Öneri Formu
Hadis Id, No:
158815, BS22067
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ أَحْمَدَ الْجُرْجَانِىُّ أَنْبَأَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْحُسَيْنِ بْنِ مُكْرَمٍ حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا أَبُو أُسَامَةَ حَدَّثَنَا إِدْرِيسٌ الأَوْدِىُّ حَدَّثَنَا طَلْحَةُ بْنُ مُصَرِّفٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُمَا فِى قَوْلِهِ عَزَّ وَجَلَّ (وَالَّذِينَ عَاقَدَتْ أَيْمَانُكُمْ فَآتُوهُمْ نَصِيبَهُمْ) قَالَ : كَانَ الْمُهَاجِرُونَ حِينَ قَدِمُوا الْمَدِينَةَ يُوْرِّثُونَ الأَنْصَارَ دُونَ ذَوِى رَحِمِهِ لِلأُخُوَّةِ الَّتِى آخَى النَّبِىُّ -صلى الله عليه وسلم- بَيْنَهُمْ فَأُنْزِلَتْ هَذِهِ الآيَةُ (وَلِكُلٍّ جَعَلْنَا مَوَالِىَ مِمَّا تَرَكَ الْوَالِدَانِ وَالأَقْرَبُونَ) فَنُسِخَتْ ثُمَّ قَالَ ( وَالَّذِينَ عَاقَدَتْ أَيْمَانُكُمْ فَآتُوهُمْ نَصِيبَهُمْ) مِنَ النَّصْرِ وَالنَّصِيحَةِ وَالرِّفَادَةِ وَيُوصِى لَهُمْ وَقَدْ ذَهَبَ الْمِيرَاثُ. رَوَاهُ الْبُخَارِىُّ فِى الصَّحِيحِ عَنِ الصَّلْتِ بْنِ مُحَمَّدٍ وَغَيْرِهِ عَنْ أَبِى أُسَامَةَ. {ت} وَرُوِّينَا عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُمَا قَالَ ( وَالَّذِينَ عَاقَدَتْ أَيْمَانُكُمْ فَآتُوهُمْ نَصِيبَهُمْ) كَانَ الرَّجُلُ يُحَالِفُ الرَّجُلَ لَيْسَ بَيْنَهُمَا نَسَبٌ فَيَرِثُ أَحَدُهُمَا الآخَرَ فَنَسَخَ ذَلِكَ الأَنْفَالُ فَقَالَ ( وَأُولُو الأَرْحَامِ بَعْضُهُمْ أَوْلَى بِبَعْضٍ)
Tercemesi:
Bize Ebû Abdullah el-Hâfız, ona İsmail b. Ahmed b. el-Curcânî, ona Muhammed b. el-Hüseyin b. Mukram, ona Osman b. Ebu Şeybe, ona Ebu Usâme, ona İdris el-Evdî, ona Talha b. Musarrif, ona Said b. Cubeyr ona da İbn Abbas (ra) rivayet ederek Allah'ın (c.c.) şu (Kendileriyle sözleşme yaptığınız kimselerin de paylarını verin / Nisâ, 4/33) buyruğuyla ilgili olarak dedi:
Muhacirler Medineye geldiklerinde aralarında nesep yoluyla akrabalık bağları bulunmayan kardeşliklerini, ki onaları Hz. Peygamber (sav) kardeş yapmıştı, mirasçı tayin ediyorlardı. Bunun üzerine (Ana babanın ve yakınların bıraktıklarından her birine varisler belirledik / Nisa, 4/33) ayeti diğeri ayeti (Nisâ, 4/33) nesh / hükmünü iptal etti. Daha sonra İbn Abbas (Kendileriyle sözleşme yaptığınız kimselerin de paylarını verin / Nisâ, 4/33) ayetinin birbirine arka çıkma, hakkı tavsiye etme ve dünyevi işlerde yardımlaşmayla ilgili olduğunu ve miras hakkı olmaksızın onlara vasiyette bulunabileceğini sözleşme yapabileceğini, söyledi. Buhari Sahih'inde Salt b. Muhammed ve diğerlerinden onlar da Ebu Usame'den (T), bize İkrime ona da İbn Abbas (ra) rivayet ederek dedi: (Kendileriyle sözleşme yaptığınız kimselerin de paylarını verin / Nisâ, 4/33, âyet-i kerimesi inince Müslümanlardan) Aralarında kan bağı bulunmayan bir adam başka bir adamla antlaşma yaparak muvâlât sözleşmesinden doğan hükmi akrabalık bağı yoluyla biri diğerine varis oluyordu. Sonra Enfâl suresindeki ayet bu hükmü bunu iptal (nesh) etti. Allah (cc) şöyle buyurdu: (Akraba olan Müslümanlar, Allah'ın kitabına göre birbirlerine daha yakındırlar, Enfâl, 8/75)
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
()
Konular:
Kur'an, Ayet Yorumu
Kur'an, Nüzul sebebleri
Nesh, mensuh ayetler
Yargı, miras Hukuku