُسَبِّحُونَ وَتُكَبِّرُونَ وَتَحْمَدُونَ دُبُرَ كُلِّ صَلاَةٍ ثَلاَثًا وَثَلاَثِينَ مَرَّةً" . قَالَ أَبُو صَالِحٍ فَرَجَعَ فُقَرَاءُ الْمُهَاجِرِينَ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالُوا سَمِعَ إِخْوَانُنَا أَهْلُ الأَمْوَالِ بِمَا فَعَلْنَا فَفَعَلُوا مِثْلَهُ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم " ذَلِكَ فَضْلُ اللَّهِ يُؤْتِيهِ مَنْ يَشَاءُ " . وَزَادَ غَيْرُ قُتَيْبَةَ فِى هَذَا الْحَدِيثِ عَنِ اللَّيْثِ عَنِ ابْنِ عَجْلاَنَ قَالَ سُمَىٌّ فَحَدَّثْتُ بَعْضَ أَهْلِى هَذَا الْحَدِيثَ فَقَالَ وَهِمْتَ إِنَّمَا قَالَ: تُسَبِّحُ اللَّهَ ثَلاَثًا وَثَلاَثِينَ وَتَحْمَدُ اللَّهَ ثَلاَثًا وَثَلاَثِينَ وَتُكَبِّرُ اللَّهَ ثَلاَثًا وَثَلاَثِينَ . فَرَجَعْتُ إِلَى أَبِى صَالِحٍ فَقُلْتُ لَهُ ذَلِكَ فَأَخَذَ بِيَدِى فَقَالَ اللَّهُ أَكْبَرُ وَسُبْحَانَ اللَّهِ وَالْحَمْدُ لِلَّهِ وَاللَّهُ أَكْبَرُ وَسُبْحَانَ اللَّهِ وَالْحَمْدُ لِلَّهِ حَتَّى تَبْلُغَ مِنْ جَمِيعِهِنَّ ثَلاَثَةً وَثَلاَثِينَ . قَالَ ابْنُ عَجْلاَنَ فَحَدَّثْتُ بِهَذَا الْحَدِيثِ رَجَاءَ بْنَ حَيْوَةَ فَحَدَّثَنِى بِمِثْلِهِ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم .
Tercemesi:
Bize Asım b. Nadr et-Teymî, ona el-Mu'temir, ona Ubeydullah(T) Bize Kuteybe b. Said, ona Leys, ona İbn Aclân, onlara Sumey, ona Ebu Salih, ona Ebu Hüreyre'nin söylediğine göre (Bu rivayet Kuteybe'ye aittir) fakir muhacirler Rasulullah'a (sav) gelerek 'Malları çok olan kimseler yüksek dereceleri ve kalıcı nimetleri kazınıp gittiler' dediler. Allah Rasulü "Bu Nasıl oldu?" buyurdu. Fakir muhacirler 'Onlar bizim gibi namaz kılıyor, bizim gibi oruç tutuyorlar. Diğer taraftan bizler sadaka veremediğimiz halde onlar sadaka verebiliyorlar, köle azat edemediğimiz halde köle azat edebiliyorlar' dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:
"Sizden öncekilerin (derecelerine) erişebileceğiniz hatta sizden sonra gelenleri geçebileceğiniz, sizin yaptığınızı yapanların dışında hiç hiç kimsenin sizin kazandığınız gibi sevap kazanamayacağı bir şeyi size öğreteyim mi?" buyurdu. Onlar 'Elbette, ey Allah'ın Rasulü dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber:
"Her bir namazdan sonra otuz üçer defa Subhanallah, Allahu Ekber ve Elhamdülilllah deyiniz" buyurdu.
Ebu Salih rivayetinde dedi ki: Sonra fakir muhacirlerin Rasulullah'a (sav) gelerek 'Varlıklı kardeşlerimiz bizim yaptığımızı işittiler, onlar da yaptıklarımızın aynısını yaptılar' dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:
"İşte bu Allah'ın lütfudur, onu dilediği kimseye verir."
