Öneri Formu
Hadis Id, No:
7785, İM000060
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَنْبَأَنَا مَعْمَرٌ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « إِذَا خَلَّصَ اللَّهُ الْمُؤْمِنِينَ مِنَ النَّارِ وَأَمِنُوا فَمَا مُجَادَلَةُ أَحَدِكُمْ لِصَاحِبِهِ فِى الْحَقِّ يَكُونُ لَهُ فِى الدُّنْيَا أَشَدَّ مُجَادَلَةً مِنَ الْمُؤْمِنِينَ لِرَبِّهِمْ فِى إِخْوَانِهِمُ الَّذِينَ أُدْخِلُوا النَّارَ . قَالَ يَقُولُونَ رَبَّنَا إِخْوَانُنَا كَانُوا يُصَلُّونَ مَعَنَا وَيَصُومُونَ مَعَنَا وَيَحُجُّونَ مَعَنَا فَأَدْخَلْتَهُمُ النَّارَ . فَيَقُولُ اذْهَبُوا فَأَخْرِجُوا مَنْ عَرَفْتُمْ مِنْهُمْ فَيَأْتُونَهُمْ فَيَعْرِفُونَهُمْ بِصُوَرِهِمْ لاَ تَأْكُلُ النَّارُ صُوَرَهُمْ فَمِنْهُمْ مَنْ أَخَذَتْهُ النَّارُ إِلَى أَنْصَافِ سَاقَيْهِ وَمِنْهُمْ مَنْ أَخَذَتْهُ إِلَى كَعْبَيْهِ فَيُخْرِجُونَهُمْ فَيَقُولُونَ رَبَّنَا أَخْرَجْنَا مَنْ قَدْ أَمَرْتَنَا . ثُمَّ يَقُولُ أَخْرِجُوا مَنْ كَانَ فِى قَلْبِهِ وَزْنُ دِينَارٍ مِنَ الإِيمَانِ ثُمَّ مَنْ كَانَ فِى قَلْبِهِ وَزْنُ نِصْفِ دِينَارٍ ثُمَّ مَنْ كَانَ فِى قَلْبِهِ مِثْقَالُ حَبَّةٍ مِنْ خَرْدَلٍ » . قَالَ أَبُو سَعِيدٍ فَمَنْ لَمْ يُصَدِّقْ هَذَا فَلْيَقْرَأْ ( إِنَّ اللَّهَ لاَ يَظْلِمُ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ وَإِنْ تَكُ حَسَنَةً يُضَاعِفْهَا وَيُؤْتِ مِنْ لَدُنْهُ أَجْرًا عَظِيمًا ) .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yahya, ona Abdürrezzak, ona Ma'mer, ona Zeyd b. Eslem, ona Ata b. Yesar, ona da Ebu Saîd el-Hudrî'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah ahirette müminleri ateşten kurtarıp güvene erdiklerinde, bu müminler, birinizin dünyadayken sahibi olduğu bir hakkı alabilmek için kardeşine karşı verdiği uğraştan çok daha fazlasını, cehenneme giren kardeşlerini oradan kurtarabilmek için rablerine karşı verirler. Onlar 'Ey Rabbimiz! Kardeşlerimiz dünyada iken bizimle birlikte namaz kılar, oruç tutar ve hacca giderlerdi. Ama sen onları ateşe koydun.' derler. Allah da onlara "Gidin, tanıyabildiklerinizi ateşten çıkarın.' buyurur. Bunun üzerine, cehennemdeki kardeşlerinin yanına gelirler ve onları yüzlerinden tanırlar. Çünkü ateş yüzlerini yakıp yok etmez. Ateş kiminin bacaklarının yarısına kadar kiminin topuklarına kadar çıkmıştır. (Bu haldeyken) onları oradan çıkarırlar ve "Ey Rabbimiz! emrettiğin kardeşlerimizi ateşten çıkardık." derler. Sonra Allah "Kalbinde bir dinar ağırlığında iman bulunanları da çıkarın."buyurur. Onları da çıkarınca yine "Ey Rabbimiz! Emrettiğin kardeşlerimizi ateşten çıkardık." derler. Bunun üzerine Allah "Kalbinde bir hardal tanesi ağırlığında iman bulunanları da çıkarın."buyurur. Ebu Saîd, 'Buna inanmayan "Şüphe yok ki Allah zerre kadar haksızlık etmez; o zerre, bir iyilik ise onu katlar, kendi katından da büyük mükâfat verir." (Nisâ 4/40) ayetini okusun.' demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Mukaddime 9, /24
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. Ebu Muhammed Ata b. Yesar el-Hilalî (Ata b. Yesar)
3. Ebu Üsame Zeyd b. Eslem el-Kuraşî (Zeyd b. Eslem)
4. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
5. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
6. Muhammed b. Yahya ez-Zühli (Muhammed b. Yahya b. Abdullah b. Halid)
Konular:
Allah İnancı, kullarına merhametlidir
İman, zerre kadar da olsa cennete götürür
Kıyamet, ahvali