Öneri Formu
Hadis Id, No:
31422, D004115
Hadis:
حَدَّثَنَا زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ ح
وَحَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى عَنْ سُفْيَانَ عَنْ حَبِيبِ بْنِ أَبِى ثَابِتٍ عَنْ وَهْبٍ مَوْلَى أَبِى أَحْمَدَ عَنْ أُمِّ سَلَمَةَ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم دَخَلَ عَلَيْهَا وَهِىَ تَخْتَمِرُ فَقَالَ
"لَيَّةً لاَ لَيَّتَيْنِ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ مَعْنَى قَوْلِهِ "لَيَّةً لاَ لَيَّتَيْنِ." يَقُولُ لاَ تَعْتَمَّ مِثْلَ الرَّجُلِ لاَ تُكَرِّرْهُ طَاقًا أَوْ طَاقَيْنِ.]
Tercemesi:
Bize Züheyr b. Harb, ona Abdurrahman; (T)
Bize Müsedded (b. Müserhed el-Esedî), ona Yahya b. Said el-Kattan, ona Süfyan es-Sevrî, ona Habib b. Ebu Sabit el-Esedî, ona Vehb mevla Ebu Ahmed, ona da Ümmü Seleme (r. anha) şöyle rivayet etmiştir: (Bir gün) kendisi başörtüsünü bağlarken Peygamber (sav) yanına girmiş ve "bir defa sarmak (yeterli); iki defa (gerekmez)" buyurmuş.
[Ebû Davud dedi ki: "Bir defa sarmak (yeterli); iki defa (gerekmez)" sözünün manası, erkeklerin sarık sardığı gibi sarma, onu (başına bir defa sardıktan sonra) bir veya iki defa daha dolayarak kat kat yapma demektir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Libâs 37, /938
Senetler:
1. Ümmü Seleme Zevcü'n Nebi (Hind bt. Huzeyfe b. Muğire)
2. Ebu Süfyan Vehb el-Esedî (Vehb)
3. Habib b. Ebu Sabit el-Esedî (Habib b. Kays b. Dinar)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
6. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Tesettür,
Tesettür, genç kızın, kadının başörtüsü
Öneri Formu
Hadis Id, No:
274962, D004115-2
Hadis:
حَدَّثَنَا زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ ح
وَحَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى عَنْ سُفْيَانَ عَنْ حَبِيبِ بْنِ أَبِى ثَابِتٍ عَنْ وَهْبٍ مَوْلَى أَبِى أَحْمَدَ عَنْ أُمِّ سَلَمَةَ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم دَخَلَ عَلَيْهَا وَهِىَ تَخْتَمِرُ فَقَالَ
"لَيَّةً لاَ لَيَّتَيْنِ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ مَعْنَى قَوْلِهِ "لَيَّةً لاَ لَيَّتَيْنِ." يَقُولُ لاَ تَعْتَمَّ مِثْلَ الرَّجُلِ لاَ تُكَرِّرْهُ طَاقًا أَوْ طَاقَيْنِ.]
Tercemesi:
Bize Züheyr b. Harb, ona Abdurrahman; (T)
Bize Müsedded (b. Müserhed el-Esedî), ona Yahya b. Said el-Kattan, ona Süfyan es-Sevrî, ona Habib b. Ebu Sabit el-Esedî, ona Vehb mevla Ebu Ahmed, ona da Ümmü Seleme (r. anha) şöyle rivayet etmiştir: (Bir gün) kendisi başörtüsünü bağlarken Peygamber (sav) yanına girmiş ve "bir defa sarmak (yeterli); iki defa (gerekmez)" buyurmuş.
[Ebû Davud dedi ki: "Bir defa sarmak (yeterli); iki defa (gerekmez)" sözünün manası, erkeklerin sarık sardığı gibi sarma, onu (başına bir defa sardıktan sonra) bir veya iki defa daha dolayarak kat kat yapma demektir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Libâs 37, /938
Senetler:
1. Ümmü Seleme Zevcü'n Nebi (Hind bt. Huzeyfe b. Muğire)
2. Ebu Süfyan Vehb el-Esedî (Vehb)
3. Habib b. Ebu Sabit el-Esedî (Habib b. Kays b. Dinar)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Ebu Said Abdurrahman b. Mehdî el-Anberî (Abdurrahman b. Mehdi b. Hassân b. Abdurrahman)
6. Ebu Hayseme Züheyr b. Harb el-Haraşî (Züheyr b. Harb b. Eştâl)
Konular:
Tesettür,
Tesettür, genç kızın, kadının başörtüsü
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ عَنْ مَالِكِ بْنِ أَنَسٍ عَنْ دَاوُدَ بْنِ الْحُصَيْنِ عَنْ أَبِى سُفْيَانَ مَوْلَى ابْنِ أَبِى أَحْمَدَ أَنَّهُ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا هُرَيْرَةَ يَقُولُ صَلَّى لَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم صَلاَةَ الْعَصْرِ فَسَلَّمَ فِى رَكْعَتَيْنِ فَقَامَ ذُو الْيَدَيْنِ فَقَالَ أَقُصِرَتِ الصَّلاَةُ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَمْ نَسِيتَ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"كُلُّ ذَلِكَ لَمْ يَكُنْ." فَقَالَ قَدْ كَانَ بَعْضُ ذَلِكَ يَا رَسُولَ اللَّهِ. فَأَقْبَلَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَلَى النَّاسِ فَقَالَ
"أَصَدَقَ ذُو الْيَدَيْنِ." فَقَالُوا نَعَمْ يَا رَسُولَ اللَّهِ. فَأَتَمَّ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مَا بَقِىَ مِنَ الصَّلاَةِ ثُمَّ سَجَدَ سَجْدَتَيْنِ وَهُوَ جَالِسٌ بَعْدَ التَّسْلِيمِ.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
4540, M001290
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ عَنْ مَالِكِ بْنِ أَنَسٍ عَنْ دَاوُدَ بْنِ الْحُصَيْنِ عَنْ أَبِى سُفْيَانَ مَوْلَى ابْنِ أَبِى أَحْمَدَ أَنَّهُ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا هُرَيْرَةَ يَقُولُ صَلَّى لَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم صَلاَةَ الْعَصْرِ فَسَلَّمَ فِى رَكْعَتَيْنِ فَقَامَ ذُو الْيَدَيْنِ فَقَالَ أَقُصِرَتِ الصَّلاَةُ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَمْ نَسِيتَ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"كُلُّ ذَلِكَ لَمْ يَكُنْ." فَقَالَ قَدْ كَانَ بَعْضُ ذَلِكَ يَا رَسُولَ اللَّهِ. فَأَقْبَلَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَلَى النَّاسِ فَقَالَ
"أَصَدَقَ ذُو الْيَدَيْنِ." فَقَالُوا نَعَمْ يَا رَسُولَ اللَّهِ. فَأَتَمَّ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مَا بَقِىَ مِنَ الصَّلاَةِ ثُمَّ سَجَدَ سَجْدَتَيْنِ وَهُوَ جَالِسٌ بَعْدَ التَّسْلِيمِ.
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Said, ona Malik b. Enes, ona Davud b. el-Husayn, ona İbn Ebu Ahmed'in azadlısı Ebu Süfyan, ona Ebu Hureyre'yi şöyle derken dinledim: Rasulullah (sav) bize ikindi namazını kıldırdı ve ikinci rekâtın sonunda selam verdi. Zulyedeyn adındaki kişi ayağa kalkarak: Ey Allah'ın Rasulü, namaz mı kısaldı, yoksa sen mi unuttun deyince, Rasulullah (sav); "bunların hiç biri olmadı" buyurdu. Zulyedeyn; ey Allah'ın Rasulü, bunların biri olmuş olmalı dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) cemaate dönerek; "Zulyedeyn doğru mu söylüyor" buyurdu. Onlar; evet ey Allah'ın Rasulü deyince, Rasulullah (sav) namazın geri kalanını tamamladıktan ve selâm verdikten sonra oturduğu halde iki secde yaptı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Mesâcid ve Mevâdi'u's-salât 1290, /228
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Süfyan Vehb el-Esedî (Vehb)
3. Ebu Süleyman Davud b. Husayn el-Kuraşi (Davud b. Husayn)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, Sehiv secdesi, yapılışı, yeri, zamanı
Namaz, yanılmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
9898, İM000532
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ إِسْمَاعِيلَ الْيَشْكُرِىُّ عَنِ ابْنِ أَبِى حَبِيبَةَ عَنْ دَاوُدَ بْنِ الْحُصَيْنِ عَنْ أَبِى سُفْيَانَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قِيلَ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّا نُرِيدُ الْمَسْجِدَ فَنَطَأُ الطَّرِيقَ النَّجِسَةَ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « الأَرْضُ يُطَهِّرُ بَعْضُهَا بَعْضًا » .
Tercemesi:
Bize Ebû Küreyb, ona İbrahim b. İsmail el-Yeşkürî, ona İbn Ebû Habibe, ona Davud el-Huseyn, ona Ebû Süfyan, ona da Ebû Hüreyre (ra)dan rivayet edildiğine göre şöyle söylemiştir: Resûl-i Ekrem'e (sav) Yâ Rasulullah! Biz mescide gitmek isteriz de (yürürken) pis yola basarız, diye (bunun hükmü) soruldu. Bunun üzerine Rasulullah (sav):
"Yer yüzünün bir kısmı, diğer bir kısmı temizler."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Tahâret ve sünenüha 79, /94
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Süfyan Vehb el-Esedî (Vehb)
3. Ebu Süleyman Davud b. Husayn el-Kuraşi (Davud b. Husayn)
4. ibn Ebu Habibe İbrahim b. İsmail el-Eşheli (İbrahim b. İsmail b. Ebu Habibe)
5. İbrahim b. İsmail el-Yeşküri (İbrahim b. İsmail b. Nasr)
6. Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ el-Hemdânî (Muhammed b. Alâ b. Kureyb)
Konular:
Temizlik, toprağın temizleyiciliği
حَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ حَدَّثَنَا زَيْدُ بْنُ حُبَابٍ عَنْ مَالِكِ بْنِ أَنَسٍ عَنْ دَاوُدَ بْنِ حُصَيْنٍ عَنْ أَبِى سُفْيَانَ مَوْلَى ابْنِ أَبِى أَحْمَدَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم رَخَّصَ فِى بَيْعِ الْعَرَايَا فِيمَا دُونَ خَمْسَةِ أَوْسُقٍ أَوْ كَذَا . حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ عَنْ مَالِكٍ عَنْ دَاوُدَ بْنِ حُصَيْنٍ نَحْوَهُ {أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم رَخَّصَ فِى بَيْعِ الْعَرَايَا فِيمَا دُونَ خَمْسَةِ أَوْسُقٍ أَوْ كَذَا }. وَرُوِىَ هَذَا الْحَدِيثُ عَنْ مَالِكٍ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم أَرْخَصَ فِى بَيْعِ الْعَرَايَا فِى خَمْسَةِ أَوْسُقٍ أَوْ فِيمَا دُونَ خَمْسَةِ أَوْسُقٍ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18156, T001301
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ حَدَّثَنَا زَيْدُ بْنُ حُبَابٍ عَنْ مَالِكِ بْنِ أَنَسٍ عَنْ دَاوُدَ بْنِ حُصَيْنٍ عَنْ أَبِى سُفْيَانَ مَوْلَى ابْنِ أَبِى أَحْمَدَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم رَخَّصَ فِى بَيْعِ الْعَرَايَا فِيمَا دُونَ خَمْسَةِ أَوْسُقٍ أَوْ كَذَا . حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ عَنْ مَالِكٍ عَنْ دَاوُدَ بْنِ حُصَيْنٍ نَحْوَهُ {أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم رَخَّصَ فِى بَيْعِ الْعَرَايَا فِيمَا دُونَ خَمْسَةِ أَوْسُقٍ أَوْ كَذَا }. وَرُوِىَ هَذَا الْحَدِيثُ عَنْ مَالِكٍ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم أَرْخَصَ فِى بَيْعِ الْعَرَايَا فِى خَمْسَةِ أَوْسُقٍ أَوْ فِيمَا دُونَ خَمْسَةِ أَوْسُقٍ .
Tercemesi:
Bize Ebu Kureyb, ona Zeyd b. Hubâb, ona Malik b. Enes, ona Davud b. Husayn, ona Ebu Süfyan Mevlâ İbn Ebu Ahmed, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) naklettiğine göre Rasulullah (sav) beş vesak miktarından az olmak kaydıyla arâyânın [kuru meyveye karşılık dalındayken] satımına izin vermiştir.
Tirmizî şöyle dedi: Bize Kuteybe, ona Mâlik, ona Davud b. Husayn bu hadisin benzerini nakletti. Bu hadis Malik'ten "Rasulullah (sav) beş vesak veya beş vesaktan az olmak şartıyla arâyânın [kuru meyve karşılığı dalındayken] satımına izin vermiştir." diye de nakledilmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Buyû' 63, 3/595
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Süfyan Vehb el-Esedî (Vehb)
3. Ebu Süleyman Davud b. Husayn el-Kuraşi (Davud b. Husayn)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Huseyin Zeyd b. Hubab et-Temimi (Zeyd b. Hubab b. Reyyan)
6. Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ el-Hemdânî (Muhammed b. Alâ b. Kureyb)
Konular:
Ticaret, arâyâ/ariyye satışı ve usulü
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22220, D003364
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مَسْلَمَةَ حَدَّثَنَا مَالِكٌ عَنْ دَاوُدَ بْنِ الْحُصَيْنِ عَنْ مَوْلَى ابْنِ أَبِى أَحْمَدَ. قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَقَالَ لَنَا الْقَعْنَبِىُّ فِيمَا قَرَأَ عَلَى مَالِكٍ عَنْ أَبِى سُفْيَانَ وَاسْمُهُ قُزْمَانُ مَوْلَى ابْنِ أَبِى أَحْمَدَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ
"أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم رَخَّصَ فِى بَيْعِ الْعَرَايَا فِيمَا دُونَ خَمْسَةِ أَوْسُقٍ أَوْ فِى خَمْسَةِ أَوْسُقٍ شَكَّ دَاوُدُ بْنُ الْحُصَيْنِ."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ حَدِيثُ جَابِرٍ إِلَى أَرْبَعَةِ أَوْسُقٍ.]
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Malik, ona Davud b. Husayn, ona İbn Ebu Ahmed'in azatlı kölesi, ona Ebu Davud, ona Ka'neb, ona Malik, ona İbn Ebu Ahmed'in azatlı kölesi Ebu Süfyan Kuzmân, ona da Hz. Ebu Hureyre'nin naklettiğine göre Rasulullah (sav) beş veskten daha azında veya beş veskte -Dâvûd b. el-Husayn şüphe etti- arâyâ yoluyla alışverişe ruhsat verdi.
[Ebû Davud; "Cabir'in hadisi, dört veska kadar şeklindedir, der. ]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Buyû' 21, /785
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Süfyan Vehb el-Esedî (Vehb)
3. Ebu Süleyman Davud b. Husayn el-Kuraşi (Davud b. Husayn)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesleme el-Harisî (Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb)
Konular:
Ticaret, ticaret
Öneri Formu
Hadis Id, No:
25261, İM002455
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى حَدَّثَنَا مُطَرِّفُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنَا مَالِكٌ عَنْ دَاوُدَ بْنِ الْحُصَيْنِ عَنْ أَبِى سُفْيَانَ - مَوْلَى ابْنِ أَبِى أَحْمَدَ - أَنَّهُ أَخْبَرَهُ أَنَّهُ سَمِعَ أَبَا سَعِيدٍ الْخُدْرِىَّ يَقُولُ نَهَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَنِ الْمُحَاقَلَةِ . وَالْمُحَاقَلَةُ اسْتِكْرَاءُ الأَرْضِ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yahya, ona Mutarrif b. Abdullah, ona Malik, ona Davud b. el-Huseyn, ona Ebu Süfyan -İbn Ebu Ahmed azadlısı- ona da Ebu Saîd el-Hudrî şöyle demiştir: Rasulullah (sav) Muhâkale'den nehyetti. Münakale arazinin (ekilmek üzere) kiralanmasıdır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Rahûn 8, /393
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. Ebu Süfyan Vehb el-Esedî (Vehb)
3. Ebu Süleyman Davud b. Husayn el-Kuraşi (Davud b. Husayn)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Musab Mutarrif b. Abdullah el-Yesarî (Mutarrif b. Abdullah b. Yesar)
6. Muhammed b. Yahya ez-Zühli (Muhammed b. Yahya b. Abdullah b. Halid)
Konular:
Ticaret, Kiralama-İcare, tarla vs.
عبد الرزاق عن إبراهيم عن داود بن الحصين عن أبي سفيان : من قال لرجل : يا مخنث ! فاضربوه عشرين.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
82990, MA013744
Hadis:
عبد الرزاق عن إبراهيم عن داود بن الحصين عن أبي سفيان : من قال لرجل : يا مخنث ! فاضربوه عشرين.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Abdürrezzak b. Hemmam, Musannef, Talak 13744, 7/428
Senetler:
0. Maktu' (Maktu')
1. Ebu Süfyan Vehb el-Esedî (Vehb)
Konular:
Hakaret, müslümanı kafirlikle itham etmek ve ona hakaret etmek
Müslüman, müslümana sövmek, hakaret etmek
Yargı, Hadler-Cezalar
أخبرنا عبد الرزاق قال : أخبرنا إبراهيم عن داود ابن الحصين عن أبي سفيان قال : قال رسول الله صلى الله عليه وسلم : من قال لرجل من الانصار : يا يهودي ! فاضربوه عشرين .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
82996, MA013745
Hadis:
أخبرنا عبد الرزاق قال : أخبرنا إبراهيم عن داود ابن الحصين عن أبي سفيان قال : قال رسول الله صلى الله عليه وسلم : من قال لرجل من الانصار : يا يهودي ! فاضربوه عشرين .
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Abdürrezzak b. Hemmam, Musannef, Talak 13745, 7/428
Senetler:
1. Ebu Süfyan Vehb el-Esedî (Vehb)
2. Ebu Süleyman Davud b. Husayn el-Kuraşi (Davud b. Husayn)
3. İbrahim b. Ebu Yahya el-Eslemi (İbrahim b. Muhammed b. Sem'an b. Ebu Yahya)
Konular:
Hakaret, müslümanı kafirlikle itham etmek ve ona hakaret etmek
Müslüman, müslümana sövmek, hakaret etmek
Yargı, Hadler-Cezalar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
277657, N004545-2
Hadis:
أَخْبَرَنَا إِسْحَاقُ بْنُ مَنْصُورٍ وَيَعْقُوبُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ - وَاللَّفْظُ لَهُ - عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ مَالِكٍ عَنْ دَاوُدَ بْنِ الْحُصَيْنِ عَنْ أَبِى سُفْيَانَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم رَخَّصَ فِى الْعَرَايَا أَنْ تُبَاعَ بِخَرْصِهَا فِى خَمْسَةِ أَوْسُقٍ أَوْ مَا دُونَ خَمْسَةِ أَوْسُقٍ .
Tercemesi:
Ebu Hüreyre (r.a)’den rivâyete göre: “Rasûlullah (s.a.v), ariyye usulü birkaç ağaç hurmayı beş vesak’a kadar yaş ve kuru hurma karşılığında değişmeye izin verdi daha fazlasına izin vermedi.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Buyû' 35, /2382
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Süfyan Vehb el-Esedî (Vehb)
3. Ebu Süleyman Davud b. Husayn el-Kuraşi (Davud b. Husayn)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Said Abdurrahman b. Mehdî el-Anberî (Abdurrahman b. Mehdi b. Hassân b. Abdurrahman)
6. İshak b. Mansur el-Kevsec (İshak b. Mansur b. Behram)
Konular:
Ticaret, arâyâ/ariyye satışı ve usulü