Öneri Formu
Hadis Id, No:
26662, N003136
Hadis:
أَخْبَرَنِى إِبْرَاهِيمُ بْنُ يَعْقُوبَ قَالَ حَدَّثَنَا أَبُو النَّضْرِ هَاشِمُ بْنُ الْقَاسِمِ قَالَ حَدَّثَنَا أَبُو عَقِيلٍ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ عَقِيلٍ قَالَ حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ الْمُسَيَّبِ عَنْ سَالِمِ بْنِ أَبِى الْجَعْدِ عَنْ سَبْرَةَ بْنِ أَبِى فَاكِهٍ قَالَ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ « إِنَّ الشَّيْطَانَ قَعَدَ لاِبْنِ آدَمَ بِأَطْرُقِهِ فَقَعَدَ لَهُ بِطَرِيقِ الإِسْلاَمِ فَقَالَ تُسْلِمُ وَتَذَرُ دِينَكَ وَدِينَ آبَائِكَ وَآبَاءِ أَبِيكَ فَعَصَاهُ فَأَسْلَمَ ثُمَّ قَعَدَ لَهُ بِطَرِيقِ الْهِجْرَةِ فَقَالَ تُهَاجِرُ وَتَدَعُ أَرْضَكَ وَسَمَاءَكَ وَإِنَّمَا مَثَلُ الْمُهَاجِرِ كَمَثَلِ الْفَرَسِ فِى الطِّوَلِ فَعَصَاهُ فَهَاجَرَ ثُمَّ قَعَدَ لَهُ بِطَرِيقِ الْجِهَادِ فَقَالَ تُجَاهِدُ فَهُوَ جَهْدُ النَّفْسِ وَالْمَالِ فَتُقَاتِلُ فَتُقْتَلُ فَتُنْكَحُ الْمَرْأَةُ وَيُقْسَمُ الْمَالُ فَعَصَاهُ فَجَاهَدَ » . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « فَمَنْ فَعَلَ ذَلِكَ كَانَ حَقًّا عَلَى اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ أَنْ يُدْخِلَهُ الْجَنَّةَ وَمَنْ قُتِلَ كَانَ حَقًّا عَلَى اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ أَنْ يُدْخِلَهُ الْجَنَّةَ وَإِنْ غَرِقَ كَانَ حَقًّا عَلَى اللَّهِ أَنْ يُدْخِلَهُ الْجَنَّةَ أَوْ وَقَصَتْهُ دَابَّتُهُ كَانَ حَقًّا عَلَى اللَّهِ أَنْ يُدْخِلَهُ الْجَنَّةَ » .
Tercemesi:
Bize İbrahim b. Yakub, ona Ebu Nadr Hişâm b. Kâsım, ona Ebu Akîl Abdullah b. Akîl, ona Musa b. Müseyyeb, ona Sâlim b. Ebu Ca'd, ona da Sebre b. Ebu Fâkih, Hz. Peygamber'den (sav) naklen şöyle rivayet etmiştir:
Şeytan, Adem oğlunun yollarına oturur. (Onun) İslam yoluna oturup "dinini, babalarının dinini ve dedelerinin dinini bırakarak müslüman mı oluyorsun?" der. (Adem oğlu) ona isyan edip müslüman olur! Sonra (şeytan), hicret yoluna oturup "vatanını ve toprağını bırakarak hicret mi ediyorsun? (Hâlbuki) muhacirin misali dizginlenmiş atın misali gibidir" der. (Adem oğlu) ona isyan edip hicret eder! Daha sonra (şeytan), cihad yoluna oturup "cihad mı edeceksin? (Hâlbuki) o, vücudu ve malı zorlamaktır! Savaşacaksın da öldürülüp kadın(ın başkasıyla) evlenecek ve malın da (mirasçıların arasında) dağıtılacak!" der. (Adem oğlu) ona isyan edip cihad eder! Rasulullah (sav), "Allah'ın (ac), bu(nları) yapanı cennete sokması üzerine aldığı bir iştir. (Allah yolunda) öldürüleni, Allah'ın cennete sokması üzerine aldığı bir iştir. Eğer o boğul(arak) da (ölse), Allah'ın, onu cennete sokması üzerine aldığı bir iştir. Ya da bineğinin üzerinden atması (suretiyle ölse de) Allah'ın onu cennete sokması üzerine aldığı bir iştir" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Cihâd 19, /2289
Senetler:
1. Sebre b. Fakih el-Esedî (Sebre b. Fakih)
2. Salim b. Ebu Ca'd el-Eşceî (Salim b. Rafi')
3. Musa b. Fadl er-Rabe'î (Musa b. Fadl)
4. Abdullah b. Akil es-Sekafî (Abdullah b. Akil)
5. Ebu Nadr Haşim b. Kasım el-Leysi (Haşim b. Kasım b. Müslim)
6. Ebu İshak İbrahim b. Yakub es-Sa'dî (İbrahim b. Yakub b. İshak)
Konular:
Şeytan, insana yaklaşma biçimleri
عبد الرزاق عن معمر عن عبد الله بن محمد بن عقيل عن الربيع أن رسول الله صلى الله عليه وسلم غسل قدميه ثلاثا ثلاثا ، ثم قالت لنا : إن ابن عباس قد دخل علي فسألني عن هذا (الحديث - ظ) فأخبرته فقال : يأبى الناس إلا الغسل ونجد في كتاب الله تعالى المسح يعني القدمين.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
44043, MA000065
Hadis:
عبد الرزاق عن معمر عن عبد الله بن محمد بن عقيل عن الربيع أن رسول الله صلى الله عليه وسلم غسل قدميه ثلاثا ثلاثا ، ثم قالت لنا : إن ابن عباس قد دخل علي فسألني عن هذا (الحديث - ظ) فأخبرته فقال : يأبى الناس إلا الغسل ونجد في كتاب الله تعالى المسح يعني القدمين.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Abdürrezzak b. Hemmam, Musannef, Tahâret 65, 1/22
Senetler:
1. Rubeyyi' bt. Muavviz el-Ensariyye (Rubeyyi' bt. Muavviz b. Haris b. Rifâ'a)
2. Abdullah b. Akil es-Sekafî (Abdullah b. Akil)
3. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
Konular:
Abdest, ayakların yıkanması (topuklarla beraber)
Abdest, Mesh, ayakkabı veya çizme üzerine
Kur'an, sahabenin ve tabiunun tefsiri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
74757, HM025758
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو النَّضْرِ حَدَّثَنَا أَبُو عَقِيلٍ يَعْنِي الثَّقَفِيَّ حَدَّثَنَا مُجَالِدُ بْنُ سَعِيدٍ عَنْ عَامِرٍ عَنْ مَسْرُوقٍ عَنْ عَائِشَةَ قَالَتْ
حَدَّثَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ نِسَاءَهُ ذَاتَ لَيْلَةٍ حَدِيثًا فَقَالَتْ امْرَأَةٌ مِنْهُنَّ يَا رَسُولَ اللَّهِ كَانَ الْحَدِيثُ حَدِيثَ خُرَافَةَ فَقَالَ أَتَدْرُونَ مَا خُرَافَةُ إِنَّ خُرَافَةَ كَانَ رَجُلًا مِنْ عُذْرَةَ أَسَرَتْهُ الْجِنُّ فِي الْجَاهِلِيَّةِ فَمَكَثَ فِيهِنَّ دَهْرًا طَوِيلًا ثُمَّ رَدُّوهُ إِلَى الْإِنْسِ فَكَانَ يُحَدِّثُ النَّاسَ بِمَا رَأَى فِيهِمْ مِنْ الْأَعَاجِيبِ فَقَالَ النَّاسُ حَدِيثُ خُرَافَةَ
قَالَ أَبِي أَبُو عَقِيلٍ هَذَا ثِقَةٌ اسْمُهُ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ عَقِيلٍ الثَّقَفِيُّ
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Aişe bt. Ebubekir 25758, 8/292
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Ebu Aişe Mesruk b. Ecda' (Mesruk b. Ecda' b. Malik b. Ümeyye b. Abdullah)
3. Ebu Umeyr Mücalid b. Saîd el-Hemdani (Mücalid b. Saîd b. Umeyr b. Bistâm b. Zî Mürrân)
3. Ebu Amr Amir eş-Şa'bî (Amir b. Şerahil b. Abdin)
4. Abdullah b. Akil es-Sekafî (Abdullah b. Akil)
5. Ebu Nadr Haşim b. Kasım el-Leysi (Haşim b. Kasım b. Müslim)
Konular:
Adab, sohbet adabı
Bilgi, Bilgi ve Hurafeler
Cin, Cinler
Hz. Peygamber, anlattığı kıssalar
Hz. Peygamber, hanımlarıyla ilişkileri
Hz. Peygamber, kıssa anlatması
199-حدثنا بن علية عن روح بن القاسم عن عبد الله بن محمد بن عقيل عن الربيع ابنة معوذ بن عفراء قالت أتاني بن عباس فسألني عن هذا الحديث تعني حديثها الذي ذكرت أنها رأت النبي صلى الله عليه وسلم توضأ وأنه غسل رجليه قالت فقال بن عباس أبى الناس إلا الغسل ولا أجد في كتاب الله إلا المسح
Öneri Formu
Hadis Id, No:
96042, MŞ000199
Hadis:
199-حدثنا بن علية عن روح بن القاسم عن عبد الله بن محمد بن عقيل عن الربيع ابنة معوذ بن عفراء قالت أتاني بن عباس فسألني عن هذا الحديث تعني حديثها الذي ذكرت أنها رأت النبي صلى الله عليه وسلم توضأ وأنه غسل رجليه قالت فقال بن عباس أبى الناس إلا الغسل ولا أجد في كتاب الله إلا المسح
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Ebî Şeybe, Musannef-i İbn Ebû Şeybe, Tahâret 199, 1/305
Senetler:
1. Rubeyyi' bt. Muavviz el-Ensariyye (Rubeyyi' bt. Muavviz b. Haris b. Rifâ'a)
2. Abdullah b. Akil es-Sekafî (Abdullah b. Akil)
3. Ravh b. Kasım et-Temîmî (Ravh b. Kasım)
4. Ebu Bişr İsmail b. Uleyye el-Esedî (İsmail b. İbrahim b. Miksem)
Konular:
Abdest, alınış şekli
Abdest, ayakların yıkanması (topuklarla beraber)
Abdest, Mesh, ayakkabı veya çizme üzerine
Kur'an, tefsiri, bazı ayetlerin
Öneri Formu
Hadis Id, No:
167771, MK007670
Hadis:
حَدَّثَنَا عُبَيْدُ بن غَنَّامٍ، حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بن أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا هَاشِمُ بن الْقَاسِمِ، حَدَّثَنَا أَبُو عَقِيلِ عَبْدِ اللَّهِ بن عَقِيلِ الثَّقَفِيُّ، عَنْ يَزِيدَ بن سِنَانَ، أَخْبَرَنِي أَبُو يَحْيَى الْكَلاعِيُّ، قَالَ: سَمِعْتُ أَبَا أُمَامَةَ، يَقُولُ: سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمْ، يَقُولُ:"إِنِّي لأَعْلَمُ آخِرَ رَجُلٍ مِنْ أُمَّتِي يَجُوزُ الصِّرَاطَ، يَتَلَوَّى عَلَى الصِّرَاطِ كَالْغُلامِ حِينَ يَضْرِبُهُ أَبُوهُ"، فَذَكَرَ مِثْلَهُ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Taberânî, Mu'cem-i kebîr, Sudey b. Aclan Ebu Ümame el-Bahilî 7670, 6/2007
Senetler:
1. Ebu Ümame Sudey b. Aclân el-Bahilî (Sudey b. Aclân b. Vehb)
2. Ebu Yahya Süleym b. Amir el-Kila'i (Süleym b. Amir)
3. Ebu Ferve Yezid b. Sinan et-Temimî (Yezid b. Sinan b. Yezid)
4. Abdullah b. Akil es-Sekafî (Abdullah b. Akil)
5. Ebu Nadr Haşim b. Kasım el-Leysi (Haşim b. Kasım b. Müslim)
6. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
7. Ebu Muhammed Abdullah b. Gannam en-Nehaî (Abdullah b. Gannam b. Hafs b. Giyâs)
Konular:
İman, Ahirete, Sırat köprüsü
Kıyamet, günü
KTB, İMAN
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13860, İM001272
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ الأَزْهَرِ حَدَّثَنَا أَبُو النَّضْرِ حَدَّثَنَا أَبُو عَقِيلٍ عَنْ عُمَرَ بْنِ حَمْزَةَ حَدَّثَنَا سَالِمٌ عَنْ أَبِيهِ قَالَ رُبَّمَا ذَكَرْتُ قَوْلَ الشَّاعِرِ وَأَنَا أَنْظُرُ إِلَى وَجْهِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَلَى الْمِنْبَرِ فَمَا نَزَلَ حَتَّى جَيَّشَ كُلُّ مِيزَابٍ بِالْمَدِينَةِ فَأَذْكُرُ قَوْلَ الشَّاعِرِ وَأَبْيَضَ يُسْتَسْقَى الْغَمَامُ بِوَجْهِهِ ثِمَالُ الْيَتَامَى عِصْمَةٌ لِلأَرَامِلِ وَهُوَ قَوْلُ أَبِى طَالِبٍ .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. el-Ezher, ona Ebu’n-Nadr, ona Ebu Akîl, ona Ömer b. Hamza, ona Salim’in rivayetine göre babası şöyle demiştir:
-Bazen ben Rasulullah (sav) minber üzerinde iken onun yüzüne bakardım da o, minberden daha iner inmez Medine’deki her bir oluk gürül gürül akardı, işte ben o vakit şair’in: “Yetimlerin hamisi, dul kadınların koruyucusu, yüzü suyu hürmetine bulutların yağmur yağdırması istenen o beyaz tenli” şeklindeki sözlerini hatırlarım.
