Giriş

Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona Zuhrî; (T) Bize Mahmud b. Ğaylan, ona Abdurrezzak, ona Ma’mer, ona ez-Zuhrî, ona İbn Müseyyeb ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir:
Biz Rasulullah (sav) ile birlikte idik. "İslam iddiasında bulunan bir adam hakkında" Allah Rasulü, "bu cehennemliktir" buyurdu. Savaş başlayınca adam cesaretle çarpıştı, ancak yaralandı. Hz. Peygamber’e, ‘senin cehennem ehlindendir dediğin kişi, bugün cesaretle savaştı ve öldü’ denildi. Hz. Peygamber de "Cehenneme gitmiştir" buyurdu. İnsanların bir kısmı şüphelenmeye başladı. Onlar bu hal üzereyken adamın ölmediği, ancak ağır yaralı olduğu haberi geldi. Gece oldu, yaralı adam acıya dayanamadı ve intihar etti. Bu durum kendisine haber verilince Hz. Peygamber: "Allahu Ekber, ben kendimin Allah’ın kulu ve Resulü olduğuma şahitlik ediyorum” dedi . Sonra Bilal’e "Cennete sadece Müslüman olanların gireceğini, Allah’ın bu dini fâcir kimselerle de destekleyebileceğini ilan etmesini emretti."


Açıklama: Buhari’nin 4204/3907 numaralı hadisinden anlaşıldığı üzere olay Huneyn’de geçmektedir. Farklı nedenlerle Müslüman olduğunu iddia eden, ancak bilgisi Hz. Peygamber’e verildiği gibi, toplumda davranışlarıyla da kendilerini izhar eden münafıklar bulunmakta idi. Savaş meydanında kahramanca savaşan şahsın böyle biri olduğu anlaşılmaktadır. Kendi eceli konusunda Allah’ın hükmüne boyun eğmeyip intihar etmesi de buna bir işaret olarak görülmüştür. Bu olay, intihar edenin dinden çıktığı şeklinde anlaşılmamalıdır. Nitekim Allah Rasulü, adamın intiharıyla dinden çıktığını söylememiş, aksine diri iken savaş meydanında çarpışmasına atıfla “Allah bu dini facir kimselerle de destekler” şeklinde izah etmiştir. Öte yandan iman ve teslimiyet olmadığında savaş meydanında ölmenin bile bir anlamı olmadığı vurgulanmaktadır. Nitekim gerçekte Müslüman olmadığı halde, İslam iddiasında bulunan bir şahsın, savaşsa bile cennete gidemeyeceği anlatılmıştır.

    Öneri Formu
30419 B003062 Buhari, Cihad, 182

Bize Kuteybe, ona Yakub, ona Ebu Hâzim'in rivayet ettiğine göre Sehl b. Sa'd es-Sâidî (ra) şöyle demiştir:
Hz. Peygamber (sav) ile müşrikler, Peygamber'in gazvelerinden birinde karşılaşıp çarpışmışlardı. Daha sonra hem Hz. Peygamber ve hem de karşı grup karargahlarına döndüler. Müslümanların içinde bir adam vardı ki, o, müşriklerden ayrı düşen veya uzak kalan herkesi takip ediyor ve onları kılıcıyla öldürüyordu. "Yâ Resulallah! Sahabîlerin hiçbirisi filan kişi kadar cesaret ve yarar gösteremedi" denilince Resulullah: "Şüphesiz o kimse cehennem ehlindendir" buyurdu. Sahabîler: "Eğer o kişi cehennemlikse, bizim hangimiz cennet ehlindendir?" dediler. Sahabîlerden biri: 'O kişi hakkında size ben bilgi getireceğim" dedi. Adam hızlanıp yavaşladığında onun beraberinde bulundu. Sonunda ağır bir yara aldı ve hemen ölmek istedi. Kılıcının sapını yere, keskin ucunu da göğsünün arasına koydu. Sonra kılıcın üzerine yüklendi ve kendini öl­dürdü.' Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Öyle insanlar vardır ki, insanlara göre cennet ehlinin amelini işler; halbuki o cehenneme gidecektir. Yine bazı kimseler vardır ki insanla­ra göre cehennem ehlinin amelini yapar ama sonunda cennetliklerden olur."


Açıklama: "Müslümanların içinde bir adam" onun inanç veya kimlik açısından farklı olduğunu ima etmektedir. Ancak Hz. Peygamber'in onun hakkında "Şüphesiz o kimse cehennem ehlindendir" buyurması şahsın münafık olarak bilindiğini göstermektedir. Nitekim B003062-2 nolu rivayetteki 'müslüman olduğunu iddia eden' ifadeleri bunu teyit etmektedir. Diğer rivayetlerden farklı olarak yaralandığında hemen ölmek istemiş ve kılıcıyla kendisini öldürmüştür. Bu durumda Hz. Peygamber'in "Öyle insanlar vardır ki, insanlara göre cennet ehlinin amelini işler; halbuki o cehenneme gidecektir. Yine bazı kimseler vardır ki insanla­ra göre cehennem ehlinin amelini yapar ama sonunda cennetliklerden olur" sözü, insanlar ne düşünürlerse düşünsünler iman etmediği sürece kimsenin cennete gidemeyeceğini ifade etmektedir.

    Öneri Formu
32141 B004203 Buhari, Megâzî, 38

Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona Zuhrî; (T) Bize Mahmud b. Ğaylan, ona Abdurrezzak, ona Ma’mer, ona ez-Zuhrî, ona İbn Müseyyeb ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir:
Biz Rasulullah (sav) ile birlikte idik. "İslam iddiasında bulunan bir adam hakkında" Allah Rasulü, "bu cehennemliktir" buyurdu. Savaş başlayınca adam cesaretle çarpıştı, ancak yaralandı. Hz. Peygamber’e, ‘senin cehennem ehlindendir dediğin kişi, bugün cesaretle savaştı ve öldü’ denildi. Hz. Peygamber de "Cehenneme gitmiştir" buyurdu. İnsanların bir kısmı şüphelenmeye başladı. Onlar bu hal üzereyken adamın ölmediği, ancak ağır yaralı olduğu haberi geldi. Gece oldu, yaralı adam acıya dayanamadı ve intihar etti. Bu durum kendisine haber verilince Hz. Peygamber: "Allahu Ekber, ben kendimin Allah’ın kulu ve Resulü olduğuma şahitlik ediyorum” dedi . Sonra Bilal’e "Cennete sadece Müslüman olanların gireceğini, Allah’ın bu dini fâcir kimselerle de destekleyebileceğini ilan etmesini emretti."


Açıklama: Olayın yer ve zamanı belirtilmeksizin, Müslüman olduğunu iddia eden, bir adam hakkında Hz. Peygamber 'bu cehennemeliktir' buyurmaktadır. Toplumda davranışlarıyla kendilerini izhar eden münafıkların bulunduğu bilinmekte idi. Savaş meydanında kahramanca savaşan şahsın Kuzman isimli bir münafık olduğu anlaşılmaktadır. Kendi eceli konusunda Allah’ın hükmüne boyun eğmeyip intihar etmesi de buna bir işaret olarak görülmüştür. Bu olay, intihar edenin dinden çıktığı şeklinde anlaşılmamalıdır. Nitekim Allah Rasulü, adamın intiharıyla dinden çıktığını söylememiş, aksine diri iken savaş meydanında çarpışmasına atıfla “Allah bu dini facir kimselerle de destekler” şeklinde izah etmiştir. Öte yandan iman ve teslimiyet olmadığında savaş meydanında ölmenin bile bir anlamı olmadığı vurgulanmaktadır.

    Öneri Formu
276714 B003062-2 Buhari, Cihad, 182