Bu hadisi Kuteybe'den başkaları Leys'ten, o İbn Aclân'dan, o da Sümeyy'den şu ziyadeyle nakletmektedir: Ben yakınlarımdan birine bu hadisi zikrettim. O da bana 'Sen yanıldın' dedi. 'O ancak otuz üç defa sübhanallah, otuz üç defa elhamdülillah, otuz üç defa da Allahu ekber. dersin' dedi.
Bunun üzerine ben Ebu Salih'e döndüm, ona bunu söyleyince o elimden tutarak: 'Allahu ekber, sübhanallah ve'l-hamdülillah, Allahu ekber subhanallah ve'l-hamdulillah, diye hepsini otuz üçer defa tamamlayıncaya kadar söylersin' dedi.
İbn Aclân dedi ki; Ben bu hadisi Recâ b. Hayve'ye rivayet ettim. O da bana aynısını, kendisine Ebu Salih'in, ona Ebu Hüreyre'nin, Rasulullah'dan (sav) naklettiğini söyledi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Mesâcid ve Mevâdi'u's-salât 1347, /236
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Sümey el-Kuraşi (Sümey)
4. Ubeydullah b. Ömer el-Adevî (Ubeydullah b. Ömer b. Hafs b. Asım b. Ömer b. Hattab)
5. Ebu Muhammed Mu'temir b. Süleyman et-Teymi (Mu'temir b. Süleyman b. Tarhân)
6. Ebu Ömer Asım b. Nadr et-Teymî (Asım b. Nadr b. Münteşir)
Konular:
Dua, Namazda ve ardından yapılan
KTB, NAMAZ,
Bize Asım b. Nadr, ona el-Mu'temir, ona Ubeydullah, ona Ebu Nadr, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Aişe şöyle rivayet etmiştir:
"Rasulullah (sav) gece namazını kılarken ben uyuyor olurdum da (o esnada) ayaklarım onun önünde olurdu. Hz. Peygamber (sav) secdeye gitmek istediğinde ayaklarıma vurur, ben de onları toplardım. O ise secdeye giderdi."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
6188, D000713
Hadis:
حَدَّثَنَا عَاصِمُ بْنُ النَّضْرِ حَدَّثَنَا الْمُعْتَمِرُ حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ عَنْ أَبِى النَّضْرِ عَنْ أَبِى سَلَمَةَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ عَائِشَةَ:
"أَنَّهَا قَالَتْ كُنْتُ أَكُونُ نَائِمَةً وَرِجْلاَىَ بَيْنَ يَدَىْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَهُوَ يُصَلِّى مِنَ اللَّيْلِ فَإِذَا أَرَادَ أَنْ يَسْجُدَ ضَرَبَ رِجْلَىَّ فَقَبَضْتُهُمَا فَسَجَدَ."
Tercemesi:
Bize Asım b. Nadr, ona el-Mu'temir, ona Ubeydullah, ona Ebu Nadr, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Aişe şöyle rivayet etmiştir:
"Rasulullah (sav) gece namazını kılarken ben uyuyor olurdum da (o esnada) ayaklarım onun önünde olurdu. Hz. Peygamber (sav) secdeye gitmek istediğinde ayaklarıma vurur, ben de onları toplardım. O ise secdeye giderdi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 113, /169
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Nadr Salim b. Ebu Ümeyye el-Kuraşî (Salim b. Ebu Ümeyye)
4. Ubeydullah b. Ömer el-Adevî (Ubeydullah b. Ömer b. Hafs b. Asım b. Ömer b. Hattab)
5. Ebu Muhammed Mu'temir b. Süleyman et-Teymi (Mu'temir b. Süleyman b. Tarhân)
6. Ebu Ömer Asım b. Nadr et-Teymî (Asım b. Nadr b. Münteşir)
Konular:
Namaz, kılanın önünde yatmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5380, M001470
Hadis:
وَحَدَّثَنَا عَاصِمُ بْنُ النَّضْرِ التَّيْمِىُّ حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ الْحَارِثِ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ أَبِى نَعَامَةَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الصَّامِتِ عَنْ أَبِى ذَرٍّ قَالَ قَالَ
"كَيْفَ أَنْتُمْ - أَوْ قَالَ كَيْفَ أَنْتَ - إِذَا بَقِيتَ فِى قَوْمٍ يُؤَخِّرُونَ الصَّلاَةَ عَنْ وَقْتِهَا فَصَلِّ الصَّلاَةَ لِوَقْتِهَا ثُمَّ إِنْ أُقِيمَتِ الصَّلاَةُ فَصَلِّ مَعَهُمْ فَإِنَّهَا زِيَادَةُ خَيْرٍ."