Bu sözler de Ebu Talib’e aittir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, İkâmetu's-salât ve's-sünnetü fîhâ 154, /207
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Ömer Salim b. Abdullah el-Adevî (Salim b. Abdullah b. Ömer b. Hattab)
3. Ömer b. Hamza el-Adevi (Ömer b. Hamza b. Abdullah b. Ömer b. Hattab)
4. Abdullah b. Akil es-Sekafî (Abdullah b. Akil)
5. Ebu Nadr Haşim b. Kasım el-Leysi (Haşim b. Kasım b. Müslim)
6. Ahmed b. Ezher el-Abdî (Ahmed b. Ezher b. Meni')
Konular:
Dua, İstiska, yağmur duası, elbisenin ters çevrilmesi
KTB, NAMAZ,
أخبرنا عبد الرزاق عن معمر عن عبد الله بن عقيل قال : سلم النبي صلى الله عليه وسلم على سعد بن عبادة ثلاثا ، فلم يأذن له ، كان على حاجة ، فرجع النبي صلى الله عليه وسلم ، فقام سعد سريعا فاغتسل ، ثم تبعه ، فقال : يا رسول الله ! إني كنت على حاجة ، فقمت فاغتسلت ، فقال النبي صلى الله عليه وسلم : الماء من الماء.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
87347, MA019426
Hadis:
أخبرنا عبد الرزاق عن معمر عن عبد الله بن عقيل قال : سلم النبي صلى الله عليه وسلم على سعد بن عبادة ثلاثا ، فلم يأذن له ، كان على حاجة ، فرجع النبي صلى الله عليه وسلم ، فقام سعد سريعا فاغتسل ، ثم تبعه ، فقال : يا رسول الله ! إني كنت على حاجة ، فقمت فاغتسلت ، فقال النبي صلى الله عليه وسلم : الماء من الماء.
Tercemesi:
Bize Abdurrezzak, ona Ma’mer, Abdullah b. Ukayl’ın şöyle anlattığını rivayet etti: Hz. Peygamber Sa’d b. Ubade’nin (evine girmek için) selam verdi. (Ancak) Sa’d kendisine izin vermedi. Çünkü (boy abdesti almaya) ihtiyacı vardı. Hz. Peygamber (izin verilmeyince) geri döndü. Sa’d derhal kalktı ve boy abdesti aldı sonra da Rasulullah’ın arkasından yetişti. “Ey Allah’ın elçisi! (Boy abdesti almak) gerekiyordu. Kalktım ve (hemen) boy abdesti aldım” dedi. Rasul-i Ekrem “Su (kullanmak), sudan (sperm çıkmasından) dolayı gerekir” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Abdürrezzak b. Hemmam, Musannef, Câmi' 19426, 10/382
Senetler:
1. Abdullah b. Akil es-Sekafî (Abdullah b. Akil)
2. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
3. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
Konular:
Gusül, gerektiren haller
KTB, SELAM
Selam, eve girerken Selam vermek,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
48007, HM005673
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو النَّضْرِ حَدَّثَنَا أَبُو عَقِيلٍ وَهُوَ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ عَقِيلٍ حَدَّثَنَا عُمَرُ بْنُ حَمْزَةَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ حَدَّثَنَا سَالِمٌ عَنْ أَبِيهِ قَالَ
