Giriş

Bize Şeyban b. Ebu Şeybe, ona Süleyman b. Muğîra, ona Humeyd b. Hilal, ona da Ebu Râfi', Ebu Hureyre’nin (ra) şöyle dediğini rivayet etti:

Cüreyc bir manastırda ibadet ediyordu. Derken annesi geldi.
Humeyd demiş ki: Rasulullah'ın (sav), (Cüreyc'in) annesi onu çağırdığı vakit, elini nasıl kaşının üstüne koyduğunu, sonra başını ona kaldırarak çağırdığını göstermesini Ebu Hüreyre'nin nasıl gös­terdiğini bize Ebu Râfi' tarif etti. Annesi şöyle demiş: 'Ey Cüreyc! Ben senin annenim, benimle konuş' Annesi (annesinin sözleri) o namazda bulunduğu ana denk gelmişti. Cüreyc 'Allahım! Biri annem, biri namazım' demiş ve namazını tercih et­miş. Bunun üzerine annesi dönmüş. Sonra ikinci defa tekrar gelerek 'Yâ Cüreyc! Ben senin annenim. Benimle konuş' de­miş. Cüreyc: 'Allahım! Biri annem, biri namazım' demiş ve (yine) namazını tercih etmiş. Annesi de 'Allahım! Şüphesiz bu Cüreyc benim oğlumdur. Kendisiyle konuştum, fakat o benimle konuşmayı kabul etmedi. Allahım! Ona fahi­şeleri göstermedikçe canını alma!' demiş.
Humeyd: Annesi onun fahişe fitnesine düşmesi için dua etseydi, bu fitneye düşerdi, demiştir.
Bir ko­yun çobanı onun (Cüreyc'in) manastırına sığınırmış. Derken köyden bir kadın çıkmış ve çoban bu kadınla zina etmiş. Kadın hamile kalmış ve bir oğlan doğur­muş. Kendisine 'Bu ne?' demişler. 'Şu manastırın sahibindendir' demiş. Bunun üzerine köylüler baltalarıyle, bel kürekleriyle gelmişler ve Cüreyc'e seslenmişler. Fakat onu namaz kılarken bulmuşlar. Bu sebeple onlarla konuşmamış. (Köylüler) Manastırını yıkmağa başlamışlar. Bunu görünce yanlarına inmiş. Kendisine 'Şu kadına sor!' demişler. O da gülümsemiş. Sonra bebeğin başını sıvazlayarak 'Senin baban kim?' demiş. Bebek 'Benim babam koyun çobanıdır' demiş. Köylüler çocuktan bunu işitince (Cüreyc'e) 'Senin manastırından yıktığımız yeri altın ve gümüşle bina ede­lim' demişler. O 'Hayır! Fakat siz onu eskisi gibi toprakla yapın' demiş. Sonra ma­nastıra çıkmış.


    Öneri Formu
8088 M006508 Müslim, Birr ve Sıla, 7