Öneri Formu
Hadis Id, No:
15848, M003704
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ وَعَبْدُ بْنُ حُمَيْدٍ - وَاللَّفْظُ لِعَبْدٍ - قَالاَ أَخْبَرَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَخْبَرَنَا مَعْمَرٌ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عُتْبَةَ أَنَّ أَبَا عَمْرِو بْنَ حَفْصِ بْنِ الْمُغِيرَةِ خَرَجَ مَعَ عَلِىِّ بْنِ أَبِى طَالِبٍ إِلَى الْيَمَنِ فَأَرْسَلَ إِلَى امْرَأَتِهِ فَاطِمَةَ بِنْتِ قَيْسٍ بِتَطْلِيقَةٍ كَانَتْ بَقِيَتْ مِنْ طَلاَقِهَا وَأَمَرَ لَهَا الْحَارِثَ بْنَ هِشَامٍ وَعَيَّاشَ بْنَ أَبِى رَبِيعَةَ بِنَفَقَةٍ فَقَالاَ لَهَا وَاللَّهِ مَا لَكِ نَفَقَةٌ إِلاَّ أَنْ تَكُونِى حَامِلاً. فَأَتَتِ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَذَكَرَتْ لَهُ قَوْلَهُمَا. فَقَالَ "لاَ نَفَقَةَ لَكِ." فَاسْتَأْذَنَتْهُ فِى الاِنْتِقَالِ فَأَذِنَ لَهَا. فَقَالَتْ أَيْنَ يَا رَسُولَ اللَّهِ فَقَالَ "إِلَى ابْنِ أُمِّ مَكْتُومٍ." وَكَانَ أَعْمَى تَضَعُ ثِيَابَهَا عِنْدَهُ وَلاَ يَرَاهَا فَلَمَّا مَضَتْ عِدَّتُهَا أَنْكَحَهَا النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم أُسَامَةَ بْنَ زَيْدٍ فَأَرْسَلَ إِلَيْهَا مَرْوَانُ قَبِيصَةَ بْنَ ذُؤَيْبٍ يَسْأَلُهَا عَنِ الْحَدِيثِ فَحَدَّثَتْهُ بِهِ فَقَالَ مَرْوَانُ لَمْ نَسْمَعْ هَذَا الْحَدِيثَ إِلاَّ مِنِ امْرَأَةٍ سَنَأْخُذُ بِالْعِصْمَةِ الَّتِى وَجَدْنَا النَّاسَ عَلَيْهَا. فَقَالَتْ فَاطِمَةُ حِينَ بَلَغَهَا قَوْلُ مَرْوَانَ فَبَيْنِى وَبَيْنَكُمُ الْقُرْآنُ قَالَ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ "(لاَ تُخْرِجُوهُنَّ مِنْ بُيُوتِهِنَّ)" الآيَةَ قَالَتْ هَذَا لِمَنْ كَانَتْ لَهُ مُرَاجَعَةٌ فَأَىُّ أَمْرٍ يَحْدُثُ بَعْدَ الثَّلاَثِ فَكَيْفَ تَقُولُونَ لاَ نَفَقَةَ لَهَا إِذَا لَمْ تَكُنْ حَامِلاً فَعَلاَمَ تَحْبِسُونَهَا.
Tercemesi:
Bize İshak b. İbrahim ve Abd b. Humeyd, o ikisine Abdürrezzak, ona Mamer, ona ez-Zührî, ona da Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe şöyle haber verdi: Ebu Amr b. Hafs b. Muğîra, Ali b. Ebu Talib ile birlikte Yemen'e gitmiş de karısı Fatıma bt. Kays'a talakı cinsinden kalan bir talâkla boşadığı haberini göndermiş. Haris b. Hişam ile Ayyaş b. Rabîa'ya da Fatıma'ya nafaka vermelerini emretmiş. Bunlar Fatıma'ya; vallahi senin için nafaka yoktur, meğerki, hâmile olasın demişler. Bunun üzerine Fatıma Peygamber'e (sav) gelerek bunların söylediklerini ona anmış da "sana nafaka yoktur" buyurdu. Fatıma kendisinden evden taşınmak için izin istemiş. O da izin vermiş. Fatıma; nereye (taşmayım) ya Rasulullah? diye sormuş. "İbn Ümmü Mektûm'un evine" buyurdu. Bu zât âmâ imiş. Fatıma onun yanında çarşafını atabilir; kendisini göremezmiş. Fatıma'nın iddeti bitince Peygamber (sav) kendisini Üsame b. Zeyd'e nikahlamış. Sonra Mervan bu hadisi sormak için Fatıma'ya Kabîsa b. Züeyb'i göndermiş; o da hadisi kendisine nakletmiş. Mervan; biz bu hadisi bir kadından başka kimseden işitmedik; insanları üzerinde bulduğumuz mu'temed ve sahih hususla amel edeceğiz demiş. Fatıma Mervan'ın duyduğu vakit; "öyle ise sizinle aramızda (hakem) Kur'an vardır. Allah (ac); onları evlerinden çıkarmayın" buyurmuştur. (Ama) bu kendisine ric'at hakkı olana aittir. Üç talâktan sonra ne gibi bir iş olabilir? Kadın hâmile olmadığı zaman nasıl ona nafaka yoktur, diyorsunuz? Onu neye hapsediyorsunuz demiş.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Talak 3704, /608
Senetler:
()
Konular:
Nafaka, üç talakla boşanmış kadının mesken ve nafaka hakkı