Öneri Formu
Hadis Id, No:
14430, T000803
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى عَدِىٍّ قَالَ أَنْبَأَنَا حُمَيْدٌ الطَّوِيلُ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ كَانَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم يَعْتَكِفُ فِى الْعَشْرِ الأَوَاخِرِ مِنْ رَمَضَانَ فَلَمْ يَعْتَكِفْ عَامًا فَلَمَّا كَانَ فِى الْعَامِ الْمُقْبِلِ اعْتَكَفَ عِشْرِينَ . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ غَرِيبٌ مِنْ حَدِيثِ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ . وَاخْتَلَفَ أَهْلُ الْعِلْمِ فِى الْمُعْتَكِفِ إِذَا قَطَعَ اعْتِكَافَهُ قَبْلَ أَنْ يُتِمَّهُ عَلَى مَا نَوَى فَقَالَ بَعْضُ أَهْلِ الْعِلْمِ إِذَا نَقَضَ اعْتِكَافَهُ وَجَبَ عَلَيْهِ الْقَضَاءُ . وَاحْتَجُّوا بِالْحَدِيثِ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم خَرَجَ مِنِ اعْتِكَافِهِ فَاعْتَكَفَ عَشْرًا مِنْ شَوَّالٍ . وَهُوَ قَوْلُ مَالِكٍ . وَقَالَ بَعْضُهُمْ إِنْ لَمْ يَكُنْ عَلَيْهِ نَذْرُ اعْتِكَافٍ أَوْ شَىْءٌ أَوْجَبَهُ عَلَى نَفْسِهِ وَكَانَ مُتَطَوِّعًا فَخَرَجَ فَلَيْسَ عَلَيْهِ أَنْ يَقْضِىَ إِلاَّ أَنْ يُحِبَّ ذَلِكَ اخْتِيَارًا مِنْهُ وَلاَ يَجِبُ ذَلِكَ عَلَيْهِ . وَهُوَ قَوْلُ الشَّافِعِىِّ . قَالَ الشَّافِعِىُّ فَكُلُّ عَمَلٍ لَكَ أَنْ لاَ تَدْخُلَ فِيهِ فَإِذَا دَخَلْتَ فِيهِ فَخَرَجْتَ مِنْهُ فَلَيْسَ عَلَيْكَ أَنْ تَقْضِىَ إِلاَّ الْحَجَّ وَالْعُمْرَةَ . وَفِى الْبَابِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona İbn Ebu Adî, ona Humeyd et-Tavîl, ona da Enes b. Mâlik şöyle rivayet etmiştir:
Nebî (sav), Ramazan'ın son on günü itikâfa girerdi. (Ancak), bir yıl itikâfa girmedi. Gelecek yılda ise yirmi gün boyunca itikâfa girdi.
Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, Enes b. Mâlik'in rivayeti ile hasen-sahih-garîb bir hadistir.
İlim ehli, niyet ettiği üzere itikâfa giren (ve) onu tamamlayamadan itikâftan çıkan kimse hakkında ihtilaf etmiştir. Bir kısım ilim ehli, ''(kişi), itikâfını bozduğunda kazâ etmesi gerekir'' demiştir. Onlar, (bu görüşlerinde) Nebî'nin (sav) (Ramazan) itikâfından çıkıp Şevvâl (ayında) on gün itikaf yaptığı (ile alakalı) hadisi delil olarak kullanmışlardır ki bu, Mâlik (b. Enes)'in de görüşüdür. Bir kısmı da, ''eğer (kişi), üzerinde itikâf adağı(na dair bir borcu) yoksa veya kendi (nefsine itikâfı) vacib kılmadıysa ve nafile olarak (itikafa girip) çıkmışsa onu kazâ etmesi gerekmez. (Ne var ki), kendisi kazâ etmek isterse (kazâ eder ancak) bu, ona vacib değildir'' demiştir. Bu (görüş) de, Şâfiî'nin görüşüdür. Şâfiî, ''hac ve umre dışında nafile olmayan herhangi bir amele niyetlenip koyulur (ardından da) bırakırsan, kaza etmen gerekmez'' demiştir.
Bu konuda Ebu Hureyre'den de hadis nakledilmitşir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Savm 79, 3/166
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Ubeyde Humeyd b. Ebu Humeyd et-Tavîl (Humeyd b. Tarhan)
3. Ebu Amr Muhammed b. İbrahim es-Sülemî (Muhammed b. İbrahim b. Ebu Adî)
4. Muhammed b. Beşşâr el-Abdî (Muhammed b. Beşşâr b. Osman)
Konular:
Hz. Peygamber, i'tikafı
İtikaf, kazası
İtikaf, Ramazanda İtikaf
KTB İTİKAF