1 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Mahbûb, ona Hammâd b. Zeyd, ona Eyyûb, ona Muhammed, ona da Ebu Hureyre şöyle demiştir:
İbrahim Aleyhisselâm yalnızca üç defa yalan söylemiştir. Bunlardan ikisi; puta tapanlara “ben hastayım” demesi ve “belki putların şu büyüğü kırmıştır” demesi Azîz ve Celîl olan Allah'ın zâtı hakkındadır. Rasulullah (üçüncüsü için de) şöyle demiştir: "İbrahim bir gün, yanında eşi Sâre olduğu halde zorba bir hükümdarın bulunduğu bir memlekete uğradı. Hükümdara “bu şehirde, yanında çok güzel bir kadın bulunan bir adam var” diye haber verildi. Hükümdar İbrahim'e haber gönderip huzuruna çağırttı ve Sâre'yi kastederek “Bu kadın kimdir?” diye sordu. İbrahim “kız kardeşim” dedi ve sonra Sâre'nin yanına geldiğinde ona “ey Sâre, yeryüzünde benden ve senden başka mümin kimse yoktur. Bu hükümdar bana seni sordu. Ben de ona senin benim kız kardeşim olduğunu bildirdim. Sakın benim sözümü yalan çıkarma” dedi. Sonra hükümdar Sâre'ye haber gönderip çağırttı. Sâre onun yanına girince ona el uzatmaya kalktı ama bir anda tutuldu kaldı. Hemen Sâre'ye “Benim için Allah'a dua et, ben sana zarar vermeyeceğim” dedi. Sâre, Allah'a dua etti ve hükümdar çözüldü. Sonra Sâre'ye ikinci defa el uzattı. Yine aynı şekilde ya da çok daha şiddetli tutuldu. Yine Sâre'ye “benim için Allah'a dua et, ben sana zarar vermeyeceğim” dedi. Sâre yine dua etti, hükümdar yine çözüldü. Ardından hizmetlilerinden bir kaçını çağırıp “siz bana insan değil bir şeytan getirmişsiniz” diyerek Sâre'ye hizmetçi olarak Hacer'i hediye etti. Sâre, İbrahim'in yanına geldi, İbrahim namaz kılıyordu. Eliyle işaret ederek “ne oldu” diye sordu. Sâre de “Allah o kâfirin -facirin- tuzağını boşa çıkardı ve bana Hâcer'i hizmetçi olarak verdi” dedi."
Ebu Hureyre der ki: ey Mâu's-semâ oğulları (Araplar), işte sizin ananız budur.