Öneri Formu
Hadis Id, No:
230960, İHS001670
Hadis:
1670 - أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مُحَمَّدٍ الْأَزْدِيُّ، حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ، أَخْبَرَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ، أَخْبَرَنَا مَعْمَرٌ، عَنْ مَنْصُورٍ، عَنْ عَبَّادِ بْنِ أُنَيْسٍ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، قَالَ: «الْمُؤَذِّنُونَ أَطْوَلُ النَّاسِ أَعْنَاقًا يَوْمَ الْقِيَامَةِ».
قَالَ أَبُو حَاتِمٍ: «الْعَرَبُ تَصِفُ بَاذِلَ الشَّيْءِ الْكَثِيرِ بِطُولِ الْيَدِ، وَمُتَأَمِّلَ الشَّيْءِ الْكَثِيرِ بِطُولِ الْعُنُقِ، فَقَوْلُهُ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ الْمُؤَذِّنُونَ أَطْوَلُ النَّاسِ أَعْنَاقًا يَوْمَ الْقِيَامَةِ يُرِيدُ أَطْوَلَهُمْ أَعْنَاقًا لِتَأَمُّلِ الثَّوَابِ كَمَا قَالَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ لِنِسَائِهِ: «أَسْرَعُكُنَّ بِي لُحُوقًا أَطْوَلُكُنَّ يَدًا» فَكَانَتْ سَوْدَةُ أَوَّلَ نِسَاءِ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ لَحِقَتْ بِهِ، وَكَانَتْ أَكْثَرَهُنَّ صَدَقَةً، وَلَيْسَ يُرِيدُ بِقَوْلِهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ هَذَا أَنَّ الْمُؤَذِّنِينَ هُمْ أَكْثَرُ النَّاسِ تَأَمُّلًا لِلثَّوَابِ فِي الْقِيَامَةِ، وَهَذَا مِمَّا نَقُولُ فِي كُتُبِنَا: إِنَّ الْعَرَبَ تَذْكُرُ الشَّيْءَ فِي لُغَتِهَا بِذِكْرِ الْحَذْفِ عَنْهُ مَا عَلَيْهِ مُعَوِّلُهُ، فَأَرَادَ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ بِقَوْلِهِ: أَطْوَلُ النَّاسِ أَعْنَاقًا، أَيْ: مِنْ أَطْوَلِ النَّاسِ أَعْنَاقًا، فَحَذَفَ مِنْ مِنَ الْخَبَرِ كَمَا قَالَ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: يَحْكِي عَنِ اللَّهِ جَلَّ وَعَلَا: «أَحَبُّ عِبَادِي إِلَيَّ أَعْجَلُهُمْ فِطْرًا» أَيْ: مِنْ أَقْوَامٍ أُحِبُّهُمْ وَهَؤُلَاءِ مِنْهُمْ، وَهَذَا بَابٌ طَوِيلٌ سَنَذْكُرُهُ فِي مَوْضِعِهِ مِنْ هَذَا الْكِتَابِ فِي الْقِسْمِ الثَّالِثِ مِنْ أَقْسَامِ السُّنَنِ إِنْ قَضَى اللَّهُ ذَلِكَ وَشَاءَهُ»
Tercemesi:
Bize Abdullâh İbn Muhammed el-Ezdî haber verdi: Bize İshâk İbn İbrâhîm anlattı: Bize Abdurrezzâk haber verdi: Ma'mer bize Mansûr'dan, o da Abbâd İbn Üneys'den, o da Ebû Hureyre'den, o da Allâh'ın Elçisi sas'den haber verdi:
Müezzinler, insanların Kıyâmet günü en uzun boyunlu olanlarıdır.
Ebû Hâtim (İbn Hibbân) (ra): Araplar, eli açık olan kimseyi 'eli uzun' diye, beklentisi çok olan kimseyi ise 'uzun boyunlu' diye nitelerler. Peygamber (sas), Müezzinler, Kıyâmet günü insanların en uzun boyunlu olanlarıdır, sözündeki 'en uzun boyunlu' ifadesiyle, onların sevap bakımından çok beklenti sahibi olacaklarını anlatmak istiyor. Buna benzer bir şekilde Peygamber (sas) eşlerine şöyle demişti: Bana en önce kavuşacak olanınız, eli en uzun olanınızdır. Nitekim Peygamber (sas)'e, eşlerinden ilk kavuşan, onlar içinde en çok sadaka veren Sevde olmuştur.
Peygamber (sas), yukarıdaki sözüyle, Kıyâmet günü en çok sevap beklentisi içinde olacakların yalnız müezzinler olduğunu kastetmek istemiyor; çünkü, kitaplarımızda söylediğimiz gibi, Araplar bir şeyi kendi dillerinde söylerken, cümlenin esas dayanağını düşürebilirler. Burada da Peygamber (sas), İnsanların en uzun boyunlu olanları demekle, 'insanların en uzun boyunlu olanlarından' demek istiyor, yani 'den' edatını cümleden düşürmüş oluyor. Buna benzer bir şekilde yine Peygamber (sas), Allâh Celle ve Alâ'dan şöyle aktarmıştır: Kullarımın bana en sevimlisi iftar etmede en aceleci olanıdır; yani 'bunlar da sevdiklerimdendir' demek istiyor. Bu uzun bir konudur; inşâllâh Allâh ecel ve aman verirse, bu kitabımızın üçüncü kısmında yeri geldiğinde açıklayacağız.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Hibban, Sahih-i İbn Hibban, Salât 1670, 4/556
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
Konular: