Bize Yahya b. Musa, ona İbrahim b. Musa er-Râzî, ona Halid b. Abdullah, ona Amr b. Yahya, ona da babası (Yahya b. Umare), Adullah b. Zeyd'in şöyle dediğini rivayet etmiştir:
“Rasulullah’ın (sav), bir avucuyla (aynı anda) ağzına ve burnuna su verdiğini gördüm. Bunu üç defa yaptı.”
[(Tirmizî şöyle demiştir:) Bu konuda Abdullah b. Abbas’tan nakledilen rivayet de vardır.
Abdullah b. Zeyd’in bu hadisi hasen-garibtir.
Malik, İbn Uyeyne ve başka bazı kişiler bu hadisi Amr b. Yahya’dan rivayet etmiş, ancak 'Rasulullah (sav), bir avucuyla (aynı anda) ağzına ve burnuna su verdi” cümlesini zikretmemişlerdir. Bu cümleyi sadece Halid b. Abdullah zikretmiştir. Halid b. Abdullah, hadisçiler nezdinde sika-hafız bir kimsedir.
Bazı alimler, Bir avuçla (aynı anda) hem ağza hem de buruna su vermenin yeterli olduğunu söylemiştir. Bazıları ise, ağza ve burna su vermenin ayrı ayrı yapılmasının kendilerine daha hoş geldiğini ifade etmiştir. Şâfiî de: “Ağıza ve buruna tek avuçla su vermek caizdir fakat ayrı ayrı yapılırsa bu benim daha çok hoşuma gider' demiştir.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
9137, T000028
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ مُوسَى حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ مُوسَى الرَّازِىُّ حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ عَمْرِو بْنِ يَحْيَى عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ زَيْدٍ قَالَ:
"رَأَيْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم مَضْمَضَ وَاسْتَنْشَقَ مِنْ كَفٍّ وَاحِدٍ، فَعَلَ ذَلِكَ ثَلاَثًا."
[(قَالَ أَبُو عِيسَى:) وَفِى الْبَابِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَبَّاسٍ.
وَحَدِيثُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ زَيْدٍ، حَسَنٌ غَرِيبٌ.
وَقَدْ رَوَى مَالِكٌ، وَابْنُ عُيَيْنَةَ، وَغَيْرُ وَاحِدٍ هَذَا الْحَدِيثَ عَنْ عَمْرِو بْنِ يَحْيَى، وَلَمْ يَذْكُرُوا هَذَا الْحَرْفَ، ’أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم مَضْمَضَ وَاسْتَنْشَقَ مِنْ كَفٍّ وَاحِدٍ’. وَإِنَّمَا ذَكَرَهُ خَالِدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ. وَخَالِدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ، ثِقَةٌ حَافِظٌ عِنْدَ أَهْلِ الْحَدِيثِ.
وَقَالَ بَعْضُ أَهْلِ الْعِلْمِ: الْمَضْمَضَةُ، وَالاِسْتِنْشَاقُ مِنْ كَفٍّ وَاحِدٍ يُجْزِئُ. وَقَالَ بَعْضُهُمْ: تَفْرِيقُهُمَا أَحَبُّ إِلَيْنَا. وَقَالَ الشَّافِعِىُّ إِنْ جَمَعَهُمَا فِى كَفٍّ وَاحِدٍ، فَهُوَ جَائِزٌ. وَإِنْ فَرَّقَهُمَا، فَهُوَ أَحَبُّ إِلَيْنَا.]
Tercemesi:
Bize Yahya b. Musa, ona İbrahim b. Musa er-Râzî, ona Halid b. Abdullah, ona Amr b. Yahya, ona da babası (Yahya b. Umare), Adullah b. Zeyd'in şöyle dediğini rivayet etmiştir:
“Rasulullah’ın (sav), bir avucuyla (aynı anda) ağzına ve burnuna su verdiğini gördüm. Bunu üç defa yaptı.”
[(Tirmizî şöyle demiştir:) Bu konuda Abdullah b. Abbas’tan nakledilen rivayet de vardır.
Abdullah b. Zeyd’in bu hadisi hasen-garibtir.
Malik, İbn Uyeyne ve başka bazı kişiler bu hadisi Amr b. Yahya’dan rivayet etmiş, ancak 'Rasulullah (sav), bir avucuyla (aynı anda) ağzına ve burnuna su verdi” cümlesini zikretmemişlerdir. Bu cümleyi sadece Halid b. Abdullah zikretmiştir. Halid b. Abdullah, hadisçiler nezdinde sika-hafız bir kimsedir.