Tercemesi:
Bize Asım b. en-Nadr et-Teymî, ona Halid b. Haris, ona Şube, ona Ebu Ne'âme, ona Abdullah b. Samit, ona da Ebu Zer'in şöyle dediğini rivayet etti: (Allah Rasulü):
"Namazı vaktinden sonraya geciktiren bir topluluk arasında kalacağın zaman haliniz –ya da senin halin- nasıl olacak? Bu durumda sen namazı vaktinde kıl, sonra namaz için kamet getirilince onlarla birlikte de namaz kıl. Çünkü şüphesiz namaz hayrın artışıdır" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Mesâcid ve Mevâdi'u's-salât 1470, /255
Senetler:
1. Ebu Zer el-Ğıfârî (Cündüb b. Abdullah b. Cünade)
2. Ebu Nadr Abdullah b. Samit el-Ğifarî (Abdullah b. Samit)
3. Ebu Ne'âme Abdurabbih es-Sa'di (Abdurabbih)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Halid b. Haris el-Hüceymî (Halid b. Haris b. Selim b. Süleyman)
6. Ebu Ömer Asım b. Nadr et-Teymî (Asım b. Nadr b. Münteşir)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, vaktinde eda etmek, geciktirmemek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5571, M001520
Hadis:
حَدَّثَنَا عَاصِمُ بْنُ النَّضْرِ التَّيْمِىُّ حَدَّثَنَا مُعْتَمِرٌ قَالَ سَمِعْتُ كَهْمَسًا يُحَدِّثُ عَنْ أَبِى نَضْرَةَ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ أَرَادَ بَنُو سَلِمَةَ أَنْ يَتَحَوَّلُوا إِلَى قُرْبِ الْمَسْجِدِ. - قَالَ - وَالْبِقَاعُ خَالِيَةٌ فَبَلَغَ ذَلِكَ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ
"يَا بَنِى سَلِمَةَ دِيَارَكُمْ تُكْتَبْ آثَارُكُمْ." فَقَالُوا مَا كَانَ يَسُرُّنَا أَنَّا كُنَّا تَحَوَّلْنَا.
Tercemesi:
Bize Asım b. en-Nadr et-Teymî, ona Mu'temir, ona Kehmes, ona da Ebu Nadr'dan şunu rivayet ederken dinledim: O, Cabir b. Abdullah'ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: Selimeoğulları Mescidin yakınlarına taşınmak istediler, o sırada çevredeki arsalar boştu. Nebi'ye (sav) bu haber ulaşınca O; "ey Selimeoğulları yurdunuzda (mahallenizde) oturmaya devam edin ki (gidiş-gelişiniz sırasındaki) izleriniz yazılsın" buyurdu. Bunun üzerine onlar da işte bundan dolayı ayrılmış olmak bizi memnun etmezdi dediler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Mesâcid ve Mevâdi'u's-salât 1520, /262
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Nadre Münzir b. Malik el-Avfî (Münzir b. Malik b. Kuta'a)
3. Ebu Hasan Kehmes b. Hasan et-Teymî (Kehmes b. Hasan)
4. Ebu Muhammed Mu'temir b. Süleyman et-Teymi (Mu'temir b. Süleyman b. Tarhân)
5. Ebu Ömer Asım b. Nadr et-Teymî (Asım b. Nadr b. Münteşir)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, cemaate teşvik
Namaz, Dindeki Yeri, Müslüman Üzerindeki Etkisi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
6938, M006020
Hadis:
وَحَدَّثَنَا عَاصِمُ بْنُ النَّضْرِ التَّيْمِىُّ حَدَّثَنَا خَالِدٌ - يَعْنِى ابْنَ الْحَارِثِ - حَدَّثَنَا حُمَيْدٌ عَنْ مُوسَى بْنِ أَنَسٍ عَنْ أَبِيهِ قَالَ:
"مَا سُئِلَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَلَى الإِسْلاَمِ شَيْئًا إِلاَّ أَعْطَاهُ - قَالَ - فَجَاءَهُ رَجُلٌ فَأَعْطَاهُ غَنَمًا بَيْنَ جَبَلَيْنِ فَرَجَعَ إِلَى قَوْمِهِ فَقَالَ يَا قَوْمِ أَسْلِمُوا فَإِنَّ مُحَمَّدًا يُعْطِى عَطَاءً لاَ يَخْشَى الْفَاقَةَ."
