18878 Kayıt Bulundu.
Bize Hennad b. Serî, ona Veki', ona Şube, ona Hakem, ona da Abdurrahman b. Ebu Leyla'nın naklettiğine Bilal şöyle demiştir: Hz. Peygamber'i (sav), sarığının ve mestlerinin üzerine mesh ederken gördüm.
Bize Amr b. Ali, ona Yahya b. Said, ona Süleyman et-Teymî, ona Bekir b. Abdullah el-Müzenî, ona Hasan, ona Urve b. Muğire b. Şube, ona da babası Muğire b. Şube şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav), abdest aldı ve başının ön tarafına (alnına, perçemine), sarığına ve mestlerinin üzerine mesh etti. [(Ravilerden biri olan) Bekir (b. Abdullah el-Müzenî), 'Ben bu hadisi (Urve) İbn Muğire b. Şube'den o da babasından (naklederken) işittim' demiştir.]
Bize Kuteybe b. Said, ona Yezid b. Zürey', ona Şu'be; (T) Bize Müemmel b. Hişam, ona İsmail, ona Şu'be, ona Muhammed b. Ziyad, ona da Ebu Hüreyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Ateşte yanacak topukların vay haline."
Bize Amr b. Ali ve Humeyd b. Mes'ade, o ikisine Yezid - b. Zürey'-, ona Humeyd (et-Tavil), ona Bekir b. Abdullah el-Müzenî, ona da Hamza b. Muğire b. Şu'be, babasının (Muğire b. Şu'be) şöyle dediğini rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) bir yolculukta geri kaldı. Ben de onunla birlikte geri kalmıştım. Tuvalet ihtiyacını giderdikten sonra: 'Yanında su var mı?' diye sordu. Ben de kendisine bir matara (su) getirdim. Ellerini ve yüzünü yıkadı. Sonra kollarını sıvamak istedi fakat cübbenin yenleri dar geldiği için bunu başaramadı. Bunun üzerine cübbeyi (yanlarını) omuzlarının üzerine attı ve kollarını yıkadı. Perçemini, sarığının ve mestlerinin üzerini de mesh etti.
Bize Mahmud b. Ğaylan, ona Vekî, ona Süfyan (es-Sevrî); (T) Bize Amr b. Ali, ona Abdurrahman (b. Mehdi), ona Süfyan (es-Sevrî) -hadis Süfyan'ın lafızlarıyla nakledilmiştir-, ona Mansur (b. Mu'temir es-Sülemî), ona Hilal b. Yisâf, ona da Ebu Yahya (Misda el-Eslemî), Abdullah b. Amr'ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: Rasulullah (sav), abdest alan fakat toplukları (düzgün yıkanmadığı için kuru kalan) parlayan bir topluluk gördü. (Bu durumu hoş karşılamayan) Rasulullah (sav): "Ateşte yanacak topukların vay haline. Abdesti tam alınız" buyurdu.
Bize Yakub b. İbrahim, ona Hüşeym (b. Beşir), ona Yunus b. Ubeyd, ona İbn Sirin, ona da Amr b. Vehb es-Sekafî, Muğire b. Şu'be'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: İki husus var ki, onları Hz. Peygamber'de (sav) bizzat şahit olduğum için kimseye sorma ihtiyacı duymuyorum. Birincisi, Rasulullah (sav) ile birlikte bir seferde idik. Tuvalet ihtiyacını gidermek için yanımızdan uzaklaştı. Sonra geldi ve abdest aldı. (Abdest alırken) perçeminin, sarığının iki tarafının ve mestlerinin üzerine mesh etti. İkicisi ise: Devlet başkanı olan kişinin idaresi altındaki bir kişinin arkasında namaz kılmasıdır. Rasulullah (sav) ile alakalı şöyle bir duruma şahit oldum: Bir seferde Onunla (sav) birlikte idik. Namaz vakti gelmişti. Fakat Rasulullah (sav) (meşguliyeti sebebiyle gecikmiş) insanları bekletmişti. (Rasulullah'ın gecikeceğini anlayan sahabiler) namaza kalktılar, (Abdurrahman) İbn Avf'ı imam olarak öne geçirdiler, o da namaz kıldırmaya başladı. (Onlar namaz kılarken) Hz. Peygamber (sav) geldi ve namazda yetiştiği bölümü İbn Avf'ın arkasında kıldı. İbn Avf selam verince Hz. Peygamber (sav) kalktı ve kaçırdığı rekâtları yerine getirdi.