Öneri Formu
Hadis Id, No:
19557, N002089
Hadis:
أَخْبَرَنَا مَحْمُودُ بْنُ غَيْلاَنَ قَالَ أَخْبَرَنَا وَكِيعٌ وَوَهْبُ بْنُ جَرِيرٍ وَأَبُو دَاوُدَ عَنْ شُعْبَةَ عَنِ الْمُغِيرَةِ بْنِ النُّعْمَانِ عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ قَامَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِالْمَوْعِظَةِ فَقَالَ « يَا أَيُّهَا النَّاسُ إِنَّكُمْ مَحْشُورُونَ إِلَى اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ عُرَاةً » . قَالَ أَبُو دَاوُدَ « حُفَاةً غُرْلاً » . وَقَالَ وَكِيعٌ وَوَهْبٌ « عُرَاةً غُرْلاً ( كَمَا بَدَأْنَا أَوَّلَ خَلْقٍ نُعِيدُهُ ) قَالَ أَوَّلُ مَنْ يُكْسَى يَوْمَ الْقِيَامَةِ إِبْرَاهِيمُ عَلَيْهِ السَّلاَمُ وَإِنَّهُ سَيُؤْتَى » . قَالَ أَبُو دَاوُدَ « يُجَاءُ » . وَقَالَ وَهْبٌ وَوَكِيعٌ « سَيُؤْتَى بِرِجَالٍ مِنْ أُمَّتِى فَيُؤْخَذُ بِهِمْ ذَاتَ الشِّمَالِ فَأَقُولُ رَبِّ أَصْحَابِى . فَيُقَالُ إِنَّكَ لاَ تَدْرِى مَا أَحْدَثُوا بَعْدَكَ فَأَقُولُ كَمَا قَالَ الْعَبْدُ الصَّالِحُ ( وَكُنْتُ عَلَيْهِمْ شَهِيدًا مَا دُمْتُ فِيهِمْ فَلَمَّا تَوَفَّيْتَنِى ) إِلَى قَوْلِهِ ( وَإِنْ تَغْفِرْ لَهُمْ ) الآيَةَ فَيُقَالُ إِنَّ هَؤُلاَءِ لَمْ يَزَالُوا مُدْبِرِينَ » . قَالَ أَبُو دَاوُدَ « مُرْتَدِّينَ عَلَى أَعْقَابِهِمْ مُنْذُ فَارَقْتَهُمْ » .
Tercemesi:
Bize Mahmud b. Ğaylân, ona Vekî’ ile Vehb b. Cerîr ve Ebû Davud, onlara Şu’be, ona el-Muğîre b. en-Numan, ona Saîd b. Cübeyr, ona da İbn Abbas (ra.) şöyle rivâyet ett:
“Rasûlullah (sav.), bir gün va’z etti ve şöyle buyurdu:
“Ey insanlar, sizler Allah’ın huzurunda çıplak olarak toplanacaksınız. -Ebu Davud “yalınayak ve sünnetsiz” dedi, Vekî’ ve Vehb ise “çıplak ve sünnetsiz” dediler-. ‘İlk yarattığımız gibi aynı şekilde tekrar yaratacağız’ (Abese, 80/37). Kıyamet günü kendisine ilk elbise giydirilecek olan kişi İbrahim aleyhisselâmdır. O gün Ümmetimden bir kısım insanlar getirilecek -Ebu Davud “gelecek” Vekî’ ve Vehb ise “getirilecek” dediler-. Onlar sol tarafta alıkonacaklar. Ben hemen, ‘Ya Rabbi, onlar benim ashâbım!’ diyeceğim. Bana, ‘Sen onların aralarından ayrıldıktan sonra onların neler ortaya çıkardıklarını bilmiyorsun’ denilecek. Bunun üzerine ben de salih kulun (Hz. İsa’nın) dediği gibi diyeceğim: ‘Ben, içlerinde bulunduğum sürece onların yaptıklarına tanık idim. Fakat sen beni vefat ettirdikten sonra onların halini bilip gören sadece sensin. Sen her şeye şahitsin. Şayet onlara azap edersen, şüphesiz onlar da senin kullarındır. Eğer onları affedersen, hiç kuşku yok sen hem izzet hem hikmet sahibisin.’ (Mâide Sûresi 117, 118). Bana ‘Sen aralarından ayrıldıktan sonra onlar hemen sırt çevirdiler’ denilecek. -Ebu Davud, ‘Sen aralarından ayrılınca onlar gerisin geriye döndüler’ dedi-.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Cenâiz 2089, /2224
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Abdullah Said b. Cübeyr el-Esedî (Said b. Cübeyr)
3. Muğira b. Numan en-Nehaî (Muğira b. Numan)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Ebû Dâvûd et-Tayâlîsî (Süleyman b. Davud b. Cârûd)
6. Ebu Ahmed Mahmud b. Ğaylan el-Adevi (Mahmud b. Ğaylan)
Konular:
Hz. Peygamber, ahirette ümmetiyle ilgili tavrı
İman, Esasları, Ahirete, Haşr
İman, Esasları: Ahirete iman, diriliş, ba's
KTB, İMAN
Mizan/hesaplaşma, Ahirette hesaba çekilmek
Peygamberler, Hz. İbrahim ve ailesi