رُبَّمَا ذَكَرْتُ قَوْلَ الشَّاعِرِ وَأَنَا أَنْظُرُ إِلَى وَجْهِ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ عَلَى الْمِنْبَرِ يَسْتَسْقِي فَمَا يَنْزِلُ حَتَّى يَجِيشَ كُلُّ مِيزَابٍ وَأَذْكُرُ قَوْلَ الشَّاعِرِ وَأَبْيَضَ يُسْتَسْقَى الْغَمَامُ بِوَجْهِهِ
ثِمَالُ الْيَتَامَى عِصْمَةٌ لِلْأَرَامِلِ
وَهُوَ قَوْلُ أَبِي طَالِبٍ
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Ömer b. el-Hattab 5673, 2/439
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Ömer Salim b. Abdullah el-Adevî (Salim b. Abdullah b. Ömer b. Hattab)
3. Ömer b. Hamza el-Adevi (Ömer b. Hamza b. Abdullah b. Ömer b. Hattab)
4. Abdullah b. Akil es-Sekafî (Abdullah b. Akil)
5. Ebu Nadr Haşim b. Kasım el-Leysi (Haşim b. Kasım b. Müslim)
Konular:
Dua, İstiska, yağmur duası, elbisenin ters çevrilmesi
Hz. Peygamber, vasıfları, şemaili, hasaisi
Müslüman, peygamber sevgisi
Tarihsel şahsiyetler, Ebu Talib
Öneri Formu
Hadis Id, No:
48005, HM005672
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو النَّضْرِ حَدَّثَنَا أَبُو عَقِيلٍ عَنْ بَرَكَةَ بْنِ يَعْلَى التَّيْمِيِّ حَدَّثَنِي أَبُو سُوَيْدٍ الْعَبْدِيُّ قَالَ
أَتَيْنَا ابْنَ عُمَرَ فَجَلَسْنَا بِبَابِهِ لِيُؤْذَنَ لَنَا فَأَبْطَأَ عَلَيْنَا الْإِذْنُ قَالَ فَقُمْتُ إِلَى جُحْرٍ فِي الْبَابِ فَجَعَلْتُ أَطَّلِعُ فِيهِ فَفَطِنَ بِي فَلَمَّا أَذِنَ لَنَا جَلَسْنَا فَقَالَ أَيُّكُمْ اطَّلَعَ آنِفًا فِي دَارِي قَالَ قُلْتُ أَنَا قَالَ بِأَيِّ شَيْءٍ اسْتَحْلَلْتَ أَنْ تَطَّلِعَ فِي دَارِي قَالَ قُلْتُ أَبْطَأَ عَلَيْنَا الْإِذْنُ فَنَظَرْتُ فَلَمْ أَتَعَمَّدْ ذَلِكَ قَالَ ثُمَّ سَأَلُوهُ عَنْ أَشْيَاءَ فَقَالَ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَقُولُ بُنِيَ الْإِسْلَامُ عَلَى خَمْسٍ شَهَادَةِ أَنْ لَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ وَأَنَّ مُحَمَّدًا رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ وَإِقَامِ الصَّلَاةِ وَإِيتَاءِ الزَّكَاةِ وَحَجِّ الْبَيْتِ وَصِيَامِ رَمَضَانَ قُلْتُ يَا أَبَا عَبْدِ الرَّحْمَنِ مَا تَقُولُ فِي الْجِهَادِ قَالَ مَنْ جَاهَدَ فَإِنَّمَا يُجَاهِدُ لِنَفْسِهِ
Tercemesi:
Ebü Süveyd el-Abdi' den:
İbn Ömer'in (Radıyallahü anhüma) evine gitmiştik. Kapıda bekledik, izin vermesi biraz gecikince, ben kalktım ve kapı deliğinden içeriye baktım. İbn Ömer bunu anlamıştı ve bize izin verdi, içeri girince de sordu:
'Az önce hanginiz kapı deliğinden içeri baktı?'
'Ben,' dedim.
'Neden evimi gözetleme cesaretinde bulundun?
'İzin gecikince baktım, kötü bir niyetim yoktu.'
