Giriş


    Öneri Formu
22564 N000702 Nesai, Mesacid, 11


    Öneri Formu
23314 N000737 Nesai, Mesacid, 42

Bize Amr b. Mansur, Ebu Müshir, ona Said b. Abdülaziz, ona Rabia b. Yezid, ona EBu İdris el-Havlânî, ona İbn Deylemî, ona da Abdullah b. Amr'ın naklettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Hz. Davud'un oğlu Hz. Süleyman (sav) Beyt-i Makdis’i inşa edince Allah’tan üç şey istedi: Allah'tan, hikmetine muvafık hükümler verebilme yeteneği istedi, bu kendisine verildi. Allah'tan, kendisinden sonra kimseye nasib olmayacak bir saltanat istedi, bu da kendisine verildi. (Son olarak da) Mescidin inşaatı bitince, oraya yalnızca namaz kılmak maksadıyla gelen bir kimseyi, annesinden yeni doğduğu günkü gibi (günahsız olarak) oradan çıkarmasını istedi."


    Öneri Formu
22552 N000694 Nesai, Mesacid, 6

Suveyd b. Nasr, ona Abdullah b. Mübarek, ona Mamer ve Yunus, onlara Zührî, ona Übeydullah b. Abdullah, ona da Aişe ve İbn Abbas şöyle demiştir: "Hz. Peygamber (sav) son hastalığında, ıstırabı arttığı zaman yanında bulunan çizgili kumaşı yüzüne örter, örtü onu bunalttığında da yüzünü açardı. İşte o hâlde iken “Allah'ın laneti Yahudilerin ve Hristiyanların üzerine olsun. Onlar peygamberlerinin kabirlerini mescitler edindiler” bu­yurdu."


    Öneri Formu
22567 N000704 Nesai, Mesacid, 13

Bize Süleyman b. Davud, ona İbn Vehb, ona Yunus , ona İbn Şihab, ona da Abdurrahman b. Ka’b b. Malik , Abdullah b. Ka’b’ın şöyle anlattığını nakletti: Ka’b b. Malik’in Tebük seferine katılmayışını anlatırken şöyle söylediğini işittim: Rasulullah (sav) bir sabah Tebük gazvesinden dönüp Medine’ye geldi. Bir savaştan dönünce önce mescide girer iki rekat namaz kılar sonra (insanları irşad etmek, öğretmek ve konuşmak için) orada otururdu. Yine aynı şekilde yapıp oturunca Tebük seferine katılmayanlar geldiler ve (aslı astarı olmayan) özür dileyip (yalandan yere) yemin etmeye başladılar. Bunlar seksen küsur kişi idiler. Rasulullah (sav) onların zahirî beyanlarını kabul etti ve onlarla antlaştı (biatlarını kabul etti). Onlar için istiğfar etti, iç yüzlerini de Allah’a havale etti. Bu sırada ben de geldim ve selâm verdim, (Rasulullah) bana öfkeli bir şekilde tebessüm etti ve şöyle dedi: "Gel…!" Ben de gelip önüne oturdum, bana dedi ki: "Seni savaşa katılmaktan geri bırakan sebep nedir? Sen bineceğin hayvanı satın almamış mıydın?" Ben de “Ey Allah’ın Rasulü! Vallahi dünyada sizden başka kimin yanına otursam (özür beyan ederek) onun gazabından kurtulacağımı biliyorum. Çünkü bana fesahat ve etkili konuşma yeteneği verilmiştir. (İkna kabiliyetim çok fazladır.) Fakat, Allah’a yemin olsun ki şunu iyice anladım: Bugün benden hoşnut olmanız için size yalan söylesem kısa bir süre sonra Allah bunu bana kızgınlığa çevirir. Eğer size doğruyu söylesem yine bana kızarsınız ama doğruyu söylemekle Allah’ın beni affedeceğini umarım. Vallahi ben sizinle savaşa katılmayıp geri kaldığım günlerdeki kadar hiçbir vakit bedenen sağlam ve bolluk içerisinde olmadım (Mazeretim yoktu).” Bunun üzerine Rasulullah (sav) "Evet bu doğru söyledi" dedi. (Bana) "Kalk ve Allah senin hakkında bir hüküm verinceye kadar (bekle)" dedi. Ben de kalktım ve belli bir süre bekledim. Bu hadis buradakinden daha uzundur.


    Öneri Formu
23301 N000732 Nesai, Mesacid, 38


    Öneri Formu
22569 N000705 Nesai, Mesacid, 13


    Öneri Formu
23306 N000734 Nesai, Mesacid, 40


    Öneri Formu
23324 N000740 Nesai, Mesacid, 45


    Öneri Formu
23326 N000741 Nesai, Mesacid, 46


    Öneri Formu
23330 N000742 Nesai, Mesacid, 46