1 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Alâ, ona Ebu Muaviye, ona A'meş, ona İbrahim, ona Esved, ona da Aişe şöyle demiştir:
Rasulullah (sav) son hastalığı iyice ağırlaştığı zaman, Bilal, namaz vaktini bildirmek için, Onun yanına geldi. Rasulullah (sav) de "Ebu Bekir'e söyleyin insanlara namazı kıldırsın" buyurdu. Ben de “ey Allah'ın Rasulü, Ebu Bekir yufka yüreklidir. Senin makamına geçtiğinde sesini cemaate duyuramaz. Ömer'e emretsen de namazı o kıldırsa” dedim. Rasulullah (sav) tekrar "Ebu Bekir'e söyleyin namazı kıldırsın" buyurdu. Bunun üzerine Hafsa'ya “bir de sen söyle dedim”, o da söyledi. Bunun üzerine Rasulullah (sav): "Sizler Yusuf'un (as) etrafındaki kadınlar gibisiniz, Ebu Bekir'e söyleyin cemaate namazı kıldırsın," buyurdu. Âişe der ki: Ebu Bekir'e Hz. Peygamber'in (sav) emrini ilettiler. Ebu Bekir namaza başlayınca Rasulullah (sav), kendisinde bir rahatlama hissedip iki adam arasında, (onlardan destek alarak) ayağa kalktı. Ayakları yerde sürünüyordu. Hz. Peygamber Mescide girince Ebu Bekir onun girişini fark edip geri çekilmek istedi, ancak Rasulullah (sav), ona yerinde kalmasını işaret etti ve gelip Ebu Bekir'in sol tarafına oturdu. Rasulullah (sav) oturduğu halde insanlara namaz kıldırıyor, Ebu Bekir ayakta Nebi'ye (sav) uyuyor, cemaat de Ebu Bekir'in (ra) namazına uyuyordu.