10 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Amr, ona Ali b. Mukaddem, ona İbn Ebu Adiy, ona Şu'be, ona Abdullah b. Bişr el-Has'amî, ona Ebu Zür'a (b. Amr), ona da Ebu Hureyre şöyle demiştir: Rasulullah (sav) yolculuğa çıktığında bineğine binip parmağını kaldırıp [Şu'be parmağını kaldırdı] şöyle derdi: "Allah'ım! Yolculukta sahibimiz, geride kalanları emanet edecek vekilimiz Sensin. Allah'ım! Yolculuğun meşakkatinden ve kötü sonuçlarla dönmekten Sana sığınırım."
Bize Muhammed b. Ömer b. Ali b. Mukaddemi, ona Yusuf b. Yakub, ona et-Teymî, ona Ebu Milcez, ona da Kays b. Ubad'dan (ra) rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir: "Bir defasında ben Mescidde ilk safta bulunuyordum. Bir adam beni arkamdan sertçe çekti ve benim yerime geçti. Nasıl namaz kıldığımı bilemedim. Namaz bitince bir de ne göreyim, beni çeken Ubey b. Ka'b imiş. Bana 'Ey delikanlı! Allah, seni kötülüklerden korusun. Benim bu yaptığım, Rasulullah'ın (sav) bize bir emridir. Kendi arkasına durmamızı emrederdi' dedi. Sonra kıbleye dönerek üç defa 'Kâbe'nin Rabbine and olsun ki akit sahipleri (ehli Ukad) helak olacaktır' dedi, ardından 'Vallahi o cemaate değil o cemaati saptıran idarecilere yazıklar olsun diye ekledi. Ben 'Ey Ebu Yakub, 'Ehli Ukad' ile neyi kastediyorsun?' diye sordum, 'idareciler' diye cevap verdi."