2279 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Osman b. Ömer, ona Ali b. Mübarek, ona Yahya b. Ebu Kesîr, ona da İmran b. Hıttân şöyle demiştir: "Ben Âişe'ye ipek giymenin hükmünü sordum, bana “git, İbn Abbâs'a sor” dedi. İmran der ki: Ben İbn Abbâs'a gidip sordum. O da bana “İbn Ömer'e sor” dedi. İmran der ki: Ben de gidip İbn Ömer'e sordum, şöyle dedi: Bana Ebu Hafs, yani Ömer b. el-Hattâb haber verdiğine göre Rasulullah (sav) “Bu dünyada ipeği ancak, ahirette nasibi olmayan kimse giyer” buyurmuştur. (İmrân der ki:) Ben de “Ebu Hafs, Rasulullah'ın (sav) söylediği gibi doğru söyledi, Rasûlullah adına yalan söylemedi” dedim."
Bize Ali b. el-Ca'd, ona Şu'be, ona Ebu Zübyân Halife b. Ka'b, ona İbn Zübeyir, ona da Hz. Ömer'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Bu dünyada ipek giyinen kimse, ahirette onu giyemez." [Ebu Ma'mer, ona Abdulvâris, ona Yezîd, ona Muâze, oa Abdullah b. Zübeyir'in kızı Ümmü Amr, ona da Abdullah b. Zübeyir, ona da Ömer (ra) bu hadisi Rasûlullah'tan (sav) rivayet etmiştir.]
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Osman b. Ömer, ona Ali b. Mübarek, ona Yahya b. Ebu Kesîr, ona da İmran b. Hıttân şöyle demiştir: "Ben Âişe'ye ipek giymenin hükmünü sordum, bana “git, İbn Abbâs'a sor” dedi. İmran der ki: Ben İbn Abbâs'a gidip sordum. O da bana “İbn Ömer'e sor” dedi. İmran der ki: Ben de gidip İbn Ömer'e sordum, şöyle dedi: Bana Ebu Hafs, yani Ömer b. el-Hattâb haber verdiğine göre Rasulullah (sav) “Bu dünyada ipeği ancak, ahirette nasibi olmayan kimse giyer” buyurmuştur. (İmrân der ki:) Ben de “Ebu Hafs, Rasulullah'ın (sav) söylediği gibi doğru söyledi, Rasûlullah adına yalan söylemedi” dedim." [Abdullah b. Recâ “Bize Cerîr, ona Harb, ona Yahya, ona da İmran rivayet etti” dedi ve hadisi olduğu gibi nakletti.]
Bize Harun b. Ma'ruf, ona Abdullah b. Vehb; (T) Bana Harmele b. Yahya, ona İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona Salim b. Abdullah b. Ömer, ona babası Hz. Ömer'i şöyle anlatırken duyduğunu rivayet etmiştir: Rasul-i Ekrem (sav) bazen bana (herkese dağıtılan ganimetten) mal (atâ) verirdi de ben; bunu benden daha fakir birine ver derdim. Bir keresinde bana (yine böyle) bir mal verdi de onu benden daha fakir birine ver dedim. Bunun üzerine Rasul-i Ekrem (sav); "sen bunu al! Göz dikmediğin ve istemediğin halde sana gelen bu çeşit malı al. Böyle olmayan malın ise ardına düşme!" buyurdu.
Bize Humeydî, ona Sufyân, ona Zuhrî, ona Ubeydullah b. Abdullah, ona İbn Abbâs, ona da Ömer'in (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Hristiyanların Meryemoğlu'nu aşırı şekilde övüp yücelttikleri gibi, sakın sizler de beni övmede aşırıya gitmeyin. Ben ancak bir kulum. Onun için bana Allah'ın Kulu ve Rasulü deyiniz."
Bize Osman b. Ömer, ona Malik, ona Zuhrî, ona Ubeydullah b. Abdullah, ona İbn Abbâs, ona da Ömer'in (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Hristiyanların Meryemoğlu İsa'yı aşırı şekilde övüp yücelttikleri gibi, sakın sizler de beni övmede aşırıya gitmeyin. Bana Allah'ın Kulu ve Rasulü deyiniz."