1 Kayıt Bulundu.
Bana Übeyd b. İsmail, ona Ebu Usame, ona Hişâm b. Urve, ona babası (Urve b. Zübeyir), ona da Zübeyir şöyle demiştir:
Bedir günü ben, Ubeyde b. Saîd b. Âs ile karşılaştım. Sadece gözleri gözükecek kadar baştan ayağa kadar zırhını kuşanmış ve silahlanmıştı. Onun künyesi Ebu Zâtu'l-Keriş'ti. Bana “ben Ebu Zâti'l-Keriş'im” diye meydan okudu. Ben de hemen harbemle ona saldırdım ve harbemi onun gözünün içine soktum, hemen öldü.
Hişâm der ki: Bana haber verildiğine göre, Zübeyir “yemin olsun ki ben ayağımı onun üzerine basıp harbemi olanca kuvvetimle çekip çıkardım. Fakat harbemin iki tarafı eğrilmişti” demiştir.
Urve der ki: Sonra Rasulullah (sav), o harbeyi, Zübeyir'den emanet olarak istedi, Zübeyir de verdi. Rasulullah vefat ettiğinde, Zübeyir onu geri aldı. Sonra o harbeyi Ebu Bekir istedi, Zübeyir ona da verdi. Ebu Bekir vefat edince Zübeyir onu tekrar geri aldı. Bu defa o harbeyi Ömer istedi, Zübeyir ona da verdi. Ömer vefat edince, onu yine kendisi aldı. Sonra o harbeyi Osman istedi; Zübeyir ona da verdi. Osman şehit edilince harbe, Ali'ye ve sonra oğullarına geçti. Abdullah b. Zübeyir onu Ali'nin çocuklarından isteyip aldı ve Abdullah b. Zübeyir öldürülünceye kadar onun yanında durdu.