Giriş

Bize İsmail, ona Haccâc b. Ebu Osman, ona Yahya b. Ebu Kesîr, ona Muhammed b. İbrahim, ona İbn Câbir b. Atîk’ten, ona da babası (Cabir b. Atîk) naklettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:

"Kıskançlığın bir kısmı vardır ki Allah onu sever, yine bir kısmı vardır ki Allah onu sevmez. böbürlenmenin bir kısmı vardır ki Allah onu sever, bir kısmı da vardır ki Allah onu sevmez. Allah’ın sevdiği kıskançlık şüpheli konularda olanıdır. Allah’ın sevmediği kıskançlık şüpheli olmayan (helal) konulardakidir. Allah’ın sevdiği böbürlenme kulun Allah yolunca savaşırken ve sadaka verirken (insanları gayrete getirmek için) böbürlenmesidir. Allah’ın sevmediği böbürlenme ise kendini övme ve kibir için olandır." Ya da Rasulullah'ın (sav) buyurduğu gibi


    Öneri Formu
72530 HM024151 İbn Hanbel, V, 446

Bize Affân, ona Ebân, ona Yahya b. Ebu Kesîr, ona Muhammed b. İbrahim b. el-Hâris, ona İbn Câbir b. Atîk, ona da babası (Cabir b. Atîk) naklettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:

"Kıskançlığın bir kısmı vardır ki Allah onu sever, yine bir kısmı vardır ki Allah onu sevmez. böbürlenmenin bir kısmı vardır ki Allah onu sever, bir kısmı da vardır ki Allah onu sevmez. Allah’ın sevdiği kıskançlık şüpheli konularda olanıdır. Allah’ın sevmediği kıskançlık şüpheli olmayan (helal) konulardakidir. Allah’ı sevdiği böbürlenme kulun Allah yolunca savaşırken ve sadaka verirken olandır. Allah’ın sevmediği böbürlenme ise kendini övme ve kibir için olandır."


    Öneri Formu
72532 HM024153 İbn Hanbel, V, 446


Açıklama: Allah Rasûlü Rabbimizin biz kullarına karşı rahmetini ve bağışlamasını pek çok hadislerinde dile getirmiştir. Burada da İslam’ın en önemli ibadetlerinden üçünü yapan müminin Allah katında farklı bir değeri olduğuna işaret ederek başka kusur ve hataları olsa da o müminin, bu ibadetleri yapmayan ve kendilerine Allah’ın bağış ve merhametinin olmadığı diğer kullara göre farklı muamele ederek bunlardan hoşnut olacağını ifade etmektedir. Allah’ın hoşnut olduğu müminler ise en büyük mükâfatla, yani cennetle ödüllendirilecekleri bilinen bir husustur. Hz. Peygamber’in ikinci sırada belirttiği kusur örtme meselesi diğer meşhur hadislerde biraz farklıdır. Burada olduğu gibi “dünyada Allah’ın hatalarını örttüğü kul” olarak değil, “Bir kulu gördüğü veya bildiği diğer kulun hatalarını örterse, Allah da okulun kıyamette hatalarını/günahlarını örter” şeklinde rivayet edilmiştir. Dördüncü hadisin de diğer meşhur rivayetleri şu şekildedir: “Kişi sevdiği ile beraberdir.” Hadis mütabileriyle birlikte hasen li ğayrihidir.

    Öneri Formu
74406 HM025634 İbn Hanbel, VI, 145


Açıklama: İslam'da her kişi kendisinden sorumludur. Başkalarının kusurlarını araştırmak da asla tasvip edilmez. Allah katında yapılan ibadetlerde takva/samimiyet asıldır. Az da olsa samimiyetle ve devamlı yapılan ibadet ve hayır hasenat daha makbuldür. İnsanların sorumluluklarında aslolan farz ve vacip ibadetlerdir. Nafileler sevapların artmasına vesile olabilir.

    Öneri Formu
72696 HM024213 İbn Hanbel, V, 455


Açıklama: Hadisin isnadı kavidir. Hadis mütabileriyle birlikte sahih li ğayrihidir.

    Öneri Formu
73451 HM023425 İbn Hanbel, V, 360


    Öneri Formu
72820 MA005801 Musannef-i Abdurrezzak, III, 322


    Öneri Formu
73551 HM024344 İbn Hanbel, VI, 7


    Öneri Formu
73548 HM024341 İbn Hanbel, VI, 6

Bize Yezid b. Harun, ona Ebu Malik, ona Rib'î b. Hirâş, ona Huzeyfe şöyle söylemiştir: O, Ömer'in (ra) yanından geldi ve dedi ki, dün Ömer ile oturduğumuzda O, Hz. Muhammed'in (sav) ashabına ondan fitnelere dair bir söz işitip işitmediklerini sordu. Bunun üzerine orada bulunan sahâbîler işittik dediler. Hz. Ömer, 'Galiba siz kişinin ailesi ve malı ile ilgili fitneyi kastediyorsunuz' dedi. Onlar da, 'evet' dediler. Hz. Ömer, 'ben bunu sormadım. Bu fitneye namaz, oruç ve sadaka keffaret olur. Lakin Hz. Peygamber'in (sav) deniz dalgaları gibi kabaran fitne ile ilgili sözünü hanginizin işittiğini soruyorum' deyince herkes sustu. Beni kastettiğini düşünerek ben dedim. Hz. Ömer, aferin sana! diye karşılık verdi. Huzeyfe de, Rasulullah'tan (sav) işittiğini şöyle anlattı:
"Fitneler kalplere hasırın çubukları gibi dal dal iz yapar. Hangi kalp fitneden hoşlanmaz, onu reddederse orada beyaz bir nokta oluşur. Hangi kalp de onu içine alır kabul ederse onda siyah bir nokta oluşur. Neticede iki kalp meydana gelmiş olur. Bunlardan biri parlak taş gibi bembeyazdır, yer ve gök durduğu müddetçe hiç bir fitne ona zarar veremez. Diğeri ise ters dönüp kararmış testi gibidir. Ne marufu tanır, ne de münkeri reddeder. Sadece kendisine sirayet eden hevaya göre hareket eder."


    Öneri Formu
74197 HM023669 İbn Hanbel, V, 386


Açıklama: Hadisin isnadı kavidir. Hadis mütabileriyle birlikte sahih li ğayrihidir.

    Öneri Formu
73374 HM023386 Ahmed b. Hanbel, V, 354.