Öneri Formu
Hadis Id, No:
14203, T002446
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو حَصِينٍ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ أَحْمَدَ بْنِ يُونُسَ كُوفِىٌّ حَدَّثَنَا عَبْثَرُ بْنُ الْقَاسِمِ حَدَّثَنَا حُصَيْنٌ هُوَ ابْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ : لَمَّا أُسْرِىَ بِالنَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم جَعَلَ يَمُرُّ بِالنَّبِىِّ وَالنَّبِيَّيْنِ وَمَعَهُمُ الْقَوْمُ وَالنَّبِىِّ وَالنَّبِيَّيْنِ وَمَعَهُمُ الرَّهْطُ وَالنَّبِىِّ وَالنَّبِيِّينَ وَلَيْسَ مَعَهُمْ أَحَدٌ حَتَّى مَرَّ بِسَوَادٍ عَظِيمٍ فَقُلْتُ ؟مَنْ هَذَا قِيلَ مُوسَى وَقَوْمُهُ وَلَكِنِ ارْفَعْ رَأْسَكَ فَانْظُرْ . قَالَ: فَإِذَا سَوَادٌ عَظِيمٌ قَدْ سَدَّ الأُفُقَ مِنْ ذَا الْجَانِبِ وَمِنْ ذَا الْجَانِبِ فَقِيلَ هَؤُلاَءِ أُمَّتُكَ وَسِوَى هَؤُلاَءِ مِنْ أُمَّتِكَ سَبْعُونَ أَلْفًا يَدْخُلُونَ الْجَنَّةَ بِغَيْرِ حِسَابٍ . فَدَخَلَ وَلَمْ يَسْأَلُوهُ وَلَمْ يُفَسِّرْ لَهُمْ فَقَالُوا نَحْنُ هُمْ . وَقَالَ قَائِلُونَ: هُمْ أَبْنَاؤُنَا الَّذِينَ وُلِدُوا عَلَى الْفِطْرَةِ وَالإِسْلاَمِ . فَخَرَجَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ : « هُمُ الَّذِينَ لاَ يَكْتَوُونَ وَلاَ يَسْتَرْقُونَ وَلاَ يَتَطَيَّرُونَ وَعَلَى رَبِّهِمْ يَتَوَكَّلُونَ » . فَقَامَ عُكَّاشَةُ بْنُ مِحْصَنٍ فَقَالَ أَنَا مِنْهُمْ يَا رَسُولَ اللَّهِ ؟قَالَ « نَعَمْ » . ثُمَّ قَامَ آخَرُ فَقَالَ أَنَا مِنْهُمْ ؟ فَقَالَ: « سَبَقَكَ بِهَا عُكَّاشَةُ » . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَفِى الْبَابِ عَنِ ابْنِ مَسْعُودٍ وَأَبِى هُرَيْرَةَ .
Tercemesi:
Bize Ebu Hasîn Abdullah b. Ahmed b. Yunus el-Kûfî, ona Abser b. Kasım, ona Husayn b. Abdurrahman, ona da Said b. Cübeyr, Abdullah b. Abbas’ın (r.anhüma) şöyle dediğini rivayet etti:
Hz. Peygamber (sav) Mîrâc’a çıkarıldığında beraberinde büyük toplumlar bulunan bir ve birkaç peygambere, yine beraberinde birer cemaat bulunan bir ve birkaç peygambere, beraberinde hiç kimse bulunmayan bir ve birkaç peygambere uğramıştı ki, sonunda çok büyük bir kalabalığa uğradı.Ve bunlar kimlerdir? diye sordum. 'Musa ve kavmi!' dediler. Fakat başını kaldır ve bak! Rasulullah (sav) buyurdu ki: 'Şu yandan ve bu yandan tamamen ufku kaplamış bir kalabalık gözüme ilişti, işte bunlar senin ümmetindir denildi. Ve bunlardan başka yetmiş bin kişi hesapsız bir şekilde cennete girecektir' denildi. Bu sözleri söyleyince Rasulullah (sav), hanımlarından birinin odasına girdi bunların kimler olduğunu kimse sormamıştı. Kendisi de bir açıklamada bulunmadı. Sonra Ashab (r.anhüm): Kendi aralarında onlar biziz! dediler. Bir kısmı da onlar; fıtrat üzerine doğan ve Müslüman olarak ölenlerdir! Dediler. Bu arada Rasulullah (sav) çıktı ve şöyle buyurdu: 'Onlar tedavi olarak dağlamayı kullanmayan, büyü yaptırmayan, uğursuzluğa inanmayan ve Rablerine güvenenlerdir' Ukkaşe b. Mihsan ayağa kalktı ve 'Ey Allah’ın Rasulü! Ben onlardan mıyım?' dedi,Rasulullah (sav) 'evet!' buyurdu. Sonra bir başkası kalktı ve 'ben de onlardan mıyım?' deyince; Rasulullah (sav), 'Ukkaşe seni geçti!' buyurdu. Ebu İsa (Tirmizî): Bu hadis hasen sahihtir. Bu konuda İbn Mesud ve Ebu Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Sıfatü'l-Kıyâme 16, 4/631
Senetler:
()
Konular:
Cennet, cennet müslümanlara aittir
Hz. Peygamber, ümmetinin çokluğu
Mirac, İsra
Peygamberler, Hz. Musa ve Ailesi
Tedavi, şekilleri, dağlamak,
Uğur-uğursuzluk
Ümmet, yetmiş bininin hesapsız cennete girmesi
Yaratılış, fıtrat üzere doğmak