1 Kayıt Bulundu.
Bize İbrahim b. Münzir el-Hizamî, ona Abdullah b. Muaz es-San'ânî, ona Ma'mer, ona Zührî, ona Salim, ona da İbn Ömer (ra) şöyle demiştir:
Ben, Rasulullah'ın (sav) hayatta olduğu dönemde bekâr bir gençtim ve gece Mescid-i Nebevî'de kalırdım . Bizden biri, bir rüya gördüğü zaman onu Peygamber'e (sav) anlatırdı. Ben de bir defa: “Allah'ım! Eğer senin katında benim için bir hayır (iyi hal) var ise bana Peygamber'in (sav) yorumlayacağı bir rüyayı göster” diye dua ettim. Sonra uyudum ve rüyamda gördüm ki; İki melek bana geldi ve beni alıp götürdüler. Sonra başka bir melek onlara rastladı ve bana “Korkulacak bir şey yok” dedi. Sonra o iki melek beni cehennemce götürdüler. Baktım ki cehennem kuyu duvarı gibi (taş ile) örülmüş vaziyettedir ve içinde bazısını tanıdığım insanlar vardı. Sonra aynı melekler beni alıp sağ tarafa giden bir yola götürdüler. Sonra sabah olunca ben bu rüyayı Hafsa'ya anlattım. O da rüyayı Rasulullah'a (sav) anlattığını ve Resûl-i Ekrem'in (sav) şöyle buyurduğunu söyledi:
"Şüphesiz Abdullah iyi bir adamdır, keşke bir de gece namazı kılmayı âdet edinse!"
Râvî der ki: Abdullah, bundan sonra, gece namazı kılmayı âdet edinir olmuştu.