Tercemesi:
Bize Asım b. Nadr et-Teymî, ona Halid b. Haris, ona Humeyd (et-Tavîl), ona Musa b. Enes, ona da babası (Enes b. Malik) şöyle demiştir:
"Hz. Peygamber'den (sav) bir şey istenildiğinde o şey isteyen kişinin müslümanlığına vesile olacaksa onu hemen verirdi. Bir adam geldi ve Hz. Peygamber (sav) iki dağ arasındaki koyunları ona verdi. Adam kabilesine döndüğünde şöyle dedi. Ey Kavmim! Müslüman olunuz. Muhammed (sav) yoksulluktan korkmadan dağıtıyor."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Fedâil 6020, /973
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Musa b. Enes el-Ensari (Musa b. Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b.Zeyd b. Haram)
3. Ebu Ubeyde Humeyd b. Ebu Humeyd et-Tavîl (Humeyd b. Tarhan)
4. Halid b. Haris el-Hüceymî (Halid b. Haris b. Selim b. Süleyman)
5. Ebu Ömer Asım b. Nadr et-Teymî (Asım b. Nadr b. Münteşir)
Konular:
Hz. Peygamber, cömertliği
Zekat, kimlere zekat verilebilir?
Öneri Formu
Hadis Id, No:
7829, D000973
Hadis:
حَدَّثَنَا عَاصِمُ بْنُ النَّضْرِ حَدَّثَنَا الْمُعْتَمِرُ قَالَ سَمِعْتُ أَبِى حَدَّثَنَا قَتَادَةُ عَنْ أَبِى غَلاَّبٍ يُحَدِّثُهُ عَنْ حِطَّانَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ الرَّقَاشِىِّ بِهَذَا الْحَدِيثِ زَادَ
"فَإِذَا قَرَأَ فَأَنْصِتُوا." وَقَالَ فِى التَّشَهُّدِ بَعْدَ أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ زَادَ
"وَحْدَهُ لاَ شَرِيكَ لَهُ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَقَوْلُهُ "فَأَنْصِتُوا." لَيْسَ بِمَحْفُوظٍ لَمْ يَجِئْ بِهِ إِلاَّ سُلَيْمَانُ التَّيْمِىُّ فِى هَذَا الْحَدِيثِ.]
Tercemesi:
Bize Asım b. Nadr, ona Mu'temir, ona babası (Süleyman b. Tarhân), ona Katade, ona Ebu Gallab, ona da Hıttan b. Abdullah er-Rakkâşî bu hadisi rivayet edip şu ilavede bulunmuştur:
"(İmam) okuduğunda sizler sükût edin."
(Ravi), teşehhütteki "Allah'tan başka ilah yoktur" (ifadesinden) sonra "onun hiçbir ortağı yoktur (وَحْدَهُ لاَ شَرِيكَ لَهُ)" bilgisini zikretmiştir.
