Öneri Formu
Hadis Id, No:
213472, İHS000811
Hadis:
811 - أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ قَحْطَبَةَ بْنِ مَرْزُوقٍ، قَالَ: حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الصَّبَّاحِ، قَالَ: أَخْبَرَنَا جَرِيرٌ، عَنِ الْأَعْمَشِ، عَنْ أَبِي صَالِحٍ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: «قَالَ اللَّهُ تَبَارَكَ وَتَعَالَى: أَنَا عِنْدَ ظَنِّ عَبْدِي بِي، وَأَنَا مَعَهُ حَيْثُ يَذْكُرُنِي، إِنْ ذَكَرَنِي فِي نَفْسِهِ ذَكَرْتُهُ فِي نَفْسِي، وَإِنْ ذَكَرَنِي فِي مَلَأٍ ذَكَرْتُهُ فِي مَلَأٍ خَيْرٍ مِنْهُمْ، وَإِنْ تَقَرَّبَ مِنِّي ذِرَاعًا تَقَرَّبْتُ مِنْهُ بَاعًا، وَإِنْ أَتَانِي يَمْشِي أَتَيْتُهُ هَرْوَلَةً».
قَالَ أَبُو حَاتِمٍ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُ: اللَّهُ أَجَلُّ وَأَعْلَى مِنْ أَنْ يُنْسَبَ إِلَيْهِ شَيْءٌ مِنْ صِفَاتِ الْمَخْلُوقِ، إِذْ لَيْسَ كَمِثْلِهِ شَيْءٌ، وَهَذِهِ أَلْفَاظٌ خَرَجَتْ مِنْ أَلْفَاظِ التَّعَارُفِ عَلَى حَسَبِ مَا يَتَعَارَفُهُ النَّاسُ مِمَّا بَيْنَهُمْ، وَمَنْ ذَكَرَ رَبَّهُ جَلَّ وَعَلَا فِي نَفْسِهِ بِنُطْقٍ أَوْ عَمَلٍ يَتَقَرَّبُ بِهِ إِلَى رَبِّهِ، ذَكَرَهُ اللَّهُ فِي مَلَكُوتِهِ بِالْمَغْفِرَةِ لَهُ تَفَضُّلًا وَجُودًا، وَمَنْ ذَكَرَ رَبَّهُ فِي مَلَأٍ مِنْ عِبَادِهِ، ذَكَرَهُ اللَّهُ فِي مَلَائِكَتِهِ الْمُقَرَّبِينَ بِالْمَغْفِرَةِ لَهُ، وَقَبُولِ مَا أَتَى عَبْدُهُ مِنْ ذِكْرِهِ، وَمَنْ تَقَرَّبَ إِلَى الْبَارِي جَلَّ وَعَلَا بِقَدْرِ شِبْرٍ مِنَ الطَّاعَاتِ، كَانَ وُجُودُ الرَّأْفَةِ وَالرَّحْمَةِ مِنَ الرَّبِّ مِنْهُ لَهُ أَقْرَبَ بِذِرَاعٍ، وَمَنْ تَقَرَّبَ إِلَى مَوْلَاهُ جَلَّ وَعَلَا بِقَدْرِ ذِرَاعٍ مِنَ الطَّاعَاتِ كَانَتِ الْمَغْفِرَةُ مِنْهُ لَهُ أَقْرَبَ بِبَاعٍ، وَمَنْ أَتَى فِي أَنْوَاعِ الطَّاعَاتِ بِالسُّرْعَةِ كَالْمَشْيِ، أَتَتْهُ أَنْوَاعُ الْوَسَائِلِ وَوُجُودُ الرَّأْفَةِ وَالرَّحْمَةِ وَالْمَغْفِرَةِ بِالسُّرْعَةِ كَالْهَرْوَلَةِ، وَاللَّهُ أَعْلَى وَأَجَلُّ.
Tercemesi:
Bize Abdullah İbn Kahtabe İbn Merzûk haber verdi: Bize Muhammed İbnu's-Sabbah anlattı: Cerîr bize el-A'meş'den o da Ebu Salih'den o da Ebu Hureyre'den haber verdi: Allah'ın Elçisi (s.a.v.) buyurdu ki:
Allah Tebareke ve Teâla şöyle buyurdu: Ben, kulum beni düşündüğünde onunlayım; beni nerede anarsa ansın ben onun yanındayım: Beni içinden anarsa ben de onu içimde anarım; beni bir toplumda anarsa ben de onu onlardan daha hayırlı bir toplumda anarım; bana bir kol boyu yaklaşırsa ben ona kulaç boyu yaklaşırım; bana yürüyerek gelirse ben ona koşarak gelirim.
Ebu Hatim (r.a.) dedi ki: Allah, yaratıkların özelliklerinden biriyle nitelenmekten yüce ve uludur; çünkü, Allah'a benzer bir şey yoktur. Bu sözler insanların kendi aralarında kullandıkları birbirni tanıma sözlerinden türetilmiş ifadelerdir. Kim rabbi Celle ve Alâ'yı içinden ama dudakları kıpırdatarak ya da O'na yaklaştıran bir amel işleyrek anarsa Allah da lütuf ve keremiyle melekûtunda onu bağışlamayla anar. Kim rabbini O'nun kullarından bir topluluğun içinde anarsa Allah da onu mukarrabîn melekleri arasında bağışlamayla ve kulunun yaptığı anmayı kabul etmekle anar. Her kim de Yaratıcı olan Celle ve Alâ'ya bir karışlık ibadetle yaklaşırsa Allah'tan ona gelecek olan bağışlanma ve esirgeme bir kol boyu daha yakın olur.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Hibban, Sahih-i İbn Hibban, Rekaik 811, 3/93
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Abdullah Cerir b. Abdulhamid ed-Dabbî (Cerir b. Abdülhamid b. Cerir b. Kurt b. Hilal b. Ekyes)
5. Muhammed b. Sabbah el-Cürcerâî (Muhammed b. Sabbah b. Süfyan b. Ebu Süfyan)
6. Abdullah b. Kahtabe es-Silhi (Abdullah b. Muhammed b. Kahtabe b. Merzuk)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın kulu ile ilişkisi
Zan, Allah hakkında zan