Öneri Formu
Hadis Id, No:
11151, D001763
Hadis:
حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَرْبٍ وَمُسَدَّدٌ قَالاَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ ح
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَارِثِ - وَهَذَا حَدِيثُ مُسَدَّدٍ - عَنْ أَبِى التَّيَّاحِ عَنْ مُوسَى بْنِ سَلَمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ بَعَثَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فُلاَنًا الأَسْلَمِىَّ وَبَعَثَ مَعَهُ بِثَمَانَ عَشْرَةَ بَدَنَةً فَقَالَ أَرَأَيْتَ إِنْ أُزْحِفَ عَلَىَّ مِنْهَا شَىْءٌ قَالَ "تَنْحَرُهَا ثُمَّ تَصْبُغُ نَعْلَهَا فِى دَمِهَا ثُمَّ اضْرِبْهَا عَلَى صَفْحَتِهَا وَلاَ تَأْكُلْ مِنْهَا أَنْتَ وَلاَ أَحَدٌ مِنْ أَصْحَابِكَ." أَوْ قَالَ "مِنْ أَهْلِ رُفْقَتِكَ." قَالَ أَبُو دَاوُدَ الَّذِى تَفَرَّدَ بِهِ مِنْ هَذَا الْحَدِيثِ قَوْلُهُ "وَلاَ تَأْكُلْ مِنْهَا أَنْتَ وَلاَ أَحَدٌ مِنْ أَهْلِ رُفْقَتِكَ." وَقَالَ فِى حَدِيثِ عَبْدِ الْوَارِثِ "ثُمَّ اجْعَلْهُ عَلَى صَفْحَتِهَا." مَكَانَ "اضْرِبْهَا ." قَالَ أَبُو دَاوُدَ: سَمِعْتُ أَبَا سَلَمَةَ يَقُولُ إِذَا أَقَمْتَ الإِسْنَادَ وَالْمَعْنَى كَفَاكَ فهذه توسعة في نقل الحديث على المعنى.
Tercemesi:
Bize Süleyman b. Harb (el-Vâşihî) ve Müsedded (b. Müserhed el-Esedî), onlara Hammad (b. Zeyd el-Ezdî); (T)
Bize Müsedded (b. Müserhed el-Esedî), ona Abdulvâris (b. Saîd el-Anberî) -ki bu rivayet Müsedded'e aittir-, ona Ebu Teyyah (Yezid b. Humeyd ed-Dubaî), ona Musa b. Seleme, ona da (Abdullah) b. Abbas (ra) rivayet etmiş ve şöyle demiştir: Rasulullah (sav), Eslem kabilesinden falancayı beraberinde (hedy olmak üzere) on sekiz deve ile Mekke'ye gönderdi. O kişi, Rasulullah'a (sav) dedi ki; Ne buyurursunuz? Eğer bu kurbanlıklardan biri yürüyemeyecek hale gelir de beni zora sokarsa ne yapmalıyım? Bunun üzerine Rasulullah (sav); "onu kesersin. Ardından da (hedy nişanesi olmak üzere boynuna asılı olan) terliğe hayvanın kanını sürersin. Sonra da (hedy olduğunun anlaşılması için) o terliği hayvanın hörgücünün yan tarafına vurursun. (Dikkat et!( O hayvanın etinden sen de yeme, beraberindekilerden" ya da "yol arkadaşlarından hiç kimse de yemesin," buyurdu. Ebû Davud şöyle demiştir: Bu hadiste ravi Ebu Teyyah'ın tek kaldığı kısım "o hayvanın etinden sen de yeme, yol arkadaşlarından hiç kimse de yemesin," ifadesidir. Ravi Müsedded, Abdülvaris'ten yaptığı rivayette, "vurursun" ifadesi yerine; "hayvanın hörgücünün yan tarafına koyarsın" ifadesini nakletmiştir. Ebû Davud ayrıca şöyle söylemiştir: Ebu Seleme'yi isnad ve manayı düzgün vermişsen bu sana yeter derken duydum. Bu değerlendirme, hadisin manen rivayet edilmesi konusunda gösterilen bir genişliktir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Menâsik 19, /411
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Musa b. Seleme el-Hüzelî (Musa b. Seleme b. Mahbik b. Rabî'a b. Sahr)
3. Ebu Teyyah Yezid b. Humeyd ed-Dubaî (Yezid b. Humeyd ed-Dube'î)
4. Ebu İsmail Hammad b. Zeyd el-Ezdî (Hammad b. Zeyd b. Dirhem)
5. Ebu Eyyüb Süleyman b. Harb el-Vâşihî (Süleyman b. Harb b. Büceyl)
Konular:
Kurban, hedy kurbanı ve etlerinin yenmesi