3643 Kayıt Bulundu.
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Malik, ona İbn Şihab, ona Âmir b. Sa'd b. Ebu Vakkas, ona da babası (Sa'd b. Ebu Vakkâs) (ra) rivayet etmiş ve şöyle demiştir:
"Veda Haccı'nın yapıldığı sene şiddetli bir ağrımdan dolayı Rasulullah (sav) beni ziyarete gelmişti. Kendisine, 'Ağrılarım çok arttı. Ben varlıklı bir kişiyim. Bana sadece bir tane kızım mirasçı olacak. Acaba malımın üçte ikisini tasadduk etsem mi?' diye sordum. 'Hayır!' buyurdular. 'Peki, yarısını?' diye sordum. 'Hayır!' dedi, ardından da, 'Üçte birini tasadduk edebilirsin. Gerçi üçte biri de büyük ya!' ya da 'çok ya! Şüphesiz varislerini zengin kimseler olarak geride bırakman, insanlara el açar vaziyette muhtaç kimseler olarak bırakmandan daha hayırlıdır. Kuşkusuz Allah rızası için ne infak edersen onun karşılığını mutlaka alırsın. Öyle ki eşinin ağzına koyduğun bir lokmanın bile!' buyurdular. Bunun üzerine, 'Ya Rasulallah! Arkadaşlarımın ardından (hicret edemeden) burada mı kalacağım?' diye sordum. Şöyle buyurdular; 'Şüphesiz sen, geride kalıp da salih bir amel işlediğinde mutlaka bu sayede bir derece artmış ve yükselmiş olacaksın. Sonra belki de sen geride kalacak ve bazı kavimler senden yararlanacak, diğer bazıları da senden zarar göreceklerdir. Allah'ım! Ashabıma hicretlerini tamamlamayı nasip eyle! Onları gerisin geriye döndürme! Fakat zor durumda olan, Sa'd b. Havle'dir."
Ravi dedi ki: "Rasulullah (sav) (bu sözüyle), (hicret edemeden) Mekke'de vefat edecek olan Sa'd b. Ebu Vakkas hakkındaki üzüntüsünü ifade ediyordu."
Bize Ebu'l-Hasen b. Abdan, ona Ahmed b. Ubeyd, ona Muhammed b. Abbas, ona Hakem b. Musa, ona Sadaka, ona Yahya b. Haris, ona Kasım b. Abdurrahman, ona da Ebu Umaman Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir:
"Kim abdest alarak farz bir namaz için yola çıkarsa, ona hac yapanların sevabı verilir. Kim sadece kuşluk namazı için yola çıkarsa ona umre yapanların sevabı verilir. Arasında boş söz ve davranışla meşgul olmaksızın ard arda iki namazı kılan kimse Illiyyine kaydedilir."
Bize Ebu'l-Hüseyn Muhammed b. el-Hüseyn b. Muhammed b. el-Fadl el-Kattân Bağdat'ta haber verdi. Dedi ki: Bize Ebû Sehl Ahmed b. Muahmmed b. Ziyâd el-Kattân haber verdi. Dedi ki: Bize İshak b. el-Hasen el-Harbî nakletti. Dedi ki: Bize Affân nakletti. Dedi ki: Bize Ebân nakletti. Dedi ki: Bize Yahyâ b. Ebî Kesîr, Zeyd b. Sellâm'dan, o da dedesi Memtûr'dan, o da Ebû Mâlik el-Eş'arî'den naklettiğine göre Allah Resulü (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyururdu: "Temizlik imanın yarısıdır. "Elhamdülillah" (demek) mizanı doldurur. "Sübhanallah" ve "Allahu Ekber" (demek) gök ile yer arasını doldurur. Oruç bir kalkandır. Sabır bir aydınlıktır. Sadaka, (veren kişinin imanına dair) bir delildir. Kur'ân (okuyup amel ettiğin takdirde) senin lehine ya da (aksi takdirde) aleyhine bir delildir. Bütün insanlar çalışıp çabalar ve sonuçta nefsini satar. Kimisi (Allah'a satarak) nefsini azat eder, kimisi de (Şeytan'a satarak) helâk eder."
Müslim bu hadisi es-Sahîh'te İshak b. Mansûr > Habbân b. Hilâl > Ebân b. Yezîd el-Attâr tarikiyle tahric etmiştir.
Bize Ali b. Ahmed b. Abdân, ona Ahmed b. Ubeyd es-Saffâr, ona Muhammed b. el-Fadl b. Cabir, ona el-Heysem b. Hârice ve Mehdî b. Hafs, onlara İsmail b. Ayyâş, ona Mut’ım b. el-Mikdâm, ona Nasîh el-Ansî, ona Rekb el-Mısrî, Rasûlullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
“Kişiliğine nakîsa getirmeden tevazu gösterene, meskenete düşmeden nefsini alçaltana, haramdan toplamadığı malı infak edene, yoksul ve zelil düşmüş kişilere merhamet gösterene, fıkıh ve hikmet ehli ile beraber olana müjdeler olsun! Nefsini zelin kılana, helal yoldan kazanana, iç dünyası salih olana, dış görünüşü de güzel olana, kötülüğünü insanlardan uzak tutana müjdeler olsun! İmi ile amel edene, malının fazlasını inak edene, sözün fazlasını söylemeyip tutana da müjdeler olsun!”
Bize Ebu Tahir Muhammed b. Muhammed b. Mahmeş el-Fakih, ona Hacib b. Ahmed, et-Tusî ona Ebu Abdurrahman el-Mervezi, ona İbn Mübarek (T)
Bize Ebu Abdullah el-Hafız, ona Ebu Muhammed Hasan b. Muhammed b. Halim b. Ahmed b. Halim b. İbrahim b. Meymun es-Sâiğ (Merv'de), ona Ebu Müveccih, ona Abdan, ona Abdullah, ona Ubeydullah b. Ömer, ona Hubeyb b. Abdurrahman, ona Hafs b. Asım, ona da Ebu Hureyre, Rasulullah'tan (sav) rivayet etmiştir:
"Başka bir gölgenin bulunmadığı Kıyamet gününde Allah, yedi insanı kendi arşının gölgesinde barındıracaktır: Âdil devlet başkanı, Allah'a kulluk ederek serpilip büyüyen genç, tenhada Allah'ı anıp göz yaşı döken kimse, kalbi mescitlere bağlı müslüman, birbirlerini Allah için seven iki insan, güzel ve mevki sahibi bir kadının beraber olma teklifini 'Ben Allah'tan korkarım' diyerek reddeden yiğit ve sağ elinin verdiğini sol eli bilmeyecek kadar gizli sadaka veren kimse."
Açıklama: Müslim bu hadisi, Sahîh’inde Hasan b. Ali el-Hevlânî > o da: Ebû Tevbe’den gelen bir tarikle rivayet etmiştir.