[Ebu Davud şöyle demiştir: "Sükût edin" ifadesi mahfûz olmayıp onu, bu hadiste sadece Süleyman et-Teymî rivayet etmiştir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 183, /226
Senetler:
1. Hıttan b. Abdullah er-Rakkâşî (Hıttan b. Abdullah)
2. Ebu Gallab Yunus b. Cübeyr el-Bahilî (Yunus b. Cübeyr)
3. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
4. Ebu Mu'temir Süleyman b. Tarhân et-Teymî (Süleyman b. Tarhân)
5. Ebu Muhammed Mu'temir b. Süleyman et-Teymi (Mu'temir b. Süleyman b. Tarhân)
6. Ebu Ömer Asım b. Nadr et-Teymî (Asım b. Nadr b. Münteşir)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, imama uyanın kıraati
Namaz, kıraat
Namaz, teşehhüd duası
حَدَّثَنَا عَاصِمُ بْنُ النَّضْرِ حَدَّثَنَا الْمُعْتَمِرُ قَالَ سَمِعْتُ أَبِى قَالَ حَدَّثَنَا قَتَادَةُ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ: لَمَّا عُرِجَ بِنَبِىِّ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى الْجَنَّةِ - أَوْ كَمَا قَالَ - عُرِضَ لَهُ نَهْرٌ حَافَتَاهُ الْيَاقُوتُ الْمُجَيَّبُ أَوْ قَالَ الْمُجَوَّفُ، فَضَرَبَ الْمَلَكُ الَّذِى مَعَهُ يَدَهُ فَاسْتَخْرَجَ مِسْكًا فَقَالَ مُحَمَّدٌ صلى الله عليه وسلم لِلْمَلَكِ الَّذِى مَعَهُ:
"مَا هَذَا." قَالَ: هَذَا الْكَوْثَرُ الَّذِى أَعْطَاكَ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33719, D004748
Hadis:
حَدَّثَنَا عَاصِمُ بْنُ النَّضْرِ حَدَّثَنَا الْمُعْتَمِرُ قَالَ سَمِعْتُ أَبِى قَالَ حَدَّثَنَا قَتَادَةُ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ: لَمَّا عُرِجَ بِنَبِىِّ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى الْجَنَّةِ - أَوْ كَمَا قَالَ - عُرِضَ لَهُ نَهْرٌ حَافَتَاهُ الْيَاقُوتُ الْمُجَيَّبُ أَوْ قَالَ الْمُجَوَّفُ، فَضَرَبَ الْمَلَكُ الَّذِى مَعَهُ يَدَهُ فَاسْتَخْرَجَ مِسْكًا فَقَالَ مُحَمَّدٌ صلى الله عليه وسلم لِلْمَلَكِ الَّذِى مَعَهُ:
"مَا هَذَا." قَالَ: هَذَا الْكَوْثَرُ الَّذِى أَعْطَاكَ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ.
Tercemesi:
Bize Asım b. Nadr, ona Mu'temir, babamın Katade'nin bize İbn Malik'in şöyle dediği ya da buna benzer bir şey söylediği rivayet edilmiştir. Allah'ın elçisi (Miraç gecesinde) cennete çıkarıldığı zaman kendisine kenarları içi boş yakuttan olan bir nehir gösterildi, yanında bulunan melek elini suya daldırıp (bir avuç) misk çıkardı. Muhammed (sav) yanında bulunan bir meleğe "o nedir?" diye sordu, melek de Aziz ve Celil olan Allah'ın sana verdiği kevserdir cevabını verdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 26, /1082
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
3. Ebu Mu'temir Süleyman b. Tarhân et-Teymî (Süleyman b. Tarhân)
4. Ebu Muhammed Mu'temir b. Süleyman et-Teymi (Mu'temir b. Süleyman b. Tarhân)
5. Ebu Ömer Asım b. Nadr et-Teymî (Asım b. Nadr b. Münteşir)
Konular:
Cennet,
Hz. Peygamber, Kevserin başında ümmetini bekleyişi
Mirac,