حَدَّثَنَا هَارُونُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنَا أَبُو أُسَامَةَ حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عُرْوَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَائِشَةَ - رضى الله عنها - قَالَتْ
"دَخَلَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَامَ الْفَتْحِ مِنْ كَدَاءَ مِنْ أَعْلَى مَكَّةَ وَدَخَلَ فِى الْعُمْرَةِ مِنْ كُدًى."
قَالَ وَكَانَ عُرْوَةُ يَدْخُلُ مِنْهُمَا جَمِيعًا وَكَانَ أَكْثَرُ مَا كَانَ يَدْخُلُ مِنْ كُدًى وَكَانَ أَقْرَبَهُمَا إِلَى مَنْزِلِهِ .

Açıklama: Kedâ; Mekke’ye girerken takip edilen üst yolun adıdır. Buradan Muallâ kabristanına inilir. Küdâ ise; daha Mekke’den çıkarken takip edilen alt yolun adıdır. Burası, Kuaykıân dağı tarafına düşer. Mekke fethi sırasında Halid b. Velîd buradan şehre girmişti. Bu rivayette seyahat güzergâhı konusunda Hz. Peygamber’in mutad usulünden söz edilmektedir. Görüldüğü üzere Rasûlullah (sav), giderken ayrı, dönerken ayrı bir yolu takip edermiş.

• Ebû Davud Sünen-i Ebu Davud Menâsik 45, /436