1 Kayıt Bulundu.
Bize Hamid b. Yahya, ona Abdullah b. el-Hâris, ona Muhammed b. Abdullah b. İnsan et-Tâifî, ona babası, ona Urve b. ez-Zübeyr, ona da ez-Zübeyr rivayet etmiştir: Hz. Peygamber’le birlikte Liyye vadisinden kalkıp kiraz ağacının yanına vardığımızda, Rasulullah (sav) ağacın hizasındaki Karnu'l-Esved ucunda durdu ve gözünü Nahib vadisine -bir seferinde sadece vadiye dedi-doğru çevirdi. Bir süre orada durdu, yanında bulunan herkes de O'na uydu. Sonra dedi ki:
"Vecc denilen mevkiin avı ve idâh denilen ağacı, Allah için haram kılınan şeylerdir." Bu olay, Hz. Peygamber’in Tâif'e girmesinden ve oradaki Sakîf kabilesini kuşatmasından önce idi.
Açıklama: Vecc; Tâif’le Mekke arasında yer alan büyük bir vâdidir. Liyye de o vâdide bir yer adıdır. Karnu’l-Esved, yine o vâdideki küçük bir dağdır. Nahib ise, yine küçük bir dağ veya yer adıdır. İdâh, orada yetişen bir ağaçtır. Bu rivâtte Vecc bölgesinin de Harem sınırları dahilinde olduğu ifâde edilmektedir. Bazı Şâfiî fukahasına göre orada avlanmak ve ağaç kesmek tahrîmen mekruhtur. Ancak sahîh rivâyetlerin hiçbirinde burasının da Harem sınırları dahilinde olduğuna dair bir ifâde geçmemektedir. Nitekim Hattâbî, Vecc’in haram kılınmasının bir anlamı olmadığını söylemektedir. Fukahanın cumhuruna göre de burası Harem sınırları dahilinde değildir, binâenaleyh orada avlanmak ve ağaç kesmek de yasak değildir. Bu hadîsin râvîlerinden Muhammed b. Abdullah b. İnsan et-Tâifî ve babası hadîsçiler tarafından leyyin olmakla itham edilmişlerdir. Bu itibarla hadîs zayıftır.