Bana İbn Şihâb'ın rivayet ettiğine göre Mü'minlerin annesi Hz. Aişe ve Sa'd b. Ebî Vakkas, insanın ayakta su içmesinde bir sakınca görmüyorlardı.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
279008, MU001687-2
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ أَنَّ عَائِشَةَ أُمَّ الْمُؤْمِنِينَ وَسَعْدَ بْنَ أَبِى وَقَّاصٍ كَانَا لاَ يَرَيَانِ بِشُرْبِ الإِنْسَانِ وَهُوَ قَائِمٌ بَأْسًا .
Tercemesi:
Bana İbn Şihâb'ın rivayet ettiğine göre Mü'minlerin annesi Hz. Aişe ve Sa'd b. Ebî Vakkas, insanın ayakta su içmesinde bir sakınca görmüyorlardı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Sıfatü'n-Nebî 1687, 1/363
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
Konular:
Adab, su içme adabı
Su içmek, suyu ayakta içmek
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ أَبِى نُعَيْمٍ وَهْبِ بْنِ كَيْسَانَ قَالَ أُتِىَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِطَعَامٍ وَمَعَهُ رَبِيبُهُ عُمَرُ بْنُ أَبِى سَلَمَةَ فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم سَمِّ اللَّهَ وَكُلْ مِمَّا يَلِيكَ.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
38630, MU001706
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ أَبِى نُعَيْمٍ وَهْبِ بْنِ كَيْسَانَ قَالَ أُتِىَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِطَعَامٍ وَمَعَهُ رَبِيبُهُ عُمَرُ بْنُ أَبِى سَلَمَةَ فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم سَمِّ اللَّهَ وَكُلْ مِمَّا يَلِيكَ.
Tercemesi:
Bize Ebu Nuaym Vehb b. Keysan’ın şöyle anlattığını rivayet etti: Rasulullah’a (sav) bir yemek getirildi. Efendimizin (sav) yanında hanımı (Ümmü Seleme’nin önceki eşi) Ebu Seleme’nin oğlu Ömer b. Seleme vardı. Rasulullah (sav) ona “Besmele çek ve önünden ye” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Sıfatü'n-Nebî 1706, 1/366
Senetler:
1. Ebu Nuaym Vehb b. Keysan el-Kuraşi (Vehb b. Keysan b. Ebu Muğis)
2. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
Konular:
Adab, yeme - içme adabı
Bana Malik, ona Hişam b. Urve şöyle dedi:
Babam Urve, ilaçlar dahil bütün yiyecek ve içeceklerde yeyip ve içtikten sonra devamlı şöyle dua ederdi: 'Bize doğru yolu gösteren, bizi yediren ve içiren, bize çeşitli nimetleri veren Allah'a (cc) hamdolsun. Allah her şeyden büyüktür.
Allahım! Biz her sıkıntıda senin lütfunu gördük. Nimetin sayesinde her türlü hayır ile sabahladık ve akşama erdik. Senden nimetini tamamlamanı ve biz şükrünü yapabilme fırsatı vermeni istiyoruz. Senin nimetinden başka nimet, senden başka da ilah yoktur. Sensin Salihlerin ilahı ve alemlerin Rabbı. Bütün övgüler Allah'a mahsustur. Allah'tan başka ilah yoktur. Allah dilediğini dilediği gibi yapar. Güç ve kuvvet ancak Allah'tandır. Allahım! verdiğin rızkı bereketlendir ve bizi cehennem azabından koru.
Yahya der ki: İmam Malik'e 'bir kadın, mahremi olmayan yabancı erkeklerle veya kölesiyle yemek yiyebilir mi?' diye soruldu. İmam Malik şöyle cevap verdi: 'Bir kadının herhangi bir erkekle yemek yemesi, din yönünden belli kurallara uygun şekilde olursa bir mahzur yoktur. Bir kadın kocasıyla yemek yiyen diğer erkeklerle veya kardeşiyle birlikte yemek yiyen diğer yabancı erkeklerle yemek yiyebilir. Aralarında soydan veya evlenme neticesinde veya süt emme sonucu meydana gelen akrabalık bulunmayan yabancı bir erkekle bir kadının yalnız başlarına kalması mekruhtur.'
Öneri Formu
Hadis Id, No:
38632, MU001708
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ عَنْ أَبِيهِ أَنَّهُ كَانَ لاَ يُؤْتَى أَبَدًا بِطَعَامٍ وَلاَ شَرَابٍ حَتَّى الدَّوَاءُ فَيَطْعَمَهُ أَوْ يَشْرَبَهُ إِلاَّ قَالَ الْحَمْدُ لِلَّهِ الَّذِى هَدَانَا وَأَطْعَمَنَا وَسَقَانَا وَنَعَّمَنَا اللَّهُ أَكْبَرُ اللَّهُمَّ أَلْفَتْنَا نِعْمَتُكَ بِكُلِّ شَرٍّ فَأَصْبَحْنَا مِنْهَا وَأَمْسَيْنَا بِكُلِّ خَيْرٍ نَسْأَلُكَ تَمَامَهَا وَشُكْرَهَا لاَ خَيْرَ إِلاَّ خَيْرُكَ وَلاَ إِلَهَ غَيْرُكَ إِلَهَ الصَّالِحِينَ وَرَبَّ الْعَالَمِينَ الْحَمْدُ لِلَّهِ وَلاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ مَا شَاءَ اللَّهُ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِاللَّهِ اللَّهُمَّ بَارِكْ لَنَا فِيمَا رَزَقْتَنَا وَقِنَا عَذَابَ النَّارِ . قَالَ يَحْيَى سُئِلَ مَالِكٌ هَلْ تَأْكُلُ الْمَرْأَةُ مَعَ غَيْرِ ذِى مَحْرَمٍ مِنْهَا أَوْ مَعَ غُلاَمِهَا فَقَالَ مَالِكٌ لَيْسَ بِذَلِكَ بَأْسٌ إِذَا كَانَ ذَلِكَ عَلَى وَجْهِ مَا يُعْرَفُ لِلْمَرْأَةِ أَنْ تَأْكُلَ مَعَهُ مِنَ الرِّجَالِ . قَالَ وَقَدْ تَأْكُلُ الْمَرْأَةُ مَعَ زَوْجِهَا وَمَعَ غَيْرِهِ مِمَّنْ يُؤَاكِلُهُ أَوْ مَعَ أَخِيهَا عَلَى مِثْلِ ذَلِكَ وَيُكْرَهُ لِلْمَرْأَةِ أَنْ تَخْلُوَ مَعَ الرَّجُلِ لَيْسَ بَيْنَهُ وَبَيْنَهَا حُرْمَةٌ .
Tercemesi:
Bana Malik, ona Hişam b. Urve şöyle dedi:
Babam Urve, ilaçlar dahil bütün yiyecek ve içeceklerde yeyip ve içtikten sonra devamlı şöyle dua ederdi: 'Bize doğru yolu gösteren, bizi yediren ve içiren, bize çeşitli nimetleri veren Allah'a (cc) hamdolsun. Allah her şeyden büyüktür.
Allahım! Biz her sıkıntıda senin lütfunu gördük. Nimetin sayesinde her türlü hayır ile sabahladık ve akşama erdik. Senden nimetini tamamlamanı ve biz şükrünü yapabilme fırsatı vermeni istiyoruz. Senin nimetinden başka nimet, senden başka da ilah yoktur. Sensin Salihlerin ilahı ve alemlerin Rabbı. Bütün övgüler Allah'a mahsustur. Allah'tan başka ilah yoktur. Allah dilediğini dilediği gibi yapar. Güç ve kuvvet ancak Allah'tandır. Allahım! verdiğin rızkı bereketlendir ve bizi cehennem azabından koru.
Yahya der ki: İmam Malik'e 'bir kadın, mahremi olmayan yabancı erkeklerle veya kölesiyle yemek yiyebilir mi?' diye soruldu. İmam Malik şöyle cevap verdi: 'Bir kadının herhangi bir erkekle yemek yemesi, din yönünden belli kurallara uygun şekilde olursa bir mahzur yoktur. Bir kadın kocasıyla yemek yiyen diğer erkeklerle veya kardeşiyle birlikte yemek yiyen diğer yabancı erkeklerle yemek yiyebilir. Aralarında soydan veya evlenme neticesinde veya süt emme sonucu meydana gelen akrabalık bulunmayan yabancı bir erkekle bir kadının yalnız başlarına kalması mekruhtur.'
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Sıfatü'n-Nebî 1708, 1/366
Senetler:
1. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
2. Ebu Münzir Hişam b. Urve el-Esedî (Hişam b. Urve b. Zübeyr b. Avvam)
Konular:
Adab, su içme adabı
Dua, yemek için
Halvet, yalnız kalmak
Kadın, sosyal hayatta
KTB, DUA
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ أَنَّهُ بَلَغَهُ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم دَخَلَ الْمَسْجِدَ فَوَجَدَ فِيهِ أَبَا بَكْرٍ الصِّدِّيقَ وَعُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ فَسَأَلَهُمَا فَقَالاَ أَخْرَجَنَا الْجُوعُ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَأَنَا أَخْرَجَنِى الْجُوعُ. فَذَهَبُوا إِلَى أَبِى الْهَيْثَمِ بْنِ التَّيِّهَانِ الأَنْصَارِىِّ فَأَمَرَ لَهُمْ بِشَعِيرٍ عِنْدَهُ يُعْمَلُ وَقَامَ يَذْبَحُ لَهُمْ شَاةً فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم نَكِّبْ عَنْ ذَاتِ الدَّرِّ. فَذَبَحَ لَهُمْ شَاةً وَاسْتَعْذَبَ لَهُمْ مَاءً فَعُلِّقَ فِى نَخْلَةٍ ثُمَّ أُتُوا بِذَلِكَ الطَّعَامِ فَأَكَلُوا مِنْهُ وَشَرِبُوا مِنْ ذَلِكَ الْمَاءِ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لَتُسْئَلُنَّ عَنْ نَعِيمِ هَذَا الْيَوْمِ.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
38625, MU001701
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ أَنَّهُ بَلَغَهُ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم دَخَلَ الْمَسْجِدَ فَوَجَدَ فِيهِ أَبَا بَكْرٍ الصِّدِّيقَ وَعُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ فَسَأَلَهُمَا فَقَالاَ أَخْرَجَنَا الْجُوعُ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَأَنَا أَخْرَجَنِى الْجُوعُ. فَذَهَبُوا إِلَى أَبِى الْهَيْثَمِ بْنِ التَّيِّهَانِ الأَنْصَارِىِّ فَأَمَرَ لَهُمْ بِشَعِيرٍ عِنْدَهُ يُعْمَلُ وَقَامَ يَذْبَحُ لَهُمْ شَاةً فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم نَكِّبْ عَنْ ذَاتِ الدَّرِّ. فَذَبَحَ لَهُمْ شَاةً وَاسْتَعْذَبَ لَهُمْ مَاءً فَعُلِّقَ فِى نَخْلَةٍ ثُمَّ أُتُوا بِذَلِكَ الطَّعَامِ فَأَكَلُوا مِنْهُ وَشَرِبُوا مِنْ ذَلِكَ الْمَاءِ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لَتُسْئَلُنَّ عَنْ نَعِيمِ هَذَا الْيَوْمِ.
Tercemesi:
İmam Malik'e şöyle rivayet olundu: Resûlullah (s,a.v.) mescide girdi, orada Ebû Bekir es-Sıddık ile Ömer b. el-Hattab'ı buldu ve onlara (neden mescidde bulunduklarım) sordu. Onlar da şöyle cevap verdiler;
"Bizi açlık (dışarı) çıkardı." Bunun üzerine Resûlullah (s.av):
"Beni de açlık (dışarı) çıkardı." buyurdu. Birlikte Ebû El-Heysem b. et-Tayyihan el-Eıısârî'nin evine gittiler. O da evde yapılmış arpa ekmeğinin onlara getirilmesini emretti ve misafirleri için bir koyun kesmeye kalkınca Resûlullah (s.a.v.):
"Sütlü koyunu kesme" buyurdu ve bir koyun kesti. Onlara tatlı su getirdi ve bir hurma ağacına asıldı. Sonra bu yiyeceği getirdiler ve ondan yediler ve bu sudan içtiler. Bunun üzerine Resûlullah (s.a.v.): "Bu gün yediğiniz bu nimetten mutlaka sorulursunuz, yediğinizin şükrünü eda edin" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Sıfatü'n-Nebî 1701, 1/365
Senetler:
()
Konular:
Geçim, Hz. Peygamber'in geçim sıkıntısı
Sahabe, çektikleri sıkıntılar, yiyecek sıkıntısı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
38628, MU001704
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ دِينَارٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ أَنَّهُ قَالَ سُئِلَ عُمَرُ بْنُ الْخَطَّابِ عَنِ الْجَرَادِ فَقَالَ وَدِدْتُ أَنَّ عِنْدِى قَفْعَةً نَأْكُلُ مِنْهُ .
Tercemesi:
Abdullah b. Ömer der ki: Ömer b. el-Hattab'a çekirgenin helal olup olmadığı soruldu. Bunun üzerine o da:
"Ondan yanımda bir küfe dolusu olsa da yesem." diye cevap verdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Sıfatü'n-Nebî 1704, 1/365
Senetler:
()
Konular:
Sahabe, çektikleri sıkıntılar, yiyecek sıkıntısı
Yiyecekler, Çekirgenin yenilmesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
38631, MU001707
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ أَنَّهُ قَالَ سَمِعْتُ الْقَاسِمَ بْنَ مُحَمَّدٍ يَقُولُ جَاءَ رَجُلٌ إِلَى عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَبَّاسٍ فَقَالَ لَهُ إِنَّ لِى يَتِيمًا وَلَهُ إِبِلٌ أَفَأَشْرَبُ مِنْ لَبَنِ إِبِلِهِ فَقَالَ ابْنُ عَبَّاسٍ إِنْ كُنْتَ تَبْغِى ضَالَّةَ إِبِلِهِ وَتَهْنَأُ جَرْبَاهَا وَتَلُطُّ حَوْضَهَا وَتَسْقِيهَا يَوْمَ وِرْدِهَا فَاشْرَبْ غَيْرَ مُضِرٍّ بِنَسْلٍ وَلاَ نَاهِكٍ فِى الْحَلْبِ .
Tercemesi:
Kasım b. Muhamnıed der ki: Bir adam Abdullah b. Abbas'a gelerek ona:
"Benim bir yetimim var, onun da develeri var. Develerinin sütünden içebilir miyim?" diye sordu.İbn Abbas şöyle cevap verdi:
"Kaybolan develerini ararsan, uyuzlarım katranlarsan, su içecekleri havuzun akan yerlerini toprakla tıkar isen ve su içmeye geldiklerinde onları sular isen, yavrularına zarar vermemek ve sütünü tamamen sağmamak şartıyla (sütlerini) iç."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Sıfatü'n-Nebî 1707, 1/366
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Muhammed Kasım b. Muhammed et-Teymî (Kasım b. Muhammed b. Ebu Bekir es-Sıddîk)
3. Ebu Said Yahyâ b. Saîd el-Ensârî (Yahyâ b. Saîd b. Kays b. Amr)
Konular:
Haklar, Hayvan Hakları
Yetim, yetimlere haksızlık etmemek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
38633, MU001709
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ أَنَّ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ قَالَ إِيَّاكُمْ وَاللَّحْمَ فَإِنَّ لَهُ ضَرَاوَةً كَضَرَاوَةِ الْخَمْرِ .
Tercemesi:
Yahya b. Saîd'den: Ömer b. el-Hattab şöyle dedi: "Ey yemekten sakının. Çünki et de şarap alışkanlığına benzer bir alışkanlık meydana getirir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Sıfatü'n-Nebî 1709, 1/366
Senetler:
()
Konular:
Yiyecekler, et yemek
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى بَكْرٍ عَنْ عَبَّادِ بْنِ تَمِيمٍ أَنَّ أَبَا بَشِيرٍ الأَنْصَارِىَّ أَخْبَرَهُ أَنَّهُ كَانَ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى بَعْضِ أَسْفَارِهِ - قَالَ - فَأَرْسَلَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم رَسُولاً قَالَ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ أَبِى بَكْرٍ حَسِبْتُ أَنَّهُ قَالَ وَالنَّاسُ فِى مَقِيلِهِمْ لاَ تَبْقَيَنَّ فِى رَقَبَةِ بَعِيرٍ قِلاَدَةٌ مِنْ وَتَرٍ أَوْ قِلاَدَةٌ إِلاَّ قُطِعَتْ. قال يحيى سمعت مالكا يقول أرى ذلك من العين.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
38637, MU001713
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى بَكْرٍ عَنْ عَبَّادِ بْنِ تَمِيمٍ أَنَّ أَبَا بَشِيرٍ الأَنْصَارِىَّ أَخْبَرَهُ أَنَّهُ كَانَ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى بَعْضِ أَسْفَارِهِ - قَالَ - فَأَرْسَلَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم رَسُولاً قَالَ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ أَبِى بَكْرٍ حَسِبْتُ أَنَّهُ قَالَ وَالنَّاسُ فِى مَقِيلِهِمْ لاَ تَبْقَيَنَّ فِى رَقَبَةِ بَعِيرٍ قِلاَدَةٌ مِنْ وَتَرٍ أَوْ قِلاَدَةٌ إِلاَّ قُطِعَتْ. قال يحيى سمعت مالكا يقول أرى ذلك من العين.
Tercemesi:
Ebû Beşir (r.a.)'den: seferlerinden birinde Resûlullah (s.a.v.) ile beraberdi Resûlullah (s.a.v.), insanlar istirahat yerle-rindeyken bir elçi göndererek (şöyle demesini emretti):"Hiç bir devenin boynunda ok yayı kirişi veya gerdanlık kalmasın, hepsi kesilsin!"
İmam Malik der ki: Bunların, göz değmesinden korunmak için takılmış olduğunu zannediyorum.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Sıfatü'n-Nebî 1713, 1/367
Senetler:
()
Konular:
Nazar, göz değmesi