Sonra oradaki kişiler bazı sorular sordu, İbn Ömer dedi ki: Rasulullah'ın (Sallallaha aleyhi ve sellem) şöyle dediğini işittim:
"İslam beş şey üzerine bina edilmiş (Bir dindir): (Bunlar da) Allah'tan başka ilah olmadığına ve Muhammed'in Allah Rasulü olduğuna şehadet etmek, namaz kılmak, zekat vermek, Kutsal Mabed (Kabe)'de hac yapmak ve Ramazan orucunu tutmaktır."
Dedim ki:
'Ey Ebu Abdurrahman, Cihad hakkında ne dersin?' 'Kim cihad ederse kendisi için yapmış olur.'
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Ömer b. el-Hattab 5672, 2/439
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Süveyd el-Abdî (Ebu Süveyd)
3. Bereke b. Ya'la et-Temimî (Bereke b. Ya'la)
4. Abdullah b. Akil es-Sekafî (Abdullah b. Akil)
5. Ebu Nadr Haşim b. Kasım el-Leysi (Haşim b. Kasım b. Müslim)
Konular:
İslam, İslamın Şartları
KTB, CİHAD
Sahabe, birbirlerine karşı kullandıkları üslup
حدثنا موسى قال حدثنا همام عن القاسم بن عبد الواحد عن بن عقيل أن جابر بن عبد الله حدثه أنه بلغه حديث عن رجل من أصحاب النبي صلى الله عليه وسلم فابتعت بعيرا فشددت إليه رحلي شهرا حتى قدمت الشام فإذا عبد الله بن أنيس فبعثت إليه أن جابرا بالباب فرجع الرسول فقال جابر بن عبد الله فقلت نعم فخرج فاعتنقني قلت حديث بلغني لم أسمعه خشيت أن أموت أو تموت قال سمعت النبي صلى الله عليه وسلم يقول : يحشر الله العباد أو الناس عراة غرلا بهما قلنا ما بهما قال ليس معهم شيء فيناديهم بصوت يسمعه من بعد أحسبه قال كما يسمعه من قرب أنا الملك لا ينبغي لأحد من أهل الجنة يدخل الجنة وأحد من أهل النار يطلبه بمظلمة ولا ينبغي لأحد من أهل النار يدخل النار وأحد من أهل الجنة يطلبه بمظلمة قلت وكيف وإنما نأتي الله عراة بهما قال بالحسنات والسيئات
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165670, EM000970
Hadis:
حدثنا موسى قال حدثنا همام عن القاسم بن عبد الواحد عن بن عقيل أن جابر بن عبد الله حدثه أنه بلغه حديث عن رجل من أصحاب النبي صلى الله عليه وسلم فابتعت بعيرا فشددت إليه رحلي شهرا حتى قدمت الشام فإذا عبد الله بن أنيس فبعثت إليه أن جابرا بالباب فرجع الرسول فقال جابر بن عبد الله فقلت نعم فخرج فاعتنقني قلت حديث بلغني لم أسمعه خشيت أن أموت أو تموت قال سمعت النبي صلى الله عليه وسلم يقول : يحشر الله العباد أو الناس عراة غرلا بهما قلنا ما بهما قال ليس معهم شيء فيناديهم بصوت يسمعه من بعد أحسبه قال كما يسمعه من قرب أنا الملك لا ينبغي لأحد من أهل الجنة يدخل الجنة وأحد من أهل النار يطلبه بمظلمة ولا ينبغي لأحد من أهل النار يدخل النار وأحد من أهل الجنة يطلبه بمظلمة قلت وكيف وإنما نأتي الله عراة بهما قال بالحسنات والسيئات
Tercemesi:
Cabir ibni Abdullah, İbhi Akil'e anlattığına göre, Peygamber (SüUaUahü Aleyhi ve SeUem)'ın ashabından bit adamdan kendisine bir hadis ulaştı. (Bunu tahkik için şöyle hareket ettiğini Cabir anlatmıştır:)
— Bir deve satın aldım da, yükümü bir aylık mesafe için ona bağladım; nihayet Şam'a vardım. Orada Abdullah ibni Enîs vardı. Cabir kapıdadır diye, oha haber gönderdim. Haccac geri dönüp :
— Cabir ibni Abdullah mı? dedi.
— Evet, dedim. Bunun üzerine Abdullah ibni Enis evden dışarı çıkıp beni kucakladı. Dedim ki, bana bir hadîs ulaştı; onu duymamıştım. Ben ölürüm, yahut sen ölürsün (de bu hadîs gerçekleşmemiş olur) diye korktum {ve öğrenmek için sana geldim).