Bazı alimler, Bir avuçla (aynı anda) hem ağza hem de buruna su vermenin yeterli olduğunu söylemiştir. Bazıları ise, ağza ve burna su vermenin ayrı ayrı yapılmasının kendilerine daha hoş geldiğini ifade etmiştir. Şâfiî de: “Ağıza ve buruna tek avuçla su vermek caizdir fakat ayrı ayrı yapılırsa bu benim daha çok hoşuma gider' demiştir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tahâret 22, 1/41
Senetler:
1. Abdullah b. Zeyd el-Ensari (Abdullah b. Zeyd b. Asım b. Ka'b b. Amr b. Avf b. Mebzul)
2. Yahya b. Umare el-Ensarî (Yahya b. Umare b. Temim b. Abd)
3. Amr b. Yahya el-Ensarî (Amr b. Yahya b. Umare b. Ebu Hasan b. Abduamr)
4. Halid b. Abdullah et-Tahhan (Halid b. Abdullah b. Abdurrahman)
5. İbrahim b. Musa et-Temîmî (İbrahim b. Musa b. Yezid b. Zâzân)
6. Ebu Zekeriyya Yahya b. Musa el-Huddanî (Yahya b. Musa b. Abdirabbihi b. Salim)
Konular:
Abdest, buruna su verip sümkürmek
KTB, ABDEST
Öneri Formu
Hadis Id, No:
14071, T000703
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ مُوسَى حَدَّثَنَا أَبُو دَاوُدَ الطَّيَالِسِىُّ حَدَّثَنَا هِشَامٌ الدَّسْتَوَائِىُّ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ عَنْ زَيْدِ بْنِ ثَابِتٍ قَالَ تَسَحَّرْنَا مَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم ثُمَّ قُمْنَا إِلَى الصَّلاَةِ . قَالَ قُلْتُ كَمْ كَانَ قَدْرُ ذَلِكَ قَالَ قَدْرُ خَمْسِينَ آيَةً .
Tercemesi:
Bize Yahya b. Musa, ona Ebu Davud et-Tayâlisî, ona Hişâm ed-Destevâî, ona Katâde, ona Enes b. Mâlik, ona da Zeyd b. Sâbit şöyle rivayet etmiştir:
Nebî (sav) ile beraber sahur yaptık, sonra da namaz kıldık. (Enes), ''(sahur ile namaz arasındaki) bu (vakit) ne kadardı'' dedi. (Zeyd), ''50 ayet kadar(dı)'' dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Savm 14, 3/84
Senetler:
1. Ebu Saîd Zeyd b. Sabit el-Ensarî (Zeyd b. Sabit b. Dahhak b. Zeyd)
2. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
3. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
4. Hişam b. Ebu Abdullah ed-Destevâî (Hişam b. Senber)
5. Ebû Dâvûd et-Tayâlîsî (Süleyman b. Davud b. Cârûd)
6. Ebu Zekeriyya Yahya b. Musa el-Huddanî (Yahya b. Musa b. Abdirabbihi b. Salim)
Konular:
Oruç Olgusu
Oruç, sahurla sabah namazı arasındaki müddet
Öneri Formu
Hadis Id, No:
156986, BS019716
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو عَلِىٍّ الرُّوذْبَارِىُّ أَنْبَأَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَكْرٍ حَدَّثَنَا أَبُو دَاوُدَ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ مُوسَى الْبَلْخِىُّ حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ عُيَيْنَةَ عَنْ عَمْرِو بْنِ مَنْصُورٍ عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنِ ابْنِ عُمَرَ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُمَا قَالَ : أُتِىَ النَّبِىُّ -صلى الله عليه وسلم- بِجُبْنَةٍ فِى تَبُوكَ فَدَعَا بِسِكِّينٍ فَسَمَّى وَقَطَعَ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Dahâyâ 19716, 19/593
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Amr Amir eş-Şa'bî (Amir b. Şerahil b. Abdin)
3. Amr b. Mansur el-Hemdani (Amr b. Mansur)
4. İbrahim b. Uyeyne el-Hilali (İbrahim b. Uyeyne b. Meymun)
5. Ebu Zekeriyya Yahya b. Musa el-Huddanî (Yahya b. Musa b. Abdirabbihi b. Salim)
6. Ebû Dâvûd es-Sicistânî (Süleyman b. el-Eş'as b. İshak es-Sicistâni)
7. Ebû Bekir Muhammed b. Dâse el-Basrî (Muhammed b. Bekir b. Muhammed b. Abdurrezzak b. Dâse)
8. Ebu Ali Hasan b. Muhammed et-Tûsî (Hüseyin b. Muhammed b. Muhammed b. Ali b. Hâtim)
Konular:
Adab, yeme - içme adabı
Kültürel Hayat, yemek kültürü
Bize Muhammed b. Yahya, Muhammed b. Râfi, Muhammed b. Ğaylân ve Yahya b. Musa, onlara Abdürezzâk, ona Ma'mer, ona Yahya b. Ebu Kesîr, ona İbrahim b. Abdullah b. Kâriz, ona Sâib b. Yezîd, ona da Râfi b. Hadîc, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Kan alan(ın) ve kan aldıran(ın orucu) bozulmuştur."
[Ebu İsa der ki: Bu konuda Ali, Sa'd, Şeddâd b. Evs, Sevbân, Üsâme b. Zeyd, Aişe, Ma'kil b. Sinân (İbn Yesâr da denir), İbn Abbas, Ebu Musa ve Bilâl'den de hadis nakledilmiştir. Ebu İsa der ki: Râfi b. Hadîc hadisi, hasen-sahih bir hadistir. Ahmed b. Hanbel'den rivayet edildiğine göre o, bu konudaki en sahih rivayetin Râfi b. Hadîc hadisi olduğunu ifade etmiştir. Ali b. Abdullah (el-Medînî'den) nakledildiğine göre de o, bu konudaki en sahih rivayetin Sevbân ve Şeddâd b. Evs hadisleri olduğunu, zira, Yahya b. Ebu Kesîr'in Sevbân ve Şeddâd b. Evs hadislerini beraberce Ebu Kilâbe'den naklettiğini kaydetmiştir.]
[Nebî'nin ashabından ve onlardan başka kimselerden bir kısım ilim ehli, oruçlunun kan aldırmasını (hacamat) kerih görmüştür. Öyle ki, Ebu Musa el-Eş'arî ve İbn Ömer gibi Hz. Peygamber'in bazı sahabîleri geceleyin kan aldırmışlardır. İbn Mübarek de bu görüşü benimsemiştir. Ebu İsa der ki: İshak b. Mansûr'dan işittiğime göre Abdurrahman b. Mehdî “Oruçlu iken kan aldırana kazâ gerekir” demiştir. İshak b. Mansûr'un dediğine göre Ahmed (b. Hanbel) ve İshak (b. Râhûye) de bu görüşü benimsemişlerdir. Bize ez-Za'ferânî'nin rivayet ettiğine göre Şâfiî şöyle demiştir: Nebî'den (sav) nakledildiğine göre o, oruçlu iken kan aldırmıştır. (Yine) Hz. Peygamber'den (sav) rivayet edildiğine göre o, "Kan alan ve aldıranın orucu bozulmuştur" buyurmuştur. (Dolayısıyla) ben, bu iki hadisten hangisinin sabit olduğunu bilemiyorum. Şayet kişi, oruçlu iken (kan aldırmaktan) korunursa, bu benim hoşuma gider. Oruçlu kişi kan aldırırsa da bunun orucunu bozacağını benimsemiyorum. Ebu İsa şöyle demiştir: Şâfiî'nin Bağdat'da iken görüşü bu şekilde idi. Ama o Mısır'da, ruhsata meyledip oruçlunun kan aldırmasında (hacamat) bir beis görmemiştir. (Bu görüşünde), Nebî'nin (sav) veda haccında ihramlı iken kan aldırması (ile alakalı hadisi) delil olarak kullanmıştır.]
Açıklama: Metinde, kendilerinden konu ile alakalı hadis rivayetinde bulunulan sahabîler zikredilirken Sa'd ismi iki defa kaydedilmiştir. Beşşâr Avvad Maruf ve Elbani neşirlerinde Sa'd ismi iki kere değil, bir kere zikredilmiştir. Bundan dolayı tercümede Sa'd ismine bir kez yer verilmiştir. Veri tabanında esas alınan neşir kontrol edilmelidir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
14355, T000774
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى وَمُحَمَّدُ بْنُ رَافِعٍ النَّيْسَابُورِىُّ وَمَحْمُودُ بْنُ غَيْلاَنَ وَيَحْيَى بْنُ مُوسَى قَالُوا حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ عَنْ مَعْمَرٍ عَنْ يَحْيَى بْنِ أَبِى كَثِيرٍ عَنْ إِبْرَاهِيمَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ قَارِظٍ عَنِ السَّائِبِ بْنِ يَزِيدَ عَنْ رَافِعِ بْنِ خَدِيجٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « أَفْطَرَ الْحَاجِمُ وَالْمَحْجُومُ » . قَالَ أَبُو عِيسَى وَفِى الْبَابِ عَنْ عَلِىٍّ وَسَعْدٍ وَشَدَّادِ بْنِ أَوْسٍ وَثَوْبَانَ وَأُسَامَةَ بْنِ زَيْدٍ وَعَائِشَةَ وَمَعْقِلِ بْنِ سِنَانٍ (وَيُقَالُ ابْنُ يَسَارٍ) وَأَبِى هُرَيْرَةَ وَابْنِ عَبَّاسٍ وَأَبِى مُوسَى وَبِلاَلٍ . قَالَ أَبُو عِيسَى وَحَدِيثُ رَافِعِ بْنِ خَدِيجٍ حَدِيثٌ حَسَنٌ صحيح . وَذُكِرَ عَنْ أَحْمَدَ بْنِ حَنْبَلٍ أَنَّهُ قَالَ أَصَحُّ شَىْءٍ فِى هَذَا الْبَابِ حَدِيثُ رَافِعِ بْنِ خَدِيجٍ . وَذُكِرَ عَنْ عَلِىِّ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ أَنَّهُ قَالَ أَصَحُّ شَىْءٍ فِى هَذَا الْبَابِ حَدِيثُ ثَوْبَانَ وَشَدَّادِ بْنِ أَوْسٍ لأَنَّ يَحْيَى بْنَ أَبِى كَثِيرٍ رَوَى عَنْ أَبِى قِلاَبَةَ الْحَدِيثَيْنِ جَمِيعًا حَدِيثَ ثَوْبَانَ وَحَدِيثَ شَدَّادِ بْنِ أَوْسٍ . وَقَدْ كَرِهَ قَوْمٌ مِنْ أَهْلِ الْعِلْمِ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَغَيْرِهِمُ الْحِجَامَةَ لِلصَّائِمِ حَتَّى أَنَّ بَعْضَ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم احْتَجَمَ بِاللَّيْلِ مِنْهُمْ أَبُو مُوسَى الأَشْعَرِىُّ وَابْنُ عُمَرَ وَبِهَذَا يَقُولُ ابْنُ الْمُبَارَكِ . قَالَ أَبُو عِيسَى سَمِعْتُ إِسْحَاقَ بْنَ مَنْصُورٍ يَقُولُ قَالَ عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ مَهْدِىٍّ مَنِ احْتَجَمَ وَهُوَ صَائِمٌ فَعَلَيْهِ الْقَضَاءُ . قَالَ إِسْحَاقُ بْنُ مَنْصُورٍ وَهَكَذَا قَالَ أَحْمَدُ وَإِسْحَاقُ .حدثنا الزَّعْفَرَانِىُّ قَالَ قَالَ الشَّافِعِىُّ قَدْ رُوِىَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّهُ احْتَجَمَ وَهُوَ صَائِمٌ وَرُوِىَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّهُ قَالَ « أَفْطَرَ الْحَاجِمُ وَالْمَحْجُومُ » . وَلاَ أَعْلَمُ وَاحِدًا مِنْ هَذَيْنِ الْحَدِيثَيْنِ ثَابِتًا وَلَوْ تَوَقَّى رَجُلٌ الْحِجَامَةَ وَهُوَ صَائِمٌ كَانَ أَحَبَّ إِلَىَّ وَلَوِ احْتَجَمَ صَائِمٌ لَمْ أَرَ ذَلِكَ أَنْ يُفْطِرَهُ . قَالَ أَبُو عِيسَى هَكَذَا كَانَ قَوْلُ الشَّافِعِىِّ بِبَغْدَادَ وَأَمَّا بِمِصْرَ فَمَالَ إِلَى الرُّخْصَةِ وَلَمْ يَرَ بِالْحِجَامَةِ لِلصَّائِمِ بَأْسًا وَاحْتَجَّ بِأَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم احْتَجَمَ فِى حَجَّةِ الْوَدَاعِ وَهُوَ مُحْرِمٌ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yahya, Muhammed b. Râfi, Muhammed b. Ğaylân ve Yahya b. Musa, onlara Abdürezzâk, ona Ma'mer, ona Yahya b. Ebu Kesîr, ona İbrahim b. Abdullah b. Kâriz, ona Sâib b. Yezîd, ona da Râfi b. Hadîc, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Kan alan(ın) ve kan aldıran(ın orucu) bozulmuştur."
[Ebu İsa der ki: Bu konuda Ali, Sa'd, Şeddâd b. Evs, Sevbân, Üsâme b. Zeyd, Aişe, Ma'kil b. Sinân (İbn Yesâr da denir), İbn Abbas, Ebu Musa ve Bilâl'den de hadis nakledilmiştir. Ebu İsa der ki: Râfi b. Hadîc hadisi, hasen-sahih bir hadistir. Ahmed b. Hanbel'den rivayet edildiğine göre o, bu konudaki en sahih rivayetin Râfi b. Hadîc hadisi olduğunu ifade etmiştir. Ali b. Abdullah (el-Medînî'den) nakledildiğine göre de o, bu konudaki en sahih rivayetin Sevbân ve Şeddâd b. Evs hadisleri olduğunu, zira, Yahya b. Ebu Kesîr'in Sevbân ve Şeddâd b. Evs hadislerini beraberce Ebu Kilâbe'den naklettiğini kaydetmiştir.]
[Nebî'nin ashabından ve onlardan başka kimselerden bir kısım ilim ehli, oruçlunun kan aldırmasını (hacamat) kerih görmüştür. Öyle ki, Ebu Musa el-Eş'arî ve İbn Ömer gibi Hz. Peygamber'in bazı sahabîleri geceleyin kan aldırmışlardır. İbn Mübarek de bu görüşü benimsemiştir. Ebu İsa der ki: İshak b. Mansûr'dan işittiğime göre Abdurrahman b. Mehdî “Oruçlu iken kan aldırana kazâ gerekir” demiştir. İshak b. Mansûr'un dediğine göre Ahmed (b. Hanbel) ve İshak (b. Râhûye) de bu görüşü benimsemişlerdir. Bize ez-Za'ferânî'nin rivayet ettiğine göre Şâfiî şöyle demiştir: Nebî'den (sav) nakledildiğine göre o, oruçlu iken kan aldırmıştır. (Yine) Hz. Peygamber'den (sav) rivayet edildiğine göre o, "Kan alan ve aldıranın orucu bozulmuştur" buyurmuştur. (Dolayısıyla) ben, bu iki hadisten hangisinin sabit olduğunu bilemiyorum. Şayet kişi, oruçlu iken (kan aldırmaktan) korunursa, bu benim hoşuma gider. Oruçlu kişi kan aldırırsa da bunun orucunu bozacağını benimsemiyorum. Ebu İsa şöyle demiştir: Şâfiî'nin Bağdat'da iken görüşü bu şekilde idi. Ama o Mısır'da, ruhsata meyledip oruçlunun kan aldırmasında (hacamat) bir beis görmemiştir. (Bu görüşünde), Nebî'nin (sav) veda haccında ihramlı iken kan aldırması (ile alakalı hadisi) delil olarak kullanmıştır.]
Açıklama:
Metinde, kendilerinden konu ile alakalı hadis rivayetinde bulunulan sahabîler zikredilirken Sa'd ismi iki defa kaydedilmiştir. Beşşâr Avvad Maruf ve Elbani neşirlerinde Sa'd ismi iki kere değil, bir kere zikredilmiştir. Bundan dolayı tercümede Sa'd ismine bir kez yer verilmiştir. Veri tabanında esas alınan neşir kontrol edilmelidir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Savm 60, 3/144
Senetler:
1. Ebu Abdullah Râfi' b. Hadîc el-Ensârî (Râfi' b. Hadîc b. Râfi' b. Adî b. Yezid b. Ceşm)
2. Saib b. Yezid el-Kindi (Saib b. Yezid b. Said b. Sümame b. Esved)
3. İbn Ebu Kâriz İbrahim b. Abdullah el-Kinanî (İbrahim b. Abdullah b. Kâriz b. Halid)
4. Ebu Nasr Yahya b. Ebu Kesir et-Tâî (Yahya b. Salih b. Mütevekkil)
5. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
6. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
7. Ebu Zekeriyya Yahya b. Musa el-Huddanî (Yahya b. Musa b. Abdirabbihi b. Salim)
Konular:
Hacamat, Oruç, oruçlunun hacamat yaptırması
Oruç Olgusu
Oruç, bozmayan şeyler
Oruç, bozulması
Oruç, kan alan ve aldıranın orucunun bozulması
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12623, T000556
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ مُوسَى حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَخْبَرَنَا مَعْمَرٌ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ عَبَّادِ بْنِ تَمِيمٍ عَنْ عَمِّهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَرَجَ بِالنَّاسِ يَسْتَسْقِى فَصَلَّى بِهِمْ رَكْعَتَيْنِ جَهَرَ بِالْقِرَاءَةِ فِيهِمَا وَحَوَّلَ رِدَاءَهُ وَرَفَعَ يَدَيْهِ وَاسْتَسْقَى وَاسْتَقْبَلَ الْقِبْلَةَ . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ وَأَبِى هُرَيْرَةَ وَأَنَسٍ وَآبِى اللَّحْمِ . قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ زَيْدٍ حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَعَلَى هَذَا الْعَمَلُ عِنْدَ أَهْلِ الْعِلْمِ. وَبِهِ يَقُولُ الشَّافِعِىُّ وَأَحْمَدُ وَإِسْحَاقُ . وَعَمُّ عَبَّادِ بْنِ تَمِيمٍ هُوَ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ زَيْدِ بْنِ عَاصِمٍ الْمَازِنِىُّ .
Tercemesi:
Bize Yahya b. Musa, ona Abdürrezzâk, ona Ma'mer, ona ez-Zührî, ona Abbâd b. Temîm, ona da amcası (Abdullah b. Zeyd) şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav) yağmur duası için insanları çıkarttı. Onlara iki rekat namaz kıldırıp kıraati de açıktan yaptı. Gömleğini ters çevirdi, ellerini kaldırdı, yağmur duasında bulundu ve kıbleye yöneldi.
Bu konuda İbn Abbas, Ebu Hureyre, Enes ve Âbî Lahm'dan da hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Abdullah b. Zeyd hadisi, hasen-sahih bir hadistir. İlim ehli nezdinde amel buna göredir ki, Şâfiî, Ahmed (b. Hanbel) ve İshâk (b. Râhûye) de bunu benimsemiştir. Abbâd b. Temîm'in amcası, Abdullah b. Zeyd b. Âsım el-Mâzinî'dir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 43, 2/442
Senetler:
1. Abdullah b. Zeyd el-Ensari (Abdullah b. Zeyd b. Asım b. Ka'b b. Amr b. Avf b. Mebzul)
2. Abbad b. Temim el-Mâzini (Abbad b. Temim b. Ğaziyye b. Atiyye b. Hasnâ)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
5. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
6. Ebu Zekeriyya Yahya b. Musa el-Huddanî (Yahya b. Musa b. Abdirabbihi b. Salim)
Konular:
Dua, İstiska, yağmur duası, elbisenin ters çevrilmesi
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
159529, TŞ000189
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ مُوسَى ،حَدَّثَنَا أَبُو دَاوُدَ حَدَّثَنَا هِشَامٌ الدَّسْتُوائِيُّ ، عَنْ بُدَيْلٍ الْعُقَيْلِيُّ ، عَنْ عَبْدِ اللهِ بْنِ عُبَيْدِ بْنِ عُمَيْرٍ ، عَنْ أُمِّ كُلْثُومٍ ، عَنْ عَائِشَةَ ، قَالَتْ : قَالَ رَسُولُ اللهِ صلى الله عليه وسلم : إِذَا أَكَلَ أَحَدُكُمْ ، فَنَسِيَ أَنْ يَذْكُرَ اللَّهَ تَعَالَى عَلَى طَعَامِهِ ، فَلْيَقُلْ : بِسْمِ اللهِ أَوَّلَهُ وَآخِرَهُ
Tercemesi:
Hz. Âişe (r.anhâ) validemiz anlatıyor : Peygamber Efendimiz buyurmuşlardır ki : "İçinizden birisi, besmele çekmeyi unutup da yemek yemeye başlamış bulunursa, bu durum hatırına gelir gelmez; "başlangıcında da, bitiminde de Allah'ın adı ile yeme niyetiyle" mânâsına gelen "Bismillâhi evvelehû ve âhirahû" desin".
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Şemail-i Muhammediyye, 189, /304
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Ümmü Gülsüm bt. Ebu Bekir es-Siddik (Ümmü Gülsüm bt. Ebu Bekir Siddik)
3. Abdullah b. Ubeyd el-Leysi (Abdullah b. Ubeyd b. Umeyr b. Katade b. Sad b. Amir)
4. Büdeyl b. Meysere el-Ukaylî (Büdeyl b. Meysere)
5. Hişam b. Ebu Abdullah ed-Destevâî (Hişam b. Senber)
6. Ebû Dâvûd et-Tayâlîsî (Süleyman b. Davud b. Cârûd)
7. Ebu Zekeriyya Yahya b. Musa el-Huddanî (Yahya b. Musa b. Abdirabbihi b. Salim)
Konular:
Adab, yeme - içme adabı
Besmele, her işe besmele ile başlamak
Hz. Peygamber, şemaili
Hz. Peygamber, vasıfları, şemaili, hasaisi
87 - فحدثنا أحمد بن أبي صالح، أخبرنا أحمد بن يعقوب بن مروان، ثنا عبد العزيز بن خالد ح وحدثنا زيد بن يحيى أبو أسامة، ثنا يحيى بن موسى، ثنا عبد العزيز بن خالد. [عَنْ أَبِي حَنِيفَةَ عن أبي الزبير، عن جابر، أن النبي صلى الله عليه وسلم قال: ((من باع عبداً وله مال فالمال للبائع إلا أن يشترط المشتري، ومن باع نخلاً مؤبراً فثمرته للبائع إلا أن يشترط المبتاع))]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
270470, EHM000087
Hadis:
87 - فحدثنا أحمد بن أبي صالح، أخبرنا أحمد بن يعقوب بن مروان، ثنا عبد العزيز بن خالد ح وحدثنا زيد بن يحيى أبو أسامة، ثنا يحيى بن موسى، ثنا عبد العزيز بن خالد. [عَنْ أَبِي حَنِيفَةَ عن أبي الزبير، عن جابر، أن النبي صلى الله عليه وسلم قال: ((من باع عبداً وله مال فالمال للبائع إلا أن يشترط المشتري، ومن باع نخلاً مؤبراً فثمرته للبائع إلا أن يشترط المبتاع))]
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebu Hanîfe, Müsned-i Ebu Hanîfe, Ebu Zübeyr Muhammed b. Müslim b. Tedrus el-Mekki 87, 1/169
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Zübeyr Muhammed b. Müslim el-Kuraşi (Muhammed b. Müslim b. Tedrus)
3. Ebu Hanife Numan b. Sabit et-Teymi (Numan b. Sabit b. Zûtâ b. Mâh)
4. Abdülaziz b. Halid et-Tirmizî (Abdülaziz b. Halid b. Ziyad)
5. Ebu Zekeriyya Yahya b. Musa el-Huddanî (Yahya b. Musa b. Abdirabbihi b. Salim)
6. Ebu Üsame Yahya b. Yezid el-Fakîh (Yezid b. Yahya)
Konular:
حدثنا يحيى بن موسى قال حدثنا عمر بن يونس اليمامي قال حدثنا يحيى بن عبد العزيز عن يحيى بن أبي كثير عن أبي قلابة عن أبي المهلب أن عبد الله بن عامر قال يا أبا مسعود ما سمعت رسول الله صلى الله عليه وسلم يقول في زعموا قال سمعته يقول : بئس مطية الرجل وسمعته يقول لعن المؤمن كقتله
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165042, EM000763
Hadis:
حدثنا يحيى بن موسى قال حدثنا عمر بن يونس اليمامي قال حدثنا يحيى بن عبد العزيز عن يحيى بن أبي كثير عن أبي قلابة عن أبي المهلب أن عبد الله بن عامر قال يا أبا مسعود ما سمعت رسول الله صلى الله عليه وسلم يقول في زعموا قال سمعته يقول : بئس مطية الرجل وسمعته يقول لعن المؤمن كقتله
Tercemesi:
— Abdullah ibni Amir demiştir ki, ey Ebû Mes'ud! Resûlüllah (SallalUıhü Aleyhi ve Sellemfden «Zulmettiler = zannettiler^ sözü hakkında ne buyurduklarını işittin? O, şöyle buyurduğunu işittim, dedi: «— Insanm ne kötü bineğidir.» Yine şöyle buyurduğunu işittim: «— Mü'mine lanet etmek, onu Öldürmek gibidir.[247]
Abdullah ibni Amir, bir rivayete göre Hz. Peygamber'in irti-hal zamanında onüç yaşında İdiyse de, doğru olan diğer rivayetlerde 2-3 yaşlarında bulunuyordu. Hz. Osman'ın dayısı oğlu olup, doğumundan sonra Peygamber (SallallahüAleyhiveSellemi'e getirildiğinde: «Bu bizim benzeri m izdir» buyurmuştu. Böylece ashab-ı kiramdan olduğu bilinmiştir. Çok cesurdu ve gayet cömert İdi. Hicretin 29. yılında Hz. Osman onu, Musa El-Eş'arî 'den sonra Basra valiliğine tayin etmiş ve orada kanallar açmış, nehirler akıtmıştı. Tedbir sahibi büyük bir kumandan, cesur bir binici ve siyaset adamı olmakla Irarr, Horasan, Sicistan, Kabil ve Afganistan beldelerini fethetmİşti. Ayrıca imar ve inşa işleriyle ziraat ve ağaç yetiştirme hizmetleri de çok olmuştur. Arafat gibi kuru bîr arazide havuzlar yaptırıp, hurmalıklar yetiştirmişti.
Basra valiliğinden ayrıldıktan sonra Medine'de ikamet etti ve 58-59 yıllarında orada vefat etti. Allah ondan razı olsun...
Rivayet ettiği buradaki hadîsin birinci kısmı «Zu'm = zan» kelimesi ila ilgüİ olup, bu hususta gerekli açıklama bir önceki hadîs-i şerîf münasebetiyle yapılmıştı. İkinci kısım, mü'mine lanet etmenin,, onu öldürmek gibi olduğu hususudur. Lanet, bir kimseyi Allah'ın rahmetinden uzak tutmak ve ona helaki reva görmektir. Bir kimseyi manen öldürmek, helak etmek çok defa onu maddeten yok etmekten daha ağır bir iştir. Bu bakımdan mü'mine lanet etmek, onu öldürmek gibi günaha vesile olur.[248]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 763, /608
Senetler:
1. Ebu Mesud el-Ensarî (Ukbe b. Amr b. Sa'lebe b. Esire b. Asire)
2. Ebu Muhammed Abdullah b. Uveymir el-Ezdi (Abdullah b. Amir)
3. Ebu Mühelleb Muaviye b. Amr el-Basri (Amr b. Muaviye b. Zeyd)
4. Ebû Kilabe Abdullah b. Zeyd el-Cermî (Abdullah b. Zeyd b. Amr b. Nâtil b. Malik b. Ubeyd)
5. Ebu Nasr Yahya b. Ebu Kesir et-Tâî (Yahya b. Salih b. Mütevekkil)
6. Yahya b. Abdülaziz eş-Şami (Yahya b. Abdülaziz)
7. Ebu Hafs Ömer b. Yunus el-Hanefî (Ömer b. Yunus b. Kasım)
8. Ebu Zekeriyya Yahya b. Musa el-Huddanî (Yahya b. Musa b. Abdirabbihi b. Salim)
Konular:
Ahlak, Hz. Peygamber'in ahlakı
Lanet, Lanetlemek,
Sosyalleşme, temel prensipler
Yalan, yalancılık
567 - فحدثنا عبد الله بن محمد بن علي ببلخ، ثنا يحيى بن موسى، ثنا محمد بن الميسر الصغاني، عن أبي حنيفة. [ عن عطية، عن أبي سعيد قال: قال رسول الله صلى الله عليه وسلم: ((من كذب علي متعمداً فليتبوأ مقعده من النار)). ]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
272690, EHM000567
Hadis:
567 - فحدثنا عبد الله بن محمد بن علي ببلخ، ثنا يحيى بن موسى، ثنا محمد بن الميسر الصغاني، عن أبي حنيفة. [ عن عطية، عن أبي سعيد قال: قال رسول الله صلى الله عليه وسلم: ((من كذب علي متعمداً فليتبوأ مقعده من النار)). ]
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebu Hanîfe, Müsned-i Ebu Hanîfe, Atiyye b. Sa'd el-Avfî 567, 1/381
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. Ebu Hasan Atiyye b. Sa'd el-Avfî (Atiyye b. Sa'd b. Cünade)
3. Ebu Hanife Numan b. Sabit et-Teymi (Numan b. Sabit b. Zûtâ b. Mâh)
4. Ebu Sa'd Muhammed b. Müyesser es-Sâğânî (Muhammed b. Müyesser)
5. Ebu Zekeriyya Yahya b. Musa el-Huddanî (Yahya b. Musa b. Abdirabbihi b. Salim)
6. Ebu Ali Abdullah b. Muhammed el-Belhî (Abdullah b. Muhammed b. Ali b. Cafer b. Meymun)
Konular:
576 - حدثنا قبيصة بن الفضل بن عبد الرحمن، ثنا إسحاق بن إبراهيم، ثنا سعد بن الصلت، ثنا أبو حنيفة، وحدثنا صالح بن أحمد ابن أبي مقاتل البزاز من درب أبي هريرة ببغداد، حدثني محمد بن معاوية الأنماطي، ثنا الحسين بن الحسن بن عطية، ثنا أبو حنيفة، ح وحدثنا إبراهيم بن علي بن الحسن الترمذي، ثنا حم بن نوح، ثنا أبو سعد الصغاني، عن أبي حنيفة، ح وحدثنا عبد الله بن محمد بن علي الحافظ، ثنا يحيى بن موسى، ثنا أبو سعد الصغاني، عن أبي حنيفة، عن عطية، عن أبي سعيد -واللفظ لصالح- عن النبي صلى الله عليه وسلم قال في قوله عز وجل: {عسى أن يبعثك ربك مقاماً محموداً}، قال: يخرج الله عز وجل قوماً من أهل النار من أهل الإيمان والقبلة بشفاعة محمد صلى الله عليه وسلم وذلك المقام المحمود، فيؤتى بهم نهراً يقال له: الحيوان فيلقون فيه فينبتون كما تنبت الثعارير، ثم يخرجون منه ويدخلون الجنة فيسمون فيها الجهنميين، ثم يطلبون إلى الله أن يذهب عنهم ذلك الاسم، فيذهبه عنهم)).
قال أبو محمد: وقد روى حمزة الزيات، والحسن بن الفرات، وزفر بن الهذيل، وعبيد الله بن الزبير مثل هذا عن أبي حنيفة، عن عطية، عن أبي سعيد، عن النبي صلى الله عليه وسلم.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273072, EHM000576-4
Hadis:
576 - حدثنا قبيصة بن الفضل بن عبد الرحمن، ثنا إسحاق بن إبراهيم، ثنا سعد بن الصلت، ثنا أبو حنيفة، وحدثنا صالح بن أحمد ابن أبي مقاتل البزاز من درب أبي هريرة ببغداد، حدثني محمد بن معاوية الأنماطي، ثنا الحسين بن الحسن بن عطية، ثنا أبو حنيفة، ح وحدثنا إبراهيم بن علي بن الحسن الترمذي، ثنا حم بن نوح، ثنا أبو سعد الصغاني، عن أبي حنيفة، ح وحدثنا عبد الله بن محمد بن علي الحافظ، ثنا يحيى بن موسى، ثنا أبو سعد الصغاني، عن أبي حنيفة، عن عطية، عن أبي سعيد -واللفظ لصالح- عن النبي صلى الله عليه وسلم قال في قوله عز وجل: {عسى أن يبعثك ربك مقاماً محموداً}، قال: يخرج الله عز وجل قوماً من أهل النار من أهل الإيمان والقبلة بشفاعة محمد صلى الله عليه وسلم وذلك المقام المحمود، فيؤتى بهم نهراً يقال له: الحيوان فيلقون فيه فينبتون كما تنبت الثعارير، ثم يخرجون منه ويدخلون الجنة فيسمون فيها الجهنميين، ثم يطلبون إلى الله أن يذهب عنهم ذلك الاسم، فيذهبه عنهم)).
قال أبو محمد: وقد روى حمزة الزيات، والحسن بن الفرات، وزفر بن الهذيل، وعبيد الله بن الزبير مثل هذا عن أبي حنيفة، عن عطية، عن أبي سعيد، عن النبي صلى الله عليه وسلم.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebu Hanîfe, Müsned-i Ebu Hanîfe, Atiyye b. Sa'd el-Avfî 576, 1/384
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. Ebu Hasan Atiyye b. Sa'd el-Avfî (Atiyye b. Sa'd b. Cünade)
3. Ebu Hanife Numan b. Sabit et-Teymi (Numan b. Sabit b. Zûtâ b. Mâh)
4. Ebu Sa'd Muhammed b. Müyesser es-Sâğânî (Muhammed b. Müyesser)
5. Ebu Zekeriyya Yahya b. Musa el-Huddanî (Yahya b. Musa b. Abdirabbihi b. Salim)
6. Ebu Ali Abdullah b. Muhammed el-Belhî (Abdullah b. Muhammed b. Ali b. Cafer b. Meymun)
Konular: