Öneri Formu
Hadis Id, No:
281548, M005073-2
Hadis:
وَحَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى وَابْنُ بَشَّارٍ - وَاللَّفْظُ لاِبْنِ الْمُثَنَّى - قَالاَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ جَعْفَرٍ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ زُبَيْدٍ الإِيَامِىِّ عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنِ الْبَرَاءِ بْنِ عَازِبٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « إِنَّ أَوَّلَ مَا نَبْدَأُ بِهِ فِى يَوْمِنَا هَذَا نُصَلِّى ثُمَّ نَرْجِعُ فَنَنْحَرُ فَمَنْ فَعَلَ ذَلِكَ فَقَدْ أَصَابَ سُنَّتَنَا وَمَنْ ذَبَحَ فَإِنَّمَا هُوَ لَحْمٌ قَدَّمَهُ لأَهْلِهِ لَيْسَ مِنَ النُّسُكِ فِى شَىْءٍ » . وَكَانَ أَبُو بُرْدَةَ بْنُ نِيَارٍ قَدْ ذَبَحَ فَقَالَ عِنْدِى جَذَعَةٌ خَيْرٌ مِنْ مُسِنَّةٍ فَقَالَ « اذْبَحْهَا وَلَنْ تَجْزِىَ عَنْ أَحَدٍ بَعْدَكَ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. el-Müsennâ ve İbn Beşşâr –lafız İbn’ül-Müsennâ’ya ait olmak üzere- anlattı: Onlara Muhammed b. Cafer, ona Şu‘be, ona Zübeyd el-İyâmî, ona Şa‘bi, ona el-Berâ b. Âzib rivayet edip dedi ki: Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
-Bugünümüzde ilk olarak yapacağımız iş namaz kılmaktır, sonra dönüp kurban keseriz. Kim böyle yaparsa o bizim sünnetimize isabet ettirmiş olur. Kim (namazdan önce) keserse şüphesiz ki o, aile halkına alelacele takdim ettiği bir et olur, onun kurban ile hiçbir alakası olmaz. Ebu Burde b. Niyâr kurbanını kesmiş bulunuyordu, dedi ki:
-Yanımda bir yaşını bitirmiş (koyun)dan daha iyi bir oğlak var, dedi. Rasulullah (sav):
-Onu kes ama senden sonra hiç kimse için yeterli olmayacaktır, buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Edâhî 5073, /835
Senetler:
1. Ebu Umare Bera b. Azib el-Ensarî (Bera b. Azib b. Haris b.Adî b. Cüşem)
2. Ebu Amr Amir eş-Şa'bî (Amir b. Şerahil b. Abdin)
3. Ebu Abdurrahman Zübeyd b. Haris el-Yâmî (Zübeyd b. Haris b. Abdulkerim b. Amr b. Ka'b)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Gunder Muhammed b. Cafer el-Hüzelî (Muhammed b. Cafer el-Hüzeli)
6. Muhammed b. Beşşâr el-Abdî (Muhammed b. Beşşâr b. Osman)
Konular:
Bayram, bayram namazı
KTB, NAMAZ,
Kurban, Kesim Zamanı
Kurban, kesim zamanı, bayram namazının akabinde kesmek
Sünnet, sünnete uymak