Abdullah ibni Snîs dedi ki:
Peygamber {Sallallahü Aleyhi ve Sellemyin şöyle buyurduğunu işittim: «— Allah kıyamet günü kullan — yahut insanları — çıplak olarak, sünnetsiz olarak ve (bühmen) eşyasız olarak Mrraya toplayacaktır.» Biz dedik ki:
— Bühm ne demektir? Peygamber şöyle buyurdu:
«— İnsanların beraberlerinde Jhiç bir şeyleri olmamaktır. Böylece uzakta olan kimsenin duyacağı bir sesle onlara şöyle çağıracaktır (zannedersem, o şöyle demişti:
— Yakında olan kimse onu duyduğu gibi, uzaktaki de onu duyacaktır) :
— Gerçekten sahip, sultan benim; cennet ehlinden hiç kimseye, cehenncinliklerdeü birinin zulümden Ötürü ona davacı olması halinde, cennete girmek lâyık değildir. Cehennem ehlinden de hiç kimseye, cennetliklerden birinin zulümden ötürü ona davacı olması halinde, cehenneme girmek lâyık değildir. (Cennet veya CeKenneme girmeden önce, bunlara hakları verilir).» Dedim ki:
— Bu nasıl olur? Biz Allah'a çıplak olarak varlıksız şekilde gideceğiz, (haklan nereden ve nasıl verebiliriz) ? Peygamber :
«— Sevablarla ve günahlarla...» buyurdu. (Zulmedenin sevabı varsa, mazluma hakkı kadar sevabından verilir. Sevabı yoksa, mazlumun günahından alınarak ona verilir ve böylece mazlumun yükü hafifletilir).[664]
Karşılaşma hallerinde selâm verip musafaha etmek sünnet olduğu gibi, seferden ve gurbetten dönüşlerde, fevkalâde hallerde kucaklaşmak da sünnettir. Zeyd ibni Harise, Benî Fezare savaşından döndüğü zaman Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Selîem) onu kucakladı. Yine İbni Ömer'den rivayet edildiğine göre, Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem), Cafer ibni Ebû Talİb'i Habeşistan a gönderdi. Habeşistan'dan geri döndüğü zaman, Peygamber onu kucakladı ve gözlerinden öptü. İyi niyetler dışında olan kucaklaşmaları ise Peygamber yasaklamıştır. Bu münasebetle şu gerçeklen de öğrenmiş bulunuyoruz :
Bİr hadîs-i şerifin doğruluğunu tespit için, şüphe götürmeyen bir İlmi elde etmek için ashab-s kiram aylar mesafesindeki yerlere gitmişler, büyük meşakkatlere katlanarak araştırmalarını yapmışlardır.
Kıyamette insanlar hesap için Ailah'ın huzurunda toplanacakları zaman, anadan doğmuş oldukları halleri üzere çıplak bulunacaklar ve hiç bir şeye sahip olmayacaklardır. Söz ve hüküm, kâinatın sahibi ve yaratıcısı olan yalnız Allah'ın olacaktır ve mazlumun hakkı ödenmeden, ne ehli cennet cennete, ne de ehli cehennem cehenneme girecektir. Haklar sevap ve günahlarla ödenmiş olacaktır. Hak davasında bulunan kimseye, zalimin sevabı varsa ondan verilecektir. Sevabı yoksa, mazlumun günahlarından hafifletilerek zalime yükletilir ve böylece ilâhî adalet yerini bulur.[665]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 970, /766
Senetler:
1. Ebu Yahya Abdullah b. Üneys (Abdullah b. Üneys b. Esʻad b. Haram b. Habib)
2. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
3. Abdullah b. Akil es-Sekafî (Abdullah b. Akil)
4. Kasım b. Abdulvahid el-Mahzûmi (Kasım b. Abdulvahid b. Eymen)
5. Ebu Abdullah Hemmâm b. Yahya el-Avzî (Hemmâm b. Yahya b. Dinar)
6. Ebu Seleme Musa b. İsmail et-Tebûzeki (Musa b. İsmail)
Konular:
Allah İnancı, Kıyamet günü insanlarla konuşur
Hadis Rivayeti
İman, Esasları, Ahirete, Haşr
Kıyamet, ahvali
KTB, İMAN
Tokalaşma, Musafaha, tokalaşma, musâfaha, el sıkışma, kucaklaşma