284562 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Veki' (b. Cerrah), ona Süfyan (es-Sevrî), ona Abdurrahman b. Abis, ona da babası (Âbis b. Rabî'a), Aişe’nin (r.anha) şöyle dediğini rivayet etti: "Hz. Muhammed'in (sav) ailesi üç geceden fazla buğday ekmeğinden doya doya yemediler."
Bize Ebü Bekr b. Ebû Şeybe, ona Hafs b. Gıyâs, ona Hişam b. Urve, ona da babası Aişe'den (r.anh) rivayet etmiştir: "Âl-i Muhammed, kendisi göçüp gidinceye kadar, üç gece buğday ekmeğinden doya doya yememiştir."
Bize Yahya b. Yahya et-Temîmî,Ebû Bekir b. Ebû Şeybe ve Muhammed b. el-Alâi el-Hemedânî -lafız Yahya'ya aittir-, onlara Ebû Muâviye, ona A'meş, ona Ebû Sâlih, ona da Ebû Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Her kim dünyada bir müminin sıkıntısını giderirse Allah da onun kıyamet günü sıkıntılarından birini giderir. Her kim zor durumda kalmış bir kimseye kolaylık sağlarsa, Allah da ona dünya ve ahirette kolaylık sağlar. Her kim bir Müslümanın hatasını örterse, Allah da dünya ve ahirette onun hatasını örter. Kul kardeşinin yardımına koştuğu sürece, Allah da ona yardım eder. Her kim ilim öğrenmek için bir yola girerse, Allah ona cennetin yolunu kolaylaştırır. Bir topluluk Allah'ın evlerinden birinde toplanıp Kur'ân okur ve aralarında onu müzakere ederlerse onların üzerine sekînet (iç huzuru ve gönül rahatlığı) iner ve onları rahmet kaplar. Melekler onları kuşatır ve Allah onları nezdindekilere anar. Bir kimseyi ameli yavaşlatırsa, soyu onu hızlandıramaz."
Bana Züheyr b. Harb, ona Yezîd b. Harun, ona da Ebu Mâlik (Sa'd b. Tarık el-Eşcaî), babasının Nebi’yi (sav) dinlerken O’na bir adamın gelip şöyle dediğini rivayet etti : 'Yâ Resulallah! Rabbime nasıl dua edeyim' diye sordu. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Allah'ım! Beni affet; bana merhamet et; bana afiyet ver ve beni rızıklandır, de!" (Bunu söylerken) baş parmağı dışındaki parmaklarını topladı ve şöyle dedi: "İşte bunlar, senin dünyanı ve âhiretini (bir araya) toplar."
Bize Ebu Kureyb (Muhammed b. Alâ el-Hemdânî), ona Veki (b. Cerrah er-Ruasî), ona Mis’ar (b. Kidam el-Âmirî), ona Hilal b. Humeyd (el-Cühenî), ona da Urve (b. Zübeyr el-Esedî), Aişe’nin (r. anha) şöyle dediğini nakletti: "Muhammed (sav) ailesi iki gün buğday ekmeğinden doya doya yememiştir. İki günün biri mutlaka kuru hurma olmuştur."
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ebu Küreyb, onlara Ebu Üsame (Hammâd b. Üsame el-Kuraşî) ve İbn Nümeyr, onlara Hişam b. Urve, ona Hişam’ın babası Urve (b. Zübeyr, ona da Aişe rivayet etmiştir: "Muhammed ailesi olarak biz, ateş yakmaksızın bir ay dururduk, (bu zaman içerisinde) yiyeceğimiz sadece su ve hurma olurdu." [Ancak Aişe, 'Muhammed ailesi' ifadesini kullanmamıştır. Ebu Küreyb ise, İbn Nümeyr’den naklettiği rivayette 'Bize et gelene kadar' ifadesini eklemiştir.]
Bize (Muhammed)İbn Ebu Halef, ona Ravh (b. Ubade el-Kaysî), ona Şube (b. Haccac), T, Bana Züheyr b. Harb, ona Affân (b. Müslim el-Bâhilî), ona Hammâd - b. Seleme- onlara Sâbit (b. Eslem el-Bünânî), ona da Enes (b. Mâlik), Nebi'den (sav) benzerini rivayet etti. Buna göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Sizden hiç kimse, yaşadığı bir sıkıntı sebebiyle, ölümü temenni etmesin. Mutlaka onu yapmak mecburiyeti hissederse, bari şöyle söylesin: 'Rabbim! Hakkımda hayat hayırlı ise yaşat. Ölüm hayırlı ise canımı al." Ancak "yaşadığı bir sıkıntı nedeniyle" buyurdu.