96 - ومنها : ما أخبرنا أبو زكريا بن أبي إسحاق قال : أخبرنا أبو الحسن أحمد بن محمد بن عبدوس الطرائفي قال : حدثنا عثمان بن سعيد قال : حدثنا ابن بكير قال : حدثنا مالك ، عن العلاء بن عبد الرحمن ، عن أبيه ، عن أبي هريرة : أن رسول الله صلى الله عليه وسلم ، خرج إلى المقبرة ، فقال : « السلام عليكم دار قوم مؤمنين ، وإنا إن شاء الله بكم لاحقون ، وددت أني قد رأيت إخواننا » ، فقالوا : يا رسول الله ألسنا بإخوانك ؟ قال : « بل أنتم أصحابي ، وإخواننا الذين لم يأتوا بعد ، وأنا فرطهم على الحوض » ، فقالوا : يا رسول الله كيف تعرف من يأتي بعدك من أمتك ؟ قال : « أرأيت لو كان لرجل خيل غر محجلة في خيل دهم بهم ، ألا يعرف خيله ؟ » ، قالوا : بلى يا رسول الله ، قال : « فإنهم يأتون يوم القيامة غرا محجلين ، من الوضوء . وأنا فرطهم على الحوض . فلا يذادن رجال عن حوضي ، كما يذاد البعير الضال ، أناديهم : ألا هلم ألا هلم ألا هلم فيقال : إنهم قد بدلوا بعدك ، فأقول : فسحقا . فسحقا . فسحقا » . ورواه الشافعي ، عن مالك . وأخرجه مسلم في الصحيح من حديث معن ، عن مالك وروينا في الحديث الثابت ، عن نعيم المجمر ، عن أبي هريرة في إشراعه في العضد في غسل اليدين ، وإشراعه في الساق في غسل الرجلين ، وقوله إني سمعت رسول الله صلى الله عليه وسلم ، يقول : « إن أمتي يأتون يوم القيامة غرا محجلين من آثار الوضوء ، فمن استطاع منكم أن يطيل غرته فليفعل »
Bize Ebû Zekeriye b. Ebî İshak, ona Ebû'l-Hasan Ahmed b. Muhammed b. Abdûs et-Tarâifî, ona Osman b. Saîd, ona İbn Bükeyr, ona Malik, ona el-Alâ b. Abdurrahman, ona babası, ona da Ebû Hureyre (ra), Rasûlullah'ın (sav) mezarlığa gidip şöyle söylediğini haber verdi:
"Ey mü'minler kavminin yurdu, selam size! İnşallah biz de sizlere kavuşacağız. Kardeşlerimi görmeyi çok arzu ederdim." "- Ey Allah'ın rasûlü, biz senin kardeşlerin değil miyiz?" dediler. Buyurdu ki: "- Aksine siz benim ashabımsınız. Benim kardeşlerim ise, henüz dünyaya gelmediler, daha sonra gelecekler. Ben onları havuz başında hasretle bekleyeceğim." "- Ey Allah'ın rasûlü, ümmetinden senden sonra dünyaya gelecek olan insanları nasıl tanıyacaksın?" diye sorduklarında da şöyle karşılık verdi: "- Ne dersiniz? Bir adam, siyah ve duru bir sürüye karışan kendi sakar ve sekili atını tanımaz mı?" "- Tanır, ey Allah'ın rasûlü" dediler. Bunun üzerine Rasûlullah (sav) şunları söyledi: "- İşte kıyamet günü onlar da abdest azalarının parlaklığı ile sakar ve sekili atlar gibi gelecekler. Ben onları havuz başında hasretle bekleyeceğim. Başka bir sürüye karışan yabancı bir devenin sürüden kovulduğu gibi, insanlar benim havuzumdan kovulmazlar. Ben onlara, 'Hey, buraya gelin! Hey, buraya gelin!' diye sesleneceğim. Bana, 'Onlar senden sonra kendilerini değiştirdiler' denilecek. Bunun üzerine ben de, 'Öyleyse defolsunlar! Defolsunlar!' Defolsunlar!' diyeceğim."
Bunu Şafiî de Malik'ten rivâyet etti. Ayrıca Müslim de Sahîh'in Maan'ın hadîsi olarak Malik'ten rivâyet etti. Nuaym el-Mücemmir'in Ebû Hureyre'den (ra) rivâyeti sabit olan ve "Abdestte kollarını yıkarken pazılareına kadar, ayaklarını yıkarken de baldırına kadar suyu ulaştırdığı" söylenen hadiste bize şöyle rivâyet edildi: Ebû Hureyre (ra), ben Rasûlullah'ın (sav) şöyle söylediğini işittim, dedi: "Kıyamet günü benim ümmetim, abdest azalarının parlaklığı sayesinde sakar ve sekili atlar gibi gelecekler. Dolayısıyla abdest azalarının parlaklığını büyütmeye gücü yeten, bunu yapsın!"
Öneri Formu
Hadis Id, No:
197222, BMS000096
Hadis:
96 - ومنها : ما أخبرنا أبو زكريا بن أبي إسحاق قال : أخبرنا أبو الحسن أحمد بن محمد بن عبدوس الطرائفي قال : حدثنا عثمان بن سعيد قال : حدثنا ابن بكير قال : حدثنا مالك ، عن العلاء بن عبد الرحمن ، عن أبيه ، عن أبي هريرة : أن رسول الله صلى الله عليه وسلم ، خرج إلى المقبرة ، فقال : « السلام عليكم دار قوم مؤمنين ، وإنا إن شاء الله بكم لاحقون ، وددت أني قد رأيت إخواننا » ، فقالوا : يا رسول الله ألسنا بإخوانك ؟ قال : « بل أنتم أصحابي ، وإخواننا الذين لم يأتوا بعد ، وأنا فرطهم على الحوض » ، فقالوا : يا رسول الله كيف تعرف من يأتي بعدك من أمتك ؟ قال : « أرأيت لو كان لرجل خيل غر محجلة في خيل دهم بهم ، ألا يعرف خيله ؟ » ، قالوا : بلى يا رسول الله ، قال : « فإنهم يأتون يوم القيامة غرا محجلين ، من الوضوء . وأنا فرطهم على الحوض . فلا يذادن رجال عن حوضي ، كما يذاد البعير الضال ، أناديهم : ألا هلم ألا هلم ألا هلم فيقال : إنهم قد بدلوا بعدك ، فأقول : فسحقا . فسحقا . فسحقا » . ورواه الشافعي ، عن مالك . وأخرجه مسلم في الصحيح من حديث معن ، عن مالك وروينا في الحديث الثابت ، عن نعيم المجمر ، عن أبي هريرة في إشراعه في العضد في غسل اليدين ، وإشراعه في الساق في غسل الرجلين ، وقوله إني سمعت رسول الله صلى الله عليه وسلم ، يقول : « إن أمتي يأتون يوم القيامة غرا محجلين من آثار الوضوء ، فمن استطاع منكم أن يطيل غرته فليفعل »
Tercemesi:
Bize Ebû Zekeriye b. Ebî İshak, ona Ebû'l-Hasan Ahmed b. Muhammed b. Abdûs et-Tarâifî, ona Osman b. Saîd, ona İbn Bükeyr, ona Malik, ona el-Alâ b. Abdurrahman, ona babası, ona da Ebû Hureyre (ra), Rasûlullah'ın (sav) mezarlığa gidip şöyle söylediğini haber verdi:
"Ey mü'minler kavminin yurdu, selam size! İnşallah biz de sizlere kavuşacağız. Kardeşlerimi görmeyi çok arzu ederdim." "- Ey Allah'ın rasûlü, biz senin kardeşlerin değil miyiz?" dediler. Buyurdu ki: "- Aksine siz benim ashabımsınız. Benim kardeşlerim ise, henüz dünyaya gelmediler, daha sonra gelecekler. Ben onları havuz başında hasretle bekleyeceğim." "- Ey Allah'ın rasûlü, ümmetinden senden sonra dünyaya gelecek olan insanları nasıl tanıyacaksın?" diye sorduklarında da şöyle karşılık verdi: "- Ne dersiniz? Bir adam, siyah ve duru bir sürüye karışan kendi sakar ve sekili atını tanımaz mı?" "- Tanır, ey Allah'ın rasûlü" dediler. Bunun üzerine Rasûlullah (sav) şunları söyledi: "- İşte kıyamet günü onlar da abdest azalarının parlaklığı ile sakar ve sekili atlar gibi gelecekler. Ben onları havuz başında hasretle bekleyeceğim. Başka bir sürüye karışan yabancı bir devenin sürüden kovulduğu gibi, insanlar benim havuzumdan kovulmazlar. Ben onlara, 'Hey, buraya gelin! Hey, buraya gelin!' diye sesleneceğim. Bana, 'Onlar senden sonra kendilerini değiştirdiler' denilecek. Bunun üzerine ben de, 'Öyleyse defolsunlar! Defolsunlar!' Defolsunlar!' diyeceğim."
Bunu Şafiî de Malik'ten rivâyet etti. Ayrıca Müslim de Sahîh'in Maan'ın hadîsi olarak Malik'ten rivâyet etti. Nuaym el-Mücemmir'in Ebû Hureyre'den (ra) rivâyeti sabit olan ve "Abdestte kollarını yıkarken pazılareına kadar, ayaklarını yıkarken de baldırına kadar suyu ulaştırdığı" söylenen hadiste bize şöyle rivâyet edildi: Ebû Hureyre (ra), ben Rasûlullah'ın (sav) şöyle söylediğini işittim, dedi: "Kıyamet günü benim ümmetim, abdest azalarının parlaklığı sayesinde sakar ve sekili atlar gibi gelecekler. Dolayısıyla abdest azalarının parlaklığını büyütmeye gücü yeten, bunu yapsın!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Ma'rifetü's-sünen ve'l-âsâr, Tahâret 96, 1/181
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Alâ Abdurrahman b. Yakub el-Cühenî (Abdurrahman b. Yakub)
3. Alâ b. Abdurrahman el-Hırakî (Alâ b. Abdurrahman b. Yakub)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Yahya b. Bükeyr el-Kuraşî (Yahya b. Abdullah b. Bükeyr)
6. Osman b. Saîd ed-Dârimî (Osman b. Said b. Halid b. Said)
7. Ahmed b. Muhammed et-Tarâifî (Ahmed b. Muhammed b. Abdûs b. Seleme)
8. Ebu Zekeriyya Yahya b. Ebû İshak en-Nîsâbûrî (Yahya b. İbrahim b. Muhammed b. Yahya b. Sahnûye)
Konular:
Abdest, abdest ve namaza teşvik
Hz. Peygamber, gelecekten haber vermesi
KTB